matesis
dedas

Felsefe Yazıları - Hilmi Yavuz Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Felsefe Yazıları kimin eseri? Felsefe Yazıları kitabının yazarı kimdir? Felsefe Yazıları konusu ve anafikri nedir? Felsefe Yazıları kitabı ne anlatıyor? Felsefe Yazıları PDF indirme linki var mı? Felsefe Yazıları kitabının yazarı Hilmi Yavuz kimdir? İşte Felsefe Yazıları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 08.07.2022 17:00
Felsefe Yazıları - Hilmi Yavuz Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Hilmi Yavuz

Yayın Evi: Timaş Yayınları

İSBN: 9786051142890

Sayfa Sayısı: 199

Felsefe Yazıları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Felsefe Yazıları, diğer eserlerinden farklı olarak Hilmi Yavuz'un felsefeci kimliğini öne çıkarırken, birikim ve analizlerine vurgu yapıyor. Kuram-dil bağıntısı, felsefe eğitimi ve dili soyut - somut ilişkisi, varlık ve zaman, yapısöküm gibi belli başlı felsefe başlıkları üzerine yazılmış makalelerden meydana gelen kitap, konuları Yavuz'un bakış açısıyla ele alıyor. Descartes de Felsefenin İlkeleri'nde, kitabını Latinceden Fransızcaya çevirene yazdığı mektupta şöyle diyor: 'Felsefe bir ağaç gibidir: Kökleri metafizik, gövdesi fizik, bu gövdeden çıkan dallar da öteki bilimler' Descartes gibi Hilmi Yavuz da felsefeyi salt söylevler bütünü olmaktan Nietzsche'den Kierkegaard'a çeşitli isimleri ve kuramlarını karşılaştıran kitap, okura yeni ufuklar kazandırıyor.

(Tanıtım Bülteninden)

Felsefe Yazıları Alıntıları - Sözleri

  • Kültürün, eğitimin ereği insanda her şeyden önce insanı başkaları karşısında insan yapan yetenekleri uyandırmak ve onlar üzerinde işlemektir.
  • Marksizm, bilim değildir; çünkü bir kuramın bilim olup olmadığının ölçütü, onun yanlışlanabilir olmaya açık olabilmesidir. Bu kuram kendini sınamaya kapalı tutuyor.
  • Bir kuram önermeler kullanarak sürekli dogrulaniyorsa; o kuram, bilimsel bir kuram değildir.
  • Bir kuram bilimsel olabilmek için yanlışlamaya yönelik (dogrulamaya değil) sınavlarla kendini sürekli sınamadan geçirmeli ve bu sınavlardan yanlışlanarak değil, pekiştirici kanıtlarla çıkmalıdır.
  • "Heyecan, dünyayı büyüyle dönüştürmektir" der Sartre
  • Kendini aldatma bir olumsuzlama olması yönünden yalana benzer
  • Yalancı, yalan söylerken gizlediği, doğrunun ne olduğunu bilir, bir insan, bilmediği bir şey hakkında yalan söylemez; olanaksızdır.
  • Yalancı, doğruyu kendi içinde evetleyen, sözlerinde değilleyen kişidir. Sartre
  • Kendini aldatanda yalancı ile yalanın söylendiği kişi aynı kişidir; "Demek ki," der Sartre, " yalancı olarak benim, aldatılan olarak kendimden gizlediğim doğruyu bildiğim anlamına gelir."
  • Din kutsala aykırı olanı yasaklıyordu, Aydınlanma akla aykırı olanı... Aydınlanmanın en az din kadar yasakçı ve buyurgan olduğunu...
  • Hakikat, bir söylemin içinde tek başına iktidar olma savını sürdurdükçe, sınırsız düşünce özgürlüğü bir ütopya, evet, bir ütopya!
  • Sınırlandırılmış düşünceler, kendi karşıtlarını üreterek aşılabilmiştir. Sınır yoksa ne aşılabilir ki.
  • Önyargılar anlamanın ön koşuludur.
  • Sözcükler, aslında yorumdan başka bir şey değildirler. Foucault.
  • Önyargılar, yanlış yargılar değillerdir; son yargıdan önce varılan, doğruyu olduğu kadar da yanlışı içerebilen yargılardır.

Felsefe Yazıları İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hilmi Yavuz'un bu kitabının büyük çoğunluğu felsefi analizleri içeriyor. Kuram-dil bağlantısı,ülkemizde felsefe eğitimi, soyut-somut ilişkisi, varlık ve zaman, fikirler ve sınırlar gibi başlıklar üzerine yazılmış makalelerin yanında Wittgenstein'dan Derrida'ya, Nietzsche'den, Kierkegaar'a, Marx'dan Saussure kadar çeşitli isimleri ve kuramları karşılaştırarak felsefi bir ufuk yaratıyor. Ayrıca Hilmi Yavuz kitabında kendi makalelerine yapılan eleştirilere de polemiksel bağlamda cevaplar vermiştir. Kitap yer yer ciddi bir felsefi ve kuramsal bir bilgi ve donanim gerektirse de felsefe sevenler için doyurucu olacaktır. (Murat)

Felsefe Yazıları PDF indirme linki var mı?

Hilmi Yavuz - Felsefe Yazıları kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Felsefe Yazıları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Hilmi Yavuz Kimdir?

Hilmi Yavuz 14 Nisan 1936'da İstanbul’da doğdu. Kabataş Erkek Lisesi'ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki eğitimini yarıda bıraktı. İngiltere'ye gitti. BBC'nin Türkçe bölümünde çalıştı. Londra Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü bitirdi. Türkiye'ye döndükten sonra çeşitli yayınevleri ve ansiklopedilerde görev aldı. Cumhuriyet, Milliyet, Yeni Ortam gazeteleri ve çeşitli dergilerde "Ali Hikmet" imzasıyla inceleme, eleştiri ve denemeler yazdı. Mimar Sinan Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. İlk şiirleri Kabataş Erkek Lisesi'nde edebiyat öğretmeni Behçet Necatigil yönetiminde çıkan "Dönüm" dergisinde yayınlandı. Bu dönemde daha çok İkinci Yeni akımının etkisinde imgeci şiirler yazdı. Sonraki yıllarda gelenekçilikle çağdaş bir bakışı kaynaştıran, biçim ve özün dengelendiği bir düzey sergiledi. İslam mistisizmi, özellikle de tasavvuftan yararlanarak kendine özgü bir sözcük dağarcığı geliştirdi. Halen Zaman gazetesinde kültür yazılarına ve Bilkent Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalışmaya devam etmektedir. Ayrıca İpek Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak çalışmaktadır. Talat Halman tarafından Şairi Azam sıfatı verilmiştir. BuTalat Halman ve Hilmi Yavuz arasındaki mizahi diyaloğun bir örneğidir.

Hilmi Yavuz Kitapları - Eserleri

  • Büyü'sün Yaz!
  • Hüzün Ve Ben
  • Okuma Biçimleri
  • Üç Anlatı
  • Geçmiş Yaz Defterleri - Bulanık Defterler
  • Lanet Şiirleri
  • İslam'ın Zihin Tarihi
  • Yara Şiirleri
  • Lirik Defterler
  • Hurufi Şiirler
  • Türkiye'nin Zihin Tarihi
  • Alafrangalığın Zihin Tarihi
  • Avrupa'nın Zihin Tarihi
  • Talan Şiirleri
  • Budalalığın Keşfi
  • Okuma Notları
  • Felsefe Yazıları
  • Bedrettin Üzerine Şiirler
  • Doğu Şiirleri
  • Belleğin Kuytularından
  • Erguvan Sözler
  • Edebiyat Ve Sanat Üzerine Yazılar
  • Edebiyat Okumaları
  • Denemeler
  • Yüzler ve İzler
  • Behçet Hoca
  • Kendime, İstanbul'a, Kadınlara Dair
  • Modernleşme, Oryantalizm ve İslam
  • Roman Kavramı ve Türk Romanı
  • Yolculuk Şiirleri
  • Ceviz Sandıktaki Anılar
  • Bu Gece En Hüzünlü Şiirleri Yazabilirim
  • Yazın, Dil Ve Sanat
  • Bedreddin Üzerine Şiirler
  • Yaz Sohbetleri
  • İnsanlar, Mekanlar, Yolculuklar
  • Gülün Ustası Yoktur
  • Çöl Şiirleri
  • Akşam şiirleri
  • Osmanlılık, Kimlik, Kültür
  • Kayboluş Şiirleri
  • Defterler
  • Kara Güneş
  • Söz'ün Gücü
  • Bakış Kuşu
  • Söylen Şiirleri
  • Türk Müslümanlığı ve İslam Üzerine
  • Özel Hayat'tan Küreselleşme'ye
  • Ayna Şiirleri
  • Ah Kadınlar
  • Memleketimin Münevverlerine Dair
  • İslam ve Sivil Toplum Üzerine Yazılar
  • Sanki Her Şey Daha Dün Gibi
  • Şiir Henüz
  • Kuyu
  • Yazın Üzerine
  • Felsefe Üzerine
  • Kültür Üzerine
  • Felsefe ve Ulusal Kültür
  • Çeviri Şiirleri
  • Şairin Zihin Tarihi
  • Gizemli Şiirler
  • Hüzün Ki En Çok Yakışandır Bize
  • Batı Uygarlık Tarihine Teorik Bir Giriş
  • Dilin Dili
  • Zaman Şiirleri
  • Taormina
  • Biz Bu Dünyadan Değil miydik?

Hilmi Yavuz Alıntıları - Sözleri

  • kendi üzerime kurdum yalnızlığımı; kalbim,kalbim bir o kadar belirsiz; bir oluştan Bir-Oluş'a gül akar; âh,gül akar yol olur... yoldur bu,görünmez olur kar.... ya da,sis,siz..... görünsem,geri dönmez miydiniz? (Yolculuk Şiirleri)
  • beklerken işittiğim sesler boğuyor beni, boğuyor... (Yara Şiirleri)
  • Hakk'a makbul olmak ister halka menfur olmadan. "Menfur: Nefret edilen" (Yüzler ve İzler)
  • ama şimdi, nedense, her şeyde ansızın dağılan kelebek tadı (Bedreddin Üzerine Şiirler)
  • ey uçurum gözlü sevgilim! ne zaman baksam aşkların büyük yarlarıyla kuşatılmış görüyorum kendimi (Yara Şiirleri)
  • Rüzgâr agaclarda daha koyu sesler çıkarır, mevsim son yazdan ileriye dogru gittikce... Işte buradayım. Dünyada olmak istediğim yerde. Şimdi gidip denize girmeliyim- ve denizin sesini, guzdur, dinlemeliyim. Denizi ancak dibe, diplere dalarsanız duyabilirsiniz. Çünkü gizlidir denizin sesi. Onu duymak için denizden olmak, denizin kendisi olmak gerekir. (Geçmiş Yaz Defterleri - Bulanık Defterler)
  • Orhan Kemal'in Bereketli Topraklar Üzerinde'si ise Çukurova'nın nesnel tarihsel diyakronosini, Yaşar Kemal'in Yusufçuk Yusuf'unun bıraktığı zamandan başlatır. Bu iki roman, Çukurova'nın toplumsal tarihinin 'geçmiş zaman/ şimdiki zaman/ gelecek zaman' uzanımını, maddeci tarih tipolojisinin kuramsal bağlamı içinde bütünler gibidir. (Roman Kavramı ve Türk Romanı)
  • Var olmanın gücü Söner yangın birazdan Yatışır özlem. Bir gün karşılaşırız Bir gün, bir yarım akşam.. (Akşam şiirleri)
  • “tek başına, ayakta, yas töreni gibiyim…” (Ayna Şiirleri)
  • Sivil toplumun özerk kurumlarına özgü işlere bulaşmak sonradan, geriye dönük olarak uygulanabilecek yaptırımlarla cezalandırma rizikosunu hep taşıyan bir riskti. (Alafrangalığın Zihin Tarihi)
  • hiçbir şey özlenmiyor! gül öldü... (Yara Şiirleri)
  • Şeyh Galip, "Eş'arımı fehmeylememek ayb olmaz" demiş ve şiirini anlamayanlara onu açıklamak gereğini duymamıştı. (Şiir Henüz)
  • bir kuşatma gibiyim şimdi kendi kendime... (Erguvan Sözler)
  • Derunî ve mistik olanı annemle yaşadım. (Hüzün Ve Ben)
  • En iyi satanlar edebi eserler değil, ticari eşyalardır. (Budalalığın Keşfi)
  • Yaşar Kemal, Çukurova'da düzen değişikliğini anlatırken "o iyi atların, o iyi insanları' alıp gittiklerini;ama ne kadar soylu ve insani olsa da bu gidişin kaçınılmaz olduğunu, romanın sonundaki "çürümüş, yıllanmış, kokmuş ağır suyun açılmış toprağı doldurarak akması" simgesiyle ve önemle vurgular. (Roman Kavramı ve Türk Romanı)
  • bir göl güle düşerse göl değil de gül bulanır gurbet sende pamuklarsa gece aya ordan doğar şiir acıya çullanır ilkyaz düşeli beridir giden ben değilim, yoldur dili söyleyen sevdaysa mektubum kalbime yollanır nehir kuşa batsa birden aksa tersine aksa batsa kül, batsa turna ve batsa... ve benim bir yanım ki ferhadsa bir yanım dağdır hasret, külüngü vurduğum yerdir ateş, kül ile dağlanır bir göl güle düşerse göl değil de gül bulanır (Doğu Şiirleri)
  • Aristoteles; dolayısıyla felsefe, "ben her şeyi biliyorum" diye tafra satmamayı, tersine alçakgönüllü olmayı öğretir. (Denemeler)
  • “o herhangi hüzünlerde kalan kalbim bile yok! harflerin ormanında çok çok dolaştı; ağacı,yaprağı,çiçeği aştı;-ama yok! bir karşılık bulamadı melâl’e…” (Hurufi Şiirler)
  • Ayırt edici sınır çizgileri çizmek, analitik düşüncenin olmazsa olmazıdır. Sınır çizgileri çizmek ve onların gereğini yerine getirmek ve bunları karıştırmamak! (Yaz Sohbetleri)

Yorum Yaz