tatlidede

Kadir Gecesi'nde İnen Kur'an-ı Kerim Bizleride Değiştirmeli

Biz Müslümanlar olarak Kadir Gecesini anlamak ve yaşamak, bu gecede indirilen Allah'ın kelamı Kur'an-ı Kerimi anlamak ve yaşamak çok çok önemlidir.Önemliliğini şuradan anlamak mümkündür.
Kadir Gecesi'nde İnen Kur'an-ı Kerim Bizleride Değiştirmeli

     Biz Müslümanlar olarak Kadir Gecesini anlamak  ve yaşamak, bu gecede indirilen Allah'ın kelamı Kur'an-ı Kerimi anlamak ve yaşamak çok çok önemlidir.Önemliliğini şuradan anlamak mümkündür. Bu Gece de "İnsanlığı ihya eden,toplumlara yön veren,Asilerileri yumuşatan,Katil olma yolunda olanları Adalet yoluna çeviren,Merhametlileri daha merhametli,cömert olanları daha da cömert,adil olanları daha da adil ve zayıf olanları güçlü ve korkusuz duruma getiren"Kur'an-ı Kerim indirilmiş  ve "Bin aydan daha hayırlıdır" lütfü ile bu gece tarif edilmiştir.İşte buradaki tabir ve tarifimiz olan "Anlamak ve yaşamak" derken "Kur'an-ı Kerim yeni indiriliyormuş gibi okumak,sahiplenmek ve inanarak anlayabilmek"tir.
  Allah'ın kelamı Kur'an-ı Kerim ile hakkaniyetle tanışanlar ve onu anlayıp yaşayanlar, yerinde durmaz,eski hallerinden eser kalmaz ve çok çok farklı bir duruma geldiklerini şu örneklerden anlayabiliyoruz.


    Peygamberimiz (sav) Vahiy olayı ile Cebrail vasıtasıyla Rabbi'nin varlığıyla-Kelamıyla karşılaşmadan ve tanışmadan da iyi ahlak sahibi,doğru ve adaletliydi.Zaten kendisine "Muhammed'ül Emin" denilmesinin altında bu gerçekler yatıyordu.Şöyle ki, Resulullah Efendimiz (sav) bir gün bir nevi bugün insanların yaptığı "İtikaf" şeklindeki benzer bir durumda "Hıra Mağarası"nda durup Allah'ını, yaşam ve ölümü düşünürken ilk vahiy ile tanışmaktadır.Kur'an-ı Kerimin "Alak Suresi" nin ilk ayetleriyle tanışınca ruh halinde bir değişiklik olup, mağaradan kalkıp artık "tabiri caiz ise" sokaklara inerek, şehir hayatına dönme gereği duymaktadır.Kur'an ile tanışınca daha da farklılaşan Peygamberimiz (sav) insanlığa bunları anlatma,açıklama ve yaşama ihtiyacıyla ömrü hayatında değişiklik olduğunu görmekteyiz.Ve bu  vahiy görevi ile (Kur 'an-ı Kerim) ile tanışan  o günkü Mekke toplumunda da değişimler olduğunu görüyoruz.Örneğin....O dönemlerde...


    Bir köle olan ve en ağır işlerde çalıştırılan Bilali Habeş ,Kur 'an ile tanışınca Peygamber'in sağ kolu olup, dünyada iken Cennetle müjdelenen  ve Allah'ın kutsal olan Kabenin üzerinde ilk olarak Ezanı Muhammedi'yi okuma şerefine nail olmaktadır.
     Hz Ömer'in müslüman olmadan ve Kur 'an ile tanışmadan önce bir gün silahlarını kuşanıp Hz Peygamber'i öldürmeye geliyorken ablasının evinde okunan Kur'an-ı Kerim'in "Taha Suresi" nin sesiyle iç dünyasında uğradığı değişikle ve ruh halinin Allah sevgisiyle dolması neticesinde nefsi İlahi duygularla zirveye ulaşarak müslüman olmuştur.Kur'an-ı Kerim ve Peygamber ile buluşunca Ömer, evinden "Katil Ömer" olmaya çıkmışken, Peygamberin "İki Ömer'den birisiyle bu dini güçlendir "dediği Ömer Faruk ünüyle sadık ve Halife olan başka bir Ömer haline dönüyordu.
     Hz Osman  ise, islamdan önce de iffetli,mülayim ve yumuşak huylu bir insandı.Kur'an-ı Kerim ile tanışınca iffet ve yumuşaklığı zirveye çıkıyordu.

--reklam
     Hz Ebu Bekir de, islamdan ve Kur 'an dan önce çok cömertti.Lakin islam ve Kur 'an ile tanışınca bütün servetini İslam Dini'nin yayılması yolunda harcayabilecek duruma gelmektedir.
      Hz Ali ise savaşlarda hep önde olan biri haline gelmesi hep Kur'an-ı Kerim ile tanışmasından sonra daha fazla arttığını ve  Şehit  olmak için çabaladığını görmekteyiz.Hz Hamza da İslamdan ve Kur 'an dan önce çok güçlü ve korkusuz biriydi.Kur'an ve İslam ile tanıştıktan sonra Din ve Peygamber uğruna şehit olmayı göze alacak kadar ruh halleri değişiyordu.
       Rahman Süresi'nin ilk ayetleri indiğinde Peygamberimiz Hz Muhammed (sav) "Bu ayetleri Kabenin gölgesinde güçlü ve korkusuz birinin okuması gerekir" dediğinde ....
      Sahabelerin o anda belki de en zayıf ve en güçsüzü sayılabilecek olan İbni Mesut ortaya atılarak "Ben Okuyacağım" ya Resulullah diyordu.Bu serenin her ayetini bir tekme-bir tokat ile okuyan bu sahabeyi bu denli güçlü kılan Kur'an-ı Kerim 'den başkası değildi.Kuran ile tanışınca en zayıf insanın en güçlü hale gelmesi bizlere de önemli bir inanç ve yol göstermesi bakımından önemlidir.
        Kadir Gecesi'nde indirilen bu Kutsal Kitap Kur'an-ı Kerim ile bizlerde, sanki yeni tanışıyormuş gibi o ilk anın heyecanı gibi bir şevk ile, ona sarılmalı,sahip çıkmalı ve ruh dünyamızda bir samimi değişikliğe uğramalıyız.Sadece okumakla yetinmeyip,gerçek manasıyla adeta yaşamalıyız.
            Bu duygu ve düşüncelerle Kadir Gecenizi  kutlar, Kur'an-ı Kerimi okuyan,anlayan ve yaşayanlar olarak,ruh dünyamızın Allah ve Peygamber sevgisiyle dolmasını dilerim.
  Kalın sağlıcakla...

        
   
  
  
 

Yorum Yaz