Haklı Bir Sitem ve Tepkilerde Ölçü Üzerine

 

Bizim mahallenin(!) iyimser hocaları, karşı mahalleye (!) göz kırpanları, birbirleriyle yarışırcasına Sezen Aksu’nun “Selam söyleyin o cahil Havva ve Âdem’e” sözlerini yorumlamaya, haklı çıkarmaya çalışmışlar… Müslüman camianın tepkisini “linç kültürü” olarak nitelemişler… Şayet bu hocalarımız sözde sanatçıyı bir cümle ile eleştirmiş olsalardı onları anlardım, Müslümanları yatıştırmak için bu sözleri sarf ediyorlar derdim… Ama maalesef sözde sanatçıya laf etmelerini bırakın o hakaret ve iftira dolu sözleri Kur’an ayetleri ile temellendirmeye dahi kalkmışlar…

 

Maalesef bu isimler bir değil birçok… Yanlış anlamasın kimse… Ben bu kardeşlerimin, hocalarımın samimiyetinden şüphe etmiyorum… Lakin yanlış zamanda yanlış söz ettiklerini, karşı mahalleye (!) göz kırptıkları kadar kendi mahallesinin (!) insanının duygularına da tercüman olmaları gerektiğini düşünüyorum… Bir konuda elbette farklı düşünebilir, aynı bakmaya biliriz… Ama sövene değil de sövülene dil uzatmak, tepkileri linç olarak nitelemek doğru bir yol değildir…

 

İçinizden biri çıkıp ta “yahu Sezen Aksu sen neden bu milletin dini değerlerine hakaret ediyorsun, bu halka özür borçlusun” demedi… Demedikleri gibi ayetleri bağlamından koparıp, kırpıp o sözde sanatçıyı haklı çıkarmaya çalıştılar… Onlara göre zaten Kur’an; Adem ve Havva’nın kendilerine zulmettiklerini yazmış, insana “emaneti yüklendi diye çok zalim ve çok cahil demekteymiş” vs. vs…

 

El insaf be kardeşim… Âdem’in “biz kendimize zulmettik” sözleri tövbe öncesi sözler, Hz. Âdem bu sözlerden sonra seçkin kılınmış bir peygamber… İnsan emaneti yüklendiği için değil aksine yüklenemediği için zalim ve cahil olarak nitelenmiştir Kur’an’da…

 

Kaldı ki Sezen Aksu’nun avukatlığını yapmak size mi kaldı, onu anlayıncaya kadar Müslüman kardeşlerinizin duygularını anlasanıza… Ne yani kendini bilmez bir sanatçı Müslümanların temel değerlerine hakaret edecek ve bu Müslümanlar tepkisiz mi kalacak? Kaldı ki o sözde sanatçının “o cahil Havva ve Âdem” sözlerinin peygamberlik öncesi için olduğunu, ilgili yasak meyve yasağının çiğnenmesi ile ilgili olduğunu nereden çıkardınız? Siz söylemeden ben söyleyeyim “karşı mahalleye (!) gösterdiğiniz ama kendi mahallenizin (!) insanından esirgediğiniz iyimserliğinizden” değil mi?

 

Ben sizin yerinizde olsam en azından bu sözlerin sahibini kınar ve ardından Müslümanları itidale çağırırdım… Kimse dine aykırı sözlerinden dolayı veya dine hakaret ettiği ifadelerden dolayı ölüme mahkûm edilemez, linç kampanyasına tabi tutulamaz ama şiddete varmayan tepkiler gösterilebilir… İslam, kişileri İslam’a ters sözlerinden ve hakaretlerinden dolayı değil “hak yemelerinden, zulmetmelerinden, insanları temel hak ve hürriyetlerinden mahrum etmelerinden” dolayı cezalandırır… İslama ters söz ve hakaretleri sarf edenlerin benzer bir tepki ile karşılaşmaları doğaldır… Makul düzeyde tepki her zaman olması gerekendir… Ama bu sözlere asla “şiddetle” karşılık verilmez…

 

Bu ülkede ve her yerde inançlara saygı göstermeyenler saygıyı hak etmez ama ölüme de mahkûm edilmez… Yaşam sadece Müslümanın değil Müslüman olmayanın da en doğal hakkı… İnanç, düşünce ve yaşam farklılığı “insani dayanışmanın, insanca yaşamın” önüne geçmemeli… Farklılıklar “gayrılık ve ayrılık” sebebi olmamalı…

 

Unutmayın! İslam’a ve Müslümanlara “fiziki bir müdahale ve zulüm söz konusu olursa” o zaman Müslümanların kendilerini savunma hakları devreye girer… Kardeşlerim! Bu menfur sözlere tepkimizi gösterelim ama ölçüyü de kaçırmayalım, tepki gösterelim ama asla şiddete meyletmeyelim, tepki gösterelim ama asla birbirimize düşmeyelim…

 

Unutmayın en güzel tepki hukuk çerçevesinde kalan tepkidir… Gerisi tepki değil haddi aşmaktır, taşkınlık yapmaktır, ülke içinde kaosa meydan vermektir… "Onlarla en güzel şekilde mücadele et" ayetini unutmayalım…