diorex
life
Dedas

Bir Aktör Hazırlanıyor - Konstantin Stanislavski Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Bir Aktör Hazırlanıyor kimin eseri? Bir Aktör Hazırlanıyor kitabının yazarı kimdir? Bir Aktör Hazırlanıyor konusu ve anafikri nedir? Bir Aktör Hazırlanıyor kitabı ne anlatıyor? Bir Aktör Hazırlanıyor PDF indirme linki var mı? Bir Aktör Hazırlanıyor kitabının yazarı Konstantin Stanislavski kimdir? İşte Bir Aktör Hazırlanıyor kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 03.06.2022 08:00
Bir Aktör Hazırlanıyor - Konstantin Stanislavski Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Konstantin Stanislavski

Çevirmen: Didem Evin

Yayın Evi: Pozitif Yayınları

İSBN: 978-605-5514-96-9

Sayfa Sayısı: 351

Bir Aktör Hazırlanıyor Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Stanislavski'nin sahne sanatları konusundaki dehasını konuşturduğu bu kitap, adeta bir öğrenci anlatımıyla iç sesinize kulak vermenize ve korkularınızı bir bir yenmenize yardımcı olacak.

En başından, yani sıfır noktasından sahneye çıkana kadarki süreçte her türlü bilgi için sırtınızı dayayabileceğiniz bir destek arıyorsanız, "Bir Aktör Hazırlanıyor" sizin için paha biçilemez bir kaynak.

(Tanıtım Bülteninden)

Bir Aktör Hazırlanıyor Alıntıları - Sözleri

  • Dış görünüşlerine niçin bu kadar özel bir ilgi gösterirler? Niçin ruhlarını da giydirip kuşatarak makyajlamazlar?
  • Sahnenin, oyuncuları, doğal, insanoğluna özgü uyarlamalardan uzaklaştırıp, basmakalıp, yapmacık yollara itme eğilimi vardır. Bu eğilime karşın var gücümüzle savaşıp onu tiyatrodan söküp atmamız gerekir.
  • Ne kararlı olmak için kararlı olun ne de bir şeyi sadece istemiş olmak için isteyin.
  • Yaratma isteyeni uyandırmak çok güç, öldürmek ise son derece kolaydır.
  • Acılar imgesel de olsa iz bırakmaktadır.
  • "İşte bu yüzden: Sahne üzerinde yaptığınız her hareket, söylediğiniz her söz, hayal gücünüzün ürünleri olarak belirir. Eğer herhangi bir tümceyi, herhangi bir hareketi, kim olduğunuzu, nereden geldiğinizi, niçin, ne istediğinizi, nereye gideceğinizi, oraya gidince ne yapacağınızı tastamam bilmeden, mekanik bir biçimde söyler ya da yaparsanız, hayal kurma yetisinden yoksun olarak oynuyorsunuz demektir. O zaman oynadığınız şey ister uzun olsun, ister kısa gerçek olmayacaktır. Sizde kurulu bir makineden bir robottan öteye geçemeyeceksiniz."
  • Önce engelleri bulup ortaya çıkarmayı, sonra da onları aşmayı öğrenmelisiniz.
  • Tiyatroda bilmek, hissetmektir.
  • Seyircisiz oyun oynamak akustiği olmayan bir sahnede şarkı söylemek gibidir. Duygu paylaşımcısı bir seyirci topluluğu önünde oynamak ise akustiği kusursuz bir odada şarkı söylemeye benzer. Seyirci bizim için psikolojik açıdan akustik demektir. Bizden aldığı canlı, insani coşkuları bize geri verir.
  • Tümüyle yanlış veya doğru ilişki yoktur. Oyuncuların çalışmaları bu ikisinin karışımından oluşur; çalışmada hem iyi hem de kötü anlar vardır.
  • oysa kendinizi sergilemek sizi sanatı yaşama gayesinden koparır.
  • Duygularım sadece bana aittir, her şey kendi hayal gücümün ürünüdür.
  • Mıknatıs tarafından büyük bir güçle çekilen bir demir parçası gibi...
  • Olağan, sürekli çizgi yer yer kesintileri olan çizgidir.

Bir Aktör Hazırlanıyor İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Sahne sanatlarına ilgim ve saygım bitmez. Sahnedeki o heyecan ve gururun tarifi olamaz bence. Spot ışıklarının ve seyircilerin seni takip ettiği bir yerde, bambaşka bir rolle, bir karakterle var olmak.. anlatılmaz yaşanır denilen cinsten bir olay.. Hem bir kitapsever hem de bir sanatsever olarak bu kitabın tam benlik bir kitap olduğunu düşündüm alırken. Bana çok şey katacak, bana yok gösterecek bir yol arkadaşı bir nevi. Okudukça keşke oyun sergilemeden önce okusaydım dedim kaç defa, belki daha çok konsantre olurdum ve daha başarılı olurdum dedim. Her neyse, başka roller ve karakterler için kılavuzum elimde artık..:)) “Bir Aktör Hazırlanıyor” gerçekten ders kitabı niteliğinde. Anlatım pratik ve teorik olarak güçlendirilmiş. Biraz derinlere inilmiş, bilinçaltıyla ilişkilendirilmiş. Birkaç(!) tane de not aldım tabi, arada bakıp hatırlamak maksadıyla..:) : - Sahnede meydana gelen her şey bir amaca hizmet etmelidir. - Sahnedeyken oynamak şarttır, ya dışa ya da içe doğru. - Sahnedeyken hiçbir koşulda, rol olsun diye içinizde hemen bir his uyandıracak bir eylem olamaz. Herhangi bir eylemi seçerken, hisleri de tinsel içeriği de bir tarafa bırakın. İçinizde doğan bu hislerin hepsi, daha önce meydana gelmiş bir şeyin sonucudur. Bütün dikkatinizi, daha önce meydana gelmiş olan şeyde yoğunlaştırın. Gerisi nasılsa kendiliğinden gelir. - Tiyatroda her türlü eylemin mutlaka bir içsel gerekçeye; mantıklı, tutarlı ve gerçek bir gerekçeye dayanması gerekir. - Eğer eylemleriniz bir kaldıraç vazifesi görürse, bizi gündelik dünyadan çıkartıp, hayaller alemine götürecektir. - Eğer kelimesinde içsel ve gerçeğe dayalı bir canlılık söz konusudur ve bu etkinin de doğal yolla gerçekleştiği gözlenir. - Eğer kalıbı bunun dışında, sanatın başka bir temel prensibini hayata geçirmemize katkıda bulunur: ‘bilinçli teknik vasıtasıyla bilinçdışı yaratıcılık.’ - Puşkin’in bir metninde yazan bir cümle: Duyguların içtenliği, belirli koşullarda doğru görünen hisler.(verili koşullar: oyunun hikâyesi, oyunda geçen olaylar, oyunun dönemi, eylemlerin zamanı ve yeri, hayat koşulları, oyuncuların ve yönetmenin yorumları, mizansen, yapım, setler, kostümler, donatım, ışıklandırma ve ses efektleri. Bir oyuncunun rolünü yaratırken dikkate alması gereken etkenlerin tümüdür.) - Oyuncu eyleme geçme dürtüsünü hem fiziksel hem de zihinsel düzlemde içinde hissetmelidir. - Canlı bir amaç ve gerçek bir eylem (oyuncunun hakikaten inanıyor olabileceği belirli koşullara temellendiği müddetçe gerçek ya da hayali olabilecek bu eylemler), doğayı doğal olarak ve bilinçdışının etkisiyle harekete geçirir. Kaslarımızı tam anlamıyla kontrol edip, onları düzgün biçimde gerdirecek ya da gevşetecek şey sadece ve sadece doğadır. - Sıradan hayatın içerisinde pek umursamadığımız kusurlar, sahne ışıklarının aydınlığında hemen gözle görülür hale geliyor ve seyircinin zihnine işliyorlar. - Hiçbir zaman bir oyunu gereksiz yere fazla bölümlemeyin, detayları rehber edinmeyin. Üzerinde iyi çalışılmış ve en ufak detaylarına kadar içi doldurulmuş büyük dilimler oluşturmak suretiyle rotanızı belirleyin. - Her amaç kendi bağrında eylem tohumu barındırmalıdır. - 1) Amaçlarınız sahne ışıklarının kendi tarafınınızda olmalıdır. Seyircilerde değil, diğer oyunculara yönelik olmalıdır. - 2) Amaçlarınız şahsî nitelik taşımalı, ama buna rağmen portresini çizmekte olduğunuz karakterin amaçlarına benzemelidir. - 3) Amaçlarınız yaratıcı ve sanatsal nitelikte olmalıdır, çünkü onların işlevi sanatımızın esas amacını (bir insan ruhunu yaratmak ve onu sanatsal bir form içerisinde yorumlamak) yerine getirmektir. - 4) Amaçlarınız ölü, yapmacık ya da teatral değil, gerçek, canlı ve insani nitelikte olmalıdır. - 5) Amaçlarınız gerçeğe o kadar uygun olmalıdır ki, siz kendiniz, sizinle beraber sahnede bulunan oyuncular ve salondaki seyirciler topluluğu da onlara inanabilmelisiniz. - 6) Amaçlarınız kendinizin de ilgisini çekecek ve sizi heyecanlandıracak nitelik taşımalıdır. - 7) Amaçlarınız, temsil ettiğiniz rol açısından etik olmalı, kesin bir nitelik taşımalıdır. Amaçlarınızda hiçbir belirsizliğe meydan verilmemeli, rolünüzün dokusuyla tam bir uyuşma içinde olmalıdır. - 8) Amaçlarınız, rolünüzün içsel yapısına uygun bir değer ve içerik taşımalıdır. Sığ olmamalı ya da yüzeyde kalmamalıdır. - 9) Amaçlarınız aktif olmalı, rolünüzü durağanlığa itmeyip, bilakis, ileriye götürmelidir. - Kendiliğinden duygu patlamalarının beklenmedik olma özelliği, karşı konulamaz ve etkileyici bir gücü temsil eder. Bu meselenin en talihsiz tarafı, kendiliğinden duyguları kontrol edemeyişimizdir. - Yaygın olan izlenim, bir yönetmenim dekor, aydınlatma, ses efektleri ve diğer aksesuarlar gibi maddi araçlarının hepsini, seyirciyi etkilemek amacıyla kullandığı şeklindedir. Oysa gerçek bunun tam tersidir. Biz bu araçları daha ziyade, oyuncular üzerindeki etkilerinden dolayı kullanırız. Biz yönetmenler, oyuncuların sahnede dikkatlerini yoğunlaştırmalarını kolaylaştırmak için akla gelebilecek her yol ve yönteme başvururuz. - Oyuncu , yalnızca büyük şehirlerdeki hayatın nasıl sürdüğünü değil, taşra kasabalarında, ücra köşelerde, fabrikalarda ve dünyanın başka kültürel merkezlerinde neler olup bittiğini de iyi takip etmelidir. Etrafını kuşatan insanların, hem ülke içindeki hem de ülke dışındaki başka toplulukların çeşitli kesimlerinin hayatları ve psikolojilerini iyi incelemelidir. - Bir oyuncu yalnızca kendi çağının hayatını değil, geçmiş ve gelecek çağların hayatlarını da yaratır. - Oyuncunun tek amacı, repliklerinin anlaşılmasını sağlamak olmamalıdır. Oyuncunun asıl yapması gereken, seyircilerin kendisinin söyledikleriyle içsel bir ilişki kurmuş olduğunu hissetmeleridir. Seyirciler oyuncunun kendi yaratıcı iradesi ve arzularını takip etmelidirler. - Hisleri zekâlarına üstün gelen oyuncular, Romeo ya da Othello’yu oynarken doğal olarak duygusal yanı vurgularlar. En güçlü yanları irade olan oyuncularsa Macbeth’i ya da Brand’ı oynadıklarında hırsı ya da fanatizmi gereğince öne çıkaramazlar. Üçüncü tip oyuncularsa, Hamlet ya da Nathan der Weise gibi bir rolün zihinsel yönlerini bilinçsizce, gerekli olandan daha fazla vurgularlar. - Seyircilerin oluşturduğu kalabalık oyuncuyu ezer ve korkutur, ancak aynı zamanda gerçek yaratıcı enerjisini açığa çıkarır. Kalabalıklar büyük bir duygusal sıcaklık yayarken, oyuncunun kendisine ve eserine inanmasını sağlar. - Salvini şöyle demiş:’Bir oyuncu sahnede yaşar, ağlar ve güler; bu hareketleri yaparken, kendi gözyaşları ve gülümsemelerini de takip ediyordur. İşte, oyuncunun asıl sanatını oluşturan şey, hayat işe oyunculuk arasındaki bu denge, bu ikili işlevdir.’ - “Dostoyevski ömrü boyunca Tanrı’yı aramasının sonucunda Karamazov Kardeşler’i kaleme almak zorunda kaldı. Tolstoy bütün ömrünü kendini kusursuzlaştırma mücadelesine adadı. Anton Çehov burjuva hayatının bayağılıyla boğuştu ve bu konu onun edebi eserlerinin büyük çoğunluğunun leitmotifi oldu.” - Üstün amacınızı ve bütünsel eylem akışınızı her şeyin üstünde tutun. Ana tamaya yabancı kalan bütün dışsal eğilimlerle amaçlardan uzak durun. - Sahnedeyken bizler gerçekliklerin duygusal hafızalarımızda kalan izlerine göre hareket ederiz. Sahne sanatları ile ilgilenen okurlara tavsiyemdir. Keyifli okumalar:) Not: Okuyacak olanların not almalarını da tavsiye ederim, gerçekten çok işe yarayacak bilgiler çünkü. (Yazgı Yurdaarmağan)

Baş Ucu Kitabı.: Bir sene boyunca sindire sindire, mümkün olduğunca öğrendiklerimi sahneye aktararak okudum kitabı. Bir roman olduğunu göz önünde bulundurursak edebi açıdan pek de bir şey kazandırmaz bu kitap. Ancak bir oyuncunun baş ucu kitabı olarak düşünürsek bu metodu seven her oyuncu için kutsaldır bu kitap. Kitapta en etkilendiğim söz ile incelememi bitireceğim: "İyi bir oyuncu olmak istiyorsanız, her zaman öğrenci kalmalısınız." (Mustafa Merthan Merdoğlu)

Bir tiyatrocu ve sanatsever olarak elimden geldiğince her tiyatro türünü ve kuramını araştırmaya çalışıyorum. Bu ise “ bu benim hissettiğim ve yapmaya çalıştığım şey” dediğim bir kuram.. aslında hayatın içindeki şeyleri oynamamaya,taklit etmekten ziyade daha çok hissetmeye ve gerçekten yaşamaya dayalı oldugunu gösteriyor. Hoca öğrenci sohbeti gibi alınan notlar ile yazılmış, düşündürücü, düşündürürken eğiten bir yol gösterici diyebilirim.... (Aziz Can Fener)

Bir Aktör Hazırlanıyor PDF indirme linki var mı?

Konstantin Stanislavski - Bir Aktör Hazırlanıyor kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Bir Aktör Hazırlanıyor PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Konstantin Stanislavski Kimdir?

Konstantin Sergeyevic Alekseyev Stanislavski (Rusça: Константин Сергеевич Станиславский; 5 Ocak 1863 – 7 Ağustos 1938) Rus tiyatro oyuncusu, yönetmen.

1877'de amatör olarak oyunculuğa başladı. F. P. Komisarjevski’nin yönetimi altında vodvillerde, operetlerde, dramlarda ve komedilerde oynadı. 1898 yılında Vladimir İvanoviç Nemiroviç-Dançenko ile birlikte “Moskova Sanat Topluluğu”nu kurdu. Çehov’un yapıtlarını sahneleyerek büyük ün kazandı. 1938 yılında hayata gözlerini kapadı.

Büyük Rus devrimi ve öncesi önemli bir tiyatro yönetmenidir. Devrimden önce gerçekçilik akımını benimseyip, daha sonra Toplumcu gerçekçi akıma yönelmiştir. Sanat Yaşamım adlı kitabında anılarını anlatır.

Nemirovic Dancenko ile birlikte kurdukları "Moskova Sanat Tiyatrosu"; Rus tiyatrosunun bir adım öne çıkmasını sağlar. Psiko-realist oyunculuk kavramını ortaya atan ilk kişidir. Çehov'un oyunlarını klasik tarzların dışına çıkarak yönetti. Doğu tiyatrosunun gösterişinden etkilenen Bertolt Brecht'in oyunculuk yöntemi üzerine Epik Tiyatroyu geliştirdiği bilinir.

Türkçeye çevrilmiş kitapları

Bir Aktör Hazırlanıyor

Bir Karakter Yaratmak

Bir Rol Yaratmak

Sanat Yaşamım

Konstantin Stanislavski Kitapları - Eserleri

  • Bir Aktör Hazırlanıyor
  • Bir Karakter Yaratmak
  • Bir Rol Yaratmak
  • Oyuncunun El Kitabı
  • Bir Karakter Yaratmak
  • Sanat Yaşamım
  • Anton Çehov ve Oyunları Üstüne

Konstantin Stanislavski Alıntıları - Sözleri

  • Dış görünüşlerine niçin bu kadar özel bir ilgi gösterirler? Niçin ruhlarını da giydirip kuşatarak makyajlamazlar? (Bir Aktör Hazırlanıyor)
  • "İleride Stanislavski Sistemi diye anılacak olan içsel gerçeği sahne sanatına kazandıran Çehov'dur; bu sisteme Çehov'dan geçilerek yaklaşılmalıdır ya da Çehov'a ulaşmak için bu sistemden geçilmelidir." (Sanat Yaşamım)
  • "İleride Stanislavski Sistemi diye anılacak olan içsel gerçeği sahne sanatına kazandıran Çehov'dur; bu sisteme Çehov'dan geçilerek yaklaşılmalıdır ya da Çehov'a ulaşmak için bu sistemden geçilmelidir." (Sanat Yaşamım)
  • Sanat, güzellik ve asalet katar; güzel ve asil olan şeyler de cazibenin gücüne sahiptir. (Sanat Yaşamım)
  • "Sahnede her parlayan altın değildir, ayrıca parlamakla da altın olunmaz." (Sanat Yaşamım)
  • Sahnenin, oyuncuları, doğal, insanoğluna özgü uyarlamalardan uzaklaştırıp, basmakalıp, yapmacık yollara itme eğilimi vardır. Bu eğilime karşın var gücümüzle savaşıp onu tiyatrodan söküp atmamız gerekir. (Bir Aktör Hazırlanıyor)
  • "biz, sözcüklerin altında gizleneni yaşama kavuştururuz; biz kendi düşüncelerimizi yazarın satırları içine yerleştiririz; (Bir Rol Yaratmak)
  • "En güçlü olandır yalnız kalan." (Sanat Yaşamım)
  • Duymak, söylenileni görmek, konuşmaksa zihinsel imgeler çizmektir. (Bir Karakter Yaratmak)
  • "Oyuncunun biricik kaygısı, sanatlı eylem yaratmaktır." (Sanat Yaşamım)
  • Önce engelleri bulup ortaya çıkarmayı, sonra da onları aşmayı öğrenmelisiniz. (Bir Aktör Hazırlanıyor)
  • Harfleri birbiri içine geçmiş bir kelime, bana göre, burnu içeri göçmüş bir surat gibidir. Son harfleri yutulmuş bir kelime, uzuvlarından biri eksik olan bir insana benzer. (Bir Karakter Yaratmak)
  • Tiyatroda bilmek, hissetmektir. (Bir Aktör Hazırlanıyor)
  • "Sahnede her parlayan altın değildir, ayrıca parlamakla da altın olunmaz." (Sanat Yaşamım)
  • Eğer ünlü harfler bir nehirse, ünsüz harfler de o nehrin kıtılarıdır ve sel baskını olmasını istemiyorsak kıyıları güçlendirmemiz elzemdir. (Bir Karakter Yaratmak)
  • oysa kendinizi sergilemek sizi sanatı yaşama gayesinden koparır. (Bir Aktör Hazırlanıyor)
  • Bir kelime bile tek başına bir insanın beş duyusunu birden uyarabilir. (Bir Karakter Yaratmak)
  • Tümüyle yanlış veya doğru ilişki yoktur. Oyuncuların çalışmaları bu ikisinin karışımından oluşur; çalışmada hem iyi hem de kötü anlar vardır. (Bir Aktör Hazırlanıyor)
  • "Oyuncunun biricik kaygısı, sanatlı eylem yaratmaktır." (Sanat Yaşamım)
  • Günlük hayatta nasıl dinleyeceğimizi biliriz çünkü konuşulan şeye ya ilgi duyarız ya da söylenenleri duymaya ihtiyacımız vardır. (Bir Karakter Yaratmak)

Yorum Yaz