Bütün Eserleri 3 - Ömer Seyfettin Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Bütün Eserleri 3 kimin eseri? Bütün Eserleri 3 kitabının yazarı kimdir? Bütün Eserleri 3 konusu ve anafikri nedir? Bütün Eserleri 3 kitabı ne anlatıyor? Bütün Eserleri 3 PDF indirme linki var mı? Bütün Eserleri 3 kitabının yazarı Ömer Seyfettin kimdir? İşte Bütün Eserleri 3 kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Ömer Seyfettin
Yayın Evi: Bilgi Yayınevi
İSBN: 9789754940329
Sayfa Sayısı: 160
Bütün Eserleri 3 Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Çağdaş Türk edebiyatının öncülerinden olan Ömer Seyfettin yaşıtları gibi çalışmalarını roman üzerinde değil, kendisine daha yakın bulduğu küçük hikaye türü üzerinde yoğunlaştırmış, bir yandan çağdaş Türk hikayeciliğinin ana temellerini atarken, bir yandan da özü ve anlatımıyla son derece kişisel bir hikaye evreni kurmayı başarmıştır.
"Bomba" Ömer Seyfettin'in hikaye kitapları arasında, gördüğü ilgi bakımından, en başta gelenlerinden biridir. Bu kitapta Ömer Seyfettin'in sınır boyu hikayeleri bir araya getirilmiştir. Bunlardan "Primo Türk Çocuğu" adlı uzun hikayenin bugüne değin hiçbir kitaba girmeyen son altı tefrikası yayınevimizce bulunup derlenerek edebiyat dünyamıza sunulmuştur.
Bütün Eserleri 3 Alıntıları - Sözleri
- Hayat acı bir ilaç... Aşk onun içine katılmış bir şeker! Vay şekersiz bu ilacı içmeye kalkanların hâline!
- Bu pencerenin içi adeta bir kitap! Bunları okurken sanki ruhumun bu günkü hummasını okur gibi oldum. İnsanlar ne kadar birbirine benziyor. Nefer, onbaşı, çavuş, zabit, burdan kim geçmişse, hepsinin arasında bir elem akrabalığı var gibi!...
- İlk defa Fransa'yı hatırladı. Daima fazilete, insaniyete hizmet ettiğini haykıran bu millet, yüz senedir Afrika'yı kana boyuyor, sahranın silahsız, saf, masum, haluk ve asil evlatlarını mitralyözlerle öldürüyor, asude şehirleri, sakin yuvaları seri ateşli toplarla yıkıyor, hiçbir kabahati olmayan koca bir milleti esir yapıyor; vatanlarını mallarını çalıyor; ırzlarını, hayatlarını, ruhlarını zapt ediyordu.
- "Hayat uyku ise aşk onun rüyasıdır." "Hayat acı bir ilaç... Aşk onun içine katılmış bir şeker! Vay şekersiz bu ilacı içmeye kalkanların haline!"
- Geçme nâmert köprüsünden, koy aparsın su seni! * Korkma düşmandan, ki âteş olsa yandırmaz seni!
- Fakat kendi kalbinde bir aslan yatıyordu. Hiç Türkler beş yüz senelik vatanlarını iki buçuk Bulgar , yahut Yunan askerine bırakır mıydı ?
- "Ya ordumumuz babacığım , ya ordumuz " diye haykırdı. Babası başını salladı : "Heyhat yavrum , heyhat ... Artık o bir efsane ... Topla , tüfekle savaş olmaz . Ruh ister maneviyat ister . Arık orduda ortak bir ruh olmadığı , maneviyatın iflas ettiği anlaşıldı.
- “Milletlerin hayatına gelince… Mesela Türklük… Dünya durduğu müddetçe Türklük yaşayabilirdi. Asıl önemli olan bu milli hayatın, gelenekleriyle, mukaddesatıyla, adetleriyle, şanlarıyla, şöhretleriyle, kısaca tarihi ile yaşamasıydı. Yoksa bir insan yetmiş yıl tembel, esir ve rezil bir hayat yaşamakla övünemezdi. Büyük bir millete, şanlı bir kavme, büyük bir vatana mensup olmak ve onun yolunda ölmek… Övünülecek şey buydu…”
- Ve bu memlekette kendisi gibi tarihinin büyüklüğünü, mazisinin şerefini, dedelerinin şanını bilmeyen, inkar eden, milliyetinden utanan ne kadar Avrupalılaşmış renksiz vardı?
- Genel ve ortak bir emele, bir vicdana, bir ruha sahip olmayan bir milletin fertleri şoven, bencil ve kendini beğenmiş olurlardı.
Bütün Eserleri 3 İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kitap, adından da anlaşılacağı gibi Ömer Seyfettin'in birkaç eserini içermektedir. Usta yazarımızın bütün eserlerine ulaşabilmemiz Bilgi yayınevine de bağlıdır, nitekim kendileri bütün eserlerini çevirmiş, daha önce hiçbir yerde yayınlanmamış hikâyeleri de içermekte. Bu 3. Eserdeki hikâyeleri başlıklar altında incelemek istiyorum; Primo Türk Çocuğu; Her ne kadar çocuk kitabı olarak görülse de herkes tarafından okunup gurur duyulması gerekilen bir kitaptır. Kitap, Avrupa'ya hayran, kendi geçmişini ve milletini unutmuş bir babanın Avrupalı bir kadından doğma, asimile edilmiş bir çocuk olan Primo'nun Türk kimliğini bulması ve keşfetmesi üzerinedir. Ufacık bir çocuğun düşman askerlerine karşı gösterdiği çaba takdire şayandır. Ufacık yüreğinde Türklük kanının aktığını görünce türlü cesurluklar yapmaya çalışan Primo, kendine Türkçe bir isim bulacak ve okurken sizi hayranlığa sürükleyecek kahramanlıklara ev sahipliği yapacaktır. Nakarat; Ömer Seyfettin 1903 yılında Mülazım Teğmen olarak orduya katılmış bir müddet İzmir’de görev yaptıktan sonra 1909 yılında Selanik Üçüncü Orduda görevlendirilmiş ve Bulgar Komitacıları ile savaşması için Bulgaristan’ın Pirlepe köyüne yollanmıştı. Eser, Ömer Seyfettin'in Bulgaristan'daki Pirlepe köyünde yaşadıklarını anlatmaktadır. Ömer Seyfettin 1909 yılında buralarda görev yapmış ancak 1919 da kitabını çıkartmıştır. Kitap ise Ömer Seyfettin'in biyografisine dayalı güzel bir bilgiler vermekte. Eser hem komik hem de üzen bir yapım olmasına rağmen sonu da ilginçtir. Kitaptaki karakterimiz ise bir gece köyde konaklarken karşıda oturan Bulgar kıza âşık olması ve bu aşkın sandığı gibi olmamasını anlatır. Hürriyet Bayrakları; Eser 10 Temmuz'un ikinci kutlamaları, yani II. Meşrutiyetin kutlamaları yapılmaktadır. Eserde ise Osmanlıcılık düşüncesinde olan, bütün milletlerin Osmanlı da beraber yaşayabileceğini savunan ve onunla tam zıt düşünen Türkçü bir düşünceye sahip iki Osmanlı subayını anlatır. Avrupa halkını barışsever sanan Osmanlıcı düşünceye sahip olan subayın bir Bulgar köyüne girmesi ve gerçeklerle yüzleşmesi bize hem esprili hem gerçek hem de üzücü bir üslupla anlatılmaktadır. Eğer doğru yerden bakarsanız bu eser size birçok şey öğretebilir. İrtica Haberi; Eser Ömer Seyfettin'in askerlik anılarından oluşan bir başka hikâyedir. Eserde anlatıcı kişinin talim sonrası Âkil isimli bir arkadaşını bulmasıyla başlar. Anlatıcı, İstanbul'daki gelişmeler hakkında arkadaşı Âkil ile konuşmakta, burada anlatıcının rüyasına savaş çıktığını ve Türkiye'nin parçalanıp sınırlarının değiştiği gelir. Ancak işin ilginç tarafı ise Yazarın 1 ve 2 Nisan 1909 tarihlerini taşıyan ve iki bölümden oluşan hikâyesinin yazıldığı dönemde henüz savaşın adı bile geçmemiştir. Ancak bir asker öngörüsüyle Ömer Seyfettin’in hikâyelerinde bu felaketleri rüya olarak da olsa dile getirmesi dikkat çekicidir. Bomba; Ömer Seyfettin'in eserlerinde milliyetçilik her zaman ağır basmaktadır. Bu kitap esasen çocuklar için uygun değildir. Kısa olması bir yana, kitaptaki vahşetler (kafa kopmaları) çocuklara uygun değildir. Kitap ise Rumeli de bir ailenin çektiği zorluğu anlatmakta. Komitacı denilen ve insanların malını çalan eşkıya ve şeref nedir bilmeyen bir grubun Rumeli'deki kitabın konusu olan aileye çektirdiği eziyetler anlatılır. Kitabın sonu ise 1995 yapımı olan David Fincher'ın "Seven" adlı filmi ile aynı sondandır. Eğer kitaptaki bombanın ne olduğunu merak ediyorsanız filmi de izleyebilirsiniz. Ancak tekrar uyarmak lazımdır ki bu kitap çocuklara uygun değildir. (P. Estarigon Septim)
Bütün Eserleri 3 PDF indirme linki var mı?
Ömer Seyfettin - Bütün Eserleri 3 kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Bütün Eserleri 3 PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Ömer Seyfettin Kimdir?
Ömer Seyfettin (d. 11 Mart 1884 Gönen Balıkesir, – ö. 6 Mart 1920 İstanbul), Türk edebiyatının önde gelen hikâye yazarlarındandır. Asker, şair ve güçlü bir edebi yeteneği olan bir öğretmendir. Türk kısa hikâyeciliğinin kurucu ismidir. Ayrıca edebiyatta Türkçülük akımının kurucularındandır. Türkçede sadeleşmenin savunucusudur. Kısa ömrüne pek çok sayıda eser sığdırmıştır. 1884 yılında Gönende (Balıkesir) doğdu. Yüzbaşı Ömer Şevki Beyle, Fatma Hanımın ikisi küçük yaşlarda ölen dört çocuğundan birisidir. Öğrenimine Gönende bir mahalle mektebinde başladı. Ömer Şevki Beyin görevinin nakli dolayısıyla Gönenden ayrılan aile İnebolu ve Ayancık'tan sonra İstanbul'a geldi. Ömer Seyfettin, önce Mekteb-i Osmanîye, 1893 ders yılı başında da Askerî Baytar Rüştiyesine kaydedildi. Bu okulu 1896'da tamamlayarak Edirne Askerî İdadîsine devam etti. 1900'de İdadî'yi bitirerek İstanbul'a döndü. Burada Mekteb-i Harbiye-i Şahâne'ye başladı. 1903 yılında Makedonya'da çıkan karışıklık üzerine "Sınıf-ı müstacele" denilen bir hakla imtihansız mezun oldu. Ömer Seyfettin, mezuniyetten sonra piyade asteğmeni rütbesiyle, merkezi Selanik'te bulunan Üçüncü Ordunun İzmir Redif Tümenine bağlı Kuşadası Redif Taburuna tayin edildi. 1906'da İzmir Jandarma Okuluna öğretmen olarak atandı. Bu, Ömer Seyfettin için önemlidir; zira bu vesileyle İzmir'deki fikrî ve edebî faaliyetleri takip edecek ve bunlar içerisinde yer alan gençlerle tanışacaktır. Nitekim batı kültürünü tanıyan Baha Tevfik'ten Fransızca bilgisini artırmak için teşvik gördü; Necip Türkçüden ise sade Türkçe ve millî bir dille yapılan millî edebiyat konusunda önemli fikirler aldı. Ömer Seyfettin Ocak 1909'da Selanik Üçüncü Orduda görevlendirildi. Selanik'te çıkmakta olan Hüsün ve Şiir dergisinin ismi Akil Koyuncunun istek ve ısrarı üzerine Genç Kalemlere çevrildikten sonra 11 Nisan 1911'de Ömer Seyfettin'in Yeni Lisan isimli ilk başyazısı imzasız olarak yayımlandı. Genç Kalemler yazı heyetini oluşturanlar Balkan Savaşının başlaması üzerine dağılmak zorunda kaldı. Ömer Seyfettin yeniden orduya çağrıldı, Yanya Kuşatmasında esir düştü. Nafliyon'da geçen 1 yıllık esareti sırasında sürekli okumuştu. "Mehdi", "Hürriyet Bayrakları" gibi hikâyelerini bu dönemde yazdı. Hikâyeleri Türk Yurdunda yayımlandı. Esareti süresince gerek okuyarak, gerekse yaşayarak yazarlık hayatı için önemli olacak tecrübeler kazandı. Ömer Seyfettin 1913'te esareti bitince İstanbul'a döndü. 23 Ocak 1913'te Enver Paşanın organize ettiği Babıali Baskınına katıldı. Daha sonra askerlikten ayrıldı, yazarlık ve öğretmenlikle hayatını kazanmaya başladı. Türk Sözü dergisinin başyazarlığına getirildi ve burada Türkçü düşüncenin sözcülüğünü yapan yazılar yazdı. 1914 yılında Kabataş Sultanisinde öğretmenlik görevine başladı ve bu görevini ölümüne kadar sürdürdü. 1915'te İttihat ve Terakki Fırkası ileri gelenlerinden Doktor Besim Ethem Beyin kızı Calibe Hanımla evlenmiştir. Bu evlilik Güner isimli bir kız çocuğuna rağmen bozulunca tekrar yalnızlığına döndü. 1917'den ölüm tarihi olan 6 Mart 1920'ye kadar geçen zaman birçok acı ve sıkıntıya rağmen verimli bir hikâyecilik dönemini içine alır. Bu dönemde 10 kitap dolduran 125 hikâye yazdı. Hikâye ve makaleleri Yeni Mecmua, Şair, Donanma, Büyük Mecmua, Yeni Dünya, Diken, Türk Kadını gibi dergilerle Vakit, Zaman ve İfham gazetelerinde yayımlandı. Bir yandan öğretmenlik yapmayı sürdürdü. Hastalığı 25 Şubat 1920'de artınca yazar, 4 Martta hastahaneye kaldırıldı. 6 Mart 1920'de hayata gözlerini yumdu. Önce Kadıköy Kuşdili Mahmut Baba Mezarlığına defnedilir. Daha sonra mezarı buradan yol geçeceği veya araba garajı yapılacağı gerekçesiyle 23 Ağustos 1939'da Zincirlikuyu Mezarlığına nakledildi. En yakın arkadaşı Ali Canip Yöntem, onun hayatını ve mizacını anlatan, en kuvvetli hikâyelerini içeren Ömer Seyfettin ve Hayatı adlı bir kitap yazdı ve bu kitap 1935 yılında yayımlandı. Kısa bir süre sonra da bütün hikâyeleri bir kitap serisi halinde basılmıştır ve bu hikâyeler günümüzde de okunmaktadır.
Ömer Seyfettin Kitapları - Eserleri
- Kaşağı
- Falaka
- Yalnız Efe
- Yüksek Ökçeler
- Pembe İncili Kaftan
- Diyet
- Ömer Seyfettin'den Seçme Hikayeler
- Perili Köşk
- Forsa
- Bomba
- Başını Vermeyen Şehit
- Efruz Bey
- Ant
- Üç Nasihat
- Topuz
- Beyaz Lale
- Bahar ve Kelebekler
- Ferman
- Primo Türk Çocuğu
- İlk Namaz
- Gizli Mabed
- Kütük
- Yüz Akı
- İlk Düşen Ak
- Bütün Hikayeleri
- Bir Çocuk Aleko
- Balkan Harbi Hatıraları
- Kızılelma Neresi
- Teke Tek
- Bütün Hikayeleri 1
- Harem
- Seçme Hikayeler 1
- Seçme Hikayeler 2
- Türkçe Reçete
- Namus
- Bir Ermeni Gencin Hatıra Defteri
- Vire
- Gökkuşağı
- İlk Cinayet
- Asilzadeler
- Ashab-ı Kehfimiz
- Hikâyeler 1
- Bütün Hikayeleri 2
- Dama Taşları
- Ömer Seyfettin-Tüm Hikayelerden Seçmeler - 1. Cilt
- Herkesin İçtiği Su
- Büyücü
- Perili Köşk ve Seçme Hikayeler
- Hikâyeler 2
- Turan Masalları
- Ömer Seyfettin Hikayeleri
- Bütün Eserleri 8
- Bütün Hikayeleri 5
- Bütün Hikayeleri 6
- Bütün Hikayeleri 4
- Bütün Hikayeleri 3
- Bütün Hikayeleri 9
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 4
- Hikayeler 3
- Bütün Hikayeleri 10
- Bütün Hikayeleri 8
- Mermer Tezgah
- Ömer Seyfettin - Tüm Hikayelerden Seçmeler - 2. Cilt
- Yarınki Turan Devleti
- Hikayeler 4
- Sivrisinek
- Bütün Hikayeleri 7
- Kaşağı
- Bütün Eserleri 3
- Turan Devleti
- Velinimet
- Kurbağa Duası
- Çanakkale'den Sonra
- Mahçupluk İmtihanı
- Tarih Ezeli Bir Tekerrürdür
- Kesik Bıyık
- Kıskançlık
- Aşk Dalgası
- Çakmak
- En Güzel Hikayeler 1
- Cesaret
- Ömer Seyfettin' den Seçme Öyküler
- Keramet
- Bütün Eserleri 13
- Niçin Zengin Olmamış
- Aşk Dalgası - Bahar ve Kelebekler - İlk Düşen Ak
- Eski Kahramanlar
- Nâdan
- Ömer Seyfettin Hikayeler
- Külah
- Kurumuş Ağaçlar
- Bütün Eserleri 10
- Teselli
- Müjde
- Nokta
- Kaç Yerinden
- Ömer Seyfettin Seçmeler
- Ömer Seyfettin Bütün Hikayeleri 1
- Türklük Ülküsü
- Seçme Hikayeler (5 Kitap Takım)
- Bütün Eserleri 7
- Bütün Eserleri 5
- Bütün Eserleri 11
- Tos
- Ömer Seyfettin-En Sevilen Öyküler
- Yemin
- Osmanlıca Hikâyeler
- Miras
- Rüşvet
- Perili Köşk - Kıskançlık - Tos
- Lokanta Esrarı
- Bütün Eserleri 2
- Hürriyet Bayrakları
- Türbe
- Ömer Seyfettin Klasikleri - Eski Defterler
- Zeytin Ekmek
- Hürriyet Bayrakları
- Çocukluk Hatıraları
- En Güzel Hikayeler
- Kaşağı ve Seçme Hikayeler
- Memlekete Mektup
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 1
- Bütün Eserleri 12
- Hafif Bir Seda
- Düşünme Zamanı
- Bütün Eserleri 16
- Aşk ve Ayak Parmakları
- Açık Hava Mektebi
- Nasıl Kurtarmış
- Ömer Seyfettin Bütün Nesirleri
- Uçurumun Kenarında
- Ömer Seyfettin'in Kaleminden 1
- Gayet Büyük Bir Adam
- Dünden Bugüne 1
- Şair Ömer Seyfettin
- Bütün Eserleri 4
- Vasiyetname
- Bütün Eserleri 17
- Bütün Eserleri 4
- Bütün Eserleri 14
- Bütün Eserleri 6
- Bütün Eserleri 15
- Turan
- Uzun Ömer
- Rütbe
- Ömer Seyfettin'in Kaleminden 4
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 5
- Dünden Bugüne 3
- Dünden Bugüne 2
- Türk Ülküsü
- Harem
- Ömer Seyfettin'in Kaleminden 3
- Hikayelerden Seçmeler
- Selected Stories of Omer Seyfettin - Seçme Hikayeler
- Hikayeler 1
- Bütün Eserleri
- Acaba Ne İdi
- Hikayeler
- Çocuk Yüreklerde Seçme Öyküler
- Seçme Hikayeler - 2
- Ömer Seyfettin’in Kaleminden 2
- Hürriyet Gecesi
- Makaleler
- Ömer Seyfettin'den Seçme Hikayeler
- En Güzel Hikayeler - Birinci Kitap
- Bilgi Bucağında
- Ömer Seyfettin’den Öyküler 2
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 3
- Dalga / Tarih Ezelî Bir Tekerrürdür
- En Güzel Hikayeler - İkinci Kitap
- Olup Bitenler Toplumsal Yazılar
- Yalnız Efe ve Seçme Hikâyeler
- İyi Fotoğrafçı
- Genç Kızlar İçin Altı Derste Tabiî Yazmak Sanatı
- Ömer Seyfettin Hikayelerinden Seçmeler
- Efruz Bey
- Ömer Seyfettin’den Hikayeler
- Salahaddin Eyyubi ve Bilgin
- Ömer Seyfettin Kitaplığı
- SEÇME HİKAYELER
- Ömer Seyfettin - Bütün Eserleri
Ömer Seyfettin Alıntıları - Sözleri
- "— Ona sor ki, " Henüz bir kere patlamayan bir toptan korkarak hemen teslim oluvermek mi mertliktir?" (Seçme Hikayeler (5 Kitap Takım))
- Akıl olmazsa para hiçbir işe yaramazdı. (Üç Nasihat)
- Bir milletin, milliyetini inkâr etmesi intihar demektir. (Türk Ülküsü)
- Gene insanlar kötüler elinde esir olacak, çalışmanın erdemini birçok adamlar inkar edecek. (Bomba)
- "Şehit olursam bunu üzerime örtün. Vatan al bayrağın dalgalandığı yer değil midir?" (Turan Masalları)
- İnsafın dünyada yalnız adı kalmış. (Bütün Hikayeleri 5)
- Azizim, hemen bir ideal edininiz. Yoksa ... Yoksa doktor sizi kurtaramaz. (İlk Düşen Ak)
- Akıl, insanın külahında bir çividir. Yumruk yemeden kafasının içine girmez... (Bütün Hikayeleri 7)
- Saatlerce Mıstık'ın hatırasıyla, bu muazzez ve necip matemin eskiyip unutuldukça daha ziyade kıymeti artan tatlı ve mahzun acısıyla mütelezziz olurum... (Ömer Seyfettin Bütün Hikayeleri 1)
- Fakat mutluluklar rüyadan başka bir şey midir? (Ömer Seyfettin Seçmeler)
- Türkistan Türkleri bizimle münasebete başlayınca Çin ve Rus hükümetinin memurları pek çabuk kaçacaklar ve ayyıldızları al bayrağımız büyük TURAN’ın bütün kıt’alarında dalgalanacak... (Turan Devleti)
- Muhabereyi uzatan sebep hep yanlış bir hesaptır. (Velinimet)
- “Medeniyetler beyinlerin ufuklarını büyütmüştü.” (Selected Stories of Omer Seyfettin - Seçme Hikayeler)
- "Senin fikrin sana, benim fikrim bana..." (Hikayeler 3)
- Acem sairinin dediği gibi:" Başkasına ait sırmalı kaftanı gitmekten ise kendi malım olan eski hırkayı tercih ederim." (Mahçupluk İmtihanı)
- Tekrar sordum. -Söyle bana, şimdi geçmişin coşkunluğu var mı? -Şu anda coşkunluk değil, ateş var, ateş,dedi. -Ben görmüyorum. -Çünkü hayalcisin. Gerçeği gözün görmez. Geçmişteki ok, bugün makineli tüfektir. Geçmişteki kulübe, bugün muhteşem bir binadır. Geçmişteki sal bugün dretnottur. Geçmişteki masalcının bir kutuya binip memleketten memlekete uçmak hülyası, bugün bir gerçektir. İşte uçaklar, işte balonlar. -Fakat ahlaki faziletler? -Onlar da, dedi. Onlar da asırlar içinde, olgunlaşma yollarından geçerek sizin dar hayalinize sığmayacak derecede olgunlaşmış. Geçmişin yüceliği, şimdiki zamanın büyüklüğü karşısında mutlaka böyle çocuk oyuncağı gibi kalır. (Kaç Yerinden)
- Cabi Efendi bu arsız halleri görmemek için gözlerini kapadı, o kadar sıkıldı ki "Allah'ım , kulaklara da niçin birer kapak yapmadın?" (Gizli Mabed)
- “Milletlerin hayatına gelince… Mesela Türklük… Dünya durduğu müddetçe Türklük yaşayabilirdi. Asıl önemli olan bu milli hayatın, gelenekleriyle, mukaddesatıyla, adetleriyle, şanlarıyla, şöhretleriyle, kısaca tarihi ile yaşamasıydı. Yoksa bir insan yetmiş yıl tembel, esir ve rezil bir hayat yaşamakla övünemezdi. Büyük bir millete, şanlı bir kavme, büyük bir vatana mensup olmak ve onun yolunda ölmek… Övünülecek şey buydu…” (Bütün Eserleri 3)
- Gözle kulak onca birer yalan kovuğuydu. Yalanlar bize bu dört kapıdan girerdi. Fakat el... fakat lamise, hiç dolma yutmazdı. Bütün hurafeler, batıl itikatlar dimağımıza hücum için gözle kulağa koşardı. (Türkçe Reçete)
- Korkma, sen Türksün! Türkler hiçbir vakit, hiçbir yerde, hiçbir şeyden korkmazlar! (Seçme Hikayeler 2)