İşgalcilerin, Madleen gemisine el koyması Ankara'da protesto edildi
Uluslararası sularda seyir halindeyken siyonistlerin hukuksuz şekilde el koyduğu "Madleen" adlı yardım gemisi için Ankara'da ANFİDAP tarafından protesto düzenlendi.

Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP) öncülüğünde "israil Saldırganlığına Karşı Madleen Gemisi'nin Yanındayız" sloganıyla işgal elçiliğinin Ankara'daki binası (Koç Kuleleri) önünde basın açıklaması düzenlendi.
Basın açıklaması ve protesto gösterisine katılan STK temsilcileri ve çok sayıda vatandaş, sık sık tekbirler getirip direnişe destek bildiren, işgalcilerin de aleyhine sloganlar attı.
Basın açıklaması öncesi Asma Köprü Uluslararası Öğrenci Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mavi Marmara Aktivisti Zeynel Abidin Özkan, bir konuşma yaptı.
"Mavi Marmara hesabını o gün sorabilseydik bugün geldiğimizi an itibariyle Gazze’de yaşanan bu soykırımla belki yüzleşmeyecektik"
Özkan, "2007'den beri dünyanın en iğrenç abluka, maruz kalmış Gazze halkına denizden ve karadan bu ablukayı kırmak için dünyanın vicdanlı insanları yaklaşık 18 yıldır Akdeniz’i ve Gazze’ye ulaşan karayollarını ablukayı kırmak adına yola iniyorlar. Bu yolculukların birçoğunda da bazen israilin, bazen Ürdün'ün, bazen de Mısır’ın engellemesi, baskıları ve saldırılarıyla karşılaşıyorlar. 2010 yılında Mavi Marmara seferi yine açlığa mahkum edilmiş ve günler içinde öldürülenler, soykırıma maruz bırakılan Gazze halkına yönelik ablukanın kırılması için, dünyanın vicdan sahibi insanların bir araya gelerek oluşturmuş olduğu bir koalisyonun parçasıydı. O koalisyon da o gün Akdeniz’in uluslararası sularında burada halen elçiliği bulunan terör şebekesi, terör devleti israilin kanlı saldırısına maruz kaldı. O gün 10 kardeşimiz şehid edildi. 36 ülkeden 600'e yakın sivil insan, Gazze’ye ilaç, gıda ve yemek götürme derdinde olan sivil insan o gün de dünyanın gözü önünde ve canlı yayınlarda gözaltına alındı, tutuklandı ve hapislere atıldılar. O gün israile yönelik dünyanın tüm ülkelerinde gelişen öfkeyi biz israilin barbarlığına ve sınır tanımazlığına yönelik bir çığıra dönüştürebilseydik ve o hesabı o gün sorabilseydik bugün geldiğimizi an itibariyle Gazze’de yaşanan bu soykırımla belki yüzleşmeyecektik." dedi.
"Bu sorunu çözümü, israilin devlet olarak tanımaktan vazgeçilmesidir"
Konuşmasına devam eden Özkan, şu ifadelere yer verdi:
"Siyonist beladan kurtulmanın yolu olarak açılmış bu yolda soykırım sonrasında, artık geldiğimiz noktada, israil diye bir devletin varlığının zaten olmaması gereken bir şey olduğunu kabullenmemiz gerekiyor. Bugün insanlar, israilde 1948’den beri yapılan işgalleri iki devletli çözümle savundular. Halen devam eden soykırımda da Filistin devletini tanımaya yönelik açıklamalar yapıyorlar. Ancak, bu sorunu çözümü, israilin devlet olarak tanımaktan vazgeçilmesidir. Bugün, bu çağrımızı bir kez daha yineliyoruz: Biz Türkiye’nin, israili tanıyan ilk Müslüman ülke ayıbından kurtularak, soykırımın 612. gününde israili tanıma kararının iptal edilmesini talep ediyoruz. Bu bağlamda teröristlere karşı atılacak fiili yardımlara öncülük etmesini talep ediyoruz."
Yapılan konuşmanın ardından ANFİDAP adına basın açıklamasını ÖZGÜR-DER Ankara Şube Başkanı Yasemin Öğüt okudu.
"Gazze'deki insanlık dramına sessiz kalmayanlar: Madleen Gemisi ve direniş"
Gazze'deki soykırıma dikkat çekmek, ablukayı delmek ve insani yardımların ulaşmasını sağlamak niyetiyle yola çıkan Madleen Gemisinin yanında olduklarını beyan etmek ve bu çabaya kendisinden beklenildiği şekilde karşılık veren katil siyonist çeteyi, soykırımcı terör devletini tel'in etmek amacıyla bir araya geldiklerini aktaran Öğüt, "İnsanlık 20 ayı aşkın süredir olağanüstü bir zulme, vahşi bir soykırıma tanıklık ediyor. Siyonist terör devleti, onbinlerce insanın ölümüne, yüzbinlercesinin sürgününe, yerle bir edilen mahallelere, onbinlerce çocuğun açlıktan ölme tehlikesi altında kalmasına neden olan saldırılarına ara vermeden devam ediyor. Çocuğuyla yetişkiniyle bayramın neşesini yaşaması gereken Gazzeliler, Kurban Bayramı'nı bombardıman altında, yüzü aşkın şehitle, Gazzeli bir babanın deyimiyle 'çocuklarını kurban vererek' tamamladılar. Soykırım sürüyor ancak Gazzelilerin izzetli ve kararlı direnişi de, yeryüzünün vicdanlı insanlarının onurlu tavırları ve destekleri de devam ediyor. Bu onurlu tavrın en güzel örneklerinden biri şüphesiz ki, 'Özgürlük Filosu Koalisyonu' tarafından organize edilen ve 1 Haziran 2025’te İtalya’dan hareket eden Madleen Gemisi’dir. Gazzedeki ablukayı kırmak ve insani yardım ulaştırmak niyetiyle sorumluluk alarak farklı ülkelerden bir araya gelen 12 vicdanlı insanı taşıyan bu gemiye, beklenildiği üzere terör devleti tarafından saldırı gerçekleştirilmiştir. İşgalci rejimin savunma bakanının israil ordusuna, 'geminin Gazze'ye ulaşmaması için ne yapılması gerekiyorsa yapılması' talimatını verdiğini duyurmasının ardından, gemiye uluslararası sularda kimyasal sıvılar atılarak müdahale edilmiş, geminin dış dünyayla bağlantısı kesilmiş ve düzenlenen baskınla mürettebat rehin alınarak kaçırılmıştır." ifadelerine yer verdi.
"Güç sahiplerinin sessizliğine ve onayına borçlu olan bu şımarık tutum"
2010 yılında yaşanan Mavi Marmara olayını hatırlatan Öğüt, şunları aktardı:
"Sivil girişimlere karşı daha önce Mavi Marmara örneğinde takındığı hukuk tanımaz, acımasız ve pervasız tavrını Madleen gemisine yönelik de sergileyen işgal rejimi, bu şımarıkça tutumunu güç sahiplerinin sessizliğine, hatta doğrudan ve dolaylı onayına borçludur. Cari küresel düzen, Siyonizme göz yummaktan öte alan açmakta, israil söz konusu olduğunda istisna halini devreye sokmakta dolayısıyla gerçek egemenin kim olduğunu insanlığa göstermek ve kabul ettirmek istemektedir. Dünya, uzunca bir süredir ama hususen son iki yıldır, bu düzenin güç sahibi unsurlarıyla Müslümanların ve vicdan sahibi insanların zıtlığına, gerilimine ve mücadelesine sahne olmaktadır. İnsanlık son bir haftada; bir tarafta katillere, soykırımcılara, korsanlara, Siyonistlerin en büyük destekçisi ABD’nin dün içli dışlı olan iki figürünün bir anda birbirlerini yemelerine şahitlik etmekte, bir tarafta da Madleen gemisine, sokaklara dökülen halklara, dünyanın dört bir tarafında ihtiyaç sahiplerine olağanüstü bir fedakarlıkla kurban eti ulaştıran güzel insanlara tanık olmaktadır. Bu büyük merhamet dalgası güç sahiplerini de sarstığında bütün insanlık güzel günlere doğru adım atacaktır. Bunun için elinde imkan olanların, korkmadan çekinmeden, rehavete ve tembelliğe kapılmadan harekete geçmeleri gerekmektedir."
"Ankara’dan Madleen Gemisini ve Küresel Gazze Yürüyüşü gibi girişimleri selamlıyoruz"
Öğüt, "Bu bağlamda başta Dışişleri Bakanlığı olmak üzere ülkemiz yetkililerini gemide yer alan kendi vatandaşları ve tüm gemi mürettebatı için girişimlerde bulunmaya, daha aktif davranmaya, daha çok sorumluluk almaya davet ediyor, vicdan sahibi her insanı mücadeleyi büyütmeye, yorgunluğa ve yılgınlığa kapılmadan direnişin yanında saf tutmaya çağırıyoruz. Son olarak, Ankara’dan Madleen Gemisini ve Küresel Gazze Yürüyüşü gibi girişimleri selamlıyor, bu vesileyle Mavi Marmara şehitlerimizi de rahmetle anıyor; Rabbimizden Müslümanların izzetli direnişini ve vicdanlı insanların onurlu çabalarını, başta Gazze’nin sonra bütün dünyanın siyonzimden kurtulmasına vesile kılmasını niyaz ediyoruz. Vicdan intifadası başarıya ulaşacak! İnsanlık onuru siyonizmi yenecek!" diyerek açıklamasını sonlandırdı.
İLKHA