Cennetin Dibi - Gündüz Vassaf Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Cennetin Dibi kimin eseri? Cennetin Dibi kitabının yazarı kimdir? Cennetin Dibi konusu ve anafikri nedir? Cennetin Dibi kitabı ne anlatıyor? Cennetin Dibi PDF indirme linki var mı? Cennetin Dibi kitabının yazarı Gündüz Vassaf kimdir? İşte Cennetin Dibi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Gündüz Vassaf
Yayın Evi: İletişim Yayınları
İSBN: 9789754707342
Sayfa Sayısı: 251
Cennetin Dibi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Cehenneme Övgü’de “bu dünya”yı sorgulayan Gündüz Vassaf ikinci kitabında “cennet”e, hem de cennetin ta dibine el atıyor. Mizahla bilimkurgunun, düzyazıyla bilimsel makale üslûbunun harmanlandığı kitapta, ‘yanlışla doğru’, ‘yalanla dolan’ sırt sırta duruyor. Bu kitapta Freud’un kuramlarının hayata geçirildiği Amsterdam genelevlerinde dolaşabilir, hükümet kiralayabilirsiniz; hatta 100 dolara bir Amerikan şirketi bile satın alabilir, isterseniz yeni yaşam biçimlerinin hayata geçirildiği özgür kolonilerde yaşayabilirsiniz. Gündüz Vassaf, düşgücünün sınırlarını zorladığı Cennetin Dibi’nde, “gelecekte yolculuğa” davet ediyor bizi.
“Gündüz Vassaf düşgücünün avukatı, düzyazımızın en özgür ruhlu kalemi..”
Cennetin Dibi Alıntıları - Sözleri
- Saçma sapan bir yüzyıl.
- Saçma sapan bir yüzyıl.
- Ardında iz bırakmamak Yere basmadan yürümekten daha kolay.’ Tchouang - Tse / M.Ö 369-286
- " Güzel deyince akla önce kadın gelmiyor mu? "
- Bir yandan beş para etmeyen şeylere dünyanın parasını verir, bir yandan da maddi değeri yok diye dünyanın en güzel şeylerinin bedava olduğunun farkına varmaz ya da küçümseriz.
- Her şey tanrı adına yapıldığından karşı çıkan yok.
- Çekirdek çitleyerek çağ atlayamayız, geçmişin gevişini getiririz ancak.’
- Derken savaş modern, insan korkak oldu…
- Zehiri yaratan, panzehiri de bulmanın ustasıdır.
- Dünya evrenin merkezidir, kıyısına da gitme boşluğa düşersin diyorlar .peki diyoruz daha sonra yok öyle değilmiş diyorlar..ona da peki.bilim gibi tarihte de önceden inanıp sonradan safsata diye baktıklarımızın haddi hesabı yok..
- Çağdaşlık sözcüğü beni her zaman ürkütür. Tarihimizi, geleneklerimizi yok etmek, kafalarındaki geleceğe göre "Yeni İnsan" yaratmak isteyenler hep bu deyimi kullanır.
- •Psikologlar yarım asırdır insanları kendileri gibi olmaya, kendilerini gerçekleştirmeye çağıradursun herkes benimsediği markanın imajıyla bütünleşmeye çalışıyordu.
Cennetin Dibi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Gölün üstünde ki ay Bize veresiye mal veriyor Şarap almak üzere Bulutlara ayak basalım. Li-po( 701-767) Vassaf, uzun zamandır takip ettiğim bir yazar. Cehenneme Övgü kitabını okuduktan sonra kendisine olan ilgimi ve merakımı katmerleyen bir zat. Günümüz meselelerine olan özgün bakış açısı Kavramların içini irdeleyen üslubu ile sizi adeta yakanızdan tutuyor sorguluyor. Sorgulamakla kalmıyor sorgulatıyor. Öyle ki bölüm sonunda ben, biz neyin içindeymişiz diyerek dehşete kapılıyorsunuz. 21. yy ın toplumlar içinde kangren olmuş konularını çeşitli bakış açıları ile ele alıyor. Yıllar boyu Beyaz olarak bildiğimizin aslında Simsiyah olduğunu anlatıyor. Ve yazarın en sevdiğim yönü olan farkettiriyor. Düne bugüne ve geleceğe dair kaleminde ki projektör ile farkettirmesi. Geçmişte takılı kalmayan yazar günümüzü de geleceğe en güzel hazırlık olarak algılanması gerektiğini vurguluyor. Bize de bu Sosyolojik- Psikolojik, Sosyo-kültürel bilgi şölenininden faydalanmak kalıyor.’ Göğümüz mavi, umudumuz baki kalsın..️ (Kerim Mert Aras)
Açık konuşmak gerekirse Gündüz Vassaf'ın "Cehenneme övgü" adlı kitabını bir çırpıda bitirdikten sonra büyük bir hevesle okumaya başladığım "cennetin dibi"nden ilk kitap kadar zevk alamadım. Bunun nedeninin yazarın da anlattığı üzere cehennemin, cennetten daha çok dikkat çektiği ve cennetin sıkıcı olmasına bağlıyorum ve büyük ihtimalle yazarın buyüzden 2. kitabı, ilkinden daha sıkıcı tuttuğunu düşünüyorum. Sıkıcı dediğime bakmayın, Gündüz Vassaf'ın o bizi asla "yeter be, anladık ironik yazmayı seviyorsun da tadında bırak" dedirtmeyen, bol bol (acımasız) giydirmelerin bulunduğu sade ve anlatacağını tabiiri caizse mala anlatır gibi anlattığı dili ile eleştirdiği onlarca tema kişinin gerçekten ufkunu açıyor. Kitabı okurken sürekli "ben bunu nasıl fark etmemişim" dedirten, toplumum taaa gözünün içine sokula sokula yapılan ve hepimizin aslında "normal" olarak algıladığı bir çok eylemi bambaşka bir açıdan anlatarak okuyucuyu sürekli kendine bağlıyor. Her sayfa değiştirmemizde, anlatacaklarını merakla bekletmesi de kitaba akıcı bir dil kazandırıyor. Eğer cehenneme övgü kitabı hiç yazılmamış olsaydı bu kitaba sıkıcı demezdim ama "cehennem", "cenneti" gölgesinde bırakacak kadar ihtişamlı olduğundan, bu kitaptan birkaç puan kırmak zorundayım. (Schröndingerin kutusu)
Cennetin Dibi PDF indirme linki var mı?
Gündüz Vassaf - Cennetin Dibi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Cennetin Dibi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Gündüz Vassaf Kimdir?
Liseyi İstanbul Robert Koleji'nde tamamladıktan sonra 1968'de George Washington Üniversitesi'nde psikoloji eğitimi gördü. 1977'de Ankara Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden doktorasını alan Vassaf, uzun bir süre Ankara Üniversitesi Mediko-Sosyal Merkezi'nde öğrencilere psikolojik danışmanlık yaptı. Uluslararası Psikologlar Konseyi yönetim kurulu üyeliğinde bulunan Gündüz Vassaf, 12 Eylül askeri darbesinden sonra öğretim üyeliği yaptığı Boğaziçi Üniversitesi'nden istifa etti. Türkiye’de Psikologlar Derneği’nin kurucu üyelerinden olmasının yanı sıra 12 Eylül’e kadar Uluslararası Af Örgütü’nün İstanbul Şubesi başkanlığında, Tüm Öğretim Üyeleri Derneği (TÜMÖD) yönetim kurulunda yer aldı. O tarihten sonra Kassel, Marburg ve Bremen üniversitelerinde öğretim üyesi, Kanada McGill Üniversitesi Center for Developing Area Studies’de “konuk” akademisyen, Amsterdam’da Averroes Stichting’de klinik psikolog, Viyana’da Institute für Höhere Studium ve Avrupa Bilim Vakfı’nda da konuk araştırmacı olarak çalıştı. Halen çalışmalarını, Amerika Birleşik Devletleri'nde, doğduğu şehir olan Boston, Massachusetts'de sürdürmektedir.
Yazar, psikoloji alanındaki eserlerinden çok, tarihe farklı bir bakış açısıyla yaklaştığı çalışmalarıyla tanınmaktadır. Radikal gazetesinde Uçmakdere başlığıyla köşe yazıları kaleme almıştır. İnsan, tarih, sosyoloji, popüler kültür konularında her Pazar yayınlanan "Gerçek Orada Bir Yerde" adlı programda Murat Belge ve Şerif Mardin ile birlikte yer aldı.
Gündüz Vassaf Kitapları - Eserleri
- Cehenneme Övgü
- Cennetin Dibi
- Mostari
- Kimliğimi Kaybettim, Hükümsüzdür!
- Türkiye Sen Kimsin?
- Medeniyet, Kültür, Sanat
- Annem Belkıs
- Leventnâme
- Tarihi Yargılıyorum
- 40 Yıl Önce 40 Yıl Sonra Amerika - Rusya
- Daha Sesimizi Duyurmadık
- İstanbul'da Kedi
- Boğaziçi'nde Balık
- Nazım
- Ne Yapabilirim?
- Yol Arkadaşım
- Sınırsız
- Mehmet'in Babası Nâzım
Gündüz Vassaf Alıntıları - Sözleri
- Toplumsal patolojiye dönüştü satın alma ihtiyacımız. *sırf en pahalısı diye satın alınan ürünler var. (Medeniyet, Kültür, Sanat)
- “Çok yıllar sonra, 50’lerin başında oğlum Gündüz ile beraber Tepebaşı’nda tramvaya bindik, Şişli’ye veya Taksim’e gideceğiz. Yalnız bir kişilik oturacak yer vardı ben de oraya Gündüz’ü oturtup kendim ayakta durdum. Derken biletçi geldi. “Bu çocuk kimin?” dedi. Benim deyince, “Peki” dedi “öyleyse sen otur oraya, çoçuğu da kucağına al.” Oysa Gündüz büyüyordu. Onu bebek gibi kucağıma almak büyük çocuk olduğu için gururunu kırar hala ufak bebek yerine koymak gibi olurdu. Onu yapmak istemedim “İsterseniz ona da bilet keselim” dedim.” (Annem Belkıs)
- insana özgü anlaşamamanın acizliği zorunlu kılar otoriteye mahkumiyetini. (İstanbul'da Kedi)
- Tolstoy, Anna Karenina romanına şu ünlü cümlesiyle başlar: “Mutlu aileler birbirlerine benzer. Mutsuz ailelerin mutsuzluğu kendilerine özgüdür.” (Tarihi Yargılıyorum)
- "Devletlerin toprak köşe kapmacasında isimlerimiz bile bizim değil." (Mostari)
- Hepimizin aynı saatte, aynı yaşta, aynı hızda öğreneceğimiz üzerine kışla mimarisini kurmuş bir eğitim sistemi daha ne kadar sürebilir? (Medeniyet, Kültür, Sanat)
- Kayış kapar kolumuzu Kırılan kemik, kan. Hani şimdi bizim soframıza Haftada bir et gelir Ve çocuklarımız işten eve Sapsarı iskelet gelir. Hani şimdi biz; İnanın güzel günler göreceğiz çocuklar Güneşli günler göreceğiz. Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar Işıklı maviliklere süreceğiz... (Nazım)
- Annelerimiz, babalarımız, sonra da öğretmenlerimiz kutsaldır mesela. Dinler, dersler, aile terbiyesi bize onların nasıl yüce insanlar olduklarını anlatır. Sonra büyürsünüz ve diyelim çocuk psikolojisi dalında ihtisas yaparsınız. Bu sefer çocukluğunuzda, okulda size ezberlettirilen şiirlerle yücelttiğiniz analar, babalar karşınıza birer canavar olarak çıkarlar. Kimi çocuğunun ırzına geçmiş, çocuk başından geçeni yıllarca içine gömmüştür. Kimi çocuğunu, onlar kendi kendilerini büyütürler havasında, hiç kaale almamış; kimi de çocuklarına, altında hayat boyu ezileceği hedefler koymuştur. Öğretmenlerin beylik laflarla süslenen dokunulmaz yüceliği başka bir yalandır. Çocukların çoğu haksızlığın ne olduğunu ilk onların sınıftaki gaddarca davranışlarından öğrenir. (Medeniyet, Kültür, Sanat)
- “Beraberken de özgür olabiliriz,özgürken de bağlılıkla sevebiliriz diyor.” (Annem Belkıs)
- dini olsaydı hayvanların insan olurdu şeytanları. (İstanbul'da Kedi)
- Dünya evrenin merkezidir, kıyısına da gitme boşluğa düşersin diyorlar .peki diyoruz daha sonra yok öyle değilmiş diyorlar..ona da peki.bilim gibi tarihte de önceden inanıp sonradan safsata diye baktıklarımızın haddi hesabı yok.. (Cennetin Dibi)
- Cami sayısının hızla arttığı Türkiye’de en son ne zaman kütüphane açıldı? Ya da ara sıra uğrayabileceği bir kütüphanenin eksikliğini hisseden kaç kişi tanıyoruz? (Türkiye Sen Kimsin?)
- ...Ama Türkiye'de tahsilime devam ettiğimde bize evrensel olarak öğretilen insan psikolojisinin, insan zekasının, davranışlarının, aslında hep Amerikan insanı ya da Amerika'da yapılan laboratuvar araştırmalarına göre açıklandığını görünce, bu ülkenin dünya gücü olmasının sırf zenginliği ya da askeri gücüyle açıklanamayacağını gördüm. Hangi davranışımızın normal, hangi vasfımızın zekice olduğu, Amerika'da oluşturulan normlara göre kararlaştırılıyordu. (40 Yıl Önce 40 Yıl Sonra Amerika - Rusya)
- Her şey tanrı adına yapıldığından karşı çıkan yok. (Cennetin Dibi)
- Ben yanmasam sen yanmasan biz yanmasak, nasıl çıkar karan- -lıklar aydın- -lığa.... (Nazım)
- Biz Tükettikçe Eksiliriz. (İstanbul'da Kedi)
- Bizi yönetmeye kalkışanlara güvenimizi yitirmemiz aslında kendimize olan güvenimizin belirtisi. (Kimliğimi Kaybettim, Hükümsüzdür!)
- Almanya'da 16 yaşında bir Türk kızının Ankara Radyosu'na yazdığı bir mektuptan: "... tek arkadaşım Türkiye'nin Sesi Radyosu'dur. İki yıldır buradayım. Annem ve babam beni sokağa bile bırakmıyor, bütün ev işlerini bana yaptırıyorlar. Bir yere giderken, beni evde kilitliyorlar. Konuşacak kimsem yok. Hep radyo dinliyorum." (Daha Sesimizi Duyurmadık)
- Kötümserliğe kapılıp edilgenleştikçe, değişim erteleniyor, düzen sürüyor. Değişim biziz. (Ne Yapabilirim?)
- değerle deşer insan insanı. sevdiler mi silah yaparlar sevgiyi. (İstanbul'da Kedi)