diorex
life
Dedas

Gazzeli kadınlar için 50 ülkeden ortak proje

İşgal rejiminin Gazze'de sürdürdüğü soykırım ve açlık politikasına karşı dünyanın 50 ülkesinde çok sayıda sivil toplum kuruluşu, "Senin İçin" sloganıyla ortak bir kampanya başlattı. 10 gün boyunca yapılacak çeşitli program ve eylemlerle yöneticilerin somut adımlar atmaları için harekete geçirilmesi hedefleniyor.

  • 07.08.2025 16:42
Gazzeli kadınlar için 50 ülkeden ortak proje

Göç ve Diaspora Vakfı ile Uluslararası Filistinli Kadınlarla Dayanışma Platformu'nun öncülüğünde Fatih Neslişah Sultan Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen basın toplantısına 10 STK destek verdi.

Müzeyyen Taşçı

Basın açıklaması öncesinde programa ilişkin muhabirine konuşan Göç ve Diaspora Vakfı Kadın İletişim Başkanı Ayşe Müzeyyen Taşçı, " Göç ve Diaspora Vakfı ile Uluslararası Filistinli Kadınlarla Dayanışma Platformu'nun öncülüğünde 'Senin İçin' etiketiyle Gazzeli kadınlar için bir kampanya başlattık. Türkiye'de buluna 10 STK'nın destek olduğu ve 45 ülkede eş zamanlı olarak devam edecek olan bir kampanya. Basın açıklaması ve lansman ile başlayıp 10 gün boyunca yürüyüşler, konsolosluk önünde protestolar ve çeşitli etkinliklerle, sosyal medya paylaşımlarıyla geniş bir ağda devam edecek. Bununla hedeflenen, israilin Gazze'de yürüttüğü son adımı olarak sürdürdüğü açlıkla terbiye etme politikasına karşı dünyadaki kadınları harekete geçirmek istiyoruz. Buna karşı tepkilerimizi uluslararası alanda daha yoğun ve yüksek sesle dile getirmek istiyoruz. Bu anlamda dünya halkları olarak yöneticileri harekete geçirmeyi hedefliyoruz." dedi.

Rabab Awad

Basın toplantısında konuşan Uluslararası Kudüs ve Filistin'e Destek Kadın Birliği Heyeti Başkanı Rabab Awad, Filistin'in küçük ama kutlu bir parçası olan Gazze'de doğup büyüdüğünü, direnişi ve sabrı orada öğrendiğini ifade etti.

"Kadınlara her gün açlıkla ya da bumbardım arasında ölüm tercihi dayatılıyor"

Filistin'in mukaddes bir toprak parçası olduğunu ve uğruna canlarını feda etmekten asla çekinmediklerini hatırlatan Awad, "Ben bu toprakların evladı olmaktan gurur duyuyorum. Ona aidiyetimle onur duyuyorum. Toprağının bir zerresine, sokaklarına, gökyüzüne duyduğum özlem hâlâ yüreğimde yaşıyor. Bugün Gazze inliyor. Bugün Gazze kanıyor. Gazze şu anda dünyanın gözleri önünde katlediliyor. Bugün burada Filistinli kadını konuşmak için toplandık. Bu vesileyle başta Gazze'nin sabırlı, dirençli, fedakâr ve mücadeleci kadınlarına ve annelerine saygı ve selamlarımı sunuyorum. Gazze'de kadınlar sadece bombalarla öldürülmüyor; aynı zamanda kuşatma altına alınıyor, aç bırakılıyor, yaşam ve onur hakkı ellerinden alınıyor. O kadın; evladını toprağa veren annedir. Yıkıntılar altından eşinin cansız bedenini çıkaran eştir. Çocuklarını açlıktan kaybeden ve onlara bir lokma ekmek dahi bulamayan annedir. Kadın Gazze'de; güvenliğinde, evladında, yiyeceğinde, hayatında hedef alınmaktadır. Peki, duyan yok mu? Ses veren yok mu? Bu adaletsizliğe dur diyecek bir vicdan kalmadı mı? Siyonist saldırganlık, tüm insani ve uluslararası hukukları ayaklar altına almıştır. Yardımlar engelleniyor, çadırlar bombalanıyor, kadınlara her gün açlıkla ya da bombardımanla ölüm tercihi dayatılıyor. Her gün onlarca kadın ve çocuk şehit ediliyor. Üstelik bu, son iki yıldır devam eden bir tablo ve hepimizin televizyon ekranlarından tanıklık ettiği bir gerçek. Bu olanlara hâlâ sessiz kalabiliyorsak, insanlığımızın nerede kaldığını sorgulamanın vakti gelmiştir. Bu çılgınlığa ve kesintisiz akan kana dur diyecek bir güç, bir irade, bir ses yok mu? 2 milyar nüfuslu bir ümmetiz ve biz, Hazreti Muhammed'in ümmetiyiz ama çocuklarımız açlıktan ölüyor. Bu ne acı bir çelişki." dedi.

Hayrunnisa Çiçek

"Ayaklar altına alınan insan onurunu hep birlikte yerden kaldırıyoruz"

STK'lar adına ortak basın açıklamasını okuyan Gazeteci Hayrunnisa Çiçek, "Gazze'de yaşananlar artık bir kriz değil, bir felakettir. Bu felaketin en ağır yükünü, kadınlar ve çocuklar taşıyor. Bugün Gazze'de, bir annenin kucağı boş, bir bebeğin maması yok, bir kadının hayali toprağa gömülmüş durumda. Biz kadınlar olarak şunu yüksek sesle söylüyoruz… Böyle bir dünyada sessiz kalmak bir seçenek değildir. Tarafsız kalmak mümkün değildir. İşte bu yüzden 'Senin İçin' kampanyası, sadece bir kampanya değil, bir vicdan nöbetidir. Bu, bir insanlık muhasebesidir. Bu, yok sayılan bir coğrafyaya, terk edilen bir halkın kadınlarına verilen bir sözdür. Bugün buradan başlattığımız bu çağrıyla; açlığa karşı bir çığlık yükseltiyoruz. Bombalarla yok edilen hayatlara bir yardım eli uzatıyoruz. Ayaklar altına alınan insan onurunu hep birlikte yerden kaldırıyoruz. Bu ses, dünyanın dört bir yanındaki kadınların ortak sesi olarak haykırıyor… Filistinli kadın yalnız değildir! Onun acısı bizim acımızdır, onun mücadelesi bizim onurumuzdur." diye konuştu.

Kampanya boyunca yürüyüşler, fotoğraf sergileri yapılacak

Kampanya ile öncelikli olarak, Gazze'de kadınların yaşadığı acıları, kuşatmayı, bombardımanı ve açlığı dünya kamuoyunun gündemine taşımak olduğunu aktaran Çiçek, "Bu büyük zulüm karşısında dimdik duran, çocuğunun üstüne yorgan değil bedenini seren Filistinli kadının direnişini belgelemek, görünür kılmak istiyoruz. Aynı zamanda Arap dünyasında, İslam coğrafyasında ve bütün dünyada kadınlar arasında gerçek, güçlü bir dayanışma oluşturmayı hedefliyoruz. Nihayetinde hem medya hem saha üzerinden oluşturacağımız baskıyla, bu insanlık dışı suçların durdurulmasına, insani yardım koridorlarının acilen açılmasına katkı sağlayacağımıza inanıyoruz. Kampanya süresince birçok şey yapacağız. Önce, şehit düşen Filistinli kadınların ruhuna ithafen bir 'mum yürüyüşü' düzenleyeceğiz. Sessiz ama çok derin bir anma olacak. Ardından, dünya başkentlerinde, büyükelçiliklerin önünde kadınların öncülüğünde barışçıl protestolar gerçekleştirilecek. Çünkü zulme karşı susmayan kadın sesi, dünyanın en güçlü sesidir. Kampanya boyunca, Filistinli kadınların bombalar altında verdiği hayat mücadelesini belgeleyen çok özel bir fotoğraf sergisi de ziyaretçilere sunulacak. Bu sergi, sadece fotoğraf değil; bir bellek, bir tanıklık ve bir çağrı olacak. 9 Ağustos'ta ise sosyal medyada büyük bir tweet fırtınası başlatıyoruz. Tüm dünyadan kadınlar, 'senin için' etiketiyle aynı anda ses verecek." şeklinde konuştu.

"Dünyanın her köşesindeki vicdan sahibi kadınları bu harekete katılmaya davet ediyoruz"

Yine kampanya kapsamında özel olarak hazırlanmış, psikolojik hassasiyetleri gözeten interaktif etkinliklerin de gerçekleştirileceğini vurgulayan Çiçek, "Açlıkla mücadele eden annelere destek olmak için hazırladığımız, içinde mama ve bez bulunan, her biri 150 dolar değerindeki 2000 acil bebek çantasını Gazze’ye ulaştıracağız. Bugün burada başlayan şey, bir haftalık bir etkinlik değil, bu Gazze' de yıllardır süren trajediye karşı, küresel kadın vicdanında başlatılan kalıcı bir uyanıştır. Buradan dünyaya şu çağrıyı yapıyoruz… Soykırımı durdurun! Açlığı durdurun! İnsani koridorları derhal açın! Filistinli kadının yanındayız. Onun için buradayız. Onun için ayaktayız ve bu kampanyayı onun için başlatıyoruz. Gazetecileri, medya mensuplarını, sivil toplum kuruluşlarını, aktivistleri, sosyal medya içerik üreticilerini ve dünyanın her köşesindeki vicdan sahibi kadınları bu harekete katılmaya davet ediyoruz." dedi.

Basın toplantısı ve "Senin İçin" kampanyasına; Göçe ve Diaspora Vakfı, ⁠Uluslararası Kudüs ve Filistini Destekleme Derneği, ⁠Dar AlHofaz Derneği, ⁠Sudan Afrikalı Kadınları Kalkındırma Derneği, ⁠Semere Derneği, ⁠El Hikme Derneği, ⁠Mısırlı Kadınlar Birliği, ⁠Yeni Liderler Derneği, ⁠Eve Organizasyonu, ⁠Uluslararası Nuran, ⁠Hayreddin Paşa Vakfı, ⁠Yemenli Öğrenciler Derneği, Yemen Belkıs Derneği ve ⁠Afrikalı Kadınları Kalkındırma Derneği destek verdi.

İLKHA

Yorum Yaz