Memur-Sen Mardin Temsilciliği: Kamu işvereninin sunduğu teklif, kamu görevlilerinde hayal kırıklığı oluşturmuştur
8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, Kamu işvereninin sunduğu teklife karşı Memur-Sen Mardin Temsilciliği, basın açıklaması düzenleyerek tepki gösterdi.

Memur-Sen Konfederasyonu ve bağlı iş kollarının temsilcilerinden oluşan heyet, Merkez Artuklu ilçesi 15 Temmuz Park'ta bir araya gelerek basın açıklaması düzenledi.
Sık sık sloganların getirildiği basın açıklamasını Mardin Eğitim Bir-Sen İl Başkanı Abdüsselam Demir okudu.
"İşveren Heyeti’nin bu teklifini yok saydığımızı ve gerçekçi bulmadığımızı açıkça belirtiyoruz"
Verilen teklifi yok sayıldığı ve gerçekçi bulunmadığını açıkça belirten Demir, "8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, Kamu İşvereni’nin sunduğu teklife karşı ortak tepkimizi göstermek, Genel Merkezimizin eylem planı doğrultusunda sorumluluğumuzu yerine getirmek ve sesimizi işverene duyurmak için bugün buradayız. Kamu işvereni, dün açıkladığı teklifte 2026 yılı için yüzde 10 + yüzde 6, 2027 yılı için ise yüzde 4 + yüzde 4 zam önerisinde bulundu. Öncelikle, İşveren Heyeti’nin bu teklifini yok saydığımızı ve gerçekçi bulmadığımızı açıkça belirtiyoruz. Görüyoruz ki işveren, tutmayan enflasyon hedeflerini baz alarak kamu görevlisine bu teklifi layık görmüştür." dedi.
Kamu çalışanları arasında ücretlerin dengelenmesi hassasiyetinin dikkate alınmadığına dikkat çeken Demir, "İşverenin teklifinde, refah payı ve taban aylığa zam yoktur, gelirde adaleti sağlayacak oran yoktur, emekli ve emekçiyi gözeten bir bakış yoktur. Kamu işvereninin bu teklifi, memurun yaşadığı zorlukların görmezden gelindiğini gösteriyor. Bu teklif, kamu görevlilerinde hayal kırıklığı oluşturmuştur. Kira artış oranının yüzde 41 olduğu bir ortamda, düşük belirlenmiş enflasyon hedefi kadar zam teklif edilmesi kabul edilemez. Bu teklif yetersiz ve geçersizdir. Yıllarca dirsek çürütmüş, gecesini gündüzüne katmış, daha kaliteli kamu hizmeti için kariyer yapmış memurlarımızın niteliğini ve emeğini değersizleştiren bir teklif olarak görüyoruz. Kamu çalışanları arasında oluşan huzursuzluğu ve ücretlerde oluşan adaletsizliği bu teklif gidermemektedir. Cumhurbaşkanı'nın kamu çalışanları arasında ücretlerin dengelenmesi hassasiyetinin dikkate alınmadığı da açıkça görülmektedir. Geçmiş kayıplarımız, yüksek enflasyon, market ve pazar fiyatları, gelecek kaygılarımız işverenin teklifine yansımamıştır. Görüyoruz ki Kamu İşvereni, 7. Dönem Toplu Sözleşmedeki hatasını tekrar etmektedir. Altını çizerek ifade ediyoruz ki, memurların ve emeklilerin kaybedecek 2 yılı daha yoktur. Biz, tutmayan hedeflerin, adaletsiz Hakem Kurulu’nun ve maliyenin sıkılaşma politikalarının sonucunda kaybeden taraf olmak istemiyoruz." şeklinde konuştu.
"Kamu görevlilerinin yüksek enflasyon altında ezilmemesi gerekiyor"
Demir, yeniden düzenlemeye gidilmesi çağrısında bulunarak, "Memur-Sen olarak; 2026 yılı için birinci altı ayda yüzde 10 refah payı, 10 bin TL taban aylığa zam ve yüzde 25 oransal zam, İkinci altı ayda yüzde 20 oransal zam. 2027 yılı için birinci altı ayda 7 bin 500 TL taban aylığa zam ve yüzde 20 oransal zam, İkinci altı ayda yüzde 15 oransal artış teklif ettik. Refah payı istedik; çünkü geçmiş dönem kayıplarımızın giderilmesi gerekiyor. Taban aylığa zam istedik; çünkü görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki dengenin yeniden kurulması gerekiyor. Oransal zam istedik; çünkü kamu görevlilerinin yüksek enflasyon altında ezilmemesi gerekiyor. Enflasyon oranında zammın, zam olmadığını işverenin kabul etmesi gerekiyor. Bunlara ek olarak; İlave 1 derece verilmesini, Aileyi koruyacak tekliflerimizin kabul edilmesini, dereceye 3600 ek gösterge verilmesini, Akademisyenlerin, şube müdürlerinin, şef ve amirlerin mali ve özlük haklarının düzeltilmesini, mühendis ve teknik personelin mali haklarının iyileştirilmesini, yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılarak uygun hizmet sınıfına geçirilmesini istiyoruz." ifadelerini aktardı.
Demir, ifadelerini şöyle sürdürdü:
"Ayrıca bayram ikramiyesi verilmesini, kira desteği sözünün yerine getirilmesini, gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesini, seyyanen ödemenin emekliliğe yansıtılmasını, bütün gelirlerimizin emekliliğe esas sayılmasını, 4688 sayılı Kanun’un revize edilmesini talep ediyoruz. Türkiye büyürken alım gücümüz de büyüsün, milli gelir artarken memurun refah düzeyi de artsın istiyoruz. Toplu sözleşme masası; adaleti tesis edecek, dengeyi kuracak ve eşitliği sağlayacak güce sahiptir. Dönem Toplu Sözleşme, uzlaşma ile tamamlanmalı; Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine, Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır şekilde imzalanmalıdır. Toplu sözleşme masasının 1 haftadan az süresi kalmıştır. Bunun için İşveren Heyeti, zaman kaybetmeden çalışma barışını sağlayacak, müzakereye uygun ve adil teklifi masaya sunmalıdır."
İLKHA