diorex
Dedas

Bütün Şiirleri - Ahmet Kutsi Tecer Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Bütün Şiirleri kimin eseri? Bütün Şiirleri kitabının yazarı kimdir? Bütün Şiirleri konusu ve anafikri nedir? Bütün Şiirleri kitabı ne anlatıyor? Bütün Şiirleri PDF indirme linki var mı? Bütün Şiirleri kitabının yazarı Ahmet Kutsi Tecer kimdir? İşte Bütün Şiirleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 21.04.2022 14:00
Bütün Şiirleri - Ahmet Kutsi Tecer Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Ahmet Kutsi Tecer

Derleyen: Leyla Tecer

Yayın Evi: Bilge Kültür Sanat

İSBN: 9786055715359

Sayfa Sayısı: 248

Bütün Şiirleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Ahmet Kutsi TECER, 4 Eylül 1901'de Kudüs'te doğdu. 1922'de Halkalı Yüksek Ziraat Okulu'nu bitirdikten sonra Paris'e gitti. Sorbonne Üniversitesi'nde öğrenimini sürdürürken Paris Ulusal Kütüphanesi'ndeki eski Türk yazmaları ve özellikle Karacaoğlan üstüne yeni belgeler bulmuştur. Bu çalışmalar ile dikkatleri üzerine çeken genç Ahmet Kutsi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü bitirerek öğrenimini tamamlamıştır. 

Öğretmenlik yaşamına Ankara Gazi Lisesi'nde başlayan Tecer, 1930 yılında Sivas Lisesi'ne atandı. Sivas'ta halkla yakın ilişki içine girerek ilk Halk Şairleri Derneğini kurdu ve ülkemizde ilk kez bir Halk Şairleri Bayramı düzenledi, Âşık Veysel, Ali İzzet, Talibi gibi halk ozanları, bu bayramla tanındılar. 1934'te soyadı yasası çıkınca yöreye duyduğu sevgiden dolayı TECER soyadını aldı. 1934'ten başlayarak Yüksek Öğretim Genel Müdürü, Gazi Eğitim Enstitüsü (şimdiki Gazi Üniversitesi) edebiyat öğretmeni görevlerinde bulundu. Ankara Devlet Konservatuvarı Halk Müziği Bölümünü geliştirdi; Muzaffer Sarısözen'i oraya atayarak ilk arşiv çalışmalarına öncülük etti. 

Önce Oluş Dergisi'ni çıkaran Tecer, 1941-1946 yılları arasında Ülkü Dergisi'ni yönetti ve bu dergi ile Cumhuriyet'in genç edebiyatçılar kuşağına ışık tuttu. 

1942-1946 yılları arasında Seyhan ve Urfa milletvekilliklerinde bulundu. 

1949'da Paris'te UNESCO daimi delegesi, kültür ataşesi ve öğrenci müfettişi görevlerinden sonra 1951'de yurda dönerek İstanbul'a yerleşti. Uzun yıllar, Galatasaray Lisesi'nde edebiyat dersleri verdi. Güzel Sanatlar Akademisi'nde estetik dersleri verirken emekli oldu. Bir yıl sonra, 23 Temmuz 1967'de İstanbul'da öldü. 

Köylü Temsilleri adlı önemli bir araştırması, çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlanmış geleneksel Türk tiyatrosu üzerine makaleleri, denemeleri vardır. Oynanmış oyunları: Yazılan Bozulmaz (1947), Köşebaşı (1947), Koçyiğit Köroğlu (1949), Bir Pazar Günü (1959), Satılık Ev (1960). 

İlk şiirlerini 1932 yılında Sivas'ta Şiirler adıyla yayınlayan TECER'in tüm şiirleri, bu kitapta kendi düzenlemesine bağlı kalınarak sunulmaktadır.

Bütün Şiirleri Alıntıları - Sözleri

  • Hıçkıran ruhlardır kederlerinden...
  • Besbelli ölümüm sabahleyindir. İlk ışık korkuyla girerken camdan,
  • Geceleyin bir ses böler uykumu, İçim ürpermeyle dolar: - Nerdesin?
  • Alınlarda matem, yüzlerde hüzün..
  • Miniminicik bir kâse, Ümitlerimi kodum dolmuyor!
  • Bilmem görecek miyiz yine birbirimizi?
  • Sıkıyor günlerin beni darlığı, Nerdedir ruhların gittiği uçmak?
  • Kâh türküyle kâh gazelle, İster yağmur ister selle, Tecer'im Âşık Veysel'le Gezen insan yorulur mu?

Bütün Şiirleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Tek sevdiğim Paris şiirleri oldu. Anı gibi Paris'te yaşadıklarını anlatması güzel bir anlatım özelliği katmış. Ve bir anıyı şiir ile anlatmak çok yaratıcı. Kitap halinde sunsaydı çok ilgi çekerdi ve kendine değer kazandırırdı. Geri kalan şiirleri edebi zevk uyandıracak düzeyde değil. Şiirleri düz yazıya cevrilse deneme olarak okunması mümkün. Imge yok denecek kadar az ve kafiye için şiir yazılmış izlenimini uyandırıyor. (Nur Dağlı)

Doğa ve Anadolu: Pastoral şiir ve Anadolu sevgisi kitabın bütününü oluşturmuş. Şiirlerde hece ölçüsüne bağlı kalınmış. Ahmet Kutsi Tecer şiirleriyle ruhumuzda çiçekler açtırıyor adeta... (Onur Akça)

Bütün Şiirleri PDF indirme linki var mı?

Ahmet Kutsi Tecer - Bütün Şiirleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Bütün Şiirleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ahmet Kutsi Tecer Kimdir?

Ahmet Kudsi, babasının memuriyeti sebebiyle 4 Eylül 1901'de Kudüs'te doğmuştur. Asıl adı Ahmet olup Kutsi ismi doğduğu yer olan Kudüs'ten dolayı verilmiştir. İlk öğrenimini Kudüs'te bir Fransız okulu olan Kudüs Frers Okulu'nda tamamlamıştır. Ahmet Kutsi, babasının Kırklareli'ne tayini sebebiyle orta okulu Kırklareli'de, lise öğrenimini Kadıköy Sultanisinde tamamlamıştır. Lise sonrası iki yıllık olan Halkalı Yüksek Ziraat Okulu' nu bitirmiştir. Daha sonra Yüksek Öğretmen okulu imtihanını kazanarak iki yıl İstanbul Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ne devam etmiştir. 1925 yılında, Yüksek Öğretmen Okulu bursuyla biyoloji öğrenimi için gönderildiği Paris Sarbonne Üniversitesi'nde felsefe öğrenimini sürdürdü, ancak bu öğrenimini de tamamlayamadan yurda döndü ve tekrar Edebiyat Fakültesi'ne devam ederek öğrenimini tamamladı . 1930'da Gazi Eğitim Enstitüsü'ne edebiyat öğretmeni olarak atandı.

Ahmet Kutsi, mecburi hizmetinden dolayı Sivas'a Milli Eğitim Müdürü olarak atandı. Sivas, Ahmet Kutsi için yönünü bulması bakımından önemli bir yer olmuştur. Âşık geleneğinin büyük bir canlılıkla yaşatıldığı bu ilimizde şiirin, çalışmalarının kaynağını bulmuştur.

Ahmet Kutsi, Sivas'ın Deliktaş Köyü'nden olan Ruhsati'nin bir şiirinde geçen Tecer Dağının adını soyadı olarak almıştır.

Ahmet Kutsi 1931'de Sivas'ta "Halk Şairlerini Koruma Derneğini" kurdu. Bu çalışmalar Halk müziğinin tanınmasında, bu müziğin okula ve radyoya girmesinde önemli bir rol oynadı.

1934'te Yüksek Öğrenim Genel Müdürü oldu. Yedi yıl süren bu görevi sırasında özellikle Devlet Konservatuarı'nı teşkilatlandırdı. 1942'de Talim ve Terbiye Kurulu üyeliğine atandı ardından Adana ve Urfa milletvekili oldu. (1942-46) 1941-45 yılları arasında ülkü mecmuasını yönetti. Bu yıllarda köy temsilcileri ile ilgilendi, köy tiyatrosunu inceledi ve Koç yiğit Köroğlu oyununu yazdı.

1948'de Devlet Konservatuarı'na, 1949'da Paris Kültür Ateşeliğine atandı; daha sonra UNESCO ( Uluslararası Çocuk Yardımlaşma Derneği) Yürütme Komitesi Türk Delegesi oldu. 1951'de Galatasaray Lisesinde,1953'te İstanbul Konservatuarı'nda görevlendirildi. 1957'de Güzel Sanatlar Akademisinde estetik dersleri verdi; İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsünde ve İstanbul Radyosunda folklor öğretmenliği yaptı.

1966'da İstanbul Eğitim Enstitüsü Öğretmeni iken yaş haddinden emekli oldu; 25 Temmuz 1967'de İstanbul'da öldü ve Zincirli kuyu mezarlığı'na defnedildi.

AHMET KUTSİ TECER'İN EDEBİ KİŞİLİĞİ

Ahmet Kutsi, ilk öğrenimini Kudüs'te bir Fransız okulu olan Freres okulu' nda, orta öğrenimini Kıklareli'de lise öğrenimi Kadıköy Sultanisi'nde, yüksek öğrenimini Halkalı Yüksek Ziraat Okulu' nda, İstanbul Darülfünun' da (üniversite) ve Paris Sarbonne Üniversitesi' nde öğrenim görerek öğrenimini tamamlamıştır.

Yolcular yolcular! Deniz çağırıyor,

Çağırıyor suların kükreyen sesi.

Kükreyen, çıldıran sular bağırıyor,

Bağırıyor toplamak için herkesi.

Ahmet Kutsi, Beş Hececiler' den sonra, bu vezne yeni ses ve söyleyiş imkânları getiren Necip Fazıl Kısakürek, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Ahmet Muhip Dıranas kuşağındandır.

Önce tekçi temaları özellikle aşk, ölüm, ıstırap konularını işledikten sonra Faruk Nafiz' in açtığı yolda fakat onun tarzından çok türkülerde âşıklarda yol alan memleket şiirlerine yönelmiştir. Kimisi bir ülküye bağlı, kimisi biraz resmi ve zorlama kokan, kimisi de Anadolu' nun eski efsanelerine dokunan bu şiirler, Ahmet Kutsi' nin asıl kişiliğini gösterir.

Orhan Veli neslinden önce, Türk şiirini sade, saf ve çıplak hale getirenlerin başında Ahmet Kutsi gelir. Duygularını benzetmelerden ve sıfatlardan ayıklayıp, teferruatta değil öze önem verdiği üslubu çıplak dili de üslubu gibi yapmacıksız, tabii ve canlı; halkın günlük konuşma dilidir.

Ahmet Kutsi, şiirlerini tema bakımından ikiye ayırmak mümkündür: şahsi duyguları işleyenler ve yurt sevgisini dile getirenler. Şahsi duygularına yer verdiği şiirlerinde aşk, tabiat, metafizik(ölüm, hayat) gibi temalar; yurt sevgisini dile getiren şiirlerinden dolayı "memleketçi şiir" in temsilcileri içinde yer alır. Ahmet Kutsi, genellikle halk şiirlerinin sekizli ve on birli hece ölçüsüne ve milli nazım birimi olan dörtlüğe bağlı kalmış; bazen da heceyi yeni ölçülerle denemiştir.

Ahmet Kutsi, yalnız halk edebiyatı sınırları içinde kalmamış, Divan Edebiyatının ritmik bir biçimi olan "müstezat" heceye uygulamayı başarmıştır. Şiirin dış yapısını kurarken kâfiyenin imkânlarından daima faydalanmış ve daha çok zengin kâfiyeyi tercih etmiştir.

Ahmet Kutsi' nin ilk şiirleri 1921-1922'de Dergah Mecmuasında, 1924-25 yıllarında Milli mecmuada yayımlanmıştır.1933-36 yılları arası şiir bakımından en verimli olduğu dönemdir. 1932' de Ahmet Kutsi' nin kendi eliyle yayımladığı "Şiirler"adlı kitabından sonra şiirlerinin çoğu Varlık, Oluş, Yücel, Ülkü ve Türk Düşüncesi dergilerinde yayımlanmıştır. Ahmet Kutsi' nin Şiirlerinin kaynağı halktır . Bundan dolayı saz şiirinin ve âşık tarzının bütün inceliklerini sabırla araştırıp folklor değerleriyle birleştirmiştir. Böylece milli bir şiir meydana getirmek istiyordu . 'Sanat hayatımızdaki durgunluğun altında kendi kendinden emin olmayan , ruhunun içinde yürümekten korkan mütereddit bir insan " tipimiz olduğunu belirterek milli sanatımızı kurmak isteyenlere yol göstermiştir.

Ahmet Kutsi, milli Eğitim Müdürü olarak Sivas'a tayin edilince folklor hevesine çok sağlam bir zemin bulmuş oldu ve Halk kültürünün ortaya çıkması için bütün kuruluşlardan faydalandı.

Bu hususta daha İstanbul'da öğrenci iken Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu kendisine yol gösterici olmuş, Fındıkoğlu'nun yönettiği Halk Bilgisi mecmuasında Paris kütüphanelerinde yaptığı çalışmalar yayımlanmıştır. Özellikle "Köroğlu" yazısı onun Türk edebiyatında isminin duyulmasında etkili olmuştur.

Ahmet Kutsi' nin Sivas' ta "Halk Şairleri Bayramı" düzenlemesiyle Âşık Veysel, Talibi ve Ali İzzet gibi âşıkları tanıdı. Türk folklor zenginliklerini o devrin "Halkevleri" ne; her ilde çıkan Halkevi dergilerine ve özellikle de 1941-1945 yılları arası çalıştığı Ankara' da yayımlanan Ükü dergisine getirenlerin başında Ahmet Kutsi vardı. Ülkü dergisini bir köy şiirleri ve folklor "mektebi" haline getirmiştir.

Ahmet Kutsi, tiyatro türünde de eserler vermiştir. Paris' e gidince modern Avrupa tiyatrosunu tanımış, yurda dönünce batı tekniği ile folklor ve halk malzemesini işlemek suretiyle milli tiyatroya ulaşmak istemiştir. Tiyatro türünde kendisine ilk şöhreti sağlayan, geleneksel tiyatromuzdan esinlenerek yazdığı Köşebaşı' dır.

Ahmet Kutsi, tiyatro oyunlarının iki belirgin özelliği vardır:

1.Biçim yönünden tiyatro geleneğimizden, halk kültüründen ve halk motiflerinden faydalanarak halkın konuştuğu Türkçe' yi şiirli bir dille yazıya geçirmiş;

2.Muhteva yönünden ise geçmişten geleceğe doğru uzanan bir süreç içinde dikkatlice gözlediği toplumumuzu özellikle toplumsal değişme, özüne yabancılaşma ve zıtlıklarıyla tasvir ederek diyalektik açıdan ele almıştır.

Ahmet Kutsi, gençlik yazılarından birinde "Ben ömrüm boyunca Anadolu'yu dinleyeceğim ve onun sesini dinletmeğe çalışacağım." demişti. Bu sözüne bağlı kalarak Avrupa' da öğrendiklerini memleket sevgisi ile birleştirip tam bir olumlu aydın örneği vermiştir. Folklor ve âşık şiirinin Türkiye' de yayılışı, radyoları ve memleketi kuşatması bakımından büyük emek ve hizmetleri görülmüştür.

Ahmet Kutsi, halk şairlerinin son büyüklerinden olan Âşık Veysel' i Sivas' ın Sivralan köyündeki yalnızlığından çıkarıp bütün ülkeye tanıtmıştır. Müze ve kütüphanelerdeki eski yazmalar, vesikalar, minyatürler, kenar köşeye atılmış cönkler arasından belgeler çıkararak Yunus Emre ve Karacaoğlan'ın hayatına ışık tutmuştur. Eski Türk dansları, oyun kolları, Köylü Temsilleri, orta oyunu üzerinde çok önemli araştırmalar yapmıştır. Ayrıca Köylü Temsillerini ciddi manada ilk inceleyen Ahmet Kutsi' dir.

Ahmet Kutsi TECER ESERLERİ:

ŞİİR:

Şiirler (1932)

Tüm Şiirleri (ölümünden sonra, 1980)

OYUN:

Yazılan Bozulmadan (1947)

Köşebaşı (1948)

Bir Pazar Günü (1959)

Köroğlu (1959)

İNCELEME:

Köylü Temsilleri (Köy seyirlik oyunları derlemesi, 1940)

Ahmet Kutsi Tecer Kitapları - Eserleri

  • Bütün Şiirleri
  • Koçyiğit Köroğlu
  • Köşebaşı
  • Bütün Oyunları 1
  • Bir Pazar Günü
  • Köylü Temsilleri

Ahmet Kutsi Tecer Alıntıları - Sözleri

  • Başına ne gelirse katlan. Usuna güven. O sana kılavuz olur. (Koçyiğit Köroğlu)
  • Bir saati bir saatine uymaz. Sabahleyin lodos, akşamleyin poyraz. (Köşebaşı)
  • — Benim evimde bana itaat edilir! — Ben gönlümün sesine itaat ederim! (Bütün Oyunları 1)
  • At Ölür Meydan Kalır, Yiğit Ölür Şan Kalır (Koçyiğit Köroğlu)
  • — Hekime ilaca çok para döktüler... — Ben buna kızarım işte. Hekime ver, ilaca ver... Sonra da yine ölüp gider insan... Üstelik de geriye bir sürü borç. (Bütün Oyunları 1)
  • Besbelli ölümüm sabahleyindir. İlk ışık korkuyla girerken camdan, (Bütün Şiirleri)
  • Evden kahveye, kahveden eve. Şu pis kahvenin oturulacak nesi var, kuzum? (Köşebaşı)
  • Geceleyin bir ses böler uykumu, İçim ürpermeyle dolar: - Nerdesin? (Bütün Şiirleri)
  • ...bey arı olmadan petek oğul tutmaz. (Koçyiğit Köroğlu)
  • Hey gidi dünya hey! Neler, ne hesaplar var. (Köşebaşı)
  • Gözünü seveyim, İstanbul! Gez gez bitmez! (Köşebaşı)
  • Hıçkıran ruhlardır kederlerinden... (Bütün Şiirleri)
  • ''Benim yüreğim yufka. Öyle ağlamak, sızlamak kaldırmaz benim içim...'' (Köşebaşı)
  • Sana ne bu dünyadan? Ne gördün, ne anladın? Herkesin dünyası kendine göre. (Bütün Oyunları 1)
  • Bilmem görecek miyiz yine birbirimizi? (Bütün Şiirleri)
  • Sürü çobansız yayılmaz! (Koçyiğit Köroğlu)
  • Say ulan say! Sokaklar, evler, adamlar... Hepimiz, topumuz birden eskidik! (Köşebaşı)
  • Güzel söz yerinde olursa yürek tazeler. (Koçyiğit Köroğlu)
  • HAMİNNE - ...Damat olacak herifin gözü evdeymiş meğer, kızda değil. BAKKAL - (Alaycı) Evlenmek buna derler işte. (Köşebaşı)
  • ''Ben bir Köroğlu'yum dağda gezerim, Esen rüzgârlardan hiyle sezerim, Bolu Beyi bir gün seni ezerim.'' (Koçyiğit Köroğlu)

Yorum Yaz