diorex

Apartman - Emile Zola Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Apartman kimin eseri? Apartman kitabının yazarı kimdir? Apartman konusu ve anafikri nedir? Apartman kitabı ne anlatıyor? Apartman kitabının yazarı Emile Zola kimdir? İşte Apartman kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 19.02.2022 06:00
Apartman - Emile Zola Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Emile Zola

Çevirmen: Şemsettin Yeltekin

Yayın Evi: Araf Yayıncılık

İSBN: 9786055205386

Sayfa Sayısı: 240

Apartman Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Kasım ayının karanlık öğleden sonrasında havanın soğuk olmasına aldırmayan genç adam camlardan birini açıp dışarı baktı. İç içe geçmiş sokaklarda insanların kaynadığı bu kalabalık mahallede birden kararan güne şaşırmıştı. Depreşen atlarına söven arabacılar, kaldırımlarda birbirine çarparak geçen insanlar, mağazalardan akan tezgahtar ve müşteriler onu şaşırtıyordu; çünkü her ne kadar Paris'in daha temiz olmasını umuyorsa da bu koşuşturmacayı beklemiyor, buranın gözüpek adamların iştahına açık bir kent olduğunu duyumsuyordu.

(Tanıtım Bülteninden)

Apartman Alıntıları - Sözleri

  • "..Ben sözcükleri sevmem , İnsan birini sevdi mi , yapabileceği en iyi şey onu göstermektir.."
  • "Sizin emeğinizi çaldılar, siz hala minnettarsınız...
  • Ben sözcük sevmem... İnsan birini sevdi mi, Yapabileceği en iyi şey onu göstermektir.
  • Ben sözcükleri sevmem... İnsan birini sevdi mi, yapabileceği en iyi şey onu göstermektir.
  • -İstemiyorum! Kimse gelmesin!
  • Kitabı kapadığımda yalnızlığımı görmek yüreğimi sıkıştırdı.
  • Ailede anlayış egemen olursa her zorluk aşılabilirdi.
  • Kendisi hiç roman okumazdı ve bir eksiğini de görmemişti.
  • ...bazen yaşamdan bıkıyorum
  • Senin canını yaktılar, değil mi? Söyle neren acıyor, öpmek istiyorum.
  • ''İnsanın rahatı iyiyse, daha iyisini aramamalı azizim.''
  • Evinde kadın istemiyormuş! Hadisene, moruk! Git kendi evinde olanlara bir bak!
  • Seven bir yüreğe gereksinmem vardı.
  • İnsan giderek duygusuzlaşıyordu.

Apartman İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Emile zola'nın oldukça akıcı bir dille ifade ettiği bu roman, sıkılmadan okunacak bir romandır... Apartman kitabında olayların gerçekliği, gidişatlarını belirlerken hayatın pembe dizi olmadığını ve gerçeklerle yüşleşmesi gibi olan bir kitap... Ve kitapta bir cümle ile başlıyor oda: "Şimdi kent soylu sınıfıyla hesaplaşma zamanı geldi" diyerek diyerek yazmaya başladığı kitabın baş kahramanı Octave, Çok güzel anlatmış içeriğini... Kitabın içeriği olarak herkesin farklı özelliklerini ele almıştır daha çok bahsetmemek üzere merak uyandırıcı bir roman olmalıdır ki okuyunca hevesledikçe okumanızı tavsiye ederim ve iyi okumalar .... (xwendîn û niviskar)

Emile Zola - Apartman: 19. Yüzyıl Fransa’sında endüstri devrimi sonrası yeni yeni yaygınlaşmaya başlamış apartman hayatına şahitlik ediyoruz serinin 10. kitabında. Kahramanımız Octave, Rahip Mouret’in ele avuca sığmaz oğlu, Fransa’ya bir apartman dairesine yerleşir. Apartmanda yaşananın tek bir şartı vardır: Dışarıdan kadın arkadaşlarını getiremez, çünkü burası çok namuslu bir apartmandır. Ama roman ilerledikçe görürüz ki her dairesinde ayrı bir entrika, her ailede ayrı bir sadakatsizlik hüküm sürmektedir. Para hırsı, bozuk aile düzeni, toplumun kadına ve evliliğe bakışı çok akıcı bir anlatımla okura sunulmuş. Severek kısa zamanda okudum. (Selen)

Taşradan Paris'e gelen gencin yaşamını konu alıyor. Paris'te yerleştiği apartman dairesinde onların deyimiyle kentsoylu ailelerin karı koca ilişkilerini, çıkarlarını Emile Zola bu kitapda gerçekten çok güzel bir şekilde okuyucuya aktarmış. (Mithat KÜÇÜKYAĞCI)

Kitabın Yazarı Emile Zola Kimdir?

Émile François Zola (2 Nisan 1840 – 29 Eylül 1902), Fransada natüralizm akımının öncüsü olan ünlü bir yazardır. Zolanın edebiyat dışındaki şöhreti ise, Dreyfus Davasında takındığı aydın tavrından kaynaklanmaktadır. 1897 yılında Fransız ordusunda Yahudi olması nedeniyle askeri yargının duyarsızlığına kurban giden yüzbaşı Dreyfus’u hükümetin bütün baskılarına rağmen savunan ve Fransa devlet başkanına hitaben “İtham Ediyorum” makalesini yayınlayan Zola, baskılardan dolayı Fransayı terkedip bir süre Londrada yaşamak zorunda kaldı. Çabaları sonucunda Dreyfus Davasının yeniden görülüp adaletin yerini bulması sonucu yurduna döndü. Émile Zola, 1902 sonbaharında,kaldığı otelin yatak odasında duman zehirlenmesinden öldü. “Nana”, “Germinal” ve “Meyhane” en tanınmış romanlarıdır.Tüm romanlarında,doğal ve gerçekçi bir tarzla,hayatın zorluklarından bahsedilir.Örneğin Nana adlı romanda yokluktan dolayı batağa sürüklenen bir genç kızın dramı,büyük bir gerçekçilik ve dramla anlatılır.

Emile Zola Kitapları - Eserleri

  • Paris Yıldızı
  • Nana
  • Meyhane
  • Yaşama Sevinci
  • Therese Raquin
  • Hulya

  • Suçluyorum
  • Bir Aşk Sayfası
  • Gerçek
  • Emek (1 Cilt)
  • Döl Bereketi - 1
  • Döl Bereketi - 2
  • Apartman

  • Germinal
  • İtiraf
  • Hayvanlaşan İnsan
  • Paris'in Karnı
  • Toprak 1
  • Rahip Mouret'nin Günahı
  • Sel

  • Bir Gecelik Aşk Uğruna
  • Doktor Paskal
  • Para
  • Plassans Papazı
  • Marsilya'nın Gizemleri
  • Medan Geceleri
  • Aşk Bitmesin

  • Toprak 2
  • Emek 2. Cilt
  • Deneysel Roman
  • Değirmene Hücum
  • Canlı Ölü
  • Başyapıt
  • Germinal

  • Nana
  • Captain Burle
  • Yıkılış
  • Döl Bereketi 3
  • Seçilmiş Əsərləri
  • Nasıl Ölünür
  • Meyhane (II. Cilt)

  • Rougon'ların Yükselişi
  • Rougon'ların Yükselişi 2.Cilt
  • Bir Aşk Sayfası 2
  • Aşkların En Güzeli
  • Bir Aşk Gecesi
  • Beşerdeki İfrit

Emile Zola Alıntıları - Sözleri

  • Bu adamlar sevmiyorlar, sevmekten âciz insanlar, bunlar! Para, iktidar, ihtiras, zevk, evet, bunlar ellerinden gelir, fakat aşk onların kârı değil! (Döl Bereketi - 1)
  • Sonra, tek bir sözcükle sürükledi Pauline'i içeri: "Gel, pis çocuk." (Paris'in Karnı)
  • Elindeki minik demeti, büyük bir hazla kokladı. Evet! İşte kardeşlik bağının getirdiği iyilik, bir başına mutluluk yaratan sevgi, evreni kurtararak, yeni baştan kuracak olan aşk! (Emek (1 Cilt))
  • ''Bu acının tesellisi yok. Yardım istemiyorum.'' (Sel)
  • "Evlendirin; eğer onlar aileleriyle böyle çekişmeye, bütün engelleri aşmaya yönelten büyük bir aşkla birbirlerini seviyorlarsa evlendirin. Mutluluğu ancak sevgi sağlar." (Emek (1 Cilt))
  • Bütün ihtilaller burjuvalar için yapılıyor. (Paris'in Karnı)

  • Gene hasta sandı kendini, sağlığının tama­men yerine gelmesi için son bir şeye gereksinimi vardı: Nerede arayacağını, nerede bulabileceğini bilmediği bir bütünlük gereksinimi, eksiksiz bir doyum gereksinimiy­di bu. (Rahip Mouret'nin Günahı)
  • Therese'nin odasındaydı ve bu içini mutlulukla doldurdu. Sonra bir anda, bir adamın cesedinin de orada olduğu, nişin oyuğundaki perdelerin tenine dediği aklına geldi. Tüyleri ürperdi, bayılacak gibiydi. Therese bu ufak tefek adamı sevmişti, Aman Tanrım! Bu mümkün müydü? Adamı öldürdüğü için kızı affedebilirdi; asıl kanını kaynatan şey , Colombel'in çıplak ayaklarının dantelli yatak örtülerinin ortasında uzanıyor oluşuydu. (Bir Gecelik Aşk Uğruna)
  • ... sonunda sahidende pis bir hal alıyor bu iş. Ben peşleri sıra bir sürü çocuk sürükleyen insanlar gördüğüm zaman sarhoş bir aile görmüş gibi tiksiniyorum. Ondan hiç farkı yok, hatta daha pis. (Döl Bereketi - 1)
  • -İstemiyorum! Kimse gelmesin! (Apartman)
  • Boşa harcanan paradan söz edildiğini ne zaman duysa acı çekiyor, bu konuda yapılan şakaları bile anlamıyordu. (Medan Geceleri)
  • Savunma artık savaşı,savaştan kirli bir şey yok bu dünyada ! (Yıkılış)
  • insan güçlü olmadığı zaman akıllı olmak zorundadır. (Germinal)

  • İnsan tehlikenin gözüne bakarsa ona meydan okur. Kahramanlık denen şey de budur, bundan daha gizemli ya da daha fazla bir şey değil. (Yıkılış)
  • Fakat insanlar gerçekleri bildikleri halde, bunu itiraf etmek istemezler. Bu nedenle suçu daima talihe yüklüyorlar, Tanrı 'nın gazabına uğradıklarını ileri sürüyorlardı. (Meyhane)
  • Kentleri ateşe verin, insanları kırıp geçirin, her şeyi kökünden kazıyın, bu çürümüş dünyadan hiçbir şey kalmadığı zaman yerine daha iyisi biter belki. (Germinal)
  • İşte böyle… Tutku denen şey kaçınılmazdı… (Bir Aşk Sayfası)
  • Ben sözcükleri sevmem... İnsan birini sevdi mi, yapabileceği en iyi şey onu göstermektir. (Apartman)
  • "Beni olduğum gibi kabul etmelisin." (Nana)
  • Evet, modern konuyu ele alıyorlar. Aydınlık renklerle boyuyorlar, fakat bayağı ve düzgün resim tarzını, herkesin yaptığı göze hoş görünür tertibi, hasılı, beri tarafta burjuvalar beğensin diye öğrenilen formülü muhafaza ediyorlar... Sonra işin kolayına bakıyorlar, tahtadan oyuncak boyar gibi çırpıştırma iş görüyorlar. Bu el çabukluğu, bu rahat iş görme tarzı başarı kazandırıyor. Halbu ki kürek cezasına layık görülmeli... Anlıyor musunuz? (Başyapıt)

Yorum Yaz