Çocuklarımızı Nasıl Mutlu Edebiliriz?

İnternet bağımlılığı, yozlaşan değerler ve en son bütün dünyayı kasıp kavuran ve yüz yılda bir görülebilen pandemi süreci ile beraber göz bebeğimiz çocuklarımızın her gün biraz daha bizden uzaklaştığının farkında mıyız?

Tüm ebeveynlerin hemen hemen ortak şikayeti söz dinlemeyen, sürekli itiraz eden bir neslin varlığından bahsetmesidir.

Sosyal medyaya yansıyan görüntüler, bizzat şahit olduğumuz durumlar da zaten ebeveynlerin bu şikayetlerini destekler niteliktedir. Her anne ve baba kendisi gibi bir çocuk yetiştirmek ister. Oysa unuttuğu bir takım şeyler vardır. Kendisinin yetiştiği dönem ile çocuğunun yetiştiği dönemdeki şartları sağlıklı bir şekilde incelediğinde çok büyük farklılıkların olduğunu rahat bir şekilde görecektir.

Değişen koşullar, artan imkanlar, ulaşılan konforlu hayat ve her istediğini elde eden çocuğun anne veya babası gibi yetişmesinin, kanaat etmesinin imkanı yoktur. Burada dengeyi çok iyi bir şekilde gözetmek gerekir.

Unutmayalım ki “Keskin sirke, küpüne zarar verir” yani her şeyi zorlayarak, direterek ve en önemlisi dediğim dedik bir şekilde yaptırmanın faydadan çok zarar getireceğini unutmamalıyız.

Çocuk ilk önce anne ve babasına güven duymayı öğrenmelidir. Sonrasında ise anne ve babanın söylemleri ile eylemlerinin farklı olmadığının kanaatine asla varmalıdır. Burada anne ve baba en büyük örnektir. Bazen doğru bir davranış, bir şeyi yaptırmak için yüzlerce kez söylemekten çok daha etkin olabilir.

Şunlar doğru, şunlar yanlış veya şunu yapabilirsin ya da bunu yapmanı yasaklıyorum demek yerine ebeveynlerin doğru olanı yapmaları, yanlıştan ise uzak durmaları zaten çocuk için en büyük eğitim aracıdır.

Çocuklara yol gösterdikten sonra, davranışlarını takip etmek her anne ve babanın görevidir.

Çocuğun davranışları esnasında doğru veya yanlışın gösterilmesi çok daha etkin olacaktır.

Çocuğa söz hakkı tanınmalı, konuşmasına izin verilmelidir.

Her çocuğun her ortamda susturulması, konuşmaması iyi bir çocuk olduğunun göstergesi değildir.

Çocuk yerine ve zamana göre konuşabilmeli, kendisini savunmayı öğrenmelidir.

Yerine ve zamanına göre doğru yerde konuşan çocuk saygısız değil, bilakis kendisini savunabilen çocuktur.

Tabi bütün bunların yanında şu alanlarda çocuğumuza yol göstermek de çocuğumuzun geleceği açısından önemli olabilir.

Unutmayalım ki merhametten uzak yetişecek her çocuk, ilerde büyük bir canavara dönüşecektir.

1. Merhametli Olmayı Öğretin:

Her şartta ve her ortamda adil olmayı, tüm canlılara karşı merhamet duygusu taşıması gerektiğini anlatın. Küçükle küçük, büyükle büyük olmayı öğretin.

2. Yardımlaşmanın Önemini Vurgulayın:

Küçük şeylerle de olsa ihtiyaç sahiplerine el uzatmayı öğretin. Bugün kazanacağı bu davranış, çocuğunuzun ilerde iyi bir yardımsever olmasını sağlayacaktır. Yardım etmenin sadece maddi bir şey olmadığını anlatın.

3. Ahlaklı Bir Birey Olarak Yetişmesine Gayret Edin:

Bu hayatta en büyük değerin herkese saygı duymak olduğunu öğretin. Kaybetmek, başarısız olmak, dünyanın sonu olmadığı gibi, başkasını karalayarak başarmanın da başarı olmadığını hafızasına kazıyın. Kaybetsin, ama asla başkasını kötüleyerek belli makamlara gelmesin, helal olmayan kazançların peşine düşmesin.

4. Sorumluluk Verin: Kolaydan zora doğru üstesinden gelebileceği küçük görevler verin. Çocuk başardıkça kendine olan güveni artacak ve bir sonraki aşamaya geçmek için daha istekli hale gelecek.
5. Ona Plan Yapmayı Öğretin: Plânlı çalışmak insanı her zaman için başarıya ve mutluluğa götüren anahtarlardan biridir. En ufak işlerini dahi belli bir plan dahilinde yapmayı öğretin. Örneğin bir günü nasıl değerlendiririm sorusunu sorarak, O’na bir günlük plan yapmasını sağlayın.
6. Kararlı Olmayı Öğretin: Hayatta hep kazanmanın mümkün olmadığını, zaman zaman kaybetmenin de mümkün olabileceğini kavratın. En doğruya ulaşmanın bir bedelinin olduğunu öğretin. Kaybetmenin bazen yeni başarıların kapısını açacağını anlatın. En başarılı insanlar, en çok kaybedenlerdir.
7. En Büyük Yalanın Bahane Üretmek Olduğunu Öğretin:

Zorluklar karşısında bahaneler üretmesine müsaade etmeyin. İstediğini yapamadığı zaman vazgeçmeyi değil, amacına ulaşmak için gayret göstermesini öğretin.Vazgeçmemeyi alışkanlık haline getirmesini sağlayın.

8. Başarısızlığı Kabullenmeyi Öğretin:

Başarısızlığı kabullenmeyi ve eleştiriye açık olmasını sağlayın.

Eleştiriye açık olmak insana değer kazandırır, hatalarını öğretir. Başarısızlığı kabullenmek insanı yüceltir. Bir sonraki basamak için insanı hata tekrarından korur.

 

Selam ve Dua ile…