tatlidede
tatlidede

Eski ve Yeni AK Partililer Vefa Programında buluştu

Ak Parti Mardin teşkilatında geçmiş dönemlerde çeşitli kademelerde yöneticilik yapan ve görev alan teşkilat üyeleri ve yeni dönem ile eski dönem Milletvekilleri vefa programında bir araya geldi.
  • 01.05.2018 03:02
Eski ve Yeni AK Partililer Vefa Programında buluştu
AK Parti Mardin İl Başkanlığınca, İl, ilçe teşkilatları ve yeni ile eski dönem Milletvekilileri bir düğün salonunda düzenlenen vefa yemeğinde bir araya geldi.
Gerçekleştirilen programla kuruluşundan bu yana AK Parti teşkilatlarına hizmet veren il başkanları, milletvekilleri, il ve ilçe yöneticileri ile belediye başkanları, belediye meclis üyelerini bir araya getirdi.

MİSAFİRLERİNİ KAPIDA KARŞILADI
Misafirlerini kapıda karşılayan AK Parti Mardin il Başkanı Nihat Eri'nin vefa davetine TBMM İdare Amiri Ceyda Bölünmez Çankırı, AK Parti Milletvekilleri Orhan Miroğlu, Ak Parti MKYK Üyesi Zeynep Alkış, dönem milletvekilleri Mehmet Halit Demir ve Abdurrahim Akdağ, İl Kadın Kolları Başkanı Hülya Hekimoğlu, AK Parti Mardin eski il başkanları Mehmet Ali Dündar, Bahattin Uncu, İbrahim Fide, Lokman Sinanoğlu, Mahmut Dündar, Bedrettin Ağalday, Yeşilli Belediye Başkanı Hayrettin Demir, eski belediye başkanları, Metin Pamukçu, Beşir Ayanoğlu, Enver Sağlam, geçmiş dönemlerde meclis üyesi, il yönetim kurulu üyesi, ilçe yönetim kurulu üyesi, kadın kolları yöneticisi ve gençlik kolları yöneticisi olarak görev yapanlar, bazı milletvekilleri aday adayları ve çok sayıda partili katıldı.
Kuran-ı Kerim Tilaveti başlayan programda Ak Parti'nin kuruluşundan bugüne kadar yapılan çalışma ve hizmetlerin anlatıldığı sinevizyon gösterildi.

MARDİN'DE % 100 AK PARTİ’NİN MÜHRÜ VAR
Programın açılış konuşmasını yapan AK Parti Mardin İl Başkanı Nihat Eri, Mardin teşkilatının kuruluş süreci hakkında bilgilere vererek, “AK Parti 2001’de yeni bir parti olarak kuruldu. Ama aslında hiçte yeni değildi. Yahya Kemal’in dediği kökü mazide olan bir partiydi. Hem geçmişi vardı, hem o günü temsil ediyorum hem de geleceğe hitap ediyordu. Bizler filen bu süreci yaşadık. AK Parti kurarken biz kırmızı çizgi olarak arkadaşlarımıza şunu söyledik; arkadaşlarımıza dedik biz siyasi bir çizgiyi temsil ediyoruz ve bu siyasi çizgiyi bizden başka temsil edenler de var. Bu çatı altında hep onlara saygı duyacağız dedik. AK Parti çatısı altında sevgili abimiz Fehim Adak’a değerli Necmettin Erbakan’a karşı hep saygılı olacağız ve o saygımızı kuruduk. Bizler böyle bir başlangıç yapmıştık. O zaman ki Mardin şimdi ki Mardin gibi değildi. Parti binası arıyorduk yer bulamıyorduk. Bir de bize karşı bir bakış açısı vardı. Bazıları ne olur ne olmaz istediğimiz yere gelmiyordu. Biz o zaman mütevazı şartlarda siyaset yapmaya çalışıyorduk. 2001 yılından bu yana olan yolcuğumuzdan çok büyük başarılar elde ettik. Mardin AK Parti olarak başarılar elde ettik. Mardin’i bir yerden alıp başka bir yere getirdik. Mardin âdeta AK Parti ile yeni ve modern bir hürriyette kavuştu. Biz milletvekili olarak görev yaparken Mardin’de toplantı yapmak için sadece bir yer vardı. O da Cumhuriyet Meydanına yakın belediyenin düğün salonuydu. Mardin’de tüm toplantılar ve kongrelerimiz burada yapılırdı. Mardin o küçük salona âdeta mahkumdu. Ama 16 yıllık Ak parti iktidarı Mardin’i çok farklı noktalara taşıdı. 2001 yıllarında Mardin’e gelen turistler konaklama yer olarak Diyarbakır’ı seçiyorlardı. Gidip Diyarbakır’da konaklıyordu gelip Mardin’i geziyorlardı. Ya da Mardinliler misafirperver olduklarından misafirlerini kendi evlerinde misafir ediyorlardı. Ama şimdi binlerce yatak kapasitesi olan, onlarca salonu olan, üniversitesi olan, su, yol sorununu çözmüş, modern hastaneleri, okulları olan büyük modern bir Mardin var. Bunda yüzde yüz AK Parti’nin damgası, mührü vardır. AK Parti girdiği bütün seçimlerde Mardinlilerden önemli destek aldı. Mardin’i şimdiye kadar bir düzüne milletvekiliyle temsil etti. Ve bütün milletvekillerimiz birbirinden bayrağı devralarak Mardin’e hizmet etti. Bugün köylere gittiğimiz zaman artık başımız dik, alnımız açık her alanda ne yaptığımız ortada, sorulan her soruya rahatlıkla cevap veriyoruz.” diye konuştu.

YENİ BİR YÜZYILI HEP BERABER İNŞA EDECEĞİZ
Daha sonra programda ilk konuşmayı yapan TBMM İdare Amiri Ceyda Bölünmez Çankırı, davetlilerin berat kandilini tebrik ederek başladı. Anlamlı programı düzenlediği için İl Başkanına teşekkür eden Çankırı, "Bugün partimizin kuruluşundan bugünlere kadar ki süreçte görev yapan teşkilat mensuplarımızla aynı ortamda birlikte olmanın heyecanını birlikte yaşıyoruz. 15 Temmuz hain darbesinden bugün sınırımızda bekleyen tehlikelerden korunmak için hep birlikte mücadele vermekteyiz. Sadece PKK, PYD değil ve onların arkasındaki güçler ile de mücadele ediyoruz. Bu mücadeleyi verirken de şehitler veriyoruz, gazilerimiz oluyor. Buradan sizin huzurunuzda birkez daha bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet Gazilerimize de acil şifalar diliyorum. Askerimiz Afrin'de göğüs göğüse savaşırken biz teşkilatlarımızla burada Sayın cumhurbaşkanımızı emperyalistlere karşı dik durması için onun arkasında olduğumuzu hissettirmemiz için hep beraber bir araya geldik. Arkasında olduğumuzu her daim gösterdik. İşbirliğimiz birlik ve beraberliğimiz ortaya koyduğumuz sürece gücümüzü bütün dünya ispatlamış oluruz. Yalnız Türkiye Cumhuriyeti değil, bütün Türki cumhuriyetlerinde, bütün İslam aleminde, mahsun ve mazlum insanların da hepsinin gözü ve kulağı umudu bizde Sayın cumhurbaşkanımıza. Türkiye yani bizler ne kadar güçlü olursak, ne kadar birlik ve beraberlik içerisinde olursak onları da o kadar bizim himayemizde rahat edecekler O yüzden hep beraber bir ve beraber olalım. Bu davanın geleceği için hep birlikte mücadele etmek zorundayız. Türkiye'nin 2023, 2071 hedeflerine ulaşması kolay olmayacak. Ancak bu yolda bizlere büyük görevler düşüyor. Bugüne kadar görev alan bayrak yarışında olarak mücadele eden, siz değerli kardeşlerimize görevi devralarak sorumluluğunu ne kadar ciddi olduğunu farkındayız. Bugün hep beraber, bu heyecanımızı yeniden katlanmak için bir aradayız. 

15 Temmuz'da demokrasimizin milletin egemenliğini adeta bir hançer vurduğu hain darbe girişimine karşı Mardin de bütün Türkiye gibi demokrasisine sahip çıktı. Tarihte unutulmayacak bir destanı hep beraber Mardin halkımızla beraber yazarak sahip çıktık. 16 Nisan referandumunda milletimize ülkemize hizmeti ilke edinmiş gecesini gündüzüne katarak canla başla milletimiz için çalışmış gerektiğinde hainlere mücadeleden kaçmamış vatanı için canını vermiş ancak davasından vazgeçmemiş AK Parti teşkilatlarına güvendiler, inandılar ve desteklediler. Ancak yetmiyor bize %50 arttı birden daha fazlası lazım. Ve bunun için hep beraber bu kutlu yolda inanıyorum ki mücadelemizi 24 Haziran 2018 seçimlerinde de daha fazla çalışarak vereceğiz. Bu seçimlere de damgamızı Mardin'den vuracağız. İnşallah yeni bir yüzyılın, yeni bir sistemin başlangıcını hep beraber imza atacağız. Kadın Kolları olsun gençlik teşkilatı olsun halkımızdan aldığımız güçle hep beraber milletimizin desteğini almak için Mardin'de çalınmadık kapı, girilmedik ev, sıkılmadı tek kişiyi bırakmayacağız. Bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjiyle inşallah davamıza en iyi şekilde sahip çıkacağız. İnanıyorum ki 24 Haziran seçimlerinde de alnımızın akıyla çıkacağız ve sonrasında yine yeni hedeflerimiz olacak. Sayın Cumhurbaşkanımızın geleceğimiz için, çoluk çocuğumuz için belirlemiş olduğu 2023, 2053, 2071 hedeflerine bizler de bu teşkilatlarımızla gün geçtikçe büyüyen büyük ailemizle el ele ile hep birlikte ulaşacağız İnşallah. 16 yıllık AK Parti hükümetleri döneminde atılan temellerin üstüne daha da fazlasını koyarak geleceğe emin adımlarla yürüyeceğiz. Bizler hep birlikte Mardiniz, Hep birlikte Türkiye'yiz. Gün birlik ve beraberlik günüdür Bu yüzden her alanda milli duyarlılığımız, birlik ve beraberliğimizi en üst seviye çıkarmamız gerekiyor. Milletimizle irtibatı daha da güçlendirerek hedeflerimizden asla taviz vermeden kararlı adımlarla Allah'ın rızasını kazanmak için bu yolda devam edeceğiz. Mardinimizin ülkemizin geleceği için gayret etmiş 2002 yılından bu yana teşkilatlarda emek sarf etmiş arkadaşlarımızla beraber dostlarımızla beraber güzel bir atmosferde teşkilatımızın yapmış olduğu bu anlamlı programdan dolayı il başkanımıza teşekkür ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız genel başkanımız Recep Tayyip Erdoğan vefalı biri olarak her fırsatta bunu gösterir. Herkes bilir ki Vefa demek Recep Tayyip Erdoğan demektir. Bu nedenle Ak kadroların da en önemli özelliği birbirlerine de vefalı olmalarıdır. Bugün de bunun en güzel örneğini yaşıyoruz."

VEFA SADECE İSTANBUL'DA BİR SEMTİN ADI DEĞİL
Programda bir konuşma yapan Milletvekili Orhan Miroğlu, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün adaylık ilgili açıklamasına değinerek, “AK partinin Türkiye’nin siyasi tarihine kendisini altın harflerle nakşetmiş çok kıymetli siyasi bir hikayesi var. Ve bu siyasi hikayeye Mardin ve Türkiye’nin bütün illerinde çok kıymetli katkılar sunmuş bugün hala hayatta olan, aramızda olan o katkılarını hala sürdüren, elini taşın altına koymaya devam eden çok değerli Ak partili kardeşlerimiz var. Elbette ki onların bu siyasi hikayeye sundukları katkı hiçbir zaman unutulmayacak. Unutulmayacak çünkü vefa dediğimiz şey İstanbul’da bir semtin adı değil. Evet İstanbul’da Vefa isminde bir semt var hata meşhur bozacısı da var. Ama biz tabi ki farklı bir şeyden bahsediyoruz. Siyasetteki vefa duygusundan bahsediyoruz. Bu duygu ile aslında tarihin çarkını döndürdüğüne inanmamız lazım. Vefa duygusu öyle birşey ki geçen hafta bu vefayı şahsen kendi adıma Sayın Abdullah Gül’den çok görmek isterdim. Değerli kardeşim Abdullah Gül bizim Cumhurbaşkanı adayımızdır gibi geçmişte söylenen bir lafa Cuma günü hutbeden sonra ben başka bir gün açıklama yapacağım diyen Sayın Gül’ün bizim adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan kardeşimdir demesini hakkeden çok beklerdim. Bu olmadı, olmadı ama bu siyasi hikaye kendi kimliğinden, ağırlığından, itibarından hiçbir şey kayıp etmedi. Evet, bu hikaye yola en güçlü şekilde devam edecek. Yeni bir seçime giriyoruz. Bizler burada olur, olmayız bunun hiçbir kıymeti yok. Aday oluruz, olmayız bunun da hiçbir kıymeti yok. Ama önemli olan Türkiye’yi önümüzdeki dönemde yönetecek olan insanların milletten yetki almak için Ak partiye teveccühlerini nasıl büyütebileceğimiz, Ak partinin yüzde 50’in üzerinde 51 tabi ki bizler için barajdır. Ama yüzde 55, 60’lara kadar giden bir oy oranına nasıl kavuşacağı gerçeğidir. Bu yüzden Cumhur ittifakı Türkiye’nin siyasi tarihinde yani bizimle Milliyetçi hareket Partisi arasındaki mutabakatın sonucu olarak meydana gelen Cumhur ittifakı bizim yine bu siyasi hikayemizin belli bir tarihi dönemeçten en kıymetli kararlardan ve sonuçlardan biri olmuştur. 


Milliyetçi hareket Partisi varlığının Doğu ve Güneydoğu’da sanki bir problemmiş gibi yansıtmaya çalışıyorlar. Bunu tabi ki çok konuşacağız. Aslında öyle bir problem yok. Bu bir algı operasyonudur. Burada çok muhafazakâr Kürt aydını, kardeşlerimiz var. Aynı şekilde muhafazakâr Arap kardeşimiz de var. Sanki muhafazakâr seçmenimiz bizim bu ittifaka karşı bir tutum içerisindeymiş gibi yansıtıyorlar. Bunun gerçeklikle bir alakası yok. Ve biz her defasında şunu söylüyoruz; diyoruz ki Milliyetçi Hareket Partisi ile kurduğumuz ittifak Cumhur ittifakıdır. Biz ne Ak partinin programında ne Milliyetçi Hareket Partisinin programında ortaklaşmış değiliz. Her iki partiden bildikleri anlayışta, bildikleri siyasi öngörüleriyle şüphe olmazsın yollarına devam edecekler. Ama bu ittifakın doğurabileceği önemli sebeplerden biri de hep eleştiri konusu olan seçim barajının bir bakımdan aşılmasıdır. Bilindiği gibi HDP başta olmak üzere birçok partinin seçim barajı problemi var. Ve problemi aşıp aşamayacakları hiçbir şekilde belli değil. Aslında biz demokratik birşey yaptık. Ve dedik ki baraj sorunu yaşayan partiler bir araya gelerek bu sorunlarını aşabilirler. Ama sahada karşılaştığımız gerçeklik bizim bu önemli ittifakımızı çarpıtarak MHP’yi deyim yerindeyse Kürtlere düşman göstererek Kürtleri yine aynı şekilde MHP’ye düşman gibi göstererek bir taktik izleniyor. Bu taktiği göreceğiz seçim atmosferinde hiçbir karşılığı olmayacaktır. Tabi bölgede bizim yarışacağımız parti bellidir. Bunu şimdiden konuşmak, görüşmek ve tartışmak lazım. Muazzam bir kırılma yaşadıklarını bu PKK’a denilen terör örgütünün hem Türkiye’de hem de Ortadoğu’da paradigmasının çöktüğünü her defasında söyleyip durduk. Şimdi Cumhuriyet Halk Partisi merkezli bir anlayış ile ve ona bağlı bir takım irili, ufaklı küçük sol gruplarla bu hareketi yeniden toparlamaya çalışıyorlar. Siyasette vefa nasıl bakıyorsak siyasi programlarına herhangi bir partinin de evet bu hafıza üzerinden bakmamız lazım. Bu hafıza bu partinin bölgede vatandaşımız için hiçte iyi şeyler yaptığını açık bir şekilde ortaya koyuyor. Vekalet savaşlarının bir parçasına dönüşmüş bir hareketin arkasında sürüklenip gitmenin, ve bu sürüklenmeyi hala içlerine sindirenlerin sandıktan hiç kimseden oy istemeye hakları olmadığını kanaatindeyim. Ama bakıyoruz ki tam tersi bir durum var. Geçen Mardin’i ziyaret eden heyet şöyle bir açıklama yaptı; AK Partililer sizden oy isteseler onlara Selahattin Demirtaş’ı hatırladın dedi bir HDP’li vekil. Bende şunu söylüyorum; çok doğru evet biz gideceğiz herkesten oy isteyeceğiz ve bilhassa Selahattin Demirtaş’ı hatırlatacağız. 6-7 Ekim olaylarını hatırlatacağız. Kızıltepe’de insanların kendi araçlarında yakılmasını hatırlatacağız. 50-51 vatandaşımızın Selahattin beyin yaptığı çağrı sonucu hayatını kaybetmesini hatırlatacağız. Ve elbetteki 9’a yakın ilçe ve 2 tane şehir merkezinin işgal eden bu örgütte çağrılar yapıp duran, Kürt gençlerine hendekleri koruyun hendekler sizi özgürleştirecek diyen Sayın Selahattin Demirtaş’ı hatırlatacağız. Hodri meydan diyoruz. Hafıza buysa bu hafızaya halkımızı davet edeceğiz.” açıklamasında bulundu.

ÇOK BÜYÜK SORUNLAR YAŞADIK
Programda Eski İlçe Başkanları adına Nusaybin eski belediye başkanı ve Ak Parti Nusaybin Kurucu ilçe başkanı Ahmet Munip Yıldızoğlu bir konuşma yaptı. Yıldızoğlu, "Geçmişten bu yana partimiz nasıl kuruldu? teşkilatlanma nasıl yapıldığı konusunda çok kısa bir özet yapmak istiyorum. Bu parti kurulduğu zaman Mardin için söylüyorum çok büyük sorular yaşadık. Üye yapma konusunda olsun başka sorunlarımız da vardı. 

İnsanlar çekine çekine uzaktan bir merhaba diyorlardı. Zaman zaman seçim konvoylarımızın taşlandığı zamanlar oldu. Tabii bunların en yoğun yaşandığı benim de görev yaptığım Nusaybin ilçesiydi. Nusaybin ilçesindeki tahribat çok büyük boyutlara varmıştı. Ama Allah'a şükür ki bugün böyle bir sorunun olacağını zannetmiyorum düşünmüyorum. Seçimlerimiz İnşallah gönül rahatlığı ile yapılacak. Ama benim söyleyeceğim tek şey birlik ve beraberlik içerisinde dayanışma içinde bu gemiyi sağ Salim sahilde yanaştırmamız lazım. Onun için de en ağır yükü taşıyan teşkilatlarımız olduğuna göre onların adına söylüyorum işimize bakacağız, elimizden ne gelirse yapacağız ve bu gemiyi sağ salim sahile yanaştıracağız."dedi.

AK PARTİ DAVASI HZ. ADEM'İN DAVASIDIR
Düzenlenen vefa yemeğinde bir araya gelen önceki il başkanları adına kısa bir konuşma yapan Bahattin Uncu da "Ben sadece şunu hatırlatmak istiyorum partimizin kuruluşunu 2001 yılı fakat gönüllerdeki kuruluşu Hz Adem'den başlamıştır. Hz Adem insanlığı neye davet ettiyse, Hz. Nuh insanları neye davet ettiyse Hz. İbrahim insanları neye davet ettiyse, Hz. Musa, Hz. İsa ve Peygamber Aleyhisselam insanları ne davet ettiyse AK Parti'nin de insanları davet ettiği şey budur. Değerli dostlar davetimiz bir hak mücadelesidir. Bu mücadele insanlarımızın daha müreffeh yaşayabilmesi için, daha özgür yaşamaları için, daha adil bir düzende yaşayabilmeleri için, daha eşit fırsatlar da içinde yaşayabilmesi için, insanca yaşayabilmesi için, Rabbine güzelce kul olabilmesi için, kurulan barikatları ve engelleri yakıp yıkma mücadelesidir. Biz bunu bu şekilde biliyoruz. Biz sizlerle bunun için bu yola çıktık. Bu anlamda hepinizi ayrı ayrı tebrik ediyorum. 

Allah'ın izniyle önümüz de iki tane engeli barikatı tek tek kaldırmak suretiyle ülkemizin ve insanlarımızın hak hak ettiği seviyeye getireceğiz. Önümüzdeki barikat nedir şu anda yapılacak olan erken seçim bir Allah'ın izniyle en güzel şekilde mücadele verilecektir ve milletimizi temsil edecek güzel insanları seçip göndereceğiz. İkincisi reisimizi tekrar tekrar başkan seçeceğiz İnşallah. "

TARİH ADINIZI ALTIN HARFLERLE YAZACAK
Programda Eski dönem milletvekilleri adına Abdurrahim Akdağ da bir konuşma yaptı. Akdağ konuşmasında sıkıntıdan, darlıktan, borçlardan, yokluktan, kurtulma gecesi pşan Beraat Kandilinde bir araya getiren İl Başkanı ve ekibine teşekkür ederek başladı. Akdağ, "Bu yemeğin tadı biraz farklıydı tabi öğlen yemeği olur akşam yemeği olur ama bu yemek gerçekten akşam saatlerdeydi ama bu bir vefa yemeğiydi. Bu yemekte benim aradığım duygular var aradığım düşünceler, hasretler var. Ama en çok da aradığım Vefa olduğunu söyleyeyim. Sayın İl Başkanı aradı vekilim bekliyorum dediğinde taziyemize rağmen mutlaka geleceğim dedim. Gerçekten bir zaman tüneline girdim duygularım yoğunlaştı bize emek veren başkanlarımızdan arkadaşlarımıza dostlarımızla aynı ortamı paylaştık. Biraz hayıflandım biraz da duygulandım ama biz kuşandık hazırlandık ve hedefe kilitlendik. Orhan vekilim biraz vefaya değindi Ceyda vekilim azimden ve kararlılıktan bahsetti.

 Aziz kardeşlerim stratejik hedefleri taktiksel hedeflere feda edenler hep kaybetmişlerdir. Şahsen hürmet ettiğim, saygı duyduğum Sayın Gül'ün; Kardeşim Sayın Recep Tayyip Erdoğan adayımdır demesini dört gözle bekledim, kulaklarımı kabarttım ama ideolojik körlük gibi kavramlar son versiyonu siyasi körlüktür. Ya bir insan olarak bir Müslüman olarak bir Ortadoğulu olarak bir Türkiyeli olarak Amerika'nın safında olmam İsrail'in safında olmam yerli işbirlikçi Uşakçılarının safında olmam. Vekil de olmazsam olmayayım. Başkan da olmasam olmayayım. Ama siz bu kardeşinize o şerefi verdiniz tekrar sizlere minnet duyuyorum. Gerçekten insan erişemediği şeyin bazen bir ilizyon bazen bir hayal olarak gözünüzde çok büyüktür ama inanın büyük olan Allah'tır. Şair diyor ki Resulullah'ın Dilinden sana Şair diyorlardı Sen susuyordun sana kahin diyorlardı sen susuyordun Sana yalancı diyorlardı sen susuyordun elimizden kim kurtaracak diyorlardı sen sen Allah diyordun Bugün bu vizyonu işlemiş kuşanmış ekip adını tarihe altın harflerle yazacaktır. Hiç mi bir sıkıntımız yok hiç bir problemimiz yok. Sevdası olan aşkı olan vizyonu olan hasreti olan insanların problemleri de olur. "Şer şera çi jine çi mere" erkeğiyle kadınıyla genciyle yaşlısıyla Allah'ın izniyle Geleceğe dair 2023, 2053, 2071 bir damga vurulacak ve bu damganın kahramanları sizlersiniz. 24 Haziran bir kavşak noktasının dönme günüdür. Şimdiden sizleri kutluyorum, sizleri tebrik ediyorum. Konuşmama benim daha önce yazdığım ve bir arkadaşımın bana gönderdiği notla bitirmek istiyorum. "Hep gurbetimin bir sabrı, Kevser’imin bir havuzu oldu. Bir Dicle ve Fırat’ım oldu, Tuna ve Nil’e kardeş Dicle ve Fırat. Aşkım ve tutkum oldu. Hasretimin baharı oldu. Davamın bir gülü oldu. Her gece rüyam, her gün beş vakit duam oldu. Kıyamım, rükûum ve sücudum oldu. Ekmeğimin ve suyumun kutsallığı oldu. Bahçede bir gülüm, çorbada bir tuzum oldu. Davamızın sonu âlemlerin rabbi olan Allah’a hamd etmektir.”

HATIRA FOTOĞRAFI İLE SON BULDU
AK Parti MKYK Üyesi, Siyasi ve Hukuki işler başkan yardımcısı Zeynep Alkış da programda partide görev yapan kadın kolları adına bir konuşma yaptı. Programın düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Alkış konuşmasında vefalı olduğu için MKYK üyesi olarak protokol de milletvekillerinden daha önce olmasına rağmen konuşmasını kurucu kadın kolları olarak yaptığını söyledi.
Geçmiş dönem Gençlik Kolları Başkanları ve Belediye başkanlarından kimseye söz hakkının verilmediği Program çekilen toplu fotoğraf ile son buldu.

Yorumlar

Image
Ğursi
01.05.2018 / 10:52

Memlekette satmadık bir şey bırakmayanların kime ne vefası olabilecek ki!?...

Yorum Yaz