tatlidede
tatlidede

Haksızlık ve Mağduriyet

Haksızlık ve Mağduriyet

Nobel Edebiyat Ödülü sahibi bilge yazar Aleksandr Soljenitsin (1918-1970) şöyle yazar: "Eğer arzularımızla taleplerimizi kesin biçimde sınırlamayı, çıkarlarımızı ahlaki ölçütlere tabi kılmayı öğrenmezsek, insan doğasının en kötü yanları dişlerini gösterirken bizler -yani insanlık- paramparça olup gideceğiz.."

Saygıdeğer Kemal Sayar hocamızdan bir alıntıyla ben de şöyle cevap vermek isterim. Diyor ki; "Sadece ruhumuzda taşıdığımız mücevherler bizi başka insanlardan farklılaştırdığını, ele geçirerek değil, ancak ele geçirmeyi ret ederek gerçek manevi doyuma ulaşabiliriz."

Unutmayalım, samimiyet ruhun özgürlüğüdür. Herkes biliyor olsa da, samimi hissiyatın aktarımı bağlamında yine de hatırlatmak istiyorum. 

İnsanlıkta Vicdan....

Hıristiyanlıkta Kardeş Sevgisi....

İslamiyet’te Kul Hakkı.... 

Dostlukta Vefa...

Yoldaşlıkta Emeğe Saygı....

Haksızlığı ve mağduriyeti kesinlikle ret eder...

Özellikle kutsal olan insan onurunun ve emeğinin ve iyi niyetin istismar-suiistimal edilmesini asla kabul etmez.

Unutulmasın ki, sevgi hak etmeyi, vefa unutmamayı, dostluk sadık kalmayı bilenler içindir. Ve bu değerler, onları büyütenleri büyütür ve onurlandırır.

Bütün bu yaklaşımların hepsinde merhamet ve şefkat hayatın oksijenidir. Bu oksijenin temiz kalması esastır. Çünkü insanlık, kardeş sevgisi, kul hakkı, dostluk ve yoldaşlık sanıldığı gibi ucuz değil. Paha biçilmezdir. Benim için ‘‘sevgi anlamına gelen bu oksijen bütün dünyayı besleyebilecek değerde bir cevherdir.’’

Bu cevherin yansımalarına ve güzelliğine göre davranıldığında haksızlıklar olmaz. Mağduriyetler büyümez. Çünkü mağduriyete ve haksızlığa prim vermeyen iyi niyet devamlı işbaşındadır.

Bilinmelidir ki, haksızlığın ve mağduriyetin oluşmaması için merhametli farkındalıkla takınılacak her tutum insanlığa yapılan bir iyilik anlamına gelir.

Çünkü inanç sistemlerimize göre, iyilikte bulunanlar dünyada ve ahirette mutlaka iyilikle karşılık göreceklerdir. Bu dünyada iyi ve güzel davranışlarda bulunanlara da iyilik ve güzellik vardır. Zerre miktarı iyilik veyahut kötülük yapan onun karşılığını bulur buyurulmaktadır. Çünkü hayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Yapılan her hareketin, her haksızlığın, her mağduriyetin, her iyiliğin evrende mutlaka bir etkisi ve bir karşılığı vardır. Denildiği üzere, ‘‘Şefkatle eken, şefkat ile biçecektir.’’

Birçok kitabın yazarı olan Hanri Benasuz diyor ki; ‘‘Yaşam, kendisini bilen her kişiyi eğitir, bilmeyenleri ise tereddütsüz öğütür.’’

Dünyaca ünlü yazar Osho da (1931-1990) şöyle yazar: ‘‘Sadece şefkat iyileştiricidir. Çünkü insanın içindeki tüm hastalıklar sevginin eksikliğinden kaynaklanır.’’

Şefkatin ve empatinin yaklaşımlarıyla vicdanın sesini duyan vefakâr tutumlara selam olsun!

Yusuf Beğtaş

 

Editör: Nezir Güneş

Yorum Yaz