diorex
Dedas

Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli - Umay Umay Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli kimin eseri? Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli kitabının yazarı kimdir? Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli konusu ve anafikri nedir? Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli kitabı ne anlatıyor? Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli PDF indirme linki var mı? Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli kitabının yazarı Umay Umay kimdir? İşte Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 15.05.2022 00:00
Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli - Umay Umay Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Umay Umay

Yayın Evi: Altıkırkbeş Yayınları

İSBN: 9786055150440

Sayfa Sayısı: 104

Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

sokakta hiçbir gerçek tek başına dolaşacak kadar cesur değil.

sokaklar ne dediği anlaşılmayan hayallerle dolu. varacakları hiçbir yer yok.

zaten bir yer aramıyorlar. o yüzden eğildikleri bir alın yok.

- Umay Umay

Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli Alıntıları - Sözleri

  • Seni öyle özledim ki, utanıyorum..
  • Şimdi bütün bu dualar bu iç çekiçler ne işe yarayacak Orada birileri aşk gibi ölümün altında Onlar eriyip tükenirken birini sevmem ne işe yarayacak?
  • Her elveda kırık bir merhabadır aslında.
  • Ama merak ediyorum; sana hiç aşık olundu mu?
  • biliyor musun, senin alnına başarmanın acısı yazıldı...
  • habire, olur olmaz oğlanlara aşık oluyorum
  • Birini sevmem ne işe yarayacak? anlamıyor musun, kalbim kalmadı...
  • Hala , habire olur olmaz oğlanlara aşık oluyorum
  • "...korkunç rüyalar görürsem sarılabileceğim kadar yer ayır kendine."

Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli - Umay Umay: "Dışarıda da, içeride de bizi acıtan şeyler hep aynı. Aynı betondan, aynı demirden yapılmış evlerimiz." Eserden bir alıntıyla başlamak istedim incelememe. Ne kadar haklı değil mi? Hapishane duvarları ile evlerin duvarları arasındaki fark giderek azalıyor. Hepsi beton, hepsi demir... Defalarca duydum Umay Umay'ı. Birçok sözü İnternette dolaşırken karşıma çıktı. Yeni nasip oldu bir eseriyle tanışmak. Atilla isimli hapishaneye düşmüş bir gence mektupvari yazıları ile başlıyor eser. Devamında şiirselleşen eser son anlara doğru yeniden mektup - söz şeklinde bir anlatımla son buluyor. Dönemin siyasi, sosyal olaylarına bir karşı duruş, bir haykırış diyebilirim kendi adıma o satırlar için. Duygu yüklü, okurken birçok satırın altını çizeceksiniz. Garip gelecek ama öyle anlar oldu ki Kendimi Tezer Özlü okur gibi hissettim. Hele ki bazı yerlerdeki üslup, dağınık anlatım çok fazla yaklaştırdı iki yazarı birbirine. İkisinin dağınık anlatımının da nedenleri var kuşkusuz. Yine de o kopukluk okurken bizi zorlayabiliyor ve anlamakta zorlanıyoruz. Okuma sürecimde beğendiğim alıntıları paylaşmaya çalıştım. Beni takip etmeyip bu incelemeyi okuyanlar için buraya da eklemek isterim: Sokaklar ne dediği anlaşılmayan hayallerle dolu. Bu gece yalnızlık yok. İçeridekiler ve dışarıdakiler, hepimiz aynı lanetin içindeyiz. Hayatın suçu diye geçiştirdiğimiz bütün ihanetler biz değil miyiz? Gülmeyi yeni öğrenen bir çocuk gibi acemiyim. Ne zor, yazarak anlatmaya çalışmak sustuklarını. ... benim için haykırmak istediğim bir şiirsin. Dargınlığımız birer birer kaybettiğimiz inançlarımızdan değil mi?.. Bir kez daha birbirimize sarılamayacağımız mesafeler, duvarlar örülmüştür. “İçeride birileri ölüyor” dedi arkadaşım O kadar yakınlar ki soğuk vedaya artık işe yaramayacak hiçbir merhaba. Her elveda kırık bir merhabadır aslında. Okuyun derim. Kaybedeceğiniz bir şey olmaz. Bir film kadar vaktinizi almayacak bir kitap. Beğenirseniz bir kitap kazanmış olursunuz. Beğenmezseniz kötü bir film seyrettiğinizi düşünürsünüz. (Mikail Balcı)

Umay. Umay Umay. Umay Gedikoğlu. Okuyanın ya çok sevdiği ya da hiç sevmediği o kadın. Bir edebiyat dergisinde yazıları ruhumu okşayıncaya dek ​ben de tanımıyordum bu ismi. Başlangıçta aşk üzerine yazan, popüler kültürün ihtiyaçlarını karşılamak üzere dergiye renk katan bir isim sanmıştım. Yanılmışım. En büyük şaşkınlığım, kendisinin 50 küsur yaşında olduğunu öğrenmemle oldu. Çünkü kafamda çizdiğim 20-35 yaşlarında, hayatın sillesini yemiş bir kadın portresiydi. Bu (belki de bazılarınıza fuzuli gelen) bilgileri vermedikçe Umay'ı anlamanın yetersiz olacağı kanısındayım. Umay Umay: Dergi editörü (Sadece Şiir: Yaşayan şairlerin şiirlerinin yayımlandığı 3 ayda bir çıkan dergi), şair, yazar. Kanser yüzünden kaybettiğimiz kıymetli müzisyen Kâzım Koyuncu ile yakın arkadaşlardı. Kâzım'ın vefatının Umay'da açtığı boşluğu ve sitemi gerek yazılarında gerekse Umay'ın şarkılarında görürüz. Evet, Umay aynı zamanda pop-rock sanatçısı ve bence inanılmaz bir sesi var. Neden zamanında Eurovision'a gönderilmedi, diye sorarım kendi kendime. (Türkiye'nin bütün Eurovision macerasını izlemiş ve dinlemiş biri olarak bu kişisel görüşüm kale alınmaya değer bence.) Yine de abarttığımı düşünenler için aşağıya linkler bırakacağım. En az birini dinlemenizi rica ediyorum. Şimdi gelelim kitaba: Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli. Yayınevi tarafından şiir kategorisine alınmış. Fakat mektup türüne daha yakın olduğunu okuduğunuzda anlayacaksınız. Kitapta karşımıza Atilla adında bir kader mahkûmu çıkıyor. Türkiye'nin karışık olduğu dönemler. Devrimcilerin zamanı. Büyük ihtimalle Atilla da bu sebepten içeri alınmış. Atilla ve kesilen saçları... Aklımdan çıkmayan o satırlar. (Umay'ın o dönemde saçını kazıtması Atilla'dan mı yoksa Kâzım'dan (Koyuncu) ötürü mü bilemedim.) Atilla'nın mahkûmiyeti üzerinden dönemin olaylarını ve yaşadığı acıları bize hissettiriyor. Kitabı okurken birçok yerde yutkunamadım. Genel olarak hüzün, isyan ve öfkenin hâkim olduğunu söyleyebilirim. Umay'ın diğer kitaplarını okumaya geçiyor ve herkesciklere iyi okumalar diliyorum. (Gülşan Hilal Çelik)

Ah Umay, canım Umay. Varolan, kaybolmuş tüm duyguları yaşatan, kelimelere döken kadın. Şiir kitabı olarak görünse de aslında bir mektup. Cezaevindeki Atillaya yazılmış bir mektup. Cezaevinde olmadan cezaevindeymişiz gibi yaşadığımız vurgusu, işkenceler, dışarda olmamızın sızısı, ölümleri uzaktan izlemenin beklemenin acısı. Altı çizili onlarca satır. İyi ki varsın Umay Umay. (Hüseyin Yurtal)

Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli PDF indirme linki var mı?

Umay Umay - Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Umay Umay Kimdir?

Umay Gedikoğlu, (Umay Umay) (22 Mayıs 1966, Trabzon), Türk yazar ve pop rock sanatçısı.

İlk müzik çalışmalarına 1990 yılında "Hush" grubundan Eray Artan ve Melih Rona ile bir araya gelerek "Leprechaun" grubuyla başlamıştır. Umay Gedikoğlu, kısa süren bu çalışmadan sonra asıl çıkışını tüm müzik ve sözlerini Barlas'ın (Barlas Erinç) yazdığı pop rock tarzındaki "Umay Umay" albümüyle yapmıştır.

7 Ekim 1994'te[2] Emre Plak'tan çıkan "Umay Umay" albümüne, şarkıları yazan Barlas'ın yanı sıra, bugün hepsi müzik alanında önemli isimlere sahip olan Şebnem Ferah, Teoman ve özlem Tekin vokalleriyle, Alper Erinç ise düzenlemeleriyle destek olmuştur. İlk klip Böl Beni'ye çekilmiş ve Umay oldukça başarılı bir çıkış yakalamıştır. Albümün en tanınan ve sevilen şarkılarından, klibi de çekilen Hareket Vakti şarkısını daha sonra Afili Yalnızlık albümünde Emre Aydın da seslendirmiştir[3]. Albümde diğer bir klip çekilen şarkı ise Bozdur Yeminleri olmuştur.

Umay Umay'ı geniş kitlelere ulaştıran "Umay Umay" albümünden sonra ikinci albümü "Naylon", 26 Aralık 1996'da BMG etiketiyle çıkmıştır. Türkiye'nin ilk elektronik - pop albümü iddiasındaki albümde şarkı yazarlığıyla Barlas (Barlas Erinç) yine destek verirken Mete özgencil, Kıvanç K. ve ümit Kuzer'le de bir araya gelinmiştir. Bu albümün klipleri Umay Umay'a Mete özgencil'in de eşlik ettiği "Düşmedim Daha", "Naylon" ve Edepsiz adlı parçalara çekilmiştir.

Umay Umay'ın üçüncü albümü "Ağzı Bozuk Aşk Mektubu", ETNO Müzik etiketiyle 2002 yılında çıkmıştır. Toplam 10 parça ile bir remix içeren albümün yapım aşamasında Patrick Chartol ile çalışılmıştır. Albüme Kazım Koyuncu da konuk müzisyen olarak davet edilmiştir.

Umay Umay'ın müzik çalışmalarının yanı sıra beş adet de kitabı bulunmaktadır. Kitaplarını eşcinsellere adamıştır. Kürtleri, eşcinselleri, devrimcileri ve Mardin'i anlatmıştır. Bir dönem Birgün Pazar'da köşe yazarlığı da yapmıştır. Kazım Koyuncu'nun Gyuli çkimi şarkısının üzerine Kalbim Acıdı adlı şarkısını söylemiştir. Kendi albümlerinin dışında, Kent Ozanları adlı karma albümde de Şeker Anne şarkısıyla yer almıştır.

Umay Umay Kitapları - Eserleri

  • Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli
  • Orospu Kırmızı
  • Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz
  • Cevapsız Ağrı
  • Veda Busesi
  • Rüya Duvarları
  • Elleri Kara Çocuk

Umay Umay Alıntıları - Sözleri

  • Hep en büyük yatağın en kuzeyinde uyurdum. Yanımda hep okul önlüğüyle kaybolmuş bir çocuk olurdu (Elleri Kara Çocuk)
  • Kalbini onurlandırmak zorundasın, geriye kalanın dehşetinden seni ancak bu kurtarır. (Elleri Kara Çocuk)
  • Birini sevmem ne işe yarayacak? anlamıyor musun, kalbim kalmadı... (Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli)
  • “Biliyorum şiirin ayakları yok kalkıp gelsin. Yeterince uzun kolları da yok sevip okşasın.” (Cevapsız Ağrı)
  • sözcükler, ona dokunamadığım bir yarını nasıl taşıyacaktı bu odaya! ama bir kadınım işte, yakaladığı yıldızı avuçlarında tutan; keskin uçların kanattığı bir kadın.. (Veda Busesi)
  • Gördün mü, dualar bir işe yaramadı anne. Boşuna içirdin okunmuş suları bana. Ne sevgilimin kalbi oldu o dualar ne de ölen kardeşlerimin. (Orospu Kırmızı)
  • Öyle çok bavulumu toplayıp kaçtım ki kalbimden; şimdi parçalarım mı geri de bıraktıklarım yoksa kaçık çoraplarım mı bilemiyorum... (Elleri Kara Çocuk)
  • Tanrı iskeleye yaklaşan bir vapur gibi Sokulup uzaklaşıyor tenimden Ne düşünüyorsun şimdi... şu an (Cevapsız Ağrı)
  • "Yıkılmayacak kadar yalnızım." (Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz)
  • yıkılmayacak kadar yalnızım.Aşkın karşısında ölüp ölüp dirilen acılar için söz veriyorum, sana henüz ölmedim, yaşıyorum numarası yapabilen herkes için söz veriyorum baba....; boşuna tinerlemedim sokakları, boşuna durup durup kusmadım, boşu boşuna küfretmedim hayata... (Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz)
  • Bak ben de yalnızım. Biraz sonra ağlamaktan vazgeçeceğim ve saçlarımı siyaha boyayacağım. "Benim matemim bu işte." (Orospu Kırmızı)
  • her aşk bir devrimdi, bir yolculuk hikâyesi. (Veda Busesi)
  • Kimseyle, kendimle bile yaşayamadım. (Orospu Kırmızı)
  • Ölünceye dek seni seveceğimi sanmıştım baba Ama aşık oldum. (Veda Busesi)
  • "..öyle ağır ki bakışlarım, biriyle göz göze gelmem imkansız. bir düşe sarılamayacak kadar ağırım. bu kolları nereye götürüyorum sebepsiz sebepsiz? son defa haklı çıkıyor bu küskün yalnızlık." (Cevapsız Ağrı)
  • Nerem varsa insan kalan... İşte orası acıtıyor. (Orospu Kırmızı)
  • Karşılaşmaların bilek nabzını yokla , dokunmaların gizli seslerini duy (Elleri Kara Çocuk)
  • Cam kırıklarının üzerinde sevişmekten bıktım derim. (Orospu Kırmızı)
  • Göğsünü sıkı kapa. Rüzgar yiyen yaralar yeniden açılır. (Rüya Duvarları)
  • Kulağıma eğilip fısıldıyor; " Bizim farkımız var, sessizliği seviyoruz.” (Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz)

Yorum Yaz