Al Midilli - John Steinbeck Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Al Midilli kimin eseri? Al Midilli kitabının yazarı kimdir? Al Midilli konusu ve anafikri nedir? Al Midilli kitabı ne anlatıyor? Al Midilli kitabının yazarı John Steinbeck kimdir? İşte Al Midilli kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: John Steinbeck
Çevirmen: Bülent Doğan
Orijinal Adı: The Red Pony
Yayın Evi: Sel Yayıncılık
İSBN: 9789755707396
Sayfa Sayısı: 108
Al Midilli Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Gündelik yaşamın çelişkilerini, sıradan insanlarının acı ve sevinçlerini, umudu ve ayakta kalma mücadelesini gözlem yeteneğiyle birleştiren, anlatısındaki küçük ayrıntılarla okuru derinden yakalamayı başararak dünya edebiyatında özel bir yer edinen John Steinbeck, bu kez Jody’ye odaklanıyor.
Doğanın kâh çetin kâh teskin edici koşulları, Salinas Vadisi’nin engin topraklarındaki mütevazı bir çiftlik evinde yaşayan insanların birbirleriyle ilişkilerini de belirlemektedir kuşkusuz. Otoriter babasının sürpriz bir biçimde hediye ettiği al midilli de Jody için yeni bir dünyanın kapılarını açar. Steinbeck, Jody’nin beklenti ve hayalkırıklığı, sorumluluk ve kaygı, sabır ve hüsran gibi yetişkinler dünyasının alışıldık halleriyle ilk karşılaşmalarını doğa ve hayvan sevgisiyle bütünleşmiş bir biçimde resmederek hüzünlü ve bir o kadar gerçek bir anlatı çıkarıyor ortaya. Yaşanan toplumsal kırılmaların sesi ise her satırda kendini hissettiriyor…
Al Midilli Alıntıları - Sözleri
- ...düşersen kesinlikle hayal kırıklığına uğrayıp vazgeçme. İnsan ne kadar usta olursa olsun onu sırtından atacak bir at mutlaka bulunur...
- Hep birilerini ayartıyorsun ki işler ters gidince suçu üstüne yıkasın...
- Başına ne geleceğini kimse bilemez. Ne sen, ne ben, ne de bir başkası...
- " Kendine acı çektirmek için başka nefis yollar da bulmuştu..."
- "Gidecek bir yer yok. Okyanus seni durdurur..."
- " Hayvanlar uzun süre kapalı kalmayı sevmez..."
- " O kahramanlık çağında yaşamak isterdi, ama kendisinde pek de kahramanlık kumaşı olmadığını biliyordu..."
- " Tanıdıklarına git. Ölmek için yabancıların yanına gidilmez..."
- "Bir özlem okşadı tenini, öyle keskindi ki ağlayarak atmak istedi onu göğsünden..."
- " O eski hikayeleri anlatıyorum, ama aslında anlatmak istediğim onlar değil. Sadece onları anlattığımda insanların ne hissetmesini istediğimi biliyorum..."
- " Bir gün eyer örtüsünde bir kırışıklık bıraktım ve hayvanın sırtı yara içinde kaldı. Babam bana hiçbir şey demedi. Ama ertesi sabah yirmi kilo yükle beraber eyeri bana bağladı. Atımın yularından tutarak o eyerle güneşin altında bir dağı aşmak zorunda kaldım. Neredeyse ölüyordum, ama bir daha asla eyer örtüsünde kırışıklık bırakmadım. Bırakamadım..."
- "Tanrı aşkına! Çocuğun neler hissettiğini anlayamıyor musun?"
- " Kötü atlar suya sadece dudaklarını değdirirdi, ama iyi bir hayvan bütün burnunu ve ağzını suya sokar, ancak nefes alacak kadar yer bırakırdı..."
- "Günümüzde yaşayan hiç kimse o zamanlara layık değildi..."
- Ama insan yanına yoldaş ister...
Al Midilli İncelemesi - Şahsi Yorumlar
İlham olan kitap...: Salinas Vadisinde bir çiftlikte yaşayan küçük Jody değildi bana göre bu kitabı yazmak için emek harcayan John Steinbeckti. Çocukken yaz tatillerinde çiftliklerde çalışmak için gider, erken yaşta hayata atılırmış. Bence bu kitap yaşadığı ve çocukken etkilendiği konulardan ortaya çıkmış... Bir çocuğun gözünde sorumluluklar, aile ile iletişim, yaşam şartları, hayal etme, yabancı insanların bilgiye aç insanlara yeni bilgi getirdiğine inanmak, hayvan sevgisi gibi çok çok derin konular var bu kitapta ... İnce çerezlik kitaplardan... Dört bölümden oluşuyor ama her bölüm insanın içinde başka başka hisler bırakıyor. Derin, yoğun ve içsel bir şekilde kalakalıyor insan... Bu yazarı ve tarzını seviyorum Keyifli okumalar dilerim... :) Aaa eklemeyi unutuyordum. Kitabı okurken kitap/al-midilli--290727 den esinlenip profilimdeki atı çizdim...Bu da bu kitabın bana kattığı incelik olarak kalsın şurada... Kağıdın kalıcılığına inananlara ... (Nunu’nun kitap dükkanı)
✍DİPÇE : Yazar, 1962 yılı Nobel konuşmasında "Günümüzde tanık olduğumuz evrensel korku, bilgimizin birdenbire çok gelişmesinin ve fiziksel dünyadaki kimi tehlikeli etkenlerin manipüle edilmesinin bir sonucudur. Anlamanın öteki yönlerinin bu büyük aşamaya yetişemediği doğrudur. Fakat bu yönlerin aynı düzeye ulaşamayacaklarını ileri sürmek için bir neden yok. Bunun gerçekleşmesini sağlamak, yazarın sorumluluklarının bir parçasıdır." der ve insanları anlamak ve anlatmak isteğini her fırsatta vurgular. Bunu yaparken de doğanın ve çocukların dilinden sıkça faydalanır. Steinbeck demek Salinas Vadisi'nde bir çift göz ve içkin bir yürek demek, doğru bir yakıştırma olur sanırım. Al Midilli adlı kitapta da Jody adlı bir çocuğun ailesi ve yaşadığı çevre ile ilişkisine uzanıyor yazar. Çocuk karakterlerin gözünden dünyaya bakmayı ve onların unuttuğumuz dünyalarına dönmeyi sevenler için ilgi çeken bir okuma sunan kitap; Steinbeck'in diğer kitaplarının gerisinde kalmış. Oysa doyumsuz gözlemlere sahip bu kitap büyüklerdeki duygusal kırılmaların kaynağına, bir çocuğun sorumluluk arzu, kaygı ve hüzünlerine bulaşmış hayvan sevgisine yalın ve örtüsüz bir yaklaşımla ulaşıyor. Yazarın karısı Conger'in anılarından, Steinbeck'in ağladığı tek anın evcil faresi öldüğü zaman olduğunu öğreniyoruz. Ayrıca bu anılarda " John duygusal olmakla birlikte sadistliği onun mizacı ile şekilleniyordu . Özellikle kadın misafirler geldiğinde faresini dışarı çıkararak kadınları korkuturdu." İfadesi yer alıyor. Bu bağlamdan yola çıkarak küçük Jody ve Billy Buck karakterlerine yazarın kendinden kesitler kattığını söyleyebilirim. Steinbeck'in harika betimlemeleri ve incelikli ruh tahlillerini okumak ve tatmak üzere ; İnci, Fareler ve İnsanlar kitaplarından sonra birbirine bağlı dört öyküden oluşan Al Midilliyi de ortaokul ve lise öğrencilerine ve külliyat okurlarına tavsiye ederim. Esen kalın. (Gncokuyor)
Al Midilli: Steinbeck sever olarak Al Midilli uzun zamandır okumak istediğim bir kitaptı. Yazarın gözlem yeteneğini her kitabında takdir ediyorum. İnsan psikolojisi ve çevreyi çok güzel harmanlıyor. Kitaba başlamadan hayvan sevgisi üzerine bir hikaye beklerken, beni şaşırtan bir öyküyle karşılaştım. Al midilli, Jody isminde bir çocuğun büyüme ve çevreyi tanıma evrelerini anlatıyor. Kitabı yazarın yaşadığı Salinas vadisinde geçtiği ve kendisini çocuk yaşlarda çiftliklerde çalıştığı için, otobiyografi olarak nitelendirebiliriz. Her çocuk büyüdükçe kendini büyüklerine gösterme çabası içine girer. Jody kendisini babasına kanıtlamak için kendisine verilen midilliye gözü gibi bakmaya çalışır. Bunların yanında Jody başına gelen talihsiz olaylar yüzünden hayatın acımsı tadını da öğreniyor. Ve en önemlisi bulunduğu bölgedeki dağların ardını merak etmesi. Bilgi açlığı çocuk yaşlarda başlıyor, ama bazıları bilgiye susuyor bazıları ise sadece heves olarak bir merak içine giriyor.. Birçok Steinbeck kitabı okumuş bir okur olarak, bu eserin otobiyografi yapısıyla yazara başlangıç ve onu tanımak adına güzel bir seçim olduğunu düşünüyorum... (İsmail Kulaç)
Kitabın Yazarı John Steinbeck Kimdir?
John Steinbeck, (27 Şubat 1902 - 20 Aralık 1968) ABD'li yazar.
27 Şubat 1902'de Amerika Birleşik Devletleri'nin Kaliforniya eyaleti Salinas kentinde doğdu. 20 Aralık 1968’de New York'ta yaşamını yitirdi. 1940 Pulitzer Ödülü ve 1962 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi gerçekçi roman-öykü yazarı.
Bir ırgat ailesinin çocuğudur. Babası Prusyalı, annesi ise İrlandalı göçmen bir aileye mensuptur. Yaşıtları gibi o da küçük yaşlarda çiftçilik yaptı. 1920-1926 arasında aralıklarla Stanford Üniversitesi'ne devam etti. Öğrenimini sürdürebilmek için duvarcılık, boyacılık, kapıcılık, eczacılık gibi işlerde çalıştı. Okulu bitiremedi. Öğrencilik yıllarında başladığı yazmayı sürdürdü. Irgatlık ve işçilik yaparken edindiği deneyimler, eserlerinde işçilerin yaşamlarını gerçekçi bir dile anlatmasına büyük katkı sağladı. İlk romanlarından başlayarak hep işçileri, yaşam koşullarını, ilişkilerini anlattı. İlk kitabı " Altın Kupa " (1929). 1936'da yayınlanan "Bitmeyen Kavga"da tarım işçilerinin grevi ve bu greve önderlik eden iki Marksisti anlattı. Amerikan çalışma sistemine keskin eleştiriler yöneltti. Üçüncü kitabı "Fareler ve İnsanlar" 1937'de yayınlandı. Bu kez iki göçmen işçi arasındaki garip ve karmaşık ilişkinin öyküsünü anlatıyordu. Kendisine "Pulitzer Ödülü" getiren ünlü romanı "Gazap Üzümleri" 1940'ta sinemaya aktarıldı. II. Dünya Savaşı yıllarında daha çok ideolojik eserler verdi. İzleyen yıllarda politikadan uzak, eğlendirici yanı ağır basan duygusal öğelerin de yer aldığı eserler ve senaryolar yazdı.1962'de edebiyata katkılarından dolayı Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü.
John Steinbeck Kitapları - Eserleri
- Sardalye Sokağı
- Fareler ve İnsanlar
- Al Midilli
- Altın Kupa
- Ay Batarken
- Bir Savaş Vardı
- Bitmeyen Kavga
- Cennet Çayırı
- Gazap Üzümleri
- İnci
- Kaygılarımızın Kışı
- Kısa Süren Saltanat
- Tatlı Perşembe
- Yukarı Mahalle
- Alev
- Bilinmeyen Bir Tanrıya
- Cennetin Doğusu
- Köpeğim Charley ile Amerika Yollarında
- Uzun Vadi
- Ak Bıldırcın
- Ben Bir Devrimciyim
- A Russian Journal
- Mektuplarda Bir Yaşam
- Çılgın Dünyadan Uzak
- Kaçış
- The Forgotten Village
- Savaş Üzerine Mektuplar
- Asiler Otobüsü
- Krizantemler
- Bir Numaralı Evde Olanlar
- Zapata
- Seçilmiş Əsərləri
- Cennetin Doğusu 2
- Of Mice and Men/Cannery Row
- The Vigilante
- Siçanlar və insanlar haqqında
John Steinbeck Alıntıları - Sözleri
- Jody, annesinin sesinin tonuna göre, yüzünün ifadesinin nasıl değiştiğini bilirdi. (Kaçış)
- Birşeyi çok fazla istemek iyi degildir (İnci)
- İnsanın yüreğinin iyi olması için akla gerek yoktur. (Fareler ve İnsanlar)
- "Seçtiğin yol aydınlık. Parıldıyor ilerisi." (Krizantemler)
- Ancak yeni doğan bir bebek baştan başlayabilir. Sen, ben. Biz artık geçmiş zamanız. (Gazap Üzümleri)
- «Pişmanlık getir, çünkü Öbür Dünya’ya yolculuk yakın!» (Asiler Otobüsü)
- Herkes iyi olsun diyor...oysa insanlar iyi değildir. (Kısa Süren Saltanat)
- "... Sanki seni de düşümde görmüşüm, gerçek değilmişsin gibi geliyor..." (Mektuplarda Bir Yaşam)
- Bir an ya sürdü, ya sürmedi. Kalan kaldı geride. Arkasına bakmadı. (Krizantemler)
- İnsanın başka şeyi yoksa, sahip olduğu her neyse onunla övünür. (Cennetin Doğusu)
- Yalnızlığın yalnız kalmaktan başka çaresi yok. (Köpeğim Charley ile Amerika Yollarında)
- Ailesi yeteri kadar büyüyenler onu bütün diğer ailelere karşı yetiştirdiler... Cemaatler ortaya çıktığında ise her cemaat kendini öteki cemaatlere karşı savunmaya girişti... (Ben Bir Devrimciyim)
- "İnşaatçılar hiçbir zaman ev yapmazlar; onlar yuva yapar..." (Ben Bir Devrimciyim)
- Düşmanın bize yapamadığını biz kendi kendimize yapıyoruz. (Kısa Süren Saltanat)
- Komünistler tarafından kapitalist ve kapitalistler tarafından da komünist olarak damgalanan bir kitabımı hatırlıyorum. Duygular, her zaman olduğu gibi, düşüncelerden daha öndeydi. (Ben Bir Devrimciyim)
- karanlığın arkasına saklanmaya ışıktan kaçmaya çalışma . dünya yıkıldı da sen altında mı kaldın yoksa ? (Alev)
- "Hiçbir şey hissetmiyorsun." (Ak Bıldırcın)
- İnsanın oda öyrəşməsi üçün, bəlkə də, yarım milyon il lazım olub. Fəqət oddan-alovdan da qorxulu olan bu qüvvəni dərk etməyə heç on beş milyon il də bəs eləməz. Onu ram edəcək başqa bir şey tapılmayacaqmı? Əgər mənəviyyat aləminin qanunları şeylər aləminin qanunları ilə eyniləşərsə, ruhun məğzi dəyişərmi, görəsən? Budurmu mənim, bizim hiss etdiyimiz? (Seçilmiş Əsərləri)
- Keşke o kadar cesur olduğumuzu düşünmeseler. Ben o kadar cesur olmak istemiyorum. (Bir Savaş Vardı)
- Saati saatine uymaz, netameli bir ırmaktır San Ysidro. Yılın yarısında ölüdür, öbür yarısında da öldürücü. (Asiler Otobüsü)