diorex
Dedas

Bitmeyen Kavga - John Steinbeck Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Bitmeyen Kavga kimin eseri? Bitmeyen Kavga kitabının yazarı kimdir? Bitmeyen Kavga konusu ve anafikri nedir? Bitmeyen Kavga kitabı ne anlatıyor? Bitmeyen Kavga kitabının yazarı John Steinbeck kimdir? İşte Bitmeyen Kavga kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 05.02.2022 22:15
Bitmeyen Kavga - John Steinbeck Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: John Steinbeck

Çevirmen: Gün Zileli

Orijinal Adı: In Dubious Battle

Yayın Evi: Sel Yayınları

İSBN: 9789755707648

Sayfa Sayısı: 316

Bitmeyen Kavga Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Eserlerinde işçi sınıfının gündelik ilişkilerini, yaşam koşulları ve mücadelelerini, çağımızın toplumsal meselelerini tüm insani ayrıntılarıyla resmederek haklı ününe kavuşmuş olan John Steinbeck, büyük romanı Bitmeyen Kavga’da destansı bir direnişi konu alıyor. 

Son derece zor koşullarda yaşayan ve aldıkları ücretle karınlarını bile doyuramayan meyve toplayıcıları örgütlenerek ellerindeki yegâne silah olan greve başvururlar. Kapitalist toprak sahipleri ise mücadelenin yayılmasını engellemekte kararlıdır. Çok güçlü ve kendilerinden emindirler, işçilerin örgütlenmesini yeri gelirse kanla, yeri gelirse grev liderlerini satın alarak yıkmaya hazırdırlar, fakat hesaba katmadıkları bir unsur vardır. 

 

İnsanlığın bitmeyen kavgasını tüm gerçekliğiyle resmederek bir destana dönüştüren Steinbeck, kapitalist düzenin dayanaklarını derinden sarsan, kuşaklar boyunca başkaldıranlara esin kaynağı olan bir roman yaratırken mücadelenin açmazlarını da sergilemekten geri durmuyor.  

.

Bitmeyen Kavga Alıntıları - Sözleri

  • "İnsanları hemen sevme Jim. İnsanları sevmekle harcayacak zamanımız yok."
  • "Sarhoş gibisin, Jim. Neyin var?" "Bilmiyorum. Kendimi ölü gibi hissediyorum.
  • "Yüreğimi dağlıyorsun."
  • " Biliyor musun doktor, insanlar kendileri gibi konuşmayanlara kuşkuyla bakar."
  • Konuşmak hissetmektir. Nasıl hissediyorsam öyle konuşuyorum.
  • "Biliyor musun doktor, insanlar kendileri gibi konuşmayanlara kuşkuyla bakar."
  • İnsanlar açlıktan ölürken yiyeceklerin dökülmesine ve çürümeye terk edilmesine bir türlü akıl erdiremezdi.
  • Bazen insanlar ne kadar sefil duruma düşerse, o kadar sert bir mücadeleye girişir.
  • "İnan ki Jim, şiddet yoluyla sadece şiddeti inşa edebilirsin."
  • "Açlık içindeysek aldığımız ücretin ne önemi var ki?"
  • "Davaya inanmıyorum ama insanlara inanıyorum."
  • "Kavga ancak insanlar kendi kendilerini yönettiği ve emeğinin karşılığını aldığı zaman sona erer."
  • "Galiba yalnızım. Korkunç yalnız. Ne için olduğunu bilmeden tek başıma didiniyorum."
  • "Bende hiçbir şey yok," dedi Albert. "Ne fikir, ne para, hiçbir şey."
  • "Biraz daha yaşa o zaman anlarsın dünyanın kaç bucak olduğunu"

Bitmeyen Kavga İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Spoilersız.: Bitmeyen Kavga ne olabilir arkadaşlar? Yüzyıllardır devam eden ekmek kavgası işte. Başka neyin kavgasını edebilir emeği sömürülen insanlar. Haklarını almaya çalışan insanlar başka ne gibi ideolojileri benimseyebilir? Benimsemez çünkü tek dertleri emekleridir. ° İnsan gibi yaşayabildeydik yatağa aç giren insanlar olmayacaktı. Tüm hırslarımızı iktidara ve güce teslim etmeseydik i̇nsanlar haksız yere ölmeyecekti. Babasız kalmayacaktı evlatlar. Açlıktan ölmeyecekti insanlar. Kıyıya vurmayacaktı çocuklar. Dünya ilk insanlıktan bugüne kan dökmeye devam ediyor. Ve sanırım gezegen yok olmadığı müddetçe bu hırs, bu öfke, bu yıkım dürtüsüde yok olmayacak. ° NOT: Kitabı okumaya başlamadan önce okuma istatistikliklerine bakmayı seviyorum. Ve bu kitabın kadın okur sayısı çok azdı. Genelde kadınlar erkeklerden çok daha duyarlı olur aslında. Dikkatimi çekmişti. Hanımlar bu kitabı okuyun lütfen. Bizim sizlere her yolda olduğu gibi bu yolda da ihtiyacımız var. ° NOT2: Kitabı okurken, sonlara doğru geldiğimde şu mısralar geldi aklıma yazıverdim bir köşeye. Sizinle de paylaşayım dedim: "Oysa hepimize yeterdi bu dünya. Yaşamayı bilseydik. Oysa herkes tok yatabilirdi. Yemesini bilseydik. Oysa herkes sevgiyi hissedebilirdi. Sevmesini bilseydik." (Onur)

Gazap Ūzümleri'den sonra okuduğum Steinbeck romanı. Bence en iyi eseri. Çünkü okura her türlü bakış açısını veren bir eser yazmış Steinbeck. Benim gibi arada derede kalmış, ideolojiden çok insan yapısını göz önünde bulunduran insanlar Doktorun düşüncelerinde kendini buluyor. Yürekten komünizmi destekleyenler Mac oluyor hemen. Dava için her şeyin kullanılması gerektiğine, bazen polislerin ateş açmasını, grevcilerin vurulmasını bile istiyor ve bunu son derece normal buluyor. Çünkü tüm işçilerin kurtuluşu bir işçiye bağlıysa o işçinin gökyüzünü, sevdiği insanları görmesine gerek yok. Kurban edin gitsin. Mac bu fikre mantıken inansa da bazen duygularına yenilip hatalar yapıyor. Kitabın ana karakterinin Jim olmasının nedeni de Mac tarafından değerli görülmesinin sebebi de Jim'in tüm benliğiyle sorgulamadan davaya inanması. Jim'in kitabın sonuna doğru verdiği emirlerin acımasız boyutu onun neden değerli olduğunun en açık göstergesi. Biri dövülecekse dövülmeli, öldürülecekse öldürülmelidir. Davanın başarıya ulaşması her şeyden önemlidir. Jim'in dava hakkında kendine özgü bir fikri yoktur. Yüzlerce kitap okumuştur ancak kitapta davayla ilgili tek düşüncesi "tüm işçiler kurtarılmalı, kapitalist sermaye halkı mahvetti" gibi klon cümlelerden ibarettir. Jim, davaya inandığı için değil davaya hizmet ederken hissettiği huzur için kitap boyunca birçok acıya katlanır. Doktor sürekli Jim'in dinsel bir huşu içinde olduğunu söyler. Bunu söylemesinin nedeni, bir işi dinsel bütünlükle yapan insanların hissettiği yoğun duygularla insan doğasına aykırı hareketkerderde bulunmasıdır. Bu insanlar genellikle inandıkları şey için her şeyi yaparlar. Buna örnek olarak Alevler içinde kendini yakıp kılını bile kıpırdatmayan Budist rahip Thic Quanq Duc'ı veya Hasan Sabbah'ın korkusuz fedayilerini örnek gösterebiliriz. Zaten dikkatli okunursa Jim, Lisa'ya açılmasından çok süre geçmeden tuzağa düşürülüp ölür. Duyguları davanın dışında başka bir olguya kayınca, onu mekanikleştiren huzur yerini aşka bırakınca ölümü de kaçınılmaz olur. Grev kırıcılarını ne kadar dövmek istese de kendine hakim olduktan sonra Lisa'yla karşılaşması onun ölümüne sebep olur. Çok basit bir komploya kurban gitmesi de bu sebeptendir. Buradan komünist yoldaşların kendilerine neden evlilik ,çocuk, aşk gibi şeyleri yasakladıları anlaşılabilir ama bu konu uzar gider. Uzun lafın kısası sınıf çatışmasını çok iyi anlatan bir roman var elimizde. Kitap sonunda ne komünistleri ne de kapitalist toprak sahiplerini haklı buldum. Bir taraf aç karnını doyurmaya diğer tarafsa tok kalmaya çalışıyordu. İdeolojiler sadece birer maskeden ibaretti. İnsan aç kaldıkça diğer insanlara saldırıyor ve vicdanını rahatlatmak için ideolojiler üretiyor anlayacağınız. (K)

Kitabın Yazarı John Steinbeck Kimdir?

John Steinbeck, (27 Şubat 1902 - 20 Aralık 1968) ABD'li yazar.

27 Şubat 1902'de Amerika Birleşik Devletleri'nin Kaliforniya eyaleti Salinas kentinde doğdu. 20 Aralık 1968’de New York'ta yaşamını yitirdi. 1940 Pulitzer Ödülü ve 1962 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi gerçekçi roman-öykü yazarı.

Bir ırgat ailesinin çocuğudur. Babası Prusyalı, annesi ise İrlandalı göçmen bir aileye mensuptur. Yaşıtları gibi o da küçük yaşlarda çiftçilik yaptı. 1920-1926 arasında aralıklarla Stanford Üniversitesi'ne devam etti. Öğrenimini sürdürebilmek için duvarcılık, boyacılık, kapıcılık, eczacılık gibi işlerde çalıştı. Okulu bitiremedi. Öğrencilik yıllarında başladığı yazmayı sürdürdü. Irgatlık ve işçilik yaparken edindiği deneyimler, eserlerinde işçilerin yaşamlarını gerçekçi bir dile anlatmasına büyük katkı sağladı. İlk romanlarından başlayarak hep işçileri, yaşam koşullarını, ilişkilerini anlattı. İlk kitabı " Altın Kupa " (1929). 1936'da yayınlanan "Bitmeyen Kavga"da tarım işçilerinin grevi ve bu greve önderlik eden iki Marksisti anlattı. Amerikan çalışma sistemine keskin eleştiriler yöneltti. Üçüncü kitabı "Fareler ve İnsanlar" 1937'de yayınlandı. Bu kez iki göçmen işçi arasındaki garip ve karmaşık ilişkinin öyküsünü anlatıyordu. Kendisine "Pulitzer Ödülü" getiren ünlü romanı "Gazap Üzümleri" 1940'ta sinemaya aktarıldı. II. Dünya Savaşı yıllarında daha çok ideolojik eserler verdi. İzleyen yıllarda politikadan uzak, eğlendirici yanı ağır basan duygusal öğelerin de yer aldığı eserler ve senaryolar yazdı.1962'de edebiyata katkılarından dolayı Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü.

John Steinbeck Kitapları - Eserleri

  • Sardalye Sokağı
  • Fareler ve İnsanlar
  • Al Midilli
  • Altın Kupa
  • Ay Batarken
  • Bir Savaş Vardı

  • Bitmeyen Kavga
  • Cennet Çayırı
  • Gazap Üzümleri
  • İnci
  • Kaygılarımızın Kışı
  • Kısa Süren Saltanat
  • Tatlı Perşembe

  • Yukarı Mahalle
  • Alev
  • Bilinmeyen Bir Tanrıya
  • Cennetin Doğusu
  • Köpeğim Charley ile Amerika Yollarında
  • Uzun Vadi
  • Ak Bıldırcın

  • Ben Bir Devrimciyim
  • A Russian Journal
  • Mektuplarda Bir Yaşam
  • Çılgın Dünyadan Uzak
  • Kaçış
  • The Forgotten Village
  • Savaş Üzerine Mektuplar

  • Asiler Otobüsü
  • Krizantemler
  • Bir Numaralı Evde Olanlar
  • Zapata
  • Seçilmiş Əsərləri
  • Cennetin Doğusu 2
  • Of Mice and Men/Cannery Row

  • The Vigilante
  • Siçanlar və insanlar haqqında

John Steinbeck Alıntıları - Sözleri

  • Jody, annesinin sesinin tonuna göre, yüzünün ifadesinin nasıl değiştiğini bilirdi. (Kaçış)
  • Birşeyi çok fazla istemek iyi degildir (İnci)
  • İnsanın yüreğinin iyi olması için akla gerek yoktur. (Fareler ve İnsanlar)
  • "Seçtiğin yol aydınlık. Parıldıyor ilerisi." (Krizantemler)
  • Ancak yeni doğan bir bebek baştan başlayabilir. Sen, ben. Biz artık geçmiş zamanız. (Gazap Üzümleri)
  • «Pişmanlık getir, çünkü Öbür Dünya’ya yolculuk yakın!» (Asiler Otobüsü)

  • Herkes iyi olsun diyor...oysa insanlar iyi değildir. (Kısa Süren Saltanat)
  • "... Sanki seni de düşümde görmüşüm, gerçek değilmişsin gibi geliyor..." (Mektuplarda Bir Yaşam)
  • Bir an ya sürdü, ya sürmedi. Kalan kaldı geride. Arkasına bakmadı. (Krizantemler)
  • İnsanın başka şeyi yoksa, sahip olduğu her neyse onunla övünür. (Cennetin Doğusu)
  • Yalnızlığın yalnız kalmaktan başka çaresi yok. (Köpeğim Charley ile Amerika Yollarında)
  • Ailesi yeteri kadar büyüyenler onu bütün diğer ailelere karşı yetiştirdiler... Cemaatler ortaya çıktığında ise her cemaat kendini öteki cemaatlere karşı savunmaya girişti... (Ben Bir Devrimciyim)
  • "İnşaatçılar hiçbir zaman ev yapmazlar; onlar yuva yapar..." (Ben Bir Devrimciyim)

  • Düşmanın bize yapamadığını biz kendi kendimize yapıyoruz. (Kısa Süren Saltanat)
  • Komünistler tarafından kapitalist ve kapitalistler tarafından da komünist olarak damgalanan bir kitabımı hatırlıyorum. Duygular, her zaman olduğu gibi, düşüncelerden daha öndeydi. (Ben Bir Devrimciyim)
  • karanlığın arkasına saklanmaya ışıktan kaçmaya çalışma . dünya yıkıldı da sen altında mı kaldın yoksa ? (Alev)
  • "Hiçbir şey hissetmiyorsun." (Ak Bıldırcın)
  • İnsanın oda öyrəşməsi üçün, bəlkə də, yarım milyon il lazım olub. Fəqət oddan-alovdan da qorxulu olan bu qüvvəni dərk etməyə heç on beş milyon il də bəs eləməz. Onu ram edəcək başqa bir şey tapılmayacaqmı? Əgər mənəviyyat aləminin qanunları şeylər aləminin qanunları ilə eyniləşərsə, ruhun məğzi dəyişərmi, görəsən? Budurmu mənim, bizim hiss etdiyimiz? (Seçilmiş Əsərləri)
  • Keşke o kadar cesur olduğumuzu düşünmeseler. Ben o kadar cesur olmak istemiyorum. (Bir Savaş Vardı)
  • Saati saatine uymaz, netameli bir ırmaktır San Ysidro. Yılın yarısında ölüdür, öbür yarısında da öldürücü. (Asiler Otobüsü)

Yorum Yaz