Bilmek ve İstemek - Arthur Schopenhauer Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Bilmek ve İstemek kimin eseri? Bilmek ve İstemek kitabının yazarı kimdir? Bilmek ve İstemek konusu ve anafikri nedir? Bilmek ve İstemek kitabı ne anlatıyor? Bilmek ve İstemek kitabının yazarı Arthur Schopenhauer kimdir? İşte Bilmek ve İstemek kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Arthur Schopenhauer
Çevirmen: Ahmet Aydoğan
Yayın Evi: Say
İSBN: 6050201482
Sayfa Sayısı: 144
Bilmek ve İstemek Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
"Karanlıktan şikâyet eder, bir bütün olarak varoluşun anlamını, fakat özellikle de bizimle bütün arasındaki münasebeti anlamadan ömrümüzü tükettiğimizden yakınırız. Şu halde sadece hayatımız kısa değildir, fakat bilgimiz de bütünüyle onunla sınırlıdır; çünkü ne doğumumuzdan önceki zamana ne de ölümümüzden sonraki zamana bakabiliriz. O nedenle bilincimiz, deyim yerindeyse, geceleyin bir an için çakıp sönen bir şimşekten başka bir şey değildir. Dolayısıyla sanki bir ifrit, şaşkınlığımızdan [ve onun verdiği sıkıntı ve tedirginlikten] şeytanca bir zevk almak için bilgimizin kalanının tamamını bizden muzırca bir niyetle esirgemiş gibidir.
Bizim hayatımız ölümden alınmış bir borç olarak görülebilir; uyku da bu durumda bu borç için her gün ödenen faiz olacaktır. Ölüm açıkça kendisinin bireyin sonu olduğunu ilan eder, fakat onda yeni bir varlığın tohumu yaşamaya devam eder."
Eğer bilmemiz gerektiği gibi bilseydik, istememiz çocukların istemesinden farksız olur muydu? Ve böyle sınırsız sorumsuz istemeyle dünya bugün olduğu gibi yangın yerine döner miydi?
Bilmek ve İstemek Alıntıları - Sözleri
- Karakter doğuştan gelir ve değişmez
- Her şeyin temel karakteri gelip geçici tabiatıdır.
- O zaman mutlak hakikat nedir? O bu dünyada mutlak bir şeyin olmadığı hakikatidir.
- Ve yaşamak ağır ağır yaşlanmak demektir.
- İnsan canlı bir hiçten başka bir şeydir; ve hatta hayvan da öyledir.
- Nefret ve sevgi ruha değil, fakat onun uzvuna, ölümlü yanına aittir!
- Eğer gerçek varlığımızın her bakımdan eksiksiz bir bilgisine sahip olsaydık, birey için ölümsüzlük iddiasında olmanın gülünç bir şey olduğunu görürdük; çünkü böyle bir iddia onun sayısız tezahürlerinden tek bir tanesi karşılığında bu hakiki derin özden vazgeçmeye denk olurdu.
- Bilincimiz, deyim yerindeyse, geceleyin bir an için çakıp sönen bir şimşekten başka bir şey değildir.
- "Her şeyi bilmekten hoşlanan ama hiçbir şey öğrenmek istemeyen şu kalabalık güruh..."
- Bir şiirin mümkün bütün dillere çevirileri, anlamın muhtelif tonlarını ve gölgelerini birbirine eklese ve her biri diğerini bir tür karşılıklı tashihle çevirdikleri şiirin çok daha inandırıcı imajını verseydi bile yine de, asıl şiirin derin anlamını vermekte asla muvaffak olamayacaktı.
Bilmek ve İstemek İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bilmek ve İstemek: Kitap aslında kötü bir kitap değil. Kantın kurduğu felsefeyi ilerletmeye çalışan bir kitap. Fakat Ahmet Aydoğan bu kitabı öyle bir şekilde çevirmiş ki. Dediklerinden bir şey anlaşılmıyor. Sanki çevirirken şöyle bi motto ile çevirmiş gibi "Bu kitabı okuyan kişi kendini entel hissetsin fakat hiçbir şey anlamasın." Başka bir yayınevinden tercih edilebilir. (Ada Gezik)
Schopenhauer'u Alman sanıyordum: Almanca bir kitabı Türkçeye çevirirken, yazarın kafasındakinin daha iyi bir karşılığı olur diye kullanım dışı Arapça kelimeler kullanmak gerçekten iyi bir fikir. Allahtan ki okurun, yazar bunu demek istemiştir kadar çevirmen bunu dedirtmek istemiştir öngörüsü de var. Bir de şu imdi nedir ya, şimdi ile arşılanmayan angi nlamı ar? (Alper Tarik)
Öncelikle şunu söylemem gerekir ki bu kitap "İsteme ve tasarım olarak dünya" kitabının kısaltılmış ve sıkıştırılmış metni olduğu için oldukça ağır ve anlaşılması çok güç. Kitabın içeriği Schopenhauer'un dört bölümü ve kitabı derleyen yazarın "yorum" adlı bölümlerinden oluşmaktadır. Schopenhauer, gerçekliği irade ve tasavur olarak ayırır. İrade yani isteme bunu kabullenişimizi ve ölümden sonra bir hayatın olacağını kısacası bir zorunlu varlık fenomenini bize mümkünmüş gibi olmasını sağlar. Doğmadan önce her ne isek ölümden sonra da o olacağımizin önüne bir set çeker ve doğduktan sonra insan hayatı ıstırap ve acıyla doludur ölümün olması hiç olmaması geren varoluşu bir tatmin yoluyla devam etmesini sağlar ve sonunda bir hiçlikle karşılaşır insan. Onun felsefesi daha çok Buda felsefesiyle ortak noktaları vardır, bunlar: Bütün fenomenlerin gelip geçici olduğu ve dünya hayatının bir yanılsamadan ibaret olduğudur, bir diğeri Tanrı düşüncesinin olamaması gibi. Buna karşın nirvana düşüncesi onun da dikkatini çeker ve olması gerektiği konusunda teyid eder. Kitabında aslında en çok "kendinde şey" düşüncesinin üzerinde durur ve gerçekliğin bize olası görünmesi fenomenlerin bizdeki yansımasıdır ki bunlar da aldatıcıdır. Bilinç kavramı hakkındaki tespitleri bir bakıma mantıklıdır ve şunu söyler canlıların aslında hemen hemen hepsinin bilinci olduğu ama insanın bilincinin en çok olduğunu söyler çünkü insandaki bilinç beyne bağlıdır ama diğer canlıların ki yaşama içgüdüsüne. Bu kitabı anlamak için "İsteme ve tasarım olarak dünya" kitabına da mutlaka bakılması gerekir. (Sisyphos)
Kitabın Yazarı Arthur Schopenhauer Kimdir?
Arthur Schopenhauer (d. 22 Şubat 1788, Danzig - 21 Eylül 1860, Frankfurt), Alman filozof, yazar ve eğitmendir. Aynı zamanda Immanuel Kant'ın en çok değer verdiği öğrencisiydi. Schopenhauer, Alman felsefe dünyasındaki ilklerdendir ve dünyanın anlaşılmaz, akılsız prensipler üzerine kurulu nedenselliklerinin olduğunu söyleyerek dikkatleri çekmiştir.Ayrıca Schopenhauer, Nietzsche'nin ilk akıl hocasıdır.
Arthur Schopenhauer Kitapları - Eserleri
- Bilmek ve İstemek
- Düşüncenin Çağrısı
- Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar
- İnsan Doğası Üzerine
- Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine
- Bilim ve Bilgelik
- Felsefe Tarihinden Kesitler
- Hayatın Anlamı
- Aşkın Metafiziği
- Fikirlerin Bilgisi Üzerine
- Eristik Diyalektik
- Akıl Sağlığı
- Ölümün Anlamı
- Din Üzerine
- İdeal ve Gerçek
- Seçkinlik ve Sıradanlık Üzerine
- Güzelin Metafiziği
- Okumaya ve Okumuşlara Dair
- Ölüm ve İçsel Doğamızın Yok Edilemezliği ile Olan İlişkisi
- İstencin Özgürlüğü Üzerine
- Merhamet
- Üniversiteler ve Felsefe
- Hiçliğin Mutlu Sessizliği - Aforizmalar
- Arthur Schopenhauer - Bir Filozofun Huzurunda
- Hukuk, Ahlak ve Siyaset Üzerine
- Hayatın Bilgeliği
- İsteme ve Tasarım Olarak Dünya
- Okumak Yazmak ve Düşünmek Üzerine
- Akıl Zayıflığı
- Varolmanın Acısı
- Aşk ve Cinnet
- Mantıksal Düşünce Doktrini
- Edebiyat Dersleri
- Parerga ile Paralipomena
- Arthur Schopenhauer - Toplu Eserler 2
- Arthur Schopenhauer - Toplu Eserler 1
- Kişilik Oluşumu ve Sorunları
- Yaşamın Bilgece Deneyimleri
- Aforizmalar
- Ruh Görme Üzerine
- Dünyanın Istırabı Üzerine
- İrade Felsefesi
- Mutlu Olma Sanatı
- Kötümserlik Üzerine
- Fikir Mimarları Dizisi 19
- On Women
- Müxtəlif Predmetlər Haqqında Düşüncələr
- The Horrors and Absurdities of Religion
- Yeterli Temel İlkesinin Dörtlü Kökü Üzerine
- Studies in Pessimism
- Parerga ve Paralipomena 2
- Seçme Yazılar
- Mutluluk Kendi Kendine Yetenlerindir
- Düşünceler
- Kadınlar ve Diğer Konular
- The Art of Literature
- Aklın Yolu
- Writings Of Schopenhauer On Various Themes, Vol. 1
- Aşkın Metafiziği
- Həyat Müdrikliyi Aforizmləri
- Cinsel Aşkın Metafiziği
- Metafizik İhtiyacı
- Doğadaki İsteme Üzerine
- Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar
- Kant Felsefesi Eleştirisi
Arthur Schopenhauer Alıntıları - Sözleri
- les grandes pensées viennent du coeur* Büyük düşünceler kalpten gelir. (Dünyanın Istırabı Üzerine)
- “Her şeyin niçin olduğunun bir temeli vardır.” (Yeterli Temel İlkesinin Dörtlü Kökü Üzerine)
- Güzelin nadiren yararlı olanla birleştiğini görürüz. Uzun ve narin ağaçlar meyve vermez, meyve ağaçları ufak tefek, bodur ve çirkindir... En güzel binalar, kullanışlı, işe yarar binalar değildir; bir tapınak barınacak bir mesken değildir. (Seçkinlik ve Sıradanlık Üzerine)
- Hafıza düşünülmüş bir şeyi düşünür. (Düşüncenin Çağrısı)
- Okumaksızın geçen boş zaman bir tür ölüm, insanın canlı canlı gömülmesidir(Seneca, 82) (Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine)
- Bir düşüncenin esas yaşamı sadece kelimelerin sınır noktasına varıncaya kadar sürer. Orada taşa dönüşür, donakalır ve hayatı sona erer, fakat hayvan ve bitki fosilleri gibi ölümsüzdürler. Geçirdikleri kısa yaşamları bir kristalin kesilme anına benzer. Çünkü düşüncemiz kelimeleri bulduğu andan itibaren içtenliğini kaybettiği gibi ciddi olmaktan da çıkar. Başkaları için varolmaya başladığı andan itibaren içimizde yaşamaya devam etmesi son bulur, tıpkı bir bebeğin annesinden kopup kendi benliğine adım atmaya başlaması gibi. Şairin de dediği gibi: "Beni itirazla şaşırtmayın! İnsan konuşmaya başladığı anda yanılmaya da başlar." (Edebiyat Dersleri)
- Dünya cehennemin ta kendisidir ve insanlar da bir yandan zulüm gören ruhlar, öte yandan cehennemdeki şeytanlardır (Dünyanın Istırabı Üzerine)
- Dar kafalılık ve ahmaklık her zaman ve her yerde, bütün durum ve koşullarda, anlayıştan, zekâdan ve yetenekten nefret ettiği kadar şu dünyada başka hiçbir şeyden böylesine içten ve yürekten nefret etmez. (Üniversiteler ve Felsefe)
- Kendisinin görgül karakterine dair edindiği kesin bilgi kişiye edinilmiş karakter denilen şeyi sağlar. O kişi iyi ya da kötü kendi özelliklerini ve bu yüzden kendisine ne için inanıp inanamayacağı ya da kendisinden ne beklenip beklenemeyeceğini kesinlikle bilir. Görgül karakteri sayesinde önceden sadece doğallıkla oynadığı rolünü artık artistik ve yöntemli bir şekilde ciddiyet ve kayrayla, söylendiği gibi karakterine hiç vefasızlık etmeden oynar. Kişi ne zaman karakterine sadık kalmazsa kendisi hakkında yanılır. (İstencin Özgürlüğü Üzerine)
- Doyum dilenciye atılan sadaka gibidir, sadaka onu bugün canlı tutar, böylece onun sefaleti yarına uzatılabilir. (İsteme ve Tasarım Olarak Dünya)
- “Yaptığımız her eylemde ilk önce “İnsanlar ne der?” diye düşünmekteyiz. Hayat sıkıntılarının neredeyse yarısı sırf bu yüzden oluşmaktadır.” (Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar)
- Keder içerisinde neşe, neşe içerisinde keder. (Seçkinlik ve Sıradanlık Üzerine)
- Hayat. hayat ismiyle anılır, ama gerçekte ölümdür o. (Hayatın Anlamı)
- Voltaire “Saadet sadece bir rüyadan ibarettir.” der ve ekler:Sinekler örümcekler tarafından,insanlarsa acılar tarafından yenilmek üzere vardırlar. (Merhamet)
- Kavrayışı bir suç, doğumu bir ceza, yaşamı bir iş ve ölümü de bir gereklilik olan bir insan, kendisiyle nasıl gurur duyabilir ki? (İnsan Doğası Üzerine)
- Çünkü her nesne gölge verir; her cisim kesinlikle özgül ağırlığına karşılık gelen bir ağırlıkla düşer... (Ruh Görme Üzerine)
- Hayal gücü mahsulü olan her eser işkenceler içerisindeki insan yüreğinin kasılmalarını ve çırpınmalarını seyrettiğimiz bir gösteri kutusudur. (Hayatın Anlamı)
- Zihinsel bir uğraşı içermeyen boş zaman ölümdür ve diri diri gömülmektir." (Aforizmalar)
- Felsefe, sığınılacak bir limandan çok çıkılan bir yolculuğa benzer. (Yeterli Temel İlkesinin Dörtlü Kökü Üzerine)
- Bu sıkılma hali varoluşun kendi içinde değersiz olduğunun dolaysız bir kanıtıdır, çünkü sıkılma hali varoluşun boşluğunu algılamaktan başka bir şey değildir. (Dünyanın Istırabı Üzerine)