Engelliler Arasında...

Engelliler dediğimizde belirli bir sıkıntıdan ötürü algısı düşük olan, algılamada geç veya zorlanan insanların oluşturduğu gurup akla gelirdi. Engelliler arasında tercüman olmak büyük bir sorun ama tanrı şiir ve yazıyı icat etti ki insanlar sıkıntı yaşamasın.

Engelliler dediğimizde belirli bir sıkıntıdan ötürü algısı düşük olan, algılamada geç veya zorlanan insanların oluşturduğu gurup akla gelirdi.
Engelliler arasında tercüman olmak büyük bir sorun ama tanrı şiir ve yazıyı icat etti ki insanlar sıkıntı yaşamasın.
Güzel sözün kimseye zararı yoktur ama birileri çıkıp niye bu kadar güzel söz vardır deyip şiiri mahkûm ederse kim nasıl bir yorum yapabilir ki?
Belki yaşanılası bir kırıntı vardır diye son bir çaba ile umudumu koruduğum beklentim bu seferde o mecrada eli boş döneceğe benziyor
İnsanlığın geldiği aşama içler acısı bir durum ve insanların büyük bir bölümü yönetenlerin isteğine uyarak kendi uzuv veya organlarından vazgeçiyor.
Bunda kimseye bir suç atmaya gerek yok ki kendi isteğinle vazgeçtiğin bilincinden mahrum isen aptalsın ve dönüp kendine bak.
Aptallara ne olur? Ellerde kullanılan peçete veya ortalığa sürülen ve herkesin gücü yettiği piyon olur.
Dahası güçlülerin, yönetenlerin istediği biçimde düşünüp beyinlerini, gözlerini, kulaklarını devre dışı bırakarak engelli statüsüne gönüllü geçmiş durumdadırlar.
Artık bu engelli durumunda olan bu insanlara, topluluklara engelli statüsünde yardımcı olmak gerekiyor
Siz bilerek uyuyan bir insanı uyandırmak istediğinizde başarılı olma şansınız çok düşüktür, bilerek uyuyan insanı uyandırmak çok zordur.
Böyle bir durumda ya şok uygularsınız veya onu uyandırmaya ikna edecek bir yol izlemelisiniz ki uyandığında gerçek yüzünü ona anlatabilesiniz.
Kendini sağırlığa vuran bir insanda uyuyan insanın tepkisin gösterir, böyle bir insana bir şeyleri duyurmak çok zordur.
Sağır duymaz uydurur misalin tersine, burada uydurulup sağır tipoloji de davranış sergilenir ve ısrarcı olur ama hakikatin elinden bir şey kaçmaz.
Kendini bilerek deliliğe yatıran bir insana bir şeyleri algılatmak ta delilerin bir şeyleri algılamasına benzer değiller, bir cahilin cahillikte ısrar etmesine benzer bir durumdur ki cahil insan cahillikten çıkmak istemiyorsa onu cahillikten çıkarmak çok zordur.
Deliliği deliriyum tarzında yaşayan bir insanın kural dışı davranışları onu bağlar ama etkisi herkesi etkilediğinden onu doğru değerlendirmek gerekir ki sen de deli veya cahil statüsüne girmeyesin.
Öyle cahiller vardır ki öyle konumlara gelmişlerdir, insanların bire bir onlarla baş etmeleri bir hayli zordur. Neden mi? Çünkü elde ettikleri sosyal konumdan ötürü bir hayli yükselmiş ve insanların eli yetişmez onlara.
Bu sosyal statüyü koruma kalkanı yapmış ise ciddi bir hazırlık gerektirir, aksi takdirde bu tarz insanlar birde alıngan olurlar ki seni fark ettiğinde ise artık senin dikkate alman gereken ciddi bir sorunun var demektir.
Eskiden bilim ve zekilik anlamında insanların gıpta ettiği insan tipolojileriydi, günümüz insanların gıpta ettiği insan tipolojisi eskinin taban tabanına zıttır.
Özellikle öne çıkmaya çalışanlara hiçbir zaman alet olmazlardı ve onların ekmeğine yağ sürmezlerdi ki bir başkasına örnek olmasınlar isterlerdi. Aksine kötü örnek olarak görünmeleri için cezalandırırlardı ki bir başkası onlara meyledip kazanılmış değer yargıları ayakaltına almasınlar.
Bilim alanında, icat anlamında ileri olanların yer değiştirdiği tip kurnazlık alanında ileri olanlar ile pazarlamasını iyi yapanlar olduğundan beri insanlık geriye hızla gidiş yaşamaktadır.
Değer yargıları hiçe sayılıp varsa yoksa çıkar denmiştir, insanların güven duygusu zedelendiği için kime güveneceğini ciddi sorgular olmuştur.
Dahası insanlar zeki olanların fevri olduğunu ve geri zekâlıların öncü olmasın istediğinden beri zeki insanların ve insanlığın hali içler acısı, geriye sayma daha da hızlanmış durumdadır.
Bu oyuna dur diyen çıkar mı onu da faturasını göze alacakların hesap edenlerin yapacağı bir iş!
Kanser de yaşanan acıların yaşanması gibi şimdilerde insanlık kendi hücresinden ama hastalıklı bir hücreyi yanlış olduğunu algılamadığı için toplumun öncülüğünü aldatmayla ele geçirmişlerdir
Bunu ancak ciddi bir elek ve iyi bir gözlem sonrası eşit ve paylaşımcı bit örgü ağında uymayan parçaların fark edilip yargılanmasıyla olur.
Bu tarz insanların tarifini yapacak kelimelerin olmaması veya psikolojisini anlatacak karşı hamle olmadığı için; kurnazlar ve ahlaksızlık toplumun öncülüğünü almış durumdadır.
Bırakmak mı? Kim demiş niye bıraksınlar ki nasıl olsa inanlar var ve bu inananların temsilcileri olarak kalmak isterler. Onlar ne ise onlar da o.
Bu tarz insanlar genellikle orta sahayı almış durumda olurlar ve ortada olmak onların o kadar hoşlarına gitmiş ki rakip olabilecek insanlara acımasızca yükleniyor ve bu yüklenmeyi sıradan bir davranış olarak gösterebiliyor. İsteklerinde ve ahlaksızlıkta sınır tanımadıklarından belki yeteri kadar yüklenmediğini bile düşünebilirler
Bu kadar acımasızlık sıradan görünebiliyorsa toplum düzeyinin düşük olması ve vahşeti doğru bir biçimde algılamamasından ötürüdür.