Kadın Astsubay ve imamın aşk skandalında imama iftira attıkları ortaya çıktı! İşte ayrıntılar

Van'da 1'i kadın 3 jandarma personelinin bir imamı darp ederek gasp ettikleri davanın gerekçeli kararı açıklandı. 21 sayfalık kararda, imam ile kadın jandarma astsubay arasındaki ilişkinin ayrıntılarına da yer verildi. Olayla ilgili kadın astsubay TSK'dan atılırken diğer iki sanıkla birlikte ayrıca ceza aldılar.

İMAMI ARAÇTAN DIŞARI SÜRÜKLEDİLER

1. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararında, Astsubay Gül Kılıç'ın Esra adıyla açtığı sosyal medya hesabından imam ile tanışıp buluşmaya karar verdiği, bir müddet araç içinde oturduktan sonra seyir halinde yola devam ettikleri kaydedildi. Sigara içmek için yolun kenarında durdukları sırada aniden imamın kullandığı aracın kapısını açan iki sanığın imamı araçtan dışarıya sürükledikleri ifade edildi.

"KARIMLA NE YAPIYORSUN" DİYEREK DÖVDÜLER

Sanıklardan birinin imama, "Sen benim karımla ne yapıyorsun burada. O benim paramı aldı, seninle burada mı yiyor" diyerek tabancanın kabzasıyla imamın ense ve omzuna vurduğu bildirildi. Darp edilen imamdan önce 100 bin lira para talep ettikleri, vermediği takdirde kendisini öldürecekleri tehdidinde bulundukları belirtildi. Kafasına silah dayadıktan sonra cep telefonundan banka hesaplarına girmesini istedikleri ve bu hesaptan kendi hesaplarına para aktardıkları ifade edildi. Gasp edildikten sonra da olayı başkalarına anlatmaması için tehdit ettikleri belirtilen gerekçeli kararda, bu sırada araç içindeki Gül Kılıç'ın da eline aldığı ıslak mendil ile araçta dokunduğu yerleri sildiği, imamın aracının anahtarını göle fırlattıktan sonra hep birlikte kaçtıkları kaydedildi. İmamın sanıkları tek tek teşhis ettiği ve Astsubay Gül Kılıç'ın araçta bulunan ve içtiği kahve kutusu üzerinde yapılan biyolojik incelemede, kendisinin DNA profili ile uyumlu olduğuna dikkat çekildi.

"AİLE SÜSÜ VERİP BENİ GASP ETTİLER"

Gerekçeli kararda, imam İkram Sorğuç'un ifadelerine de yer verildi. Sorğuç, şöyle konuştu:

"Gül ile buluştuktan sonra araçla dolaşırken bana yol kenarında durmamı söyledi. Bende durdum. Bu sırada iki kişi aracın kapısını açarak beni dövdü. Hepsi silahlıydı. Hesaplarıma girip paramı aldılar. Sonra da 'Bizi şikâyet edersen sende imamsın seni rezil ederiz' dediler. Sanıklar kendilerini temize çıkarmak için benim alkol aldığım iftirasında bulunuyor. Olaya aile süsü verip beni döverek gasp ettiler. Ben olayı orada çözdüm, ancak öldürülme korkusuyla bozuntuya vermedim.

"ÇIRILÇIPLAK SOYUNMAMI İSTEDİLER"

Mobil banka hesaplarıma silah zoruyla girdiler. Hatta kredi başvurusu, limit artırma talebinde bulunduklarını fark ettim. Kafama silah dayayıp çırılçıplak soyunmamı istediler. 'Öldürseniz de soyunmam' deyince çeneme vurdular. Gül Kılıç cezaevindeyken evime mektup gönderip beni üstü kapalı tehdit etti. 'Sana son şans veriyorum. Git her şeyi anlat, benim parayla ilgim olmadığını söyle' dedi. Pişmanlık taleplerini kabul etmiyorum, hepsinden şikayetçiyim."

"BİRA İÇİP BANA SALDIRDI"

Astsubay Gül Kılıç ise ifadesinde, imamla 2 yıldan beri instagram üzerinden takipleştiklerini, eşinden ise yeni boşandığını belirterek, şöyle konuştu: "İkram beni aracına aldı, gezmeye başladık. Bir süre sonra 'Alkol alalım' diye teklifte bulundu. Ben imam olduğu için önce şaşırdım. Kendisine alkol içmeyeceğimi, kahve içmek istediğimi söyledim. Petrol istasyonunda durdu 1 kahve aldı. Kendisine neden kahve almadığını sorduğumda ise 2'si dolu, 1'i boş bira şişesini gösterip 'Benim içeceğim var' dedi ve birayı içmeye başladı. Bende imam olduğu için nasıl bira içtiğini sordum, o da 'Biz böyle içiyoruz' dedi.

"BANA 'ARKAYA GEÇELİM' DEDİ"

Alkolü görünce tedirgin oldum. Ardından bana karşı duygusal hisler beslediğini söyledi. Ben tekrardan bir petrolde durmasını istedim. Bu sırada beni araca kilitledi. Üzerinde silah olduğunu söyledi. Ben Orhan Ersoy'u aradım ve yanımdaki kişinin tekin biri olmadığını söyledim. Sonra göl manzaralı bir yere gittik. Bana 'Arkaya geçelim' dedi. Niyeti kötüydü. Olmaz deyince kolumdan tutup aracın arkasına çekti. Orhan ve Taner'e canlı konum gönderdim.

CEZALARI 13 YILDAN 6 YILA DÜŞTÜ

Gerekçeli kararda, eşinden yeni boşanan 1 çocuk annesi Astsubay Gül Kılıç ile imam İkram Sorğuç'un instagramdan tanıştıkları, daha sonra aralarında yakınlaşma olduğu, imamın astsubayı kendi aracına alarak birlikte Erciş İlçesine doğru seyir halindeyken Astsubay Gül Kılıç'ın, diğer 3 sanığa konum gönderdiği belirtildi.

Uzman Çavuş Orhan Ersoy ile Uzman Onbaşı Ömer Keleşoğlu ve Taner Şirp'in aracı durdurup imamı darp ettikten sonra hesabından iki parça halinde toplam 55.530 TL'yi Taner Şirp'in hesabına aktardıkları, ardından birlikte olay yerinden kaçtıkları ve bu durumun kamera ve PTS kayıtlarıyla sabit olduğu ifade edildi.

İmamın uğradığı maddi zararın giderilmiş olması nedeniyle sanıkların cezalarında indirim uygulanması gerektiği vurgulanan kararda, sanıkların yargılama sırasındaki suç işleme eğilimleri, pişman olduklarının gözlemlenmemesi ve ileride tekrar suç işlemeyeceklerine dair mahkemede olumlu kanaat oluşmadığından haklarında iyi hal indirimini düzenleyen 62. Maddenin ise uygulanmadığına dikkat çekildi.

Gül Kılıç'ın diğer 3 sanığa konum gönderip sanıkları olay yerine çağırması ve yağma sonrası hep birlikte olay yerinden ayrıldıkları dikkate alındığında 4'ünün de fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek müşterek fail oldukları kaydedildi. Gerekçeli kararda sanıkların, "Gece vakti birden fazla kişiyle silahla yağma" suçundan 13 yıl hapisle cezalandırılmalarına karar verildiği bildirildi.

Yargılama aşamasında imam İkram Sorğuç'un yağmalanan parasının sanıklarca giderilerek zararı karşıladıkları için cezalarının 6 yıl 6'şar aya indirilmesine ve karar kesinleşinceye kadar yurtdışına çıkmamak üzere haklarında adli kontrol kararı uygulanmasına oy birliğiyle karar verildiği anlatıldı.