Bir Düş İçin Ağıt - Hubert Selby Jr. Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Bir Düş İçin Ağıt kimin eseri? Bir Düş İçin Ağıt kitabının yazarı kimdir? Bir Düş İçin Ağıt konusu ve anafikri nedir? Bir Düş İçin Ağıt kitabı ne anlatıyor? Bir Düş İçin Ağıt PDF indirme linki var mı? Bir Düş İçin Ağıt kitabının yazarı Hubert Selby Jr. kimdir? İşte Bir Düş İçin Ağıt kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Hubert Selby Jr.
Çevirmen: N. Can Kantarcı
Orijinal Adı: Requiem For A Dream
Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları
İSBN: 9789755395814
Sayfa Sayısı: 298
Bir Düş İçin Ağıt Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Brooklyn'e Son Çıkış adlı kült kitabın yazarı Hubert Selby Jr. bu kitabında yine, kendi dünyasına ait yeraltı insanlarının; kaybolmuşların, baştan çıkarılmışların, vicdansızların, insafsızların hayatına sokuyor bizi. O müthiş sevgi, bağışlayıcılık ve şefkatiyle yine insani olmayanı insanileştirerek...
Bir Düş İçin Ağıt dört insanın uğradığı yıkımın izini sürüyor; üçü genç biri yaşlı. Brooklyn'in yoksul mahallelerinden birinde, Coney Island'da, yalnız yaşayan bir dul olan Sara Goldfarb'ın en büyük hayali zayıflayıp bir TV şovuna çıkmaktır. Keş oğlu Harry ise kısa yoldan köşeyi dönmek için, kız arkadaşı Marion ve kankası Tyrone'la birlikte bir uyuşturucu işi tezgâhlamaktadır. Parlak bir gelecek beklentisiyle kendinden geçmiş dörtlüye kalırsa, yaşadıkları anlık aksilikler gelip geçici yol kazalarıdır. İşler günbegün daha da kötüye giderken, aslında kendi uğursuz kâbuslarını yarattıklarını kabul etmek yerine, bağımlılıklarının açtığı dehşet çukuruna daha da gömülürler...
Filme de çekilen ve büyük bir hayran kitlesi oluşturan Bir Düş İçin Ağıt sevgi üzerine bir kitap. Daha doğrusu, işler yolunda gitmezse sevgiye ve sevgililere ne olacağı üzerine. Kelimeler sayfaları yakıp geçerken, hayatın getirdiklerini yaşamak yerine, hep bir düşü yaşamayı seçtiğinizi fark edecek ve bu okuma deneyimini asla ama asla unutmayacaksınız.
Bir Düş İçin Ağıt Alıntıları - Sözleri
- "Bazı insanların gerçekler karşısında nasıl da bu kadar kör olabildiklerine inanasım gelmiyo. Olay gözlerinin önünde ve görmüyorlar. İnanamıyorum ya!"
- "Zaman uçar gider. Bazen de hiç kıpırdamadan duruyor gibi. Sanki bir çantanın içindeymişsin ve dışarı çıkamıyosun, birisi sana sürekli her şey zamanla daha iyi olacak diyip duruyor ama öte yandan zaman istifini bile bozmuyo ve sana ve acına gülüyo gibi."
- Müziği dinlerken, her biri kendine göre işitiyordu şarkıları; kendilerini rahatlamış ve müziğin bir parçası, birbirlerinin bir parçası, neredeyse dünyanın bir parçası gibi hissediyorlardı.
- "Bi tadımlık aldım mı her şey düzeliverecek..."
- Müziği dinlerken, her biri kendine göre işitiyordu şarkıları;kendilerini rahatlamış ve müziğin bir parçası, birbirlerinin bir parçası, neredeyse dünyanın bir parçası gibi hissediyorlardı.
- "Herkesin yaşamında kader ve acı var; ama arada sırada insanın kalbindeki yalnızlığı eriten bir ışık huzmesi çıkagelir ve sıcak bir çorba gibi, yumuşak bir yatak gibi, huzur verir insana."
- Herkesin yaşamında kader ve acı var; ama arada sırada insanın kalbindeki yalnızlığı eriten bir ışık huzmesi çıkagelir ve sıcak bir çorba gibi, yumuşak bir yatak gibi, huzur verir insana...
- Herkesin yaşamında kader ve acı var; ama arada sırada insanın kalbindeki yalnızlığı eriten bir ışık huzmesi çıkagelir ve sıcak bir çorba gibi, yumuşak bir yatak gibi, huzur verir insana... Bir Düş İçin Ağıt Hubert Selby Jr. sayfa 97
Bir Düş İçin Ağıt İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bir Düş İçin Ağıt: Bazen öyle anlar olur ki, kelimelerin tükendiğini hissedersin. Şu an o anlardan birini yaşıyorum. Çünkü bu kitap hakkında neler yazabilirim ki? Ya da neler saçmalayabilirim demek daha mı doğru olur? Kitabın ismi "Bir Düş İçin Ağıt" ne kadar da niyetini belli eden bir isim ya da ne kadar da sonu belli olan bir kitap... Ama ben bu kitabın ilk sayfasını açtığımdan beri zaten bir kabustaydım. Bazen derler ya; "Ben bu filmi daha önce görmüştüm" evet ben de bu kitabın filmini daha önce görmüştüm ve kitabı okurken kafamın içinde canlandı dört hayatın tüm güzel düşleri ya da tüm iğrenç işleri. Ne uğruna? Bir düş uğruna veya bir hiç uğruna. Kitabın konusuna inmeyeceğim fakat psikolojisine ve midesine güvenen herkese şiddetle önerdiğim bir kitap. Yeraltı edebiyatı olduğu için bazı müstehcen kısımlar olduğunu size hatırlatmak isterim. Kitabı okuduktan sonra filmini de izlemenizi tavsiye ederim. Film 10/10 Kitap 9/10 (Halil Vural)
Filmini izlediğimde uzun süre etkisinde kalmıştım, kitabının da olduğunu öğrendiğimde kısa zamanda okunacaklar listeme ekledim ve dürüstçe söylemek isterim ki okuduktan sonra da asla pişman olmayacaksınız. Kitabın ana teması uyuşturucu gibi dursa da uyuşturucu daha çok anlatının amacı değil aracıdır. Sevgi eksikliğinin ve çaresizliğin okuduğum en güzel tasvirlerinden biriydi. Uyuşturucu maddesine ihtiyaç duymadan da bir şeylerle uyuşturulduğumuz şu dünyada; git gide nasıl dejenere olduğumuz ve ahlaki değerler yerine sadece hazdan oluşan hayvani kanunları nasıl tercih ettiğimiz anlatılmış --OLASI SPOİLER-- Kitaptaki karakterlerin ortak paydası sevilmeme, kabul görmeme ve bundan doğan eksiklik sonucunda herhangi bir şeye sığınma isteği. Farkındalığı olan güzel, zengin bir karakter olan Marion'un da dibi görmeyi tercih etmesi olayın fakirlik, zenginlik, eziklikle değil de sadece sevgiyle ilgili olduğuna dikkat çekmiş. Ayrıca karakterlerin zaman zaman dışlandığı toplumdan ayrı bir şekilde uyuşarak kendilerini mutlu olduğuna inandırmalarından sonra aynı toplumla birtakım gelecek hayalleriyle mutlu olmaları karakterlerin içindeki iç çatışmayı da ortaya çıkarmış. Sara ile Harry'nin iletişimsizliği ve eninde sonunda aynı bok çukurunda aynı nedenlerden ötürü boğulması beni çok etkiledi. Sara yaşlı başlı televizyon izlerken konuşan, sürekli yakınan oldukça gerçekçi bir karakterdi ama televizyon aracılığıyla popülerlik fetişinin de nüfus ettiği bir birey olarak alkışlanmak, pohpohlanmak ve bir yerde fiziksel olarak varlığını kanıtlamayı tercih etmesiyle sonunun dibi görmek olduğu aşikardı. Bu kitap bana dışarıdaki normal insanların serserilerden, dışarıdaki serserilerin ise evimizin içindeki normal insanlardan özünde bir farkının olmadığını anımsattı. O yüzden, sevin sevilin ve hayatın kendisini tercih edin bir ''düşün'' yansımasını değil. (Elif)
Bir Düş İçin Ağıt: Hayatı, sistemi,kendimizi ve sistem içindeki yok oluşumuzu sorgulamamıza neden olacak bir kitap. Çaresizliğin hayatımızdaki yeri nedir? Umutlar, hayaller, beklentiler ve ardından gelen yıkıntılar... Ne uğruna savaşıyoruz? Sevgi eksikliğini ve iletişimsizliği ne ile tamamlamaya çalışıyoruz? İç dünyamızdaki serzenişi dış dünyamızla nasıl birleştiriyoruz? Mutluluğu nerede arıyoruz? Peki bulduğumuzu sandığımız şey gerçek mutluluk mu yoksa sadece bir düş mü? Hiç mi ? (şule)
Bir Düş İçin Ağıt PDF indirme linki var mı?
Hubert Selby Jr. - Bir Düş İçin Ağıt kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Bir Düş İçin Ağıt PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Hubert Selby Jr. Kimdir?
23 Temmuz 1928 tarihinde New York, Brooklyn’de doğan yazar erken yaşta okulu bırakıp çalışmaya başlamış ancak yakalandığı verem onu eve ve yatağa başlamıştır. 1964 yılında, birbiriyle bağlantılı hikâyelerden oluşan ilk romanı Last Exit to Brooklyn [Brooklyn’e Son Çıkış, Çev. Can Kantarcı, Ayrıntı Yay., 2009] övgüler kadar tepkilerle de karşılanır. Kitap İngiltere’de ve İtalya’da yasaklanır. 1967’de Los Angeles’e taşınan Selby 1971’de ikinci romanı Room’u yayımlatır. Hem Brooklyn’e Son Çıkış hem de Requiem for a Dream adlı romanı filme çekilir ve büyük övgüler alır. Yazarın The Demon, Song of the Silent Snow ve The Willow Tree adlı üç romanı daha vardır ve bütün romanları Ayrıntı Yayınları programına alınmıştır. Hubert Selby Jr. 26 Nisan 2004’te California’da yaşamını yitirmiştir.
Hubert Selby Jr. Kitapları - Eserleri
- Bir Düş İçin Ağıt
- Bekleme Dönemi
- Brooklyn'e Son Çıkış
- Hücre
- İblis
Hubert Selby Jr. Alıntıları - Sözleri
- Bilmez misin ki güzellik, bakanın gözündedir. (Hücre)
- Paran varsa duruşmaya çıkmana bile gerek yok. İyi bir avukatın olduğunu bilseler zaten şu ufacık davayı mahkemeye götürmeye tenezzül etmezler. (Hücre)
- Hükümet olabildiğince çok sayıda tüketici istiyor. Insanların neden hükümeti havaya uçurmak istediğini anlayabiliyorum. Bütün o adi küçük pislikler. Tanrım, beni acayip sinir ediyorlar. Bu sülükleri vurmak yetmez. Bu kan emicileri boğmanız gerek. Buna inanabiliyor musunuz? Ölü bir adamı ağır suç işlemekle itham ediyorlar. Bu piçleri vurmak isteseniz bile tüketici olmak zorundasınız. (Bekleme Dönemi)
- Bu 'Tanrının kutsal adamları' Tanrı adına milyonlarca insanı öldürüyor ama siz kendi hayatınıza acınası hayatınıza son veremiyorsunuz. (Bekleme Dönemi)
- Kilise zorbaları hayatınıza son verme hakkınızın olmadığını zira kendinizi yaratanın siz olmadığınızı, dolayısıyla da verdiği canı sadece tanrının alabileceğini söylüyor. Sizi sadece hayattayken kontrol etmeyi istemekle kalmıyor, mezarınızda da size musallat olmak istiyorlar. Ne gülünç bir saçmalık. (Bekleme Dönemi)
- Müziği dinlerken, her biri kendine göre işitiyordu şarkıları; kendilerini rahatlamış ve müziğin bir parçası, birbirlerinin bir parçası, neredeyse dünyanın bir parçası gibi hissediyorlardı. (Bir Düş İçin Ağıt)
- Herkesin yaşamında kader ve acı var; ama arada sırada insanın kalbindeki yalnızlığı eriten bir ışık huzmesi çıkagelir ve sıcak bir çorba gibi, yumuşak bir yatak gibi, huzur verir insana... (Bir Düş İçin Ağıt)
- . Bazen, içimizde o kadar korkunç ve korkunç bir şey olduğundan mutlak bir kesinliğe sahibiz ki, eğer onu ararsak ona bakmaya devam edemeyiz. Ama o iblisle yüz yüze gelmeye istekli olduğumuzda melekle yüzleşiriz. ... (Brooklyn'e Son Çıkış)
- Bütün dinlerin temelinin bir parçasıdır: meşrulaştırma. Arkadaşınız öldüğünde onun karısını kapmanız, bunu Tanrı adına yaptığınıza... ya da size bunu şeytanın yaptırdığına inandığınız sürece meşrulaştırılabilir. Ikisi de olur. (Bekleme Dönemi)
- Müziği dinlerken, her biri kendine göre işitiyordu şarkıları;kendilerini rahatlamış ve müziğin bir parçası, birbirlerinin bir parçası, neredeyse dünyanın bir parçası gibi hissediyorlardı. (Bir Düş İçin Ağıt)
- Arandığı şey her ne yahut her kimse, bütün basınçların eşit ve kesintisiz olduğu yeri bulmak içindi... O yer çekimsiz, küçük bölgeyi bulmak için. Işığın var olmadığı. Zamanın var olmadığı. İhtiyaçlarla isteklerin var olmadığı. Karanlığın hiç var olmadığı. Öyle bir yer ki, hiç bir şeyin var olmadığı. Yokluğun bile. (Hücre)
- Sıradan bir insan, doğal olarak, varolan yasaların birçoğundan bihaberdir. Aslına bakılırsa kitaplarda öylece duran o kadar çok kanun var ki, bazıları yüzlerce yıllık; mesleğin içindekiler bile, buna kürsüleri ardındaki hakimler de dahil, bunların hepsini biliyor olamaz. (Hücre)
- ... sanki bu dünya çok harika bir yermiş de bu dünyadan ayrılmayı istemek için kafayı yemiş olmanız gerekiyormuş gibi. Ve onlar kim oluyor da bu iğrenç dünyadan bıktığım için bana deli olduğumu söylüyorlar? (Bekleme Dönemi)
- Kim ipler ki sizi. Evde kalmış tipsizler. Çocuklardan bu kadar nefret ediyorsanız ne demeye gelip okulda ders veriyorsunuz?.. (Hücre)
- Her şey kokuyor.O kadar fena kokuyor ki tadı ağzına geliyor.Tadı o kadar berbat ki kokusunu alabiliyorsun. (Hücre)
- Salak maketler için ter dökmek ayrı bir aptallıktı. Onca vakit harcarsın ve ne geçer eline? Maket uçak. Ne boktan iş! (Hücre)
- "Zaman uçar gider. Bazen de hiç kıpırdamadan duruyor gibi. Sanki bir çantanın içindeymişsin ve dışarı çıkamıyosun, birisi sana sürekli her şey zamanla daha iyi olacak diyip duruyor ama öte yandan zaman istifini bile bozmuyo ve sana ve acına gülüyo gibi." (Bir Düş İçin Ağıt)
- Olayı fazla kişiselleştirmek istemiyorum. Bunun için hiçbir neden yok. Beni boğduğu, ezdiği, ruhumu öldürmeye çalıştığı için bu dünyadan öcümü almanın sessiz, basit, tatmin edici bir yolunu arıyorum sadece. Ama ruhumu öldüremediler ve öldüremeyecekler. Yaklaştılar. Evet yaklaştılar… (Bekleme Dönemi)
- Bazen kendimi kimsesiz bir çocuk gibi hissediyorum. (Hücre)
- Müdafaa avukatı yavaşça doğrulup jüriye yönelmeden önce sanığın eline dokundu. Konuşmaya başlamadan önce yalnızca bir saniyeliğine duraksadı. Sanık için istediğim adalet değil merhamet. (Hücre)