Attila - Okay Tiryakioğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Attila kimin eseri? Attila kitabının yazarı kimdir? Attila konusu ve anafikri nedir? Attila kitabı ne anlatıyor? Attila PDF indirme linki var mı? Attila kitabının yazarı Okay Tiryakioğlu kimdir? İşte Attila kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Okay Tiryakioğlu
Yayın Evi: Timaş Yayınları
İSBN: 9786050827798
Sayfa Sayısı: 384
Attila Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Attila’ydı o.
Erken yaşlarından itibaren cesareti ve iradesiyle aman vermez bir rakip olarak çıktı herkesin karşısına.
Diplomatik esir olarak Roma’ya gönderildi. Müthiş bir savaşçı olarak Hun ülkesine döndü.
Verdiği mücadele sadece düşmanlarına karşı değildi.
Kardeş bildikleri onu hiç ummadığı yerden de vurmak istediler, direndi.
Hem Doğu hem Batı Roma’ya hükmetti.
Tarihte ilk kez Papa’ya diz çöktürdü.
Doğuda Sasanilere geçit vermedi.
Ve bin yıllara uzanan bir isim bıraktı geriye.
Attila’ydı o.
Yeryüzündeki tüm mazlumların intikamını almak, gözyaşlarını silmek için yemin etmişti.
Romanlarıyla yüz binlere tarihi sevdiren ve okurları tarafından “günümüzün Peyami Safa’sı” olarak nitelenen Okay Tiryakioğlu, bu kez Türk tarihinin erken dönemlerine götürüyor tarihi roman severleri. “Avrupa’yı Dize Getiren Türk”ün, Attila’nın her dakikası heyecanla ve kazanma azmiyle dolu hayatını capcanlı bir dille anlatıyor.
“Bugünden geleceğe adaletli ve merhametli ismin kalacak Attila! Fethettiğin bölgelerde bir tek cana bile boş yere kıymadığını işitecek insanlar.”
“Bin yıl sonra, öyle mi?”
“Belki daha bile ötelerinde!”
Attila Alıntıları - Sözleri
- "Kederden ölüyormuş gibi yaparak yürüdüm karanlığa kederden ölerek."
- Sağlıklı bir göz, görülebilen her şeyi görebilmelidir ve yalnızca iyi olan şeyleri görmek istiyorum diyemez ;çünkü bu ancak hastalıklı bir gözün durumudur.
- “Ducunt volentem fata, nolentem trahunt!” (Kader, onu kabul edene yol verir, reddedeni ezer geçer.)
- " Uzaklara kar gibi yağıyor bilmediğim yıllar..."
- tek başına kalmayı yalnızlık sanırdım bir zamanlar ama asıl yalnızlık o değilmiş; asıl yalnızlık, sürçmeni bekleyen çakalların kalabalığı arasında gülümsemek zorunda kalmakmış
- "Kederden ölüyormuş gibi yaparak yürüdüm karanlığa kederden ölerek."
- Sağlıklı bir göz, görülebilen her şeyi görebilmelidir ve yalnızca iyi olan şeyleri görmek istiyorum diyemez ;çünkü bu ancak hastalıklı bir gözün durumudur.
- “Ducunt volentem fata, nolentem trahunt!” (Kader, onu kabul edene yol verir, reddedeni ezer geçer.)
- " Uzaklara kar gibi yağıyor bilmediğim yıllar..."
- tek başına kalmayı yalnızlık sanırdım bir zamanlar ama asıl yalnızlık o değilmiş; asıl yalnızlık, sürçmeni bekleyen çakalların kalabalığı arasında gülümsemek zorunda kalmakmış
Attila İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kendi benliğinde yaşadığı onca sıkıntıya rağmen aşkının ızdırabıyla yanıp kavrulan bir yürek sergiledin Komutan. Roma’ya ansızım diz çöktüren lakin Roma halkının kalbimde ilahi görünen o tarihi şahsiyet. Ama kaderin cilvesi ki yine sevdiği kadına benzer biri tarafından zehirlenerek öldürülen o ki TÜRK milletinin adını yücelten ATİLLA KAĞAN. Tanrının Kırbacı olarak tanınan adeleti ve düşmanlarına olan merhametiyle düşman üzerinde akıllara durgunluk veren akıl oyuncu yüce KAĞAN… yazar/i951 (TUĞŞAD ONUR LEVENT)
Attila'ya Dair: Tiryakioğlu ilgiyle takip ettiğim bir yazar. Birçok eserini de çok beğeniyorum. Attila'da merak ettiğim ama bildiğim bir yazarın elinden çıkmasını istediğim tarihi bir kişiydi. Kitabı görünce direkt aldım. Her zamanki gibi içinde küçük hikayeler ve bolca da şiirler vardı. Ben Tiryakioğlu'nun özellikle kısa anektodlara yer vermesini çok seviyorum. Bunun yanı sıra Attila ve onun hayatı hakkında genel bir bilgi sahibi olabiliyoruz. Ayrıca yaşadığı dönem içerisinde özellikle Avrupa'nın içerisinde bulunduğu sosyo-ekonomik durum hakkında da epeyce bilgi sahibi oluyoruz. Tiryakioğlu'nun son eserlerinden daha önceki tadı alamasam da iyi bir eserdi benim için. Kalemine sağlık. (orhan yıldırım)
Attila’nın zorlu yaşamını anlatan akıcı bir kitap: Okay Tiryakioğlu’nun neredeyse tüm kitaplarını okudum. Tarihi olaylara bağlı kalarak olayları romanlaştırması güzel. Attila da akıcı bir şekilde kaleme alınmış. Attila gibi güçlü bir liderin aslında kendi iç dünyasında ne kadar zorlu bir süreç yaşadığını ve Hun Türklerinin Hakanı olurken bir çok şeyden vaz geçtiğini güzel anlatmış. (Tuncay gökalp)
Kendi benliğinde yaşadığı onca sıkıntıya rağmen aşkının ızdırabıyla yanıp kavrulan bir yürek sergiledin Komutan. Roma’ya ansızım diz çöktüren lakin Roma halkının kalbimde ilahi görünen o tarihi şahsiyet. Ama kaderin cilvesi ki yine sevdiği kadına benzer biri tarafından zehirlenerek öldürülen o ki TÜRK milletinin adını yücelten ATİLLA KAĞAN. Tanrının Kırbacı olarak tanınan adeleti ve düşmanlarına olan merhametiyle düşman üzerinde akıllara durgunluk veren akıl oyuncu yüce KAĞAN… yazar/i951 (TUĞŞAD ONUR LEVENT)
Attila'ya Dair: Tiryakioğlu ilgiyle takip ettiğim bir yazar. Birçok eserini de çok beğeniyorum. Attila'da merak ettiğim ama bildiğim bir yazarın elinden çıkmasını istediğim tarihi bir kişiydi. Kitabı görünce direkt aldım. Her zamanki gibi içinde küçük hikayeler ve bolca da şiirler vardı. Ben Tiryakioğlu'nun özellikle kısa anektodlara yer vermesini çok seviyorum. Bunun yanı sıra Attila ve onun hayatı hakkında genel bir bilgi sahibi olabiliyoruz. Ayrıca yaşadığı dönem içerisinde özellikle Avrupa'nın içerisinde bulunduğu sosyo-ekonomik durum hakkında da epeyce bilgi sahibi oluyoruz. Tiryakioğlu'nun son eserlerinden daha önceki tadı alamasam da iyi bir eserdi benim için. Kalemine sağlık. (orhan yıldırım)
Attila’nın zorlu yaşamını anlatan akıcı bir kitap: Okay Tiryakioğlu’nun neredeyse tüm kitaplarını okudum. Tarihi olaylara bağlı kalarak olayları romanlaştırması güzel. Attila da akıcı bir şekilde kaleme alınmış. Attila gibi güçlü bir liderin aslında kendi iç dünyasında ne kadar zorlu bir süreç yaşadığını ve Hun Türklerinin Hakanı olurken bir çok şeyden vaz geçtiğini güzel anlatmış. (Tuncay gökalp)
Attila PDF indirme linki var mı?
Okay Tiryakioğlu - Attila kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Attila PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Okay Tiryakioğlu Kimdir?
1972 yılında Mersinde doğdu. Çocukluğu İstanbul - Erenköyde geçti. Annesinin armağan ettiği gizemli ve kara mizah yüklü öykü kitaplarıyla edebiyata dair ilk heyecanları uyanmaya başladı. Bilkent Üniversitesindeki eğitimini 1994 yılında yarıda bırakarak tamamen edebiyata yöneldi. Yurtdışında, uzak ve gizemli ülkelerde yaşamayı daima sevdi.
Edebiyat çalışmalarının roman alanındaki ilk ürünü olan Karanlığın Çağrısı isimli eseriyle Beyan Yayınları 2002/İlk Romanlar ödülünü kazandı. İkinci romanı Gölgeler 2004 yılında basıldı. Bunu 2005te üçüncü romanı Bin Yılların Gecesi takip etti. Asıl çıkışını 2009 yılında Kuşatma 1453 ile yaptı. Tarihi roman okurlarının büyük ilgisiyle karşılaşan Kuşatma 1453ü, Kanuni ve Yavuz başta olmak üzere diğer romanları izledi.
Okay Tiryakioğlu Kitapları - Eserleri
- Yavuz
- Kuşatma - 1453
- Kanuni
- Abdülhamid : Son Hükümdar
- Alparslan
- 4. Murat - Gürz ve Zafer
- Mevlana
- Sultan: Bir Kanuni Romanı
- Devlerin Savaşı / Yıldırım - Timur
- Fatih Sultan Mehmed Han
- Yıldırım Bayezid
- Selahaddin Eyyubi
- Cengiz Han
- Süleyman Han
- Kumandan
- Tarık Bin Ziyad
- Attila
- Çaldıran
- Şeyh Şamil
- Ulak - Çelik Hilal'in Gölgesinde
- Kayıp Sır
- Mohaç
- Nizamülmülk - Adaletin Kalesi
- Kurt ve Kuzgun
- Osman Gazi
- Ulak - Tuna'nın Sırrı
- Halid Bin Velid
- Gazi Osman Paşa
- Ulak - Viyana Kapılarında
- Ulak - Mayerling Ormanları Derinliklerinde
- Ulak - Akıncı Fırtınası
- Kızıl Ufuklar
- Kara Panter
- Karanlığın Çağrısı
- Gölgeler
- Barbaros
- Bin Yılların Gecesi
- Kara Panter 2 / Kondo Özgürlük Yolunda
Okay Tiryakioğlu Alıntıları - Sözleri
- “Alnı içe çökük, önyargılarının ve eğitiminin at gözlükleri arasından kaçak bakışlar fırlatan adam…” - Marcel Proust (Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde) (Gazi Osman Paşa)
- Kendini beğenen kimse terbiye ve edep edinmede bir ilerleme kaydedemez. İlerleyemeyen kimse de eksikliğle yerinde sayar. (Ulak - Akıncı Fırtınası)
- "Biz konuştuğumuz sürece imkansız," dedi Şamil."Yapmaya çalıştığımız sürece değil!Kendi korkularımız bağlıyor ellerimizi." (Şeyh Şamil)
- İyi bak, dumanlar içindeki harp alanının üzerinde gezinen şu leş kargalarını görmüyor musun? İşte, tüm savaşların tek galibi onlar. (Kumandan)
- "Dinlemek, olmanın ilk eşiğidir. Dinle! Olmadan eremezsin. Ölmeden de olamazsın." (Mevlana)
- " Yaralı Kartala sormuşlar, niye bu denli hüzünlüsün? ' diye." "Beni vuran okun arkasında kardeşimin tüyleri var, ' demiş." (Halid Bin Velid)
- Hilalîler merak eder, fakat genellikle muhataplarının kendiliğinden çözülmelerini beklerlerdi. (Ulak - Mayerling Ormanları Derinliklerinde)
- Bir sorunun varlığını kabul ettiğimiz sürece o sorun oradadır, ama ya yokmuş gibi davransak? Bir gün, o kendi isteğiyle yüzeye çıkana kadar, unutuşun gül rengi kanatlarında uzaklaşıp, varlık düzleminden, yokluğun sonsuzluğuna yakın dursak? (Kumandan)
- "Dostlar arasında olmak ne kadar güzel. Ama ne var ki tek tek azalıyorlar.." (Devlerin Savaşı / Yıldırım - Timur)
- “ Dinleyin oğullar! Çok okuduk, çok bildik demeyin! Çünkü ağırbaşlı ve makul davranmayı öğretmeyen bilgiden hayır gelmez. Dengesizliğin ve aşırılığın ateşi, kentleri, ormanları, hayvanları ve insanları kavuran alevlerden daha az tesirli değildir. Gerçekte ilk söndürülmesi gerken ateş de budur. “Bu yüzden aşırılıklardan, kahraman olma sevdasından kaçının ve sadece sizden isteneni yapın. Unutmayın ki, kıymetli bir cevherin damarına ulaşmak için, kantarlarca toprak elenir; ama eliniz tamamen boş da kalabilir. Emeği ve aklı aynı anda yüceltirseniz, maksadınıza erersiniz yiğitler!” (Ulak - Mayerling Ormanları Derinliklerinde)
- "Öç gecikir fakat asla yaşlanmaz." Osmanlı Atasözü (4. Murat - Gürz ve Zafer)
- İnsan neyi aradığını bilmezse, gözünün önünde duranın ne olduğunu da bilemez. Aradığınız bir bardak su olsa, başucunuzda surahiyle dursa bile, ihtiyacınız olanın o olduğunu bilmedikten sonra neye yarar?... (Gölgeler)
- “Yürü! Hür maviliğin bittiği son hadde kadar; İnsan, alemde hayal ettiği müddetçe Yaşar.” Yahya Kemal (Osman Gazi)
- Omuzlarındaki sorumluluğu bir külfet değil, bir ayrıcalık olarak gördüğün müddetçe zafer avuçlarının arasındadır. O vakit, inandığın yolda attığın her adımın zaferin bütününden koparılan bir parça olduğunu görürsün. (Ulak - Tuna'nın Sırrı)
- “Sus, yeter artık, Var git yokluğa haydi, Yoklukla yok ol. Git, yokluklardan tanı Yokluktan var olanı.” Mevlana Celalettin Rum-i (Yıldırım Bayezid)
- “Kim benliğinden kurtulursa bütün benlikler onun olur. Kendisine dost olmayan herkese dost kesilir. Nakışsız ayna olur, tüm nakışlar onda seyredilir.” Mevlana Celalleddin Rum-i (Osman Gazi)
- Oysa göklerdeki değişim değil zihninde renkleri böylesine çarpıtan; gözlerine inen kendi kanın aslında iyi bak.. (Çaldıran)
- Yoluma durdu dağlar, geçit vermedi seller, tahtalar uzattım uçurumlara, ırmaklara köprü kurdum. (Ulak - Çelik Hilal'in Gölgesinde)
- Az olandan şifa, çok olandan illet bulursun! (Kara Panter)
- Düşün, insan kendi davranışlarının "bir"olan yaratıcısıysa eğer, neden tüm müsbet çabalarına rağmen hedeflerinin ekserisine ulaşamıyor? Eğer "tek" olan müsebbip kendisiyse, kudreti nerede kalıyor? Daha da kötüsü, her menfi sonuç onu içten içe yıkıyor bünyesini harap ediyor. Ordular, seçme askerlerine çağın gereği her türlü teçhizatı sağlıyor ama küçücük bir idari hatayla önemsiz gördükleri çarpışmaları kaybediyor; büyük tacirler, günde on sekiz tane ticaretin içinde ve öz sermayesinin başında ömürlerini tüketiyor ama, ufacık bir kıvılcımla gelen yangına engel olamıyor. NEDEN?.. "Çünkü tek gerçeği kendisi zannediyor..." "Ve hep başını taşa vuruyor..." "Oysa 'gerçek umduğundan öyle farklı ki..." "Umduğu da gerçekten öylesine kopuk..." (Gölgeler)