Caz Çağı Öyküleri - F. Scott Fitzgerald Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Caz Çağı Öyküleri kimin eseri? Caz Çağı Öyküleri kitabının yazarı kimdir? Caz Çağı Öyküleri konusu ve anafikri nedir? Caz Çağı Öyküleri kitabı ne anlatıyor? Caz Çağı Öyküleri PDF indirme linki var mı? Caz Çağı Öyküleri kitabının yazarı F. Scott Fitzgerald kimdir? İşte Caz Çağı Öyküleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: F. Scott Fitzgerald
Çevirmen: Ülker İnce
Orijinal Adı: Jazz Age Stories
Yayın Evi: Everest Yayınları
İSBN: 9786051416557
Sayfa Sayısı: 352
Caz Çağı Öyküleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
"Sana tam olarak kim olduğumu söyleyemem,’ dedi o mızmız şey, ‘çünkü doğalı daha birkaç saat oldu - ama soyadım kesinlikle Button." Caz Çağı Öyküleri, başta "Benjamin Button’ın Tuhaf Hikâyesi" olmak üzere, F. Scott Fitzgerald’ın en bilinen öykülerini bir araya topluyor. "Ritz Büyüklüğünde Bir Elmas", "1 Mayıs" ve diğerleri, Fitzgerald’ın kitabın birinci baskısında "İçindekiler" sayfasına düştüğü notlarla birlikte, ilk defa bir bütün olarak Türkçede. Fitzgerald, 1922’de yayımlanan bu ikinci öykü derlemesinde, Gürültülü Yirmiler’in, hem refah içinde yüzen hem de refah içinde yüzenlere gıptayla bakan insanlarını anlatmayı sürdürüyor. Uçarı Kızlar ve Filozoflar’ın devamı niteliğinde sayılabilecek olan Caz Çağı Öyküleri, Ülker İnce’nin yetkin çevirisiyle Everest Klasikler’de.
Caz Çağı Öyküleri Alıntıları - Sözleri
- Şehrin kirli, bilinmez bir köşesinde, parazit istilasına uğramış haldeydiler, aç ve üşüyorlardı, fakir ve arkadaşsızdılar. Doğumları bir çuval gibi kenara atılmaktan ibaretti ve ölümleri de aynı şekilde olacaktı.
- Ne yazık ki hayatın en iyi kısmı en başından gelip geçer ve en kötü kısmı hep sona kalır
- "Tüm gençlikler birer rüyadır, kimyasal deliliğin bir başka hali."
- Zengin ailelerin, sayısı iki bini bulan müthiş bakımlı, lüle saçlı pek cici çocukları annelerinin parmağındaki mücevherler gibi parıldayarak bu üyelerin etrafında dans coşkuyla dans ediyorlardı. Peki, duyarlı kimselerin, yoksul çocuklar hakkında konuştuğunu gördüğünüz olmuş mudur? Ah, ama zenginlerin o ak pak olmuş, mis gibi kokan, ülkenin yüzünü temsil eden ve hepsinden önemlisi kadifemsi sese sahip çocukları varken diğerlerinden kime ne?
- "Eğer bir kız adama önce umut verip sonra da onu öylece bırakıyorsa, adam dışarı çıkıp bir güzel içer ve böylece kız tekmelenmekten kurtulur
- Genel görüşe karşı tümden kayıtsızdı.
- Elinden geldiğince her şeyin tadını çıkarıyordu. Gençliğin bir nimeti ya da bir külfeti vardır: Bir genç şimdiki zamanı yaşayamaz, içinde bulunduğu günü, kendisinin hayal ettiği parlak geleceğiyle karşılaştırır -çiçekler ve altın, kızlar ve yıldızlar, bunlar o benzersiz ve ulaşılmaz gençlik düşünün ön düşünceleri ve kehanetleridir.
- "Aşk kırılgan bir şey," diye düşünüyordu kız ama belki de.kırık parçaları saklanıyordu; dudaklarda bekleyen şeyler, söylenebilecek şeyler.Yeni aşk sözleri, öğrenilen sevecenlik, bir sonraki sevgiliye saklanır.
- Sahanlığın altında bir süre kıpırdamadan durdular, ayrılmakta zorlanıyorlardı, gölün uzandığı yerden yükselen ve karla kaplıymış gibi görünen ayı seyrettiler. Yaz veda ediyordu ve pastırma yazı geliyordu. Çimenler soğuktu, ne sis vardı ne de çiğ. Harry gittikten sonra Roxanne içeri girip gazı yakacak ve gölgelikleri indirecekti. Harry ise patikadan giderek kasabaya varacaktı. Bu iki hayatın yolları çabucak karşılaşıp telaşla ayrılmıştı, arkasında acı yerine acıma duygusu bırakmıştı; hayal kırıklığı yerine ıstırap kalmıştı. Birbirlerinin ellerini sıkarken, ikisinin de gözlerinde biriken merhametli birbirlerinin görmesine yetecek kadar ay ışığı vardı.
- "Çok eski, karışık ya da moral bozucu olmadıkları sürece insanları severim."
- "İnsan bazen, bir ya da iki kez uykusuz kaldığında, uyanıkken kâbus görür gibi olur, çevresindeki hayatın niteliğinin değiştiği duygusuna kapılır, aşırı yorgunlukla ve yeni bir günle birlikte gelen bir duygudur bu. İnsan, o sırada sürmekte olduğu hayatının, bir şekilde hayatın bir yan sürgünü olduğu ve hayatla ilişkisinin bir sinema filminin ya da bir aynanın ilişkisinden farksız olduğu şeklinde net bir kanıya sahiptir- insanlar, sokaklar, evler çok karanlık ve karmaşık bir geçmişin yansımalarıdır."
- Bütün kalabalıklar ulumak ister.
- Duygularının harekete geçişiyle birlikte ilk algısı bir boşunalık duygusuydu, hayatının griliğinin donuk acısı.
- " Güzel kızların boyunları olur, boğazları olmaz. "
- İflas bayrağını çekmiş gibisin, parasal olarak da ruhen de." "Genellikle ikisi at başı gitmez mi?"
Caz Çağı Öyküleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Amerikan Edebiyatı dendiğinde ismi mutlaka akla gelen yazarlardan birisi. Scott Fitzgerald, Caz Çağı Öyküleri adlı kitabında 1920'li yılların Amerikası'nı anlatıyor. Dönemin ruhunu yansıtan öykülerle bezeli kitap. I. Dünya Savaşı sonrasında yaşanan olayları; buhranı, acıyı, fakirliği, zenginliği, sanatı, parlaklığı ve müziği tüm ihtişamıyla, iyisi kötüsü, acısı ve tatlısıyla anlatmaya çalışmış kendine has üslubu ile. Özellikle Amerika'nın güney eyaletlerinde yani caz müziğin doğduğu ve geliştiği yerlerde geçiyor öyküleri. Her hikaye farklı bir yere alıp götürüyor insanı. Tüm öykülere bayılmasam da çoğunu severek okudum. Sanırım içlerinde en bilineni; Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi isimli öyküsü. Tabii ki kitapta Amerika'nın savaş sonrası ekonomik, kültürel ve sosyal durumu da ele alınıyor. Öykülerine başlamadan evvel anlatacağı öykü ile ilgili kısa kısa anekdotları da bulunmakta. Caz müziği seven biri olarak dönemin ruhunu hissettiren bu kitabı sevdim. Keyifli Okumalar! (Özlem)
Kitabı uzun zamanlara yayarak okudum. Aslında keyifli ve okunası bir kitaptı. Fakat gerek anlamak, gerekte sıkılmamak için böyle bir yola baş vurdum. Babasının, "Birini eleştirmeye kalktığında, herkesin seninle aynı imkanlarla dünyaya gelmemiş olduğunu aklına getir" hiç bir zaman unutmamış olan, F. Scott Fitzgerald Bize 1920'lerin Amerika'sının bir yandan göz kamaştıran, caz müziğin geliştiği boğucu kaldırımlara sahip Güney Eyaletlerini göz önüne seriyor. Kitap 12 hikayeden oluşuyor ve iki bölüm, Kitapta ilgimi çeken hikayeler, Jöleli Şeker, 1 Mayıs, Benjamin Button'un Hikayesi ki; doğduğunda yetmiş yaşında olan ve yaşlandıkça gençleşen bir adamın hikayesi çok ilgimi çekmişti. Ve Ey Kızıl -Kahve Saçlı Cadı. Kitabı okurken kimi zaman, eski siyah filmlerin tadını alıyorsunuz. Kimi zaman, bir Caz konserinde dinleti hissine kapılıyorsunuz. Kimi zaman da, Eski bir tiyatro oyununda kendinizi buluyorsunuz. Kısacası sıkılmadan okumak istiyorsanız, kitabı geniş zamanda okuyun. o zaman daha çok hissedecek ve kayif alacaksınız. caz çağı öyküleri kitabının içinde yer alan tüm öyküler yazarın caz çağı dönemi için eleştirdiği ya da güzelleme yaptığı her şeyi barındırıyor aslında. öykülerin başında bu öyküyü şu dergi için yazdım, bu öykü arkadaşımın başından geçti tarzındaki fitzgerald'a ait cümleler de var. bu tarz hoşuma gitti aslında. ben bunu şu koşullarda yazdım, dergi istedi diye yazdım, gönderdim kabul almadı değiştirdim diyerek yazılan şeye bir misyon yüklemeyi, yüceltmeyi engelliyor. güzel bir bakış açısı. sanatsal ve müziksel tarz sevenler için önerebilirim. (orkun yurtseven)
20. Yüzyılın ilk yarısında savaşın yorgunluğunun ardından Birleşik Devletler’deki bolluk, bereket, lüks ve aşırı rahatlık dönemini anlatırken, öykülerdeki karakterlerin yaşamlarının bu parlak zamanda, nasıl söndüğünü ve en küçük sorunların o dönemin rahatlığında, kişilere nasıl da amansız dertlermiş gibi geldiğini gösteriyor. Her öyküde ayrı bir macera ve farklı bir zaman akışı var. İçlerinde özellikle en meşhur; Benjamin Button’ ın Tuhaf Hikayesi’ nin, en yalın halini okumamız için bize güzel bir sayfa aralıyor. (Can Kutlu)
Caz Çağı Öyküleri PDF indirme linki var mı?
F. Scott Fitzgerald - Caz Çağı Öyküleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Caz Çağı Öyküleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı F. Scott Fitzgerald Kimdir?
Francis Scott Key Fitzgerald (d. 24 Eylül 1896, St. Paul, Minnesota - ö. 21 Aralık 1940, Hollywood) İrlanda asıllı ABD'li yazar. Yirminci yüzyılın en büyük Amerikan yazarlarından kabul edilir. 1890'larda doğmuş olan ve I. Dünya Savaşı sırasında yetişen neslini "Kayıp Kuşak" olarak tanımlar. Fitzgerald, Princeton Üniversitesi'nde başladığı öğrenimini tamamlamadı. I. Dünya Savaşı'na katılan yazar, savaş sonunda gazetecilik yapmaya başladı. Diğer yazarlardan ayrılan özelliği, kendi içinde iki karşıt görüşü veya duyguyu aynı anda barındırabilmesiydi. 1920 yılında Cennetin Bu Yanı adlı romanıyla adını duyurmaya başladı. Romanlarıyla kazancı artmaya başladı ve eğlence hayatına kendisini kaptırdı ve sağlığı bozuldu. Zamanla şöhretini kaybeden Fitzgerald, ruhsal bunalım içinde ve hayata küskün olarak Hollywood'da hayata veda etti.
F. Scott Fitzgerald Kitapları - Eserleri
- Muhteşem Gatsby
- Uçarı Kızlar ve Filozoflar
- Caz Çağı Öyküleri
- Sevecendir Gece
- Cazibe
- Son Patron
- Bir Yazarın Öğleden Sonrası
- Cennetin Bu Yakası
- Kıyıdan Uzakta
- Ne de Hoş Bir Çift
- Sana Borcum Var
- The Baby Party and Other Stories
- 1 Mayıs
- Mazisi Olan Kadın
- Kış Düşü
- Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi
- Babil’e Dönüş
- The Beautiful And Damned
- The Diamond as Big as the Ritz
- The Crack-Up
- All The Sad Young Men
- The Pat Hobby Stories
- The Last of the Belles
- The Love Boat
- The Intimate Strangers
- Image on the Heart
F. Scott Fitzgerald Alıntıları - Sözleri
- Ben bir yayıncıyım. Her türden kitap yayımlarım. Beş yüz bin nüsha satabilecek bir kitap arıyorum. Şimdi psişik şeylerden söz eden kitapların modası var. Mümkün olsaydı ateşli bir maddiyatçı tarafından yazılmış zengin iş adamıyla esmer bomba arasındakileri ya da en azından aşk üstüne bir şeyi tercih ederdim. Aşk sağlam iştir.Yaşayan herkese aşk lazımdır. (Sana Borcum Var)
- İnsan karşısına çıkanı son gücüyle uğraşıp elde etmeli; onu elde edemesem bile hiç olmazsa bu evliliğe adım atarken içinde benden bir parça taşıyacaktır. (Sana Borcum Var)
- Gençliğin, mutluluğunun yanında yetersizliği asla ânı yaşayamamalarında ve günü sürekli önceden hayal edilmiş gelecekle karşılaştırmalarında yatar. (Kış Düşü)
- " Güzel kızların boyunları olur, boğazları olmaz. " (Caz Çağı Öyküleri)
- "Ve ben seni hiç mi heyecanlandırmıyorum?" "Seninleyken sadece rahat ve mutlu hissediyorum." Ona, en iyisinin bu olduğunu söylemeliydi, ama söyleyemedi, bu eski bir gerçek miydi yoksa eski bir yalan mıydı bilemedi. (Kış Düşü)
- … ortalıkta o kadar çok yalan vardı ki bir eksik, bir fazla, hiç fark etmezdi. (Sana Borcum Var)
- “Gerçekten ben onun için neyim ki? Bir siluet, bir tür manken; başka bir şey değil. “ (Sevecendir Gece)
- "Birisini eleştirmeye kalkıştığında"dedi bana," şu dünyada her insanın senin sahip bulunduğun ayrıcalıklara sahip olmadığını hiç aklından çıkarma." (Muhteşem Gatsby)
- . Anlamsız bir dünyada parlak anlamsız bir figür olarak parlamaya devam edeceğim. ... (The Beautiful And Damned)
- . Aşk kitaplarda olduğu gibi değildir. . (Mazisi Olan Kadın)
- Yalnız paranı değil kendine güvenini de yitirmişsin. Zaten ikisi de birlikte gitmez mi? (1 Mayıs)
- “Aile içi tartışmalar acı şeyler. Herhangi bir kurala göre gitmezler. Ağrı ya da yara gibi değiller; daha ziyade ciltteki yarıklar gibiler, yeterince deri olmadığı için iyileşmezler.” (Kış Düşü)
- Berbat bir duygusuzluk krizindeyken beyaz hırçın bir kuş gibiydi, hırpalanmış ve rahatsız olmuş halde, tüm kalbiyle insanlıktan nefret ederdi. (Kış Düşü)
- "Çok eski, karışık ya da moral bozucu olmadıkları sürece insanları severim." (Caz Çağı Öyküleri)
- “İnsan ilgisiz davranmaya alıştığında ya da duygularının körelmesine izin verdiğinde sonunda bir boşluğa düşer. “ (Sevecendir Gece)
- Hadi uyandır beni.. Gördüklerim zamansız bir düş mü yoksa? Hadi git.. Uzaklaş.. Gerçekten yokluğuna inanmalıyım.. Her bulduğum yerde seni kaybetmekten çok yoruldum.. (Cennetin Bu Yakası)
- Duygularının harekete geçişiyle birlikte ilk algısı bir boşunalık duygusuydu, hayatının griliğinin donuk acısı. (Caz Çağı Öyküleri)
- "Birisini eleştirmeye kalkıştığında" dedi bana, "şu dünyada her insanın senin sahip bulunduğun ayrıcalıklara sahip olmadığını hiç aklından çıkarma." (Muhteşem Gatsby)
- “Bol bol gülmem gerekiyordu, ” -dedi kız. “Bol bol gülmeyi öğrendim.” (Son Patron)
- “Ortada olmayanı görmeye çalışmanın pek faydası yok.” (Son Patron)