tatlidede
tatlidede

Hasan Erimez kimdir? Hasan Erimez kitapları ve sözleri

Türk Yazar Hasan Erimez hayatı araştırılıyor. Peki Hasan Erimez kimdir? Hasan Erimez aslen nerelidir? Hasan Erimez ne zaman, nerede doğdu? Hasan Erimez hayatta mı? İşte Hasan Erimez hayatı...
  • 26.01.2023 06:00
Hasan Erimez kimdir? Hasan Erimez kitapları ve sözleri
Türk Yazar Hasan Erimez edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Hasan Erimez hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Hasan Erimez hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Hasan Erimez hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1989

Doğum Yeri: Adana

Hasan Erimez kimdir?

Hasan ErImez; 1989 yılında Adana’da doğdu. Lise eğitimini Çobanoğlu Ticaret Lisesi’nde tamamladı. Yazar, Anadolu Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı alanındaki eğitimine devam etmektedir. Edebî faaliyetlerine Ulukayın dergisinde neşredilen şiir ve makaleleri ile başlayan yazar, daha çok kadim Türk tarihini merkeze alan romanları¨zerinde çalışmaktadır.

Hasan Erimez Kitapları - Eserleri

  • Demirdağın Kurtları
  • Kutlu Kağanlık
  • Bin Yılın Göçü - Alpler Çağı (1.Cilt)
  • Gaziler Çağı
  • Temirkut 1
  • Evvel Zaman Öyküleri
  • Temirkut 2
  • Temirkut 5
  • Temirkut 4
  • Temirkut 3
  • Kutlu Kağanlık
  • Demirdağın Kurtları
  • Bin Yılın Göçü 1 - Alpler Çağı

Hasan Erimez Alıntıları - Sözleri

  • Cihanın yarısını yurt diye verseler, altın saçaklı otağlara kondursalar, tepe tepe altın gümüş yığsalar dahi boyunduruk altında olduktan sonra bir Hun onursuz ve çaresiz sayılır. (Temirkut 4)
  • Tanrı gururla söyler gibi onların adını ilan etti: "Türk!" (Temirkut 1)
  • Bin adımlık yolda bir adımı az, bin alpli yağı ordusunda bir adamı değmez görem (Bin Yılın Göçü - Alpler Çağı (1.Cilt))
  • Erlik gününde sayıca çok olan değil, erce vuruşmayı bilen kazanır! (Kutlu Kağanlık)
  • Kişioğlu bu günler için iradeyle donatılmıştır. Tasasız yaşamak zaten imkansızdır. Hayatın sırrı, tasayı göğüsleyerek yaşamaktır. (Kutlu Kağanlık)
  • “Bir gün gelecek ve bir Gök Türk çerisiyle ordular ye­neceğim, göreceksin.” (Kutlu Kağanlık)
  • İlim derler buna, gönlü yetmeli insanın. Gönlü yetmeyen dünya malını bağışlasa ilim sahibi olabilemez. (Gaziler Çağı)
  • Yüce gayeler uğruna çıkılan yollar, yüce gönüllü erlerle yürünür. Şimdi bir çatal yolun eşiğindeyiz ki, burada cesurlarla korkaklar ayrılacak. Yüreğinde tanrı kutunun buyurduğu yüce ülkenin ateşini taşımayan korkakların bizim yolumuzda gereği yoktur. Ok cesurların elinde öldürücü olur, at cesurların altında fırtına gibi uçar, kılıç cesurların elinde kan döker ve zafer cesurların yüreğiyle kazanılır. (Temirkut 4)
  • Vurduk dağlar başına Bak feleğin işine Erinçli ol Aşina Soyunun öçünü almaya geldik Keskin kılıç ellerde Tayma kopar dillerde Yitirilmiş illerde Utku koşukları çalmaya geldik Buyruğudur Çağan'ın Börü soylu kağanın Der: "O soysuz yağının" Ölüm korkusu olmaya geldik (Demirdağın Kurtları)
  • Buyruğu kesin ve netti:"Ya onlar tükenip yok olacak, ya biz!" (Demirdağın Kurtları)
  • "Ok cesurların elinde öldürücü olur, at cesurların altında fırtına gibi uçar, kılıç cesurların elinde kan döker ve zafer cesurların yüreğiyle kazanılır." (Temirkut 4)
  • √ İtten it kurttan kurt doğar, beğim. .. (Gaziler Çağı)
  • "Eliğ tutgınça od tut." Yabancıyı tutacağına ateş tut. (Demirdağın Kurtları)
  • “Türklerin idare etmediği, töre yürütemediği yeryüzü kargaşada sayılır. O vakit Türkler için kalgançı çak * başlar. Böyle giderse efendilikten düşeceksiniz ve sizin için kalgançı çak başlayacak!” * kıyamet (Temirkut 1)
  • "Ama bizde de bilek var, cesaret var. En büyüğünü, en engebelisini, en ıssızını, en ölümcülünü, en ulusunu aşmak için var. Ola ki sabah ola. Gün ağara, güneş doğa. O vakit kartalların uçamadığı, parsların varamadığı, yılanın bile sokulamadığı yerler gideriz." (Demirdağın Kurtları)
  • At izi it izine, it izi kurt izine değmiştir. (Bin Yılın Göçü - Alpler Çağı (1.Cilt))
  • Kaderin en beklenmedik anda ortaya çıkan, kudretli bir cilvesi vardı. Felakete en yakın olunan yer saadetin doruklarıydı. (Temirkut 1)
  • Uluğ devlet, töreli budun, sarsılmaz ordu! (Temirkut 3)
  • İnsanın hedefi benliğinin aynasıdır. (Evvel Zaman Öyküleri)
  • Tanrı, gururla söyler gibi onların adını ilan etti: “Türk!” (Temirkut 1)

Yorum Yaz