diorex
sampiyon

Jean Genet kimdir? Jean Genet kitapları ve sözleri

Fransız Düşünür, Yazar Jean Genet hayatı araştırılıyor. Peki Jean Genet kimdir? Jean Genet aslen nerelidir? Jean Genet ne zaman, nerede doğdu? Jean Genet hayatta mı? İşte Jean Genet hayatı... Jean Genet yaşıyor mu? Jean Genet ne zaman, nerede öldü?

  • 01.03.2022 08:00
Jean Genet kimdir? Jean Genet kitapları ve sözleri
Fransız Düşünür, Yazar Jean Genet edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Jean Genet hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Jean Genet hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Jean Genet hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 19 Aralık 1910

Doğum Yeri: Paris, Fransa

Ölüm Tarihi: 15 Nisan 1986

Ölüm Yeri: Paris, Fransa

Jean Genet kimdir?

Jean Genet (Jan Jöne diye okunur) (1910-1986) Fransız düşünür, yazar. Daha çok tiyatro oyunlarıyla tanınır.

1910 yılında Camille Gabrielle Genet tarafından kimsesizler yurduna bırakılan yeni doğmuş bebeğe Jean adı verilmişti. Jean, yedi yaşına geldiğinde zanaatçı bir ailenin yanına yerleştirildi. 10 yaşında hırsızlığa başladı, on üç yaşında bir zanaat okuluna kaydoldu. Ancak orada da çok kalmayacaktı; 1926'da, 3 ay süren ilk hapishane deneyimini yaşadığında 15 yaşındaydı. Serbest kaldığında uslanmamıştı; bu kez reşit olana kadar kalmak üzere ıslahevini boyladı. 1930’ların sertliği ile ünlü bu ıslahevi Genet’yi gerçek bir suçlu haline getirdi.

Islahevinden kurtulabilmek için yazıldığı askerlikten ve ardından Fransa’dan firar eden Genet, pekçok ülkeyi ve hapishaneyi ziyaret edeceği bir yıllık seyahatinin sonucunda 1937’de Fransa’ya geri döndü ve yeniden suç dünyasına daldı. Beş yıl boyunca ya hırsızlık yaptı, ya fahişelik. 1942’de bir kez daha cezaevine düştüğünde olgunlaşmıştı artık. İlk şiirini yazdı, ilk kitabı Notre-Dame des Fleurs (Çiçeklerin Meryem Anası) yayımlandı. Ardından Miracle de la rose (Gülün Mucizesi) geldi. 1948 ylında yayımlanan Journal du voleur (Hırsızın Günlüğü) bir anlamda Genet'nin otobiografisi niteliğindedir. Le balcon (Balkon), oyunları ve hatta tüm eserleri içinde en çarpıcı olanı kabul edilir. Balkon adlı oyununda yeryüzü egemenlerini alaycı ve acımasız bir dille eleştirir. Bu oyun Türkçe olarak 1998 yılında Tiyatro Stüdyosu tarafından sahnelendi. Ölümünden kısa süre önce, atölyesinde ziyaret ettiği Alberto Giacometti ile yaptığı röportaj ve Giacometti'nin sanatı üzerine kendi yorumunun bulunduğu L'Atelier d'Alberto Giacometti Giacometti'nin Atölyesi adlı röportaj/sanat içerikli kitabı, Genet'nin son yapıtıdır.

Kitapları sayesinde tanıştığı André Gide, Jean Cocteau ve Jean-Paul Sartre'ın cumhurbaşkanına verdikleri dilekçe sonucu özgürlüğüne kavuşmuştur. Bu af sonrası, tekrar yeraltı dünyasına dönmemiş, kendisini tamamıyla edebiyata vermiştir. Ancak toplumsal olaylara, ezilen insanlara karşı hiç duyarsız kalmadı; 1968 mayısında öğrencilerin, Vietnam Savaşı sırasında Amerikan solunun, ırkçılığa karşı Kara Panterler'in ve İsrail’e karşı da Filistinliler'in yanındaydı. Bu konular hakkında yazdıkları ve röportajları Türkçe olarak Açık Düşman başlığıyla yayımlanmıştır.

1986'da Paris'te bir otel odasında ölü olarak bulunmuştur.

Jean Genet Kitapları - Eserleri

  • Balkon
  • Hırsızın Günlüğü
  • Hizmetçiler
  • Zenciler
  • Açık Düşman
  • Gülün Mucizesi

  • Denizci
  • Paravanlar
  • Çiçeklerin Meryem Anası
  • Giacometti'nin Atölyesi
  • Sıkı Gözetim
  • Cenaze Merasimi
  • Sevdalı Tutsak

  • Tek Başına
  • Nasıl Oynanmalı

Jean Genet Alıntıları - Sözleri

  • “Güzel cümleler ezberlemeliydim. Böyle şeyler öğrenilir. Ama ben kendim güzel bir cümleyim, işte bu öğrenilemez.” (Sıkı Gözetim)
  • Kendi kendimin heykelini yapmayı bitirmedim, kendi kendimi dantel haline getireceğim. Kendi kendimi bir virane halinde tekrar işleyeceğim, ebedi bir virane. Şu anda beni yok eden zaman değil. Beni bitiren yorgunlukta değil. Sadece ölüm içime işleyen ölüm. (Zenciler)
  • Bu yaşamı sürmekten, bu oyunu oynamaktan başka hiçbir çaremiz yok bizim. (Hizmetçiler)
  • Ama ben, kendim güzel bir cümleyim, işte bu öğrenilemez. (Sıkı Gözetim)
  • Sevgilimin bana yüz vermeyişi beni daha da güzelleştiriyor. (Hizmetçiler)
  • Geceleyin, uçsuz bucaksız bir alanın ıssızlığında, yalnız ikiniz varsınız yeryüzünde. Bedenlerinizin çifte yontusu her bir yarısında yansıyor. Yalnızsınız ve çifte yalnızlığınız içinde yaşıyorsunuz. (Denizci)

  • Nesnelere gülümsemeyi ve onlar hakkında düşünmeyi öğreniyordum. (Hırsızın Günlüğü)
  • Şimdi hoşlanıyorum kendimden. Siz hoşlanmıyor musunuz benden? (Sıkı Gözetim)
  • Her insanın bir kimliği vardır ama insan kendi kimliğini algılayamaz; kendisinin düşsel bir yansısını başka bir insanın gözünde görebilir. (Sıkı Gözetim)
  • Aranızda özgürlüğün tadını iletmek önemli. Ne var ki Beyazlar özgürlükten korkuyorlar. Onlar için fazla kuvvetli bir içki bu. (Açık Düşman)
  • sayesinde aşkın ne olduğunu anladığımız davranış: Bir tekten ayrılmanın bilinci, ikiye bölünmüş olmanın bilinci, benliğinizin hayran hayran sizi seyre daldığının bilinci. (Denizci)
  • çekicilik güzellikte değildir, bir varolma biçimindedir. (Açık Düşman)
  • ...devlete tabi olan halk değildir, devlet halka tabidir; çokuluslu hisse senedi ortaklığına dayalı şirketlere ve onların fabrikalarına ihtiyacı olan halk değildir, halka ihtiyacı olan o pislik kapitalistlerdir... (Açık Düşman)

  • Kamplardaki sivil halka dokunulmayacağına söz veren Reagan, Mitterrand ile Pertini'ye inanıp Arafat ile beraber giden anne babalara şimdi bunu nasıl söyleyeceğiz? Çocukların, yaşlıların, kadınların katledilmesine ve cesetlerinin öylece başlarında bir dua bile okunmadan öylece ortada bırakılmasına kimsenin sesini çıkarmadığını nasıl söyleyeceğiz onlara? Ölülerinin nereye gömüldüğünü bilemediğimizi nasıl söyleyeceğiz? (Tek Başına)
  • İdam sehpasında ölmek; mutluluğumuz, şanımızdı bizim. Harcamone “başarmıştı” ve bu başarı her gün karşılaşılan işlerden olmadığından, servet ya da yüksek görevler gibi, bende şaşkınlık ve hayranlık uyandırmış, aynı zamanda da büyülü bir olaya tanık olan kimseyi altüst eden türden bir korku vermiştir bana. (Gülün Mucizesi)
  • "Kim ki bu yalnızlık karşında büyülenmemiştir, resmin güzelliğini anlayamaz. Anlıyorum derse, yalandır." (Giacometti'nin Atölyesi)
  • Çünkü Siyah-lar'ın baskıcı ve faşist bir rejimde yaşadıklarını anlayabilmek için Beyazlar'ın hayal güçlerini adamakıllı çalıştırmaları gerekiyor. (Açık Düşman)
  • Düşüklüğün belirtilerini taşıdığınız sürece düşüksünüzdür ve hileciliği bilmenin pek az yararı olur. Yalnızca yoksulluğun gerektirdiği gurur kullanıldığı için, en iğrenç yaraları besleyerek acıma uyandırıyorduk. Sizin mutluluğunuzun bir kınaması oluyorduk. (Hırsızın Günlüğü)
  • hayır, hiçbir zaman bizim için aşk olmayacak... (Zenciler)
  • Buralarda, gülme yalnızca bir dramdan doğar. Bu bir acı çığlığıdır. (Çiçeklerin Meryem Anası)

Yorum Yaz