Bursa Ulu Camii’nde yaz aylarında uygunsuz kıyafet ve görüntü paylaşımları tepki topluyor
Bursa Ulu Camii’nde uygunsuz kıyafetle çekilen görüntülerin sosyal medyada paylaşılması, manevi mekâna ve toplumsal değerlere yönelik bir saygısızlık olarak büyük tepki topladı. Dernek Başkanı Hilmi Şanlı, "Camiler Allah’ın evidir, gösteri sahnesi değil" diyerek sert tepki gösterdi.

Bursa’nın manevi yapılarından Ulu Camii’nde, 19 Temmuz 2025 tarihinde uygunsuz kıyafetle çekilmiş görüntülerin sosyal medyada paylaşılması, kamuoyunda büyük tepki topladı. Olay, ibadethanelerin maneviyatına saygı çerçevesinde yeniden cami adabını gündeme getirdi.
Ulu Cami’de edep dışı paylaşıma sert tepki gösteren Ulu Camii Onarım, Donatım ve Bakım Derneği Başkanı Hilmi Şanlı, muhabirine yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu davranışın yalnızca bir mekâna değil, aynı zamanda köklü bir medeniyetin değerlerine yapılmış bir saygısızlık olduğunu belirtti.
Şanlı "Camiler Allah’ın evidir, gösteri sahnesi değil. Camiye adım atan herkesin, bu kutsal mekânın anlamını bilerek davranması gerekir" ifadelerini kullandı.
"Bu edep dışı davranış, sadece bir mekâna değil; bir medeniyetin maneviyatına yapılmış bir saldırıdır"
19 Temmuz 2025 tarihinde, Bursa Ulu Camii içerisinde uygunsuz kıyafetle çekilmiş görüntülerin sosyal medya platformlarında paylaşılması, milletimizin manevi değerlerine açık bir saygısızlık olarak kamuoyunun gündemine geldiğini belirten Şanlı " Bu edep dışı davranış, sadece bir mekâna değil; asırlardır süregelen bir medeniyetin maneviyatına yapılmış bir saldırı olarak görülmektedir. Tarihi, ilmi ve tasavvufi derinliğiyle Anadolu’nun kalbinde yer edinen Ulu Camii, sadece mimari bir şaheser değil; Allah’a yönelen gönüllerin toplandığı mukaddes bir ibadet mekânıdır. Her taşı dua, her köşesi secde görmüş bu yüce camide gösteriş, özensizlik ve saygısızlık asla kabul edilemez" dedi. "Camiler Allah’ın evidir; gösteri sahnesi değil" Camiye adım atan herkesin, oranın anlamını ve ağırlığını bilerek hareket etmesi bir zorunluluk değil, bir vicdan borcu olduğunu söyleyen Şanlı "Cami, sosyal medyada “içerik” üretme yeri değil; kulluğun ve tevazuunun mekânıdır. Bu davranış sadece gaflet değil, aynı zamanda bilinçli bir ihlaldir. Ulu Camii’nin huzuruna gölge düşüren bu tür saygısızlıkları şiddetle kınıyoruz. Ulu Camii girişlerinde hâlihazırda çok dilli yazılı ve görsel uyarı tabelaları yer almakta; kadın ziyaretçilere tek kullanımlık ferace, etek ve şal gibi kıyafet destekleri sağlanmaktadır. Tüm bu uyarı ve imkânlara rağmen yapılan bu davranış, açıkça niyetli bir saygısızlık olarak değerlendirilmelidir. Bu da mevcut önlemlerin, kötü niyetli kişilere karşı daha kararlı ve denetimli biçimde desteklenmesini zorunlu kılmaktadır" dedi. "Camiye giriş adabı ve manevi sorumluluk" Şanlı Ulu Camii gibi kutsal mekânlara alınması gereken tedbirleri ise şöyle sıraladı "Kıyafet edebine uygun giyinmek, sessiz ve huşu içinde olmak, fotoğraf ve video çekimlerinden kaçınmak, sosyal medyada içerik üretme niyetiyle değil, kulluk bilinciyle hareket etmek, gösterişli, dikkat çekici tavırlardan uzak durmak. Kadın ziyaretçiler için tek kapıdan giriş uygulaması, kıyafet kontrolünü daha sağlıklı ve saygılı hâle getirecektir. Güvenlik ve bilgilendirme görevlilerinin sayısı artırılmalı, özellikle yoğun ziyaret günlerinde daha dikkatli denetimler yapılmalıdır. Cami adabı konusunda rehberlik ve doğrudan anlatım, ziyaretçilerin farkındalığını artıracaktır. Sosyal medya üzerinden ibadethanelerde yapılan saygısız içerikler tespit edildiğinde, idari ve hukuki işlemler ivedilikle başlatılmalıdır" şeklinde konuştu. "Cami, gösteri alanı değil; secde yeridir" Ulu Camii, Yıldırım Bayezid Han tarafından "Allah’a şükür" niyetiyle inşa ettirilmiş bir vakıf eseri olduğunu belirten Şanlı, çağrıda bulundu "Asırlardır burada nice hafız, hatip, âlim ve hizmetli görev almış; her biri bu yapıya ruhunu katmıştır. Bugün de aynı bilinçle hizmet eden görevlilerimiz, bu kutsal yapının manevi huzurunu korumakla mükelleftir. Hiçbir şahsi heves, hiçbir sosyal medya paylaşımı bu sorumluluğun önüne geçemez. Ulu Camii başta olmak üzere tüm ibadethanelerimiz, toplumun maddi değil manevi mirasıdır. Camileri, içerik üretme alanı gibi değil; Allah ile buluşma mekânı olarak gören bir şuurla yaklaşmak, hepimizin boynunun borcudur. Maneviyata saygı, ibadet edenlerin huzurunu korumakla başlar. Toplumumuzun her ferdini, cami adabına uymaya, inançlara saygı göstermeye ve bu mukaddes mekânlara gereken özeni göstermeye davet ediyoruz" diye konuştu.
İLKHA