Aşk Dersleri - Alain de Botton Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Aşk Dersleri kimin eseri? Aşk Dersleri kitabının yazarı kimdir? Aşk Dersleri konusu ve anafikri nedir? Aşk Dersleri kitabı ne anlatıyor? Aşk Dersleri PDF indirme linki var mı? Aşk Dersleri kitabının yazarı Alain de Botton kimdir? İşte Aşk Dersleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Alain de Botton
Çevirmen: Özge Çelik
Orijinal Adı: The Course of Love: A Novel
Yayın Evi: Sel Yayınları
İSBN: 9789755708140
Sayfa Sayısı: 232
Aşk Dersleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Günümüzde “normal” ilişkiler şu şekilde tanımlanır: İki kişi tanışır, birbirine âşık olur, bu aşkı evlilikle taçlandırır, çok geçmeden çocuk yapmaya karar verir ve sonsuza dek mutlu yaşarlar. Bu son, aslında hikayenin başlangıcıdır.
Alain de Botton uzun zamandır beklenen yeni romanı Aşk Dersleri’nde bu yanılsamanın peşine düşerek, edebi kamerasını yolları aşka açılan bir kadın ve bir erkeğe çeviriyor. Uzun soluklu bir ilişkinin karmaşık ve çetrefil yollarının izlerini sürdüğü bu yolculukta, sevgililerin o romantik ve büyülü başlangıçlarının ardından didişmelerden surat asmalara, ilgisizliklerden ihanetlere kadar uzanan küçüklü büyüklü sarsıntılarına odaklanıyor. Hayal kırıklıklarının yaşandığı, ideallerin ve duyguların eğilip büküldüğü, ortalama bir var oluşun yarattığı baskılarla değişimlerden geçtiği gerçekliği mizahı elden bırakmayarak ele alıyor.
Aşkın yalnızca bir heves ya da deneyim değil öğrenmemiz gereken bir beceri olduğunun altını çizen Botton, günümüz ilişkilerinin arka planını bilgelikle sorgulayarak insanlığın en büyük bulmacalarından birine dair oldukça kışkırtıcı bir okuma vaat ediyor. Aşk Dersleri, içinde yaşadığımız bu yanılsamalar çağında gerçeklikle başa çıkmak isteyen okurlar için tam anlamıyla davetkar bir kitap.
Aşk Dersleri Alıntıları - Sözleri
- Genelde aşk dediğimiz şey aşkın sadece başlangıcıdır.
- Bir sürü insanın çocuklara iyi davrandığı bir dünyada yaşamak harika bir şey. Ama birbirimizin çocukça taraflarına biraz daha anlayışla yaklaştığımız bir dünyada yaşamak daha da harika olurdu.
- Aşk altüst olmuş ruhumuzun iç yüzünü gördüğü için duyduğumuz gönül borcundan sevgilimize düşen paydır.
- Bize hâlâ normal gelebilen insanlar henüz pek tanımadıklarımızdır.
- Surat asılan kişi olmak bir ayrıcalıktır. Diğer kişinin size, açıklamadığı kırgınlığını anlayacağınızı düşünecek kadar saygı duyup güvendiği anlamına gelir. Aşkın en acayip armağanlarından biridir bu.
- “Layıkıyla sevilmek,olduğun gibi kabul edilmek demektir”
- "Seni öyle seviyorum ki bazı meselelerle yüzleşmene yardım etmek istiyorum."
- Küçük ayrıntılardan koca bir kişilik çıkarıveriyor.
- Buna "aşk yapmak" demeleri sırf utangaçlıktan kaynaklanmıyor. Sadece seks yapmıyorlar, duygularını -değer verme, duyarlılık, minnet ve feragat- fiziksel bir edime de tercih ediyorlar.
- Pek çok aşk hikayesinde bir çift baştaki çeşitli engelleri aşmayı başardı mı, anlatıcının kendilerini nereye varacağı belirsiz mutlu bir geleceğe emanet etmekten veya öldürmekten başka yapabileceği pek bir şey kalmaz; genelde aşk dediğimiz şey aşkın sadece başlangıcıdır.
- Bilge olmak, bilgeliğin hangi noktada bir tercih meselesi olmayacağını idrak etmektir.
- Surat asılan kişi olmak bir ayrıcalıktır. Diğer kişinin size, açıklamadığı kırgınlığını anlayacağınızı düşünecek kadar saygı duyup güvendiği anlamına gelir. Aşkın en acayip armağanlarından biridir bu.
- ''Yanında zayıf davranabileceğim kadar seviyor musun beni? Herkes gücü sever, ama sen beni zaaflarımla seviyor musun? Asıl sınav budur.''
- Kirsten, kendisini şaşırtan bir yoğunlukla, aradan geçen yılları aşıp bu on iki yaşındaki oğlanı teselli etmek istiyor.
Aşk Dersleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Her sayfasında tokat üstüne tokat yedim. Doğru kişi kavramının bir yanılgı olduğunu, partnerimizin kusurlarının hayatımızı hangi hoşnutsuzluklarla geçireceğimizi belirlediğini, bağlanma biçimlerini güzelce kavratıyor. Hayat birlikteliğinin "sonsuza kadar mutlu"muza kavuşma hevesinden çok bizlerin hangi hoşnutsuzluklarla yaşamaya okay olup olmadığımızı tartıp öyle vermemiz gereken bir karar olduğununu kazıdı aklıma sonsuza kadar. Aşkın bir heves değil beceri oluşu kitabın ana kazanımı, son derece aydınlatıcı ve açık. Kesinlikle öneridir, potansiyel partnerlerime de ödevdir bu kitap. (Ferrara)
Aşk: Kitap sevgililikten evlilik dönemine kadar bir ilişki sürecini anlatıyor. Hem bir roman hem de yazarın olaylar hakkında psikolojik bakış açısını aynı anda okuyorsunuz. Zaman zaman sıkıldığım noktalar olmadı değil ancak ilgilisinin hoşuna gideceğini düşündüğüm bir kitap. (Ceren Gökçen Demirel)
Alain de Botton kalemiyle tanışma kitabım olan Aşk Dersleri, ikili ilişkilerimize mercek tutmayı hedeflemiş bir eser. Yazar, örnek bir çift üzerinden onların yaşadıklarıyla size kendi ilişkinizin durumunu sorgulatıyor adeta. Hatta okurken sıklıkla göreceğiniz satır aralarına yerleştirdiği minik ana fikirleriyle de size anlattığı olayı daha vurgulayıcı hale getiriyor. Çiftimiz: Kristen ve Rabih. Her ilişki de olduğu gibi ilk önce tanışırlar. Devamında birbirlerine besledikleri duyguların neticesinde evlenmeye karar verirler. Sonrasında evliliğin getirdiklerini, çiftimizin attıkları adımları; neden-sonuç halinde derinlemesine incelenmiş bir şekilde okuruz. Kitap aslında evlilik kavramı üzerine yoğunlaşsa ister evli olun ister olmayın, sırf ikili ilişkilerinize ışık tutmak ve kendinize bu konuda farkındalık yaratmak adına okunabilir. Kitap konusu itibariyle ilgi çekse de dili çok zordu. Akıcı olmaktan uzaktı belki de çeviri ile alakalıydı bilmiyorum ama akıcı bir kitap beklentisine giren arkadaşlarıma büyük hayal kırıklığı olacaktır. Onun dışında sadece konusu ve içeriği için pekala okunabilir. (Arzum Temiz)
Aşk Dersleri PDF indirme linki var mı?
Alain de Botton - Aşk Dersleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Aşk Dersleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Alain de Botton Kimdir?
Yahudi asıllı yazar ve televizyon programları yapımcısı.
1969 yılında İsviçre’de doğdu. Eğitimini Cambridge’de tamamladı. Yapıtları on altı dile çevrildi. Hâlâ Londra’da yaşıyor. Türk okurunun Aşk Üzerine, Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir, Romantik Hareket, Öp ve Anlat, Seyahat Sanatı, Felsefenin Tesellisi, Çalışmanın Mutluluğu ve Sıkıntısı, Ateistler İçin Din, Havaalanında Bir Hafta, Görmek ve Fark Etmek, Hayat Okulu Kitapları ve Statü Endişesi adlı kitaplarıyla büyük beğeni kazandı.
Alain de Botton Kitapları - Eserleri
- Felsefenin Tesellisi
- Aşk Üzerine
- Statü Endişesi
- Aşk Dersleri
- Mutluluğun Mimarisi
- Görmek ve Fark Etmek
- Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir
- Romantik Hareket
- Ateistler İçin Din
- Seyahat Sanatı
- Cinselliğe Nasıl Farklı Yaklaşırız
- Öp ve Anlat
- Çalışmanın Mutluluğu ve Sıkıntısı
- Haberler
- Havaalanında Bir Hafta
- Terapi Olarak Sanat
- Hayat Okulu Kitapları (6 Kitap Takım)
Alain de Botton Alıntıları - Sözleri
- İlişkilerin en can sıkıcı yanlarından biri, ilk tanıştığımız gün daha görür görmez tutulduğumuz insanlara çok çabuk alışmamızdır. Eskiden sadece bileği ya da omzuyla bizi tahrik edebilen kişi şimdi önümüzde çırılçıplak soyunsa en ufak bir heyecan kıpırtısı duymadan bakabiliriz. (Terapi Olarak Sanat)
- İyi kitaplar yalnızca duygularımızı ve çevremizdekilere benzer insanları betimlemekle kalamaz, bunların bizim betimledigimizden çok daha güzel betimlenmesini sağlayan bir becerinin varlığına işaret ederler. Bu kitapların istedikleri gerçeklerin bizim de gerçeğimiz olduğunu düşünür, ancak bu gerçekleri kitapları okumadan kendi kendimize dile getirmeyi başaramayız. (Görmek ve Fark Etmek)
- Doğuştan getirdiğiniz tek bir kusur var: hepimiz mutlu olmak için dünyaya geldiğimize inanıyoruz... (Felsefenin Tesellisi)
- ...Tatmin olamayışımızın nedeni kendi hayatlarımızın baştan beri kusurlu olmasından değil, kendi hayatlarımıza gerektiği gibi bakmamamızdan kaynaklanır. (Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir)
- Mutluluk beden için iyidir," diyor Proust, "ama zihnin gücünü artıran şey kederdir." (Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir)
- Yaşamımı paylaşacak biri olmadan yaşama hakkının, sesimi duyacak biri olmadan düşünce özgürlüğünün ne anlamı vardı ki? (Aşk Üzerine)
- Erdemli olmaya giden yolun başında burjuvalara duyulan nefret vardır. (Görmek ve Fark Etmek)
- "Yaptığımız işin kişiliğimizi tanımlamasına tarihte izin veren ilk toplum da biziz; yeni tanıştığımız birine ilk sorduğumuz nereli olduğu ya da ailesi değil, ne iş yaptığıdır, sanki bir insanı ötekilerden ayıran özelliği bilmek için işini sormak yeterlidir." (Havaalanında Bir Hafta)
- Bir kütüphane kadar sessizdi ortalık. (Seyahat Sanatı)
- Sanat, kırılgan hayallerimize destek olur. (Terapi Olarak Sanat)
- Doğamızdaki rastlantısal özellikler ve çocukluğumuzdaki tuhaflıklar nedeniyle yetişkin olduğumuzda kendimizi dengesiz bir ruh halinde buluruz, bazı alanlarda çok iyiyizdir, bazılarında ise çok eksik, ya fazlasıyla endişeli ya da fazlasıyla sakinizdir, ya fazlasıyla iddialı ya da fazlasıyla pasifizdir, ya düşünce geliştirmeye fazlasıyla eğilimli oluruz ya da pratik yaşamı fazlasıyla önemseriz, ya fazlasıyla eril ya da fazlasıyla dişil yaklaşımları benimseriz. Kendimizde olmayan özellikleri gördüğümüz kişileri ‘seksi’ olarak niteleriz, bizi zaten var olan aşırılıklarımıza daha da itecek gibi görünen kişilerden de kaçarız. (Cinselliğe Nasıl Farklı Yaklaşırız)
- Özellikle de öfkenin ana sebebinin umut olduğu tezi. Kizgınız çünkü haddinden fazla iyimseriz; varoluşun içerdiği hüsran hastalığına yeterince hazırlıklı değiliz. Anahtarlarını her kaybettiğinde ya da bir havaalanında her geri çevrildiğinde bağıran bir adam anahtarların asla kendiliklerinden kaybolmadığı ya da seyahat planlarımızın daima garantili olmadığı bir dünyada dokunaklı ama düşüncesizce ortaya konan saf bir inanç sergiler (Havaalanında Bir Hafta)
- " Arkadaşlarıyla inanılmaz derecede ilgilenirdi. Bu kadar az bencil ya da bu kadar az kibirli birini hiç tanımadım ... Karşısındakini eğlendirmek isterdi. Başkalarını güldürmekten ve gülmekten çok hoşlanırdı." -Georges de Lauris (Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir)
- İyi düşünceler kitapların içinde hapsedildiği sürece gelişemezler. (Ateistler İçin Din)
- Whistler’dan önce kimsenin Londra’daki sisi fark etmemiş olması ya da Van Gogh’tan önce kimsenin Provence’taki selvilere ilgi göstermemiş olması imkânsızdı. (Seyahat Sanatı)
- Doğa manzaraları bizlere birtakım değerler aşılama gücüne sahiptir: meşeler gururu, çamlar azmi, göller de sakinliği öğretir, erdemli olma yolunda bizlere sessiz sedasız ilham verirler. (Seyahat Sanatı)
- "Yetmişimden fazla yaşadım. Aç kalmadım. Keyif aldığım pek çok şey oldu. Bir iki kere de beni iyi kötü anlayan biriyle karşılaştım. Daha ne isteyebilirim ki?" (Öp ve Anlat)
- ..Freud'un deyişiyle Rilke, “Kış gelince baharın güzelliğinden geriye hiçbir şey kalmayacağını, bu güzelliğin de insanın yarattığı her güzel şey gibi yok olup gitmeye mahkûm olduğunu” unutamıyordur. Freud bu yaklaşım hiç onaylamıyordu.Ona göre yok olmaya mahkûm olsa bile çekici, güzel bir şeyi sevebilme yetisi sağlıklı bir ruhun göstergesiydi. (Mutluluğun Mimarisi)
- Konuşacak kimse bulamadıkları için kaç kişinin yazar olduğuna ve bu yüzden kaç kitap yazılmış olduğuna şöyle bir bakarsak, kitapçıların yalnız insanlar için gidilebilecek en iyi yer olduğunu anlarız. (Felsefenin Tesellisi)
- "Yas ve günaha çağrının zamanı bu, Gözyaşları, kıskançlık ve işkencenin devri, İsteyipte elde edememenin, lanetlenmenin zamanı..." (Statü Endişesi)