diorex

Peygamber Sevdalılarından karikatür tepkisi: Rezaletin adı İslam düşmanlığıdır

Leman isimli sözde derginin Peygamber Efendimize yönelik yaptığı alçakça saldırıya tepki gösteren Peygamber Sevdalıları Vakfı, bu saldırının özelde 2 milyarlık İslam alemine genelde ise Türkiye’de yaşayan tüm halklara yapıldığını vurguladı.

  • 04.07.2025 15:42
Peygamber Sevdalılarından karikatür tepkisi: Rezaletin adı İslam düşmanlığıdır

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Sallallahu Aleyhi Vesellem'e yönelik leman dergisinin yaptığı çirkin saldırı, Peygamber Sevdalıları Vakfının Diyabakır'da düzenlediği basın açıklamasıyla kınandı.

Peygambere yapılan alçak saygısızlığa tepki amaçlı düzenlenen basın açıklamasında İslam düşmanlarının kutsallara saldırıları, Gazze'de devam eden soykırım ve Kerbela hadisesine vurgu yapıldı.

Diyarbakır merkez Yenişehir ilçesi AZC plaza önünde yapılan basın açıklamasından önce günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yapan Peygamber Sevdalıları Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Çelik, söz konusu karikatürün sanat değil soytarılık olarak nitelendirdi.

"Sanat dışında yapılana soytarılık denir, soytarıdan da sanatçı olmaz"

Tarih boyunca Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi Vesellem'in davası önüne nice bedbaht, zalim, firavunlar çıktığını, kendi döneminde dahi Mekke müşrikleri Efendimizin getirdiği nuru söndürmek için ellerinden gelen çabayı gösterdiğini hatırlatan Çelik, "Ehli küfür ve müstemleke güçler uzun yıllardan beri gerek misyoner ve müsteşrikleri gerekse yerli uşaklarıyla Efendimize, İslam'ın kutsallarına hakaret etmektedirler. Onlar bununla Peygamber Aleyhisselatu Vesselam'ı ve İslam'ın kutsallarını genç nesil üzerinde değerden düşürme hesabını yapıyorlar. Danimarka, Hollanda, Almanya ve değişik ülkelerde başlayan bu furya yavaş yavaş maalesef Müslüman ülkemizde de bazı bedbahtlar tarafından baş göstermiştir." dedi.

Çelik, "Bunun adına sanat ve sanatçı, basın, fikir özgürlüğü diyorlar. Fakat ne gariptir ki basın ve fikir özgürlüğü, sosyal demokrasi, sanat hürriyeti diyenler mesele kendi putlarına gelince vahşi hayvan gibi Müslümanların üzerine saldırıyorlar. İyi bilinmelidir ki sanatçı birleştiricidir, ayrıştırıcı değil; toplumun değerlerine saygı duyandır, nefret edip kin kusan ve alay eden değildir. Sanatçı aydındır, içinde yaşadığı ülkenin inançlarını bilen ve ona göre sanatını icra edendir. Bunun dışında yapılan sanata soytarılık, yapana da soytarı denir. Soytarıdan da sanatçı olmaz." ifadelerini kullandı.

"Basın ve ifade özgürlüğü adı altında İslami değerlere hakaret etmekle hiçbir yere varamazlar"

Kerbela'da zulme karşı başkaldırı örneğinden söz eden Çelik, bu topraklarda da direniş örneği olarak 15 Temmuz darbe girişiminde halkın tutumunu örnek göstererek şunları söyledi:

"İnsanlar inançları uğruna yaşar, ölür ve öldürürler. Eğer bugün israil Gazze'ye saldırıyorsa kendi inancının gereğini yapıyor. Bir avuç kahraman israil saldırılarına aslanlar gibi direniyorsa inancından dolayıdır. Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi Vesellem'in emrine icabet, sünnetini ihya etmek için o bir avuç kahraman mücadele ediyor. Nasıl ki bundan bin 400 küsür yıl önce Hazreti Hüseyin Efendimiz 'Ceddim Muhammed'in dini ayaklar altındayken duramam' dedi ve bile bile Kerbela'da ölüme gittiyse unutulmamalıdır ki bu ülkede milyonlarca insan Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi Vesellem için ölüme can feda etmeye hazırdır. Bu insanlar asla bunu göz ardı etmemelidir."

Çelik, "15 Temmuzda bunu denediler. Bu ülkenin sarhoşu bile abdest alıp tankların altına girmeyi göze aldı. Müslümanların durumu budur. Basın ve ifade özgürlüğü adı altında İslami değerlere, kutsallara hakaret etmekle hiçbir yere varamazlar, kimse de bunun altından kalkamaz." diye belirtti.

"Bu saldırı, tüm insanlığa yapılmış bir saldırıdır"

Çelik'in konuşmasından sonra yapılan basın açıklamasını Peygamber Sevdalıları adına Fatih taş okudu.

"Rasûlüm! Biz seni, insanları hem müjdelemen hem de uyarman için hak din ile gönderdik. Sen vazîfeni hakkıyle yapıyorsun; dolayısıyla cehennemlik olanlardan sorumlu tutulacak değilsin!" ayeti kerimesiyle basın açıklamasına başlayan Taş, peygambere salat ve selam ile devam etti.

"Leman isimli sözde derginin başrolünde olduğu rezaletin adı İslam düşmanlığıdır, kutsallarımıza açık bir saldırıdır." diyen Taş, "Sözde karikatür ve mizah dergisi olduğunu iddia eden İslam düşmanı güruhun ahlaksız neşriyatları kabul edilmez. Alemlerin Efendisi Hazreti Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e yönelik saygısızlık içeren sözde karikatürlerini şiddetle kınıyoruz. Alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem ve Hazreti Musa Aleyhisselam’a sözde karikatür yoluyla yapılan saldırı, tüm insanlığa yapılmış bir saldırıdır." dedi.

Bu saldırının özelde 2 milyarlık İslam alemine genelde ise Türkiye’de yaşayan tüm halklara yapıldığının altını çizen Taş, "Nefret suçu işleyen Leman Dergisi, yüce önderimiz Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem ve Hazreti Musa Aleyhisselam’ı tasvir cüreti sınırları aşmıştır. Canımızdan aziz bildiğimiz kutsallarımıza saldırıyı kabul etmiyor ve lanetliyoruz. Milyarlarca insanın ve ümmetin kutsalına saldıran reziller bunu sanat diye pazarlamaya çalışıyorlar." ifadelerini kullandı.

"Bu hakaret ve saygısızlık, basın özgürlüğüyle maskelenemez"

Taş, "Bu alçak saldırıyı yapanlar, şunu i iyi bilmesi gerekiyor ki, bu aziz millet ifade özgürlüğü kisvesi altında Peygamberimize dil uzatılmasını asla sineye çekmez. Bu çürümüş zihniyetin temsilcileri yaptıkları alçaklığın ve hadsizliğin hesabını hem vicdan hem de hukuk önünde verecektir. Müslümanların biricik rehberi Efendimize yönelik bu hakaret ve saygısızlık, basın özgürlüğüyle maskelenemez. Bu hastalıklı zihniyetten hukuk önünde mutlaka hesap sorulmalıdır. Bu aymazlara fırsat verilmemelidir." şeklinde konuştu.

Leman isimli sözde mizah dergisinin söz konusu saygısız karikatürü yayınlayarak, sadece İslam ümmetine değil, aynı zamanda insanlık onuruna da saldırdığını kaydeden Taş, bu ahlaksız yayınları şiddetle kınadıklarını, bu tür saldırıların ifade özgürlüğü kisvesi altında meşrulaştırılamayacağına dikkat çekti.

"İçerdeki siyonist zihniyetliler kutsallarımıza saldırırken Gazze’deki siyonistler ise kardeşlerimizi katletmeye devam ediyor"

Gazze'de devam eden katliam ve soykırıma da değinen Taş, "İçerdeki siyonist zihniyetliler kutsallarımıza saldırırken, Gazze’deki siyonistler ise kardeşlerimizi katletmeye devam etmektedir. 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze’de yaşananlar, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. siyonist işgal rejimi tarafından gerçekleştirilen saldırılarda 63 binden fazla Filistinli kardeşimiz şehit olmuştur. Şehitlerin 18 bini çocuklardan oluşmaktadır. 2 bin 483 aile tamamen yok edilmiş, nüfus kayıtlarından silinmiştir. Yüzde 70’i çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan sivil halk hedef alınmıştır. 42 binden fazla çocuk yetim kalmıştır. 226 gazeteci katledilmiş, gerçeklerin üzeri örtülmek istenmiştir." diye belirtti.

"O gün Kerbela çölünde yaşanan susuzluk, açlık, çile ve şehadet bugünde Gazze’de yaşanmaktadır"

Yarın Muharrem ayının 10'u olan aşura günü münasebetiyle Kerbela hadisesine de vurgu yapan Taş, "Yarın 10 Muharrem… Peygamber Efendimizin mübarek torunu şehitlerin efendisi Hazreti Hüseyin Radıyallahu Anh'ın şehadet yıl dönümüne gireceğiz. Tarih tekerrürden ibarettir… Kerbela’da yaşanan katliam ile Gazze’de yaşanan katliam birbirine çok benzemektedir. O gün Peygamber Efendimizin ehli beyti katliamdan geçerken ümmet sessiz kalmış, seyirci kalmıştı. Aynı durum Gazze’de yaşanmaktadır. O gün Kerbela çölünde susuzluk, açlık, çile ve şehadet yaşandı, bugünde Gazze’de aynı şekilde susuzluk, açlık, çile ve şehadet yaşanmaktadır. O gün ümmetin gönlü Hazreti Hüseyin’den yana kılıçları Yezid ile birlikteydi. Bugünde maalesef halkların gönlü Gazze’den yana devletlerinin silahları, imkanları, siyonist işgal rejiminin yanında olmaktadır. En kahredici durum ise ümmet yine sessizliğini korumakta ve kınama mesajları ile günü kurtarmaktadır." ifadelerine yer verdi.

"Gazze’de soykırım suçu işleyen Türkiye vatandaşı siyonistlere yönelik çifte vatandaşlık yasası ivedilikle yasalaşmalı"

“Biz peygamberleri ancak müjdeci ve uyarıcı olarak göndeririz. Dolayısıyla kim iman eder, hâlini ve yolunu düzeltirse onlara hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.” ayeti kerimesiyle açıklamasına devam eden Taş, konuşmasını şu ifadeler ile noktaladı.

"Yolumuzu aydınlatan kalplerimizi şefkatle dolduran sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem aziz hatırasına ve emanetine sahip çıkmak asli görevimizdir, bunu şeref sayıyoruz. Peygamber Efendimize yönelik bu alçaklığın hukuk ve vicdan önünde hesabı sorulmalıdır. Basın özgürlüğü adı altında kutsal değerlerimize yapılan hakaret asla kabul edilemez. Meclise sunulan kutsallarımıza yönelik saldırılara karşı verilen kanun teklifi acilen yasalaşmalıdır. Meclise sunulmuş olup uzun süredir bekletilen, Gazze’de soykırım suçunu işleyen Türkiye vatandaşı siyonistlere yönelik çifte vatandaşlık yasası kanunu ivedilikle yasalaşmalıdır."

Taş, "siyonist işgal rejimine destek sağlayan ürünleri boykot etmeye devam ediniz. Boykot en büyük silah olduğunu unutmayalım. Bir dönem değil, ömür boyu boykot bilinci ile hareket edilmelidir. siyonist işgal rejimi, denize dökülüp haritadan silinene kadar azim ve kararlılıkla Kudüs davasını savunmaya devam edeceğiz. Gazze'nin kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, siyonist işgale direnen mücahitlere selam olsun." dedi.

İLKHA

Yorum Yaz