Başlama Yeri - Ursula K. Le Guin Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Başlama Yeri kimin eseri? Başlama Yeri kitabının yazarı kimdir? Başlama Yeri konusu ve anafikri nedir? Başlama Yeri kitabı ne anlatıyor? Başlama Yeri kitabının yazarı Ursula K. Le Guin kimdir? İşte Başlama Yeri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Ursula K. Le Guin
Çevirmen: Can Eryümlü
Orijinal Adı: The Beginning Place
Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları
İSBN: 9786053141273
Sayfa Sayısı: 224
Başlama Yeri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Başlama Yeri, Ursula Le Guin'in en önemli yapıtlarından biri; fantastik edebiyatın nadide metinlerinden. Aşkın, tutkunun, hayalgücünün ve serüvenin iç içe geçtiği roman nefes kesen olaylarla yüklü.
Romanın esas karekterlerinden biri olan Hugh Rogers tekdüze ve sıkıcı hayatından bıkıp usanmıştır. Hayatını değiştirmek için çaba göstermektedir. Arayışları sonuç verir ve derken günün birinde beklenmedik bir şey olur: Hugh Rogers kendisini cennetten farksız, değişmeyen alacakaranlığıyla Tembreabrezi'ye, yani "başlama yerine" götürecek olan kapıyı bulur. Irena Pannis ise başlama yerini bulduğunda henüz on üç yaşındadır. Aradan yedi yıl geçer, Irena Pannis büyüyüp serpilir, genç ve güzel bir kadın olur. Dağkenti'ne izinsiz giriş yapan Hugh Rogers ile karşılaşır. Bu karşılaşmanın hemen ardından devasa bir gölge Dağkenti'ni yıkmakla tehdit eder. Hugh ve Irena bu gölgeyi bulup kovmak için bir araya gelir ve yola çıkarlar. Yolculuk esnasında birbirlerine âşık olurlar. Yeni bir başlangıca ya da kaçınılmaz bir sona doğru mu sürüklenmektedirler..?
Başlama Yeri Alıntıları - Sözleri
- yaşamı olduğundan daha fazla karmaşıklaştırmanın anlamı yoktu
- Buradaki sevinç yalnız olmaktan geliyordu.Yalnız olmaktan,başka insanlarla,onların istekleri,arzuları ve buyruklarıyla uğraşmamaktan geliyordu.
- “Duvarlarınızı korumalısınız Usta!”dedi umutsuzca. “ Sınırlarınızı” demek istiyordu.
- Burası ne isterse yapabileceği yerdi.Burası kendisi olduğu yerdi.Kendisiydi.Burası evi,yuvasıydı.
- Eğer yanıtı biliyorsan soru yoktur, eğer yanıt yoksa soru hiç sorulmamış demektir.
- Sevgi, birini daha çok üzmek için söylenen süslü bir söz yalnızca.
- Yalnız olunca neyi daha iyi yapabilirsin? Ölmekten başka?
- Belki de sevme isteği dışında tutunabileceği bir şey yoktu. Eğer o duyguyu da yitirirse kaybolurdu.
- Kendinin olmayan mallar ve paralarla haşir neşir olmuştu.
- Sabah öğleden önce, akşam da öğleden sonradır yavrum!
- Eğer yanıtı biliyorsan soru yoktur, eğer yanıtı yoksa soru da hiç olmamış demektir.
- Öğrenmek, gerçeği tüm açıklığıyla bilme isteği, düş kırıklığı ya da küskünlükten çok güçlüydü.
- Çocukken, saklambaç filan oynarken koşardı ama koşarak bir yere varmak yeniydi. Daha önce hiçbir yere gidememiş, ne saklanabileceği ne de varolabileceği bir yer bulabilmişti.
- Saatin kollarını ileri iten zamanın akışı değildi. İçlerindeki mekanizmaydı onları çalıştıran. Onların döndüğünü gören insanlar, zaman geçiyor, geçiyor diyor, kendi yaptıkları saatleri kullanarak kendilerini aldatıyorlardı. Zamanın içinden geçen bizleriz, diye düşündü Hugh. Yürüyoruz. Nehirleri, ırmakları kıyıdan izliyor, bazen karşıya geçiyoruz.
- Daha önce hiç (......)zamanı yaşantılamamıştı. İşin o yönünü saatlere bırakmıştı.
Başlama Yeri İncelemesi - Şahsi Yorumlar
BİLİNMEZİN PERDESİ;: Yazardan okuduğum ilk eserdi fakat son olmayacak hatta bütün kitaplarını okumak istiyorum. Bir kadının duygu ve hayal dünyasını kelimelere dökmesi ve beni derinden sarsmış olması benim onu daha iyi tanımam için yeterli sebeplerdir. Tabii ki önceliğim ve ilk madde kadın olması,kadının gücünü ve başarısını satırlarda hissetmek muazzamdı. Bir yer var orda,yerini keşfetmediğim nerde olduğunu bilmediğim nasıl bir yer olduğunu anımsayamadığım bir yer.... Beni bekleyen...Irmağın durmadan saf bir şekilde aktığını suyunun ruhuma şifa getirdiği,zamanın durduğu ve zaman kavramının olmadığı,huzurlu bir uyku çekerken hiç düş görmediğim,mutlulukla uyandığım yer burası... Nerden bilebilirdim,annemle kavga edip hayatımın üstüme üstüme geldiği, yaşadığım hayattan sıkıldığım ve bunaldığım bir dönem de böyle bir dünyayı keşfeteceğimi nasıl bilebilirdim. Her fırsatta kaçıp gittiğim ve kendimi bulduğum benim dediğim, bana Özel bulduğum bu yerde her seferinde yeniden doğduğumu hissetmek muazzam ötesiydi. Bana Özel,benim dediğim yeri bir başkası benden çok daha önce keşfetmiş.Benimle aynı düşüncede olmasından dolayı karşılaşmamız çok hoş olmadı tabii kii.... Çünkü o da orası için hep benim yerim bana Özel demiş yıllar boyunca. Keşfime devam ederken yalnız olmamanın mutluluğunu yaşarken nerden bilebilirdim her seferinde başladığım yere geri döneceğimi.... Birlikten kuvvet doğar derim hep ve yolculuğumuza iki kişi değil daha çok kişi devam etmek isterseniz satırlarda buluşalım. Mucize dolu bir yolculuk bizi bekliyor çünkü. Sevgiyle ve kitapla Kalın. (Bahar Esen)
Ursula yazsın da ben okumayayım. Allah yazdıysa bozsun. Favori yazarlarımdan birisidir. Kurguları işe insani duyguları ustalıkla harmanlamasıyla hem gerçeklikten alır götürür, hem de gerçekliğin bağlarıyla sımsıkı sarmalar. Bu romanında düşlediği hayata ulaşamayan Hugh ve acı tecrübelerinden kaçarak alacakaranlık alemine sığınan İrena' nın aşkı bulmalarını anlatıyor. Gece ve gündüzün olmadığı alacakaranlık alemi, onların hayallerine bir başlama yeri verebilecek mi gerçekten?Zincirlerinden kurtulmaları için canavarlarla yüzlesecek cesareti yüreklerinde bulabilecekler mi? Bir solukta biten masalsı kitabı zevkle okudum. (Galadriel)
Spolier İçerir Gündelik ve sıradan hayatında sadece yaşamak için çalışan bir karakter Hugh. Sorunlu bir annesi var ve annesini sürekli alttan almak zorunda. Markette çalışıyor ve aynı zamanda sadece günü yaşıyor. Bir gece nasıl olduğunu anlamaksızın, içinde duyduğu bir korkuyla ormana koşuyor ve orada fantastik bir dünyanın baş kahramanı olarak kendini buluyor. Kitabın yarısına kadar büyük bir heyecanla okudum. Son 50 sayfasına kadar ise haydi artık bir şey olmalı dedim. Ama kitap o kadar belirsiz bitti ki, kitabın başında duyduğum heyecanı sürdüremedim. Elimde yarım kalmış hissi bırakan bir romanla kalakaldım Sonuç olarak biliyorsunuz ki yazarın hayranıyım, ama açıkça ifade etmeliyim ki bu kitap keşke roman olmasaymış. Kısa bir öykü olarak kalsa şahane olurmuş. __________________________________ #bookstagram #başlamayeri #okudumbitti (Milsanin Kitapları)
Başlama Yeri PDF indirme linki var mı?
Ursula K. Le Guin - Başlama Yeri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Başlama Yeri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Ursula K. Le Guin Kimdir?
Ursula Kroeber Le Guin (d. 21 Ekim 1929) ABD'li yazar. Bilim kurgu ve fantezi edebiyatının en önemli yazarlarından kabul edilen Le Guin, bu alanlardaki eserlerinin yanı sıra şiir, tiyatro, çocuk ve genç edebiyatı alanlarında da yazar ve çevirmen olarak katkıda bulunmaktadır. İlk romanı 1966 yılında yayımlanan Le Guin'in eserlerinde ağırlıklı olarak Jung'un, taoizimin, varoluşçuluğun ve yunan mitolojisinin etkileri görülmektedir. Yazar, başta Hugo ve Nebula olmak üzere pek çok ödülün sahibidir.
Yaşamı
Ursula Kroeber, ABD'nin Kaliforniya eyaletinde 1929 yılında dünyaya geldi. Antropolog bir babayla (Alfred Kroeber) psikolog ve yazar bir annenin (Theodora Kroeber) kızıdır. İsmini doğum tarihi olan Azize Ursula Günü'nden aldı. Ebeveynleri tarafından üç erkek kardeşi ile beraber kültürel çeşitlilik fikrinin hakim olduğu bir ev ortamında yetiştirildi. Massachusetts-Radcliffe College’da lisans eğitimini tamamladıktan sonra Columbia Üniversitesi'ni bitirdi ve yüksek lisansını “Fransa ve İtalya’da Orta Çağ ve Rönesans Dönemi Edebiyatı” üzerine yaptı. 1951’de tarihçi Charles A. Le Guin ile evlendi. Üç çocuk ve dört torun sahibi oldu. Le Guin 22 Ocak 2018'de Portland'daki evinde 88 yaşında öldü.
Edebiyat hayatı
Bilimkurgu türünde yazmaya 1960'li yıllarda başladı. İlk öyküsü 1962’de yayınlandı. Pek çok üniversitede ders verdi, çeviri, derleme ve makaleleri yayınlandı. Le Guin, 1969'da yazmış olduğu "Karanlığın Sol Eli" adlı romanıyla bilimkurgu dünyasının iki büyük ödülü olan Hugo ve Nebula ödüllerini aldıktan sonra ün kazanmıştır. Ayrıca, 1974'te yazmış olduğu ütopik bilimkurgu romanı Mülksüzler ile 1975'de yine Hugo ve Nebula ödüllerini almıştır. Bilimkurgu ve fantastik kurgunun yanı sıra şiir ve çocuk kitapları da bulunmaktadır.
LeGuin, teknolojik gelişmelerin değil, politika, toplumbilim ve psikolojinin öne çıktığı ve alternatif toplum biçimlerinin sorgulandığı bilimkurgu yaklaşımının en önemli temsilcilerindendir.
Eserleri arasında özellikle Yerdeniz Üçlemesi ve buna sonradan eklenen dördüncü, beşinci ve altıncı kitapla çok ciddi hayran kitlesine ulaşmıştır. Bu serinin 3. romanı olan "En Uzak Sahil" (The Farthest Shore) kitabıyla 1973 yılında Çocuk Kitapları için verilen ABD milli ödülü (National Book Award) kazanmıştır. 1990 yılında yeniden Nebula ödülünü Tehanu ile kazanmıştır.
Ana temaları
Temel feminist teoreme oldukça hakim olan Le Guin yazılarında teorisini gizlice vererek erkek okuru rahatsız etmez ve teoriyi okuyucuya gizlice zerk eder. Anarşist eğilimli ya da anaerkil toplumlar yaratmaktan çekinmez. Zaten hayatı boyunca asice hareket etmiştir. Kadınlar, Rüyalar, Ejderhalar adlı makale denemesinde, bir yazısında zamanında Playboy dergisinde bile yazdığını söylemektedir. Pek çok okuru için bilge bir kadın tiplemesi olan LeGuin Ged (Çevik Atmaca) karakteri ile de pek çok okurun kişiliğine etki etmiştir. Yüzüklerin Efendisindeki bilge ve ilk yaratılanGandalf'ın aksine (Gandalf Tolkien mitosunda ilk yaratılan ve kutsal olan maiardandır. Bkz. Güç Yüzüklerine Dair adlı Tolkien kitabı) LeGuin'in baş kahramanı Ged Gontlu bir keçi çobanı olarak başlayıp Roke adası büyücülerinin en büyüklerinden olmuştur. Yeraltı tanrılarının başrahibesi Tenar ise sıradan bir kadın olmayı tercih ederek kendini bulmuştur. LeGuin'in her kahramanı, her romanı bir süreç, bir değişim anlatır. Bilgeliği ve büyümeyi değişmekten korkmamakta bulur.
Le Guin'in karakterleri basma kalıp kahramanlardan uzaktır. Genç mükemmel kadın ve erkekler yaratmayan yazarın kahramaları genellikle yaşlı adamlar veya koca karılar, cılız, sakat veya tecavüze uğramış ve intikam peşinde koşamayacak kadar çaresiz çocuklardan oluşmaktadır. Bu haliyle Le Guin romanları çaresizliği, yaşama cesaretini vurgulayan mütevazi görünümlü gizli bir romantizim barındırmaktadır. Oldukça sık kölelikten bahseder. Öncelikle köleliği tüm şatafatlı sembollerinden arındırır. Köleleri, bir kölenin yalın ve itirazsız, itaatkar dünyasında her hangi bir şeyi sorgulama yeteneğinden yoksun insanlardır. İsyandan bahseder, ama yanlışlıkla köle sıfatı taşıyan soylu kurtarıcılardan yoksundur hikâyeleri. Kadınlık ve erkeklik, çocukluk ve erişkinlik, kölelik ve sahiplik gibi zıtlıklara vurgu yapmaktadır. Le Guin yalın ama şiddet dolu bir evreni yansıtır. Şiddeti adlandırmaktan çekinmez. Özgürlük ve cesaret dolu bir dili vardır.
Daha fazla bilgi için: https://tr.wikipedia.org/wiki/Ursula_K._Le_Guin
Ursula K. Le Guin Kitapları - Eserleri
- Mülksüzler
- Yerdeniz Büyücüsü
- Atuan Mezarları
- Sürgün Gezegeni
- Karanlığın Sol Eli
- En Uzak Sahil
- Tehanu
- Yerdeniz Öyküleri
- Öteki Rüzgar
- Her Yerden Çok Uzakta
- Rüyanın Öte Yakası
- Yaban Kızlar
- Dünyaya Orman Denir
- Yerdeniz
- Kadınlar Rüyalar Ejderhalar
- Marifetler
- Anlatış
- Rocannon'un Dünyası
- Lavinia
- Lao Tzu: Tao Te Ching
- Sesler
- Başlama Yeri
- Güçler
- Devrimden Önceki Gün
- Bağışlanmanın Dört Yolu
- Dümeni Yaratıcılığa Kırmak
- Rüzgargülü
- Balıkçıl Gözü
- İçdeniz Balıkçısı
- Orsinya Öyküleri
- Yanılsamalar Kenti
- Dünyanın Kıyısında Dans
- Yazma Üzerine Sohbetler
- Tanrı Kuşlarıyla Buluşmak
- Uçuştan Uçuşa
- Kanatlı Kediler Masalı 1 - Dört Yavru
- Zihinde Bir Dalga
- Rüzgarın On İki Köşesi
- Aya Tırmanmak ve Diğer Öyküler
- Malafrena
- Hep Yuvaya Dönmek
- Dünyanın Doğum Günü ve Diğer Öyküler
- Şimdilik Her Şey Yolunda
- Günün Geç Vakitleri
- Kanatlı Kediler Masalı 2 - Yuvaya Dönüş
- Boşa Geçirecek Vakit Yok
- Kanatlı Kediler Masalı 4 - Kentte Tek Başına
- Balık Çorbası
- Kanatlı Kediler Masalı 3 - Yeni Arkadaş
- Uçsuz Bucaksız
- The Ones Who Walk Away from Omelas
- Sözcüklerdir Bütün Derdim
- Başka Bir Yer
- Denizyolu
- Atmacanın Türküsü
- The Daughter of Odren
- Schrodinger’s Cat
- The Stars Below
- Direction of the Road
- Things A Story
- A Trip to the Head
- The Field of Vision
- Semley's Necklace
- Vaster than Empires and More Slow
- Why are Americans Afraid of Dragons?
- Yerdeniz Büyücüsü
- The Other Wind
- Tales from Earthsea: The Fifth Book of Earthsea
- Balina Süleyman’ın Dokuz Yüz Otuz Birinci Dünya Turu
- Tehanu
- The Farthest Shore
Ursula K. Le Guin Alıntıları - Sözleri
- "Sana ayrıldığım zamanki gibi geri geldim: Bir aptal olarak." (Yerdeniz Büyücüsü)
- “Çakmaktaşı ile çelik yıllarca yan yana durur da en ufak bir kıpırtı olmaz ama birbirine sürtersen kıvılcımlar saçarlar. İsyan anlık bir şeydir, birden ortaya çıkar, bir kıvılcım, bir ateş gibidir.” (Marifetler)
- Bu gece mavi bir ay doğacak güneş, rüzgarın ardında battığında. Hep yaptım. Hep yaptım doğru şeyi. Şimdi izin verin başlasın varoluşum şarkısına. (Tanrı Kuşlarıyla Buluşmak)
- içine şeytanı saldılar mı, asla kurtulamazsın. Hamile olmak yerine onu taşırsın. (Denizyolu)
- Bazı insanlar sanatın kontrolle ilişkili olduğunu düşünür. Ben daha çok kendini kontrolle ilgili olduğunu düşünüyorum. Şöyle bir şey: İçimde anlatılmak isteyen bir hikaye var. O benim amacım. Ben onun aracıyım. Eğer kendimi, egomu, istek ve fikirlerimi, zihinsel çöpümü bir kenarda tutabilir, hikayenin odağını bulabilir ve hikayeyi takip edebilirsem, hikaye kendi kendini anlatacaktır. (Yazma Üzerine Sohbetler)
- Domuzların üstünde dolaşan Şaşkın sinekler gibidir düşünceler. (Tanrı Kuşlarıyla Buluşmak)
- Gitmek kolaydı. Gitmeyi sürdürmek zordu. (Balıkçıl Gözü)
- “Bir kadına âşık bir adam mı? Ben sadece kadınların âşık olabildiklerini zannederdim.” “Bazen kadınlar bir erkeğe âşık olabiliyor ki bu da çok kötü” (Dünyanın Doğum Günü ve Diğer Öyküler)
- Belki de sevme isteği dışında tutunabileceği bir şey yoktu. Eğer o duyguyu da yitirirse kaybolurdu. (Başlama Yeri)
- Sağır bir şiddet karşısında hangi söz bir anlam ifade eder ki? (Tehanu)
- ...herkese karşı adil olma havamda değilim. Kendime karşı adil olma havamdayım. (Zihinde Bir Dalga)
- To refuse death is to refuse life. (The Farthest Shore)
- "Erkeklerden daha ufak tefek oldukları ve dar yerlerde daha rahat hareket edebildikleri ya da toprağa daha ait oldukları için, ya da daha büyük bir ihtimalle âdet olduğu için Yerdeniz'de madenlerde her zaman kadınları çalıştırırlardı." (Yerdeniz Öyküleri)
- Bir nesil, bilginin cezalandırıldığı ve cehaletin saadet olduğunu öğrenerek yetişiyor.. Bir sonraki nesil cahil olduklarını bile bilmeyecek çünkü bilginin ne olduğunu bilmeyecekler. (Sesler)
- “Bir nesil, bilginin cezalandırıldığı ve cehaletin saadet olduğunu öğrenerek yetişiyor. Bir sonraki nesil cahil olduklarını bile bilmeyecek çünkü bilginin ne olduğunu bilmeyecekler.” (Sesler)
- "Sanki bütün hayatımız boyunca kapıları kilitleyip duruyor gibiyiz. Yaşadığımız yer evin içi." (Tehanu)
- BİR TOPLULUĞUN odak noktasıdır kütüphane, o topluluk için kutsal bir yerdir... (Zihinde Bir Dalga)
- İnsanın kendi bedeni bir nesne değildir, bir aksesuar değildir, göz zevki vermekle yükümlü bir süs eşyası değildir, sensindir o, yalnızca sen, kendin. Ne zaman ki sen olmaktan çıkar, senin olmaya başlar, sahip olduğun bir şey olmaya başlar, sen de o zaman başlarsın işte onun için kaygılanmaya... (Devrimden Önceki Gün)
- Bu sevişmelerin üzerinde tefler çalınsın, tutkunun görkemi gonglarla ilan edilsin. (The Ones Who Walk Away from Omelas)
- Zihnimde, öykü ile roman arasındaki bağlantı oldukça ilginç. "Semley'in Kolyesi" kendi başına tam bir öykü ise de, aslında bir romanın tohumu. Öyküyü tamamladığımda Semley ile de işim bitmişti. Ama öyküde küçük bir role sahip, sadece yolu oradan geçen bir karakter vardı: Öykü bittiğinde yeniden gölgelere karışmaya itiraz eden biri. "Benim öykümü de yaz," diye başımın etini yiyip duran biri: "Ben Rocannon. Dünyamı keşfe çıkmak istiyorum ... " Ben de dediğini yaptım. İnanın, bu insanlarla tartışmaya giremiyorsunuz. (Rüzgarın On İki Köşesi)