Haluk Oral kimdir? Haluk Oral kitapları ve sözleri
Türk Yazar, Akademisyen Haluk Oral hayatı araştırılıyor. Peki Haluk Oral kimdir? Haluk Oral aslen nerelidir? Haluk Oral ne zaman, nerede doğdu? Haluk Oral hayatta mı? İşte Haluk Oral hayatı...

Türk Yazar, Akademisyen Haluk Oral edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Haluk Oral hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Haluk Oral hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Haluk Oral hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Doğum Tarihi: 1957
Doğum Yeri:
Haluk Oral kimdir?
Haluk Oral 1957'de doğdu. 1978'de İstanbul Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü'nü bitirdi. Boğaziçi Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptıktan sonra 1989'da Kanada'da Simon Fraser Üniversitesi'nde doktora öğrenimini tamamladı. bir yıl ABD'de konuk öğretim üyesi olarak çalıştı. 1990'dan beri Boğaziçi Üniversitesi'ned öğretim üyeliği görevini yürüten Haluk Oral, 1997'de profesör oldu.
Haluk Oral Kitapları - Eserleri
- Şiir Hikayeleri
- Nazım Hikmet'in Yolculuğu
- Bir Roman Kahramanı Orhan Veli
- Arıburnu 1915
- Çanakkale 1915
- Şiir Hikayeleri
- Bir İmzanın Peşinden
- Erol Güney'in Ke(n)disi
Haluk Oral Alıntıları - Sözleri
- Özellikle piyade destek silahi olarak tasarlanmış seri ateşli 75'likler neredeyse boş menzil mesafesinden şarapnel atarak Türkleri lime lime etmişti... (Çanakkale 1915)
- ..."birlikte yol alınınca kim kimin elinden tutuyor, belli olmaz." (Nazım Hikmet'in Yolculuğu)
- Nusret, 1990'da Mersin limanında demirli olduğu yerde battı;ancak sonradan kurtarıldı ve restore edilerek Tarsus'ta bir park içinde ziyarete açıldı. (Çanakkale 1915)
- Geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı. (Nazım Hikmet'in Yolculuğu)
- 1975'te Oğuz Atay Orhan Veli'nin ölümünün 25. yıldönümü nedeniyle bir yazı yazdı. Tutunamayanlar'dan birkaç yıl sonra yazılan bu yazıda Orhan Veli'nin şiirlerinde anlattığı Montör Sabri'ler, Süleyman Efendi'ler, Dalgacı Mahmut'lar gibi gerçek bir tutunamayan olduğunu söylüyor. Sonra da anlattıklarını desteklemek için Orhan Veli'nin pek çok yazısının içinden "Öğleden Sonra"yı seçiyor. (Bir Roman Kahramanı Orhan Veli)
- Bir gün dedim ki istemem artık ne yer ne yâr! Çıktım sürekli gurbete, gezdim diyar diyar. (Şiir Hikayeleri)
- 8000'den fazla Avustralyalı karaya çıkmıştı, karşılarındaysa 500'den az Türk askeri vardı. (Çanakkale 1915)
- "Sağ kolumu kaybettim zararı yok, sol kolum var. Onunla da pekala iş görebilirim. Beni müteessir eden ve yine kıtama iltihakla düşmanla çarpışmama mani olan şey yaramın henüz kapanmamasıdır. Hastaneden kurtularak halen harbe iştirak edemediğim için beni mazur görünüz, affediniz muhterem kumandanım." (Çanakkale 1915)
- ..."çalışmak lâzım, yaşamak için değil, unutmak için, dalıp dalıp gitmemek için, düşünmemek için kötü kötü." (Nazım Hikmet'in Yolculuğu)
- Aramızda karlı dağlar var fakat gönlüm her vakit seninle dolu sen her vakit yanımdasın... (Nazım Hikmet'in Yolculuğu)
- 15 Nisan 1949 tarihli Yaprak'ın 8. sayısında yayımlanan "Öğleden Sonra" adlı hikâyede yazmayı düşündüğü romanın ismi geçer. Üsküdar'da dört şeker sandığından meydana getirilen bir tezgahta balık pişirilen küçük bir yeri anlatır. Baba pişirme işini, kambur kızı da servis ve bulaşığı hallederken o kadar doğaldırlar ki: "Onların dünyası bu. Kendi dünyalarının içindedirler. Bütün rahatsızlıklar, insanların kendi dünyalarının dışında kalmalarından geliyor." (Bir Roman Kahramanı Orhan Veli)
- Fransızlar sokaklarda barikat kurarak,dikenli tel gererek ve binaların duvarlarında tüfek mazgalları açarak savunma tertibatı alabilmişlerdi.(Kumkale'de) (Çanakkale 1915)
- Memleket mi yıldızlar mı Gençliğim mi daha uzak? (Nazım Hikmet'in Yolculuğu)
- Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum. Yolumun karanlığa karışan noktasında, Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum. #necipfazıl (Şiir Hikayeleri)
- "Bu memlekette halk yok mu, işçi, köylü yok mu? Efendiler, bu konularla hiç ilgili değillerdir. Gerçekleri görmek istemiyorlar. Bu putları kırmak lazım." (Nazım Hikmet'in Yolculuğu)
- Türklerin nasıl yılmadan ve usanmadan gelmeye devam ettiklerini gören Anzakların hisleri nefretten saygıya dönüştü. (Çanakkale 1915)
- İngilizler 9 Ocak 1916'da Seddülbahir'den çekilmesiyle Çanakkale savaşı resmen bitti. Bu savaşta Osmanlı Ordusunun kayıbı 213.167 olarak saptanmıştır.Hastanelerde ölenler dahil 80.000i şehittir. Çanakkale'de savaşan Türk askerleri daha sonra Avrupa,Rus, ve Suriye cephelerinde savaşmaya devam etti. (Çanakkale 1915)
- Sevda çekmek de ne zor şey, Evdeki Pazar, Çarşıya, Uymuyor! (Şiir Hikayeleri)
- "Tarihinin de eskiliğine bakarak, kendimi, bu mektubun benimki alınmadan yazılmış bir mektup olduğuna yani bir cevap olmadığına inandırmaya çalıştım." (Bir Roman Kahramanı Orhan Veli)
- Benim bir günüm değil, bir saatim bile yoktur ki şiiri hatırlamamış olayım. (Bir Roman Kahramanı Orhan Veli)