Molla Şenlik: Günümüz Kerbela'sında Hüseyinler Gazze'de şehid ediliyor
Muharrem ayının 10'uncu gününe denk gelen Aşura gününe ilişkin açıklamalarda bulunan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Mehmet Şenlik, Gazze'yi günümüz kerbelası olarak nitelendirerek ümmetin üzerine düşen vazife ve sorumluluklara dikkat çekti.

İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Mehmet Şenlik, Aşura günü ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Aşura kelimesinin manası, İslam tarihinde bu günde cereyan eden olaylar, kerbela hadises ve Hazreti Hüseyin'in üstlendiği misyon gibi konuları ele alan Şenlik, 2 yıla yakındır Gazze'de devam eden katliam ve soykırım karşısında HAMAS mücahidlerinin onurlu mücadelesine vurgu yaptı.
Aşure kelimesinin manası hakkında bilgi veren Şenlik, "Aşuranın kökü, Hazreti Nuh Aleyhisselam gemi halkı ile birlikte Cudi Dağı'na indikten sonra yanlarında yiyecek olarak bir araya getirdikleri 10 çeşit gıda maddesiyle yaptıkları karma yemekten gelmektedir. Zaten aşure, 'onluk bir şey' ya da '10 çeşit' anlamına gelir. Nuh Aleyhisselam ve halkı bu yemeği hep birlikte pişirip birlikte yemişler. Hazreti Nuh'un gemisinin karaya indiği o gün Muharrem ayının 10'uncu günüdür." dedi.
"Aşura günü, Kerbela hadisesiyle sevinçten matem gününe dönüştü"
İslam tarihinde bugün cereyan eden olay ve hadiseleri sıralayan Şenlik, "Bugünde sadece Hazreti Nuh karaya ayak basmamış, bununla beraber birçok hadise meydana gelmiştir. Bugünde Adem Aleyhiiselam'ın tevbesi kabul olması, annemiz Hazreti Havva ile Arafat'da buluşması, Hazreti Musa kavmi ile birlikte denizden geçip kurtulurken firavun ve ordusunun denizde helak olması ve Hazreti Yunus'un balık karnından kurtulması gibi birçok hadise gerçekleşmiştir. En son Hazreti Peygamber Sallallahu Aleyhi Vesellem'in torunu, Hazreti Fatıma ve Ali'nin oğlu Hazreti Hüseyin, yine aşura günü şehid olmuştur." ifadelerini kullandı.
Daha önceki hadiselerin hep sevinç günü olarak anıldığını, Kerbela hadisesiyle günün mateme dönüştüğünü kaydeden Şenlik, "Hazreti Musa denizden geçmiş ve firavun ile ordusu denizde boğulmuş ise bu bir kurtuluştur, Nuh tufanı bitmiş ve gemi karaya oturmuşsa bu bir kurtuluştur, Hazreti Yunus balık karnından çıkmışsa bu bir kurtuluştur… Fakat Hazreti Hüseyin'in şehadetinde bu olaylara ayrıca Kerbela hadisesi eklenmiştir. Bu hadise Kerbela'da gerçekleştiği için 'Aşura ve Kerbela' ikilem bir tarif vardır. Aşura o günden sonra artık bir sevinç değil, matem gününe dönüştü. O günden sonra özellikle Şia mezhebine bağlı olan kardeşlerimiz o günü farklı bir şekilde anıyor, Ehli sünnetten de ananlar vardır." şeklinde konuştu.
"Hazreti Hüseyin kanıyla zulme teslimiyeti kırdı; kendini feda, ümmeti azat etti"
Hazreti Hüseyin'in kutlu direnişine dikkat çeken Şenlik, "Her ne şekilde anmalar yapılsa da bugün bir kurtuluş günüdür. Belki Hazreti Hüseyin'in şehadeti de bir kurtuluştur. Çünkü o güne kadar ümmet bir baskı altına alınmış, alime ve mücahidin sesini çıkarmadığı bir dönemde baskıcı bir yönetime teslimiyet vardı. İşte Hazreti Hüseyin kanıyla o teslimiyeti kırdı; kendini feda, ümmeti azat etti. O günden sonra ümmetin başı dik oldu. Artık her zulme karşı zalim birer yezid, her yezide karşı direnen de Hüseyin misyonunu temsil eder oldu." diye belirtti.
İslam ümmeti içerisinde bugünün faziletiyle alakalı çokça hadis-i şerifin olduğunu sözlerine ekleyen Şenlik, şunları söyledi:
"Peygamberimiz Aleyhisselatu Vesselam, Medine'ye hicretinden sonra oradaki Yahudilerin oruç tuttuğunu görür ve sebebini sorduğunda Yahudiler, Hazreti Musa ve kendisine inanların denizden geçtiği ve firavun ile ordusunun helak olması nedeniyle bugünün kurtuluş günü olduğunu söyler. Bunun karşısında Efendimiz 'Hazreti Musa'nın sünnetini takip etmek benim için sizden daha evladır' diyerek kendisi de oruç tutmuş ve 'sağ kalırsam seneye bir ilave edeceğim' ifadesini kullanırken ümmetine Yahudilere benzememek için ya 9-10 ya da 10-11 Muharrem günlerinde oruç tutmalarını tavsiye etmiştir. Bu orucu tutmak sünnet-i müekkededir. Bugünde aşura yemeği pişirip dağıtmak bir adet olmuştur. Bazıları 'bidaattir' dese de İslam'a muhalif değildir, yapanlar varsa hayır kazanırlar."
"Müslümanlara düşen görev Hüseyinleri yardım, dua, boykot ve zulmü haykırmakla kurtarmaktır"
Gazze'de devam eden katliam ve soykırıma da değinen Şenlik, "Bugün bir Kerbela Gazze'de yaşanıyor, Hazreti Hüseyinler Gazze'de şehid ediliyor. Bu azgın siyonistler, merhamet ve şefkatten yoksun olarak her gün saldırı yapıyor. Müslümanlar da birbirine bakıyor, başka birini öne vermeye çalışıyor ama kimse de vurmuyor. Müslümanlara düşen görev o Hüseyinleri yardımlarıyla, dualarıyla, boykotlarıyla, zulmü haykırmakla oradan kurtarmaktır."
Gazzelillerin dilinden ümmetin üzerine düşen görev ve sorumlulukları hatırlatan Şenlik, şu ifadeler ile konuşmasını noktaladı:
"Gazzeli Müslümanlar diyorlar ki bize yardım etmeniz 4 şekilde olur. Birincisi, bizim mazlum siyonistlerin ise zalim olduğunu anlatın. İkincisi, bizler için gösteri ve yürüyüşler yapın. Sanmayın ki bunlar boşunadır, bu tür çalışmalar davamızı gündemde tutuyor. Bu etkinlikler olmazsa halklar bizleri unutacaktır. Üçüncüsü bizlere mali destek gönderin. Bunları yardım olarak değil, mali cihadınız olarak verin. Nitekim mali cihad üzerinize vaciptir. Dördüncüsü de bize düşman olan Yahudi mallarını boykot edin. Onlara destek veren firmalar zarar görse desteklerini çekerler. Bunları yapamasanız dahi dua edin. Allah; onların yar ve yardımcısı olsun, israil ve destekçilerini kahr-u perişan eylesin, Müslümanlara Gazze'yi sahiplenme bilinci nasip etsin, Müslümanlar arasında yardımlaşma ve dayanışma bilincini büyütsün."
İLKHA