Boleyn Mirası - Philippa Gregory Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Boleyn Mirası kimin eseri? Boleyn Mirası kitabının yazarı kimdir? Boleyn Mirası konusu ve anafikri nedir? Boleyn Mirası kitabı ne anlatıyor? Boleyn Mirası kitabının yazarı Philippa Gregory kimdir? İşte Boleyn Mirası kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Philippa Gregory
Çevirmen: Demet Altınyeleklioğlu
Orijinal Adı: The Boleyn İnberitance
Yayın Evi: Artemis Yayıncılık
İSBN: 9789773311117
Sayfa Sayısı: 648
Boleyn Mirası Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Tudor Sarayı'nda hayat mücadelesi veren üç genç kadının hikayesi... Cleves'li Anne, Katherine Howard, Jane Rochford
Boleyn Mirası, konumları, servet, beğeni ve gücün yanı sıra yalan, ihanet ve terör getiren üç kadına odaklanıyor. Darağaçları tarafından yönetilen bir sarayın etrafına gerilmiş ipekten bir ip gibi ince ince dokunmuş bir roman bu. Philippa Gregory, bir kez daha çoktan tarihe karışmış bir dünyaya hayat veriyor. Taş basamakların üzerinde hışırdayan ipek eteklerin fısıltısı, alelacele yazılan bir notun satırlarını aydınlatan mum ışığının sarı gölgesi, yeni inşa edilmiş darağacı sehpasının altındaki Yeşil Avlu'da toplanan kalabalığın sesleri.
Boleyn Mirası Alıntıları - Sözleri
- “Tevazu bir kadının en önemli ve değerli mücevheridir.”
- "Hayır hiçbir zaman veda etmez. Sevgisi bittiğinde, sinsice sahneden çekilir"
- İnsanlar nasıl oluyor da bir şeyleri kırıp dökerek dünyanın daha iyi bir yere dönüşeceğine inanıyor ?
- Tanrı huzurunda verilen sözler, imza atılan anlaşmalar kadar geçerlidir.
- Bitirilmemiş ve söylenmemiş çok şey kaldı aramızda. Artık hiçbir zaman söylenemeyecek ve bitirilemeyecek.
- İnsanlar nasıl oluyor da bir şeyleri kırıp dökerek dünyanın daha iyi bir yere dönüşeceğine inanıyor?
- "Hiç veda etmedi mi?" Her nedense bu bana çok dokunmuştu. Kimse böyle bir şeyden bahsetmemişti daha önce "Hayır. Hiçbir zaman veda etmez. Sevgisi bittiğinde, sinsice sahneden çekilir."
- Bu kadar zor kabullenebileceğini kim bilebilirdi ki? Kalbi kırılmış küçük bir kız gibi ağlıyor.
Boleyn Mirası İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Amanın! Cleves'li Anne, Katherine Howard, Jane Rochford üç kadın ve üç hayat. Kötü adam yine VIII. Henry. Tabi ki tek başına değil asla. Güç oyunları içinde herkes yeri gelince piyon pozisyonuna düşüyor. Jane Boleyn' i okudukça insanın kendisine söylediği yalanlar olmasa ne yapardı diye düşünüyorum. Sonuna kadar kendine yalan söylemeyi başardı. Clevesli Anne ise şu ana kadar bu seride okuduğum en aklı başında kadın. Kraliçe olmak üzere ülkeye getiriliyor ama hırs gözünü kör edemiyor. Kity, Katherine Howard ise yine iğrenç dayı ( burada amca) elinde piyon. Kral Henry' den ve Norfolk dükünden resmen tiksindim. Bu hikaye Krallık düzenini savunanlara gelsin. İbretlik. (Galadriel)
Şuana kadar serinin okuduğum üçüncü kitabı, ancak içlerinde en anlamlı bulduğum diyebilirim. Yazarın Aslan Kralımız yerine eksileri ve artıları ile içinde ince mesajlar haklı eleştiriler barındıran okurken düşündüren Ortaçağ Avrupa sının karanlıkların daha iyi hayal edebilmenizi anlamlandırmanızı sağlayan bir roman. Emeğine sağlık (İlknur Sultan)
Bazen düşünüyorum da iyi ki bu dönemlerde yaşamamışım.O dönemin acımasızlığı, hırsı, ihtirası bana uyan davranışlar değil. Fakat müthiş bir yazar,müthiş bir kalem.... Boleyn Serisini bir solukta okumayan var mıdır acaba? (SADECE AUDREY)
Boleyn Mirası PDF indirme linki var mı?
Philippa Gregory - Boleyn Mirası kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Boleyn Mirası PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Philippa Gregory Kimdir?
Phillipa Gregory Kenya'da doğdu. İki yaşındayken ailesi İngiltere'ye göç etti. Okulda bir "isyancı"ydı, fakat sonunda üniversiteye gitmeye karar verdi ve Sussex Üniversitesi'nde eğitim gördü. Edinburgh Üniversitesi'nde 18. yüzyıl edebiyatı doktorasını tamamlamadan önce BBC radyosunda iki yıl çalıştı. Durham, Teesside, Open üniversitelerinde ders verdi ve 1994 te Kingston Üniversitesi'nde akademisyen olarak görev yaptı.
Gregory ayrıca bir çocuk romanı olan ve çok beğenilen Minik Ejderha adlı kitabıyla dünyaca tanınmıştır.
Philippa Gregory Kitapları - Eserleri
- Boleyn Kızı
- Kraliçenin Soytarısı
- Bakirenin Aşığı
- Mahkum Prenses
- Boleyn Mirası
- Beyaz Kraliçe
- Öteki Kraliçe
- Kızıl Kraliçe
- Nehirlerin Kadını
- Beatrice - Kötü Tohum
- Beyaz Prenses
- Julia - Günahkar Çocuklar
- Kralyapanın Kızı
- Meridon - Son Varis
- Karanlık Düzen
- Karanlık Rahibe
- Kralın Laneti
- Fırtına Habercileri
- Üç Kardeş Kraliçe
- Aptalın Altını
- Kraliçenin Terbiyesi
- Minik Ejderha
Philippa Gregory Alıntıları - Sözleri
- Seven bir kadının acısı dinmiyordu demek ki. (Beatrice - Kötü Tohum)
- “Aklı başında bir adam güneşten kaçıp karanlığa gömer mi kendini? Saf altını arkasında bırakıp uyduruk yıldızlara teslim olur mu? En iyi şarapların tadına varıp sonra da kötüsünü ister mi?” (Bakirenin Aşığı)
- Tanrı huzurunda verilen sözler, imza atılan anlaşmalar kadar geçerlidir. (Boleyn Mirası)
- "Hayır hiçbir zaman veda etmez. Sevgisi bittiğinde, sinsice sahneden çekilir" (Boleyn Mirası)
- Bir kadın isteği kadar dindar, bilge, hazırcevap, güzel ya da akıllı olsun, budalanın tekiyle evlendiği takdirde, kocası ölene dek o sadece "Bayan Budala" dır. (Öteki Kraliçe)
- “Bilgi sahibi olmak bile suçtu bugünlerde.” (Nehirlerin Kadını)
- "Ah, trajediler kraliçesi! Kalbin kırıkken gülümseyebilirsin çünkü sen bir kadınsın." (Boleyn Kızı)
- Hiçbir kadına kazanmayı başardıgı bir şeyden vazgeçmesi tavsiyesinde bulunmam. Benim kadınlara vereceğim ögüt çok çalışmaları, çok kazanmaları ve kazandıklarını muhafaza etmeleridir. Hiçbir kadın çıkaelarını kendi elleriyle başkasına temsil etmemeli. Akıllı bir kadın, kendini erkeklerle eşitmiş gibi yetiştirmeli ve yasalar onların haklarını korumalı. Kıskanç bir koca tarafından dolandırılmalarına izin verilmemeli. (Üç Kardeş Kraliçe)
- "Zayıf erkeklerden hiç haz etmiyorum." (Kraliçenin Soytarısı)
- Bazen istemediğimiz şeyleri yapmak zorundayızdır. Bazen üzgün ya da kızgın olduğumuz zamanlarda mutlu görünmemiz gerekir. (Beyaz Prenses)
- "Kalbini saklaması için bir yabancıya teslim etmek! Ve bir erkeği ölene dek seveceğine söz vermek..." Durdu. "Eh, erkekler kendilerini bu tür sözlerin yükümlülüğü altında hissetmiyor nasılsa. Bu sefer iyi niyetli bir kadının durumu ne oluyor?" (Kraliçenin Soytarısı)
- Sanki Tanrı, insanın insana savaşını lanetliyor gibiydi. (Kızıl Kraliçe)
- Ama bir çocuğu çok sevince, dünya küçük mutluluklar ve küçük huzur adacıklarına dönüşüveriyordu. (Beatrice - Kötü Tohum)
- Hayat,maalesef cılız bir umudun peşine düşenlerin bile zafer kazandığı,henüz yolun çok başındaki gencecik bir adamın asla ölümün soğuk yüzüyle tanışmadığı masallara benzemiyor. (Mahkum Prenses)
- Yine de bana, dünyada ne istediğini bilen ve bu yolda korkmadan ilerleyen bir kadından daha güçlü hiçbir şey olmadığını öğretti. (Beyaz Prenses)
- Herkes inancı neyi gerektiriyorsa onu yapsa ve biz de insanları kendi ibadetleriyle baş başa bıraksak ne çıkar? (Bakirenin Aşığı)
- Çünkü birisinin, “ Korkma,” demesine ihtiyacım vardı. “ Korkma bunu tek başına göğüslemek zorunda değilsin.” (Beatrice - Kötü Tohum)
- Çok şey gören ve kimseye güvenmemeyi öğrenen koyu renk gözlerindeki bakış sertleşti. (Öteki Kraliçe)
- “Çok acımasız bir dünyada yaşıyoruz.” (Julia - Günahkar Çocuklar)
- İnsanlar nasıl oluyor da bir şeyleri kırıp dökerek dünyanın daha iyi bir yere dönüşeceğine inanıyor? (Boleyn Mirası)