Karaboğa: Habur'dan geçişler biran önce normale dönmelidir!
Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Bedrettin Karaboğa, Habur Gümrük Kapısı'nda Irak'a transit geçişlerde yaşanan sıkıntılara dikkat çekerek, sorunun çözümü için yetkililere çağrıda bulundu.

Mardin Life Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Gazeteci - Yazar Kadir Üründü'nün Bölge Ekonomisi üzerine hazırladığı programın canlı yayın konuğu olarak, soruları cevaplayan İş İnsanı Karaboğa, açıklamalarında önemli tespitlerde bulundu.
Mardin başta olmak üzere bölge illerinden Irak'a gıda ve muhtelif yük taşıyan kamyon ve tırların uzun süre Habur Gümrük Kapısı'nda bekletilmesinin maddi ve manevi anlamda ihracatta sıkıntılara neden olduğunu kaydeden tanınmış İş İnsanı Bedrettin Karaboğa, sorunun çözümü için Ticaret Bakanlığı ile bölge milletvekillerine çağrıda bulundu.
Habur'da engeller kaldırılmalı!
Habur Sınır Kapısı Irak'a ihracat yapılan Türkiye'nin en önemli kapılardan biri olduğunu ifade eden İş İnsanı Bedretttin Karaboğa, Mardin'den ve bölge illerinden Irak'a gıda ile muhtelif malzemelerini Habur Sınır Kapısı üzerinden Irak'a taşıyan kamyon ve tırların geçişinde son dönemlerde ciddi bir aksama ve yavaşlamanın olduğunu işaret etti.
Türkiye'nin yüzlerce yıllık geçmişi olan devlet geleneğinin bulunduğunu, Çağın modern teknolojisine sahip güçlü bir ülke olduğuna vurgu yapan Karaboğa, "Türkiye Cumhuriyeti olarak; şuan bizler Cumhuriyettimizin 100. yıllını kutluyoruz. Biz sanayi devrimi atlatmış bir ülkeyiz. Sanayi ve ticaretle bütünleşmiş, İhracat, ithalatla bütünleşmiş güçlü bir ülkeyiz. Son zamanlarda bütün gümrük kapılarında zaman zaman yaşanan suistimallerden birinin Habur Gümrük kapısı'ndaki geçişlerde yaşandığını, kötü niyetli gayri ahlaki bir suistimalin tespitiyle birlikte transit geçişlerde ciddi bir ağırlaşma ve yavaşlamanın olduğuna dair tepkiler, bölgedesi sanayicilerden yükseliyor. Suistimalde bulunan kötü niyetli şahıslar tespit edilir, ve hukuk önünde gerekli cezai muideler neyse uygulanır. Buna hiçkimsenin itirazı olmaz, olamaz da!. Ancak bunun cezasını Irak'a geçiş bekleyen bütün herkese kesmek olmaz. Türkiye olarak bizler, bütün gelişmiş teknolojiye sahip bir ülkeyiz. İnsan geçişlerinden araç geçişlerine kadar X-Ray teknolojik altyapımız gümrüklerimizde mevcut. Bölge sanayicisinin yüzü Irak Pazarına, Iraklıların yüzü de umudu da Türkiye'dir, Türkiye'nin sanayisidir. Irak'ın diğer tarafında ise İran vardır. Biz ihracatımızı sudan sebeplerle İran'a ve İran pazarına kaptırmamalıyız." ifadelerini kullandı.
Mardin Organize Sanayi Bölgesi'nde Irak'a un ihracatı gerçekleştiren Hacı Abdal Duyan ise; Irak'a yapılan ihracatta son dönemlerde geçişlerde çeşitli sıkıntılar yaşadığını, yaşanan aksamaların hem ihracat rakamlarını etkilediğini, hem de sanayiciye ciddi bir kira ve girdi maliyeti olarak yansıdığını kaydederek, sorunun çözümü için yetkililere çağrıda bulundu.
Mardin'de ismini vermek istemeyen bir diğer sanayici de 15 gün önce Irak'a yüklediği kamyonun halen habur'da beklediğini, daha önce binlerce aracın geçtiği haburda günde ortalama 100 ile 200 aracın geçişine izin verildiğini söyledi.
ÜLKE EKONOMİSİ İÇİN BÖLGE ÇİFTÇİSİNE KULAK VERİLMELİDİR
“Türkiye’nin un ihracatında bölgenin liderliğine dikkat çeken, İş İnsanı Bedrettin Karaboğa GAP'ın tamamlanması durumunda bölge illerinin şahlanacağını söyledi.
Karaboğa, "Mardin’in ihracatı 1.5 milyar dolara ulaşmış durumda. Bulgur ihracatının yüzde 25’ini Mardin tek başına yapıyor. Diyarbakır, Mardin, Batman, Adıyaman, Şanlıurfa’da OSB’lerimizin genişleme alanlarını devreye alındı. Bölgemiz gerek teknolojisi gerek üretimiyle önemli gelişmeler sağladı. Eskiden 'devlet yatırım yapsın' diyorduk ama şimdi kendi yatırımcımız, girişimcimiz istihdam sağlayacak, ihracat yapacak çalışmalara imza atılar ve bunu da başardılar. Dolayısıyla artık ‘devlet yatırım yapsın’ demiyoruz. Devlet sadece yatırımcının önündeki engelleri kaldırsın, yatırım iklimini sağlasın, yatırımcının ihraç ettiği ürünler tırların sırtında bekletilmesin ki, Ülkemizin ihracatına olan katkımızı sürdürelim, bölgemizi ve ülkemizi ekonomik anlamda büyütelim.”
Mezopotamya’nın 1.5 milyon dönüm arazisinin sulu tarıma uygun hale getirilmesini, özellikle Şanlıurfa Habur Otoyolu’nun yapılmasını ve demirağların yeniden faal hale getirilerek, başta lojistik olmak üzere tren taşımacılığının başlaması gerektiğini belirten Karaboğa, şunları söyledi: “Verimli topraklarımızla Güneydoğu, Türkiye ekonomisini ayakta tutacak güce sahiptir. Ülkemizin ve bölgemizin tarıma elverişli bütün arazilerini, ekilebilir bir ortama kavuşturur, ilgili kolaylık ve imkanları sağlarsak eğer, Ülkemiz tarımda kendi kendisine fazlasıyla yetebilecek bir ülkedir. Çiftçinin, üreticinin önünü açmak gerekiyor. Ülkemizin her noktasına otobanlar yapılıyorsa Mardin'in düz ovası'ndaki su kanalları biran önce bitirilmeli, tarlalarımızın enerji desteğiyle sulanması yerine kendi cazibesiyle akan sularla sulanmalıdır. Burada ürün çeşitliliğine gidilir, envai çeşit sebze ve meyve yetiştirilebilir. Üretim modellerinin ıslah edilmesi gerekiyor. Çiftçilerle birlikte koordineli çalışmalar için önayak olunmalıdır." dedi.
Editör: Kadir Üründü