Cin Ali Okula Başlıyor - Rasim Kaygusuz Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Cin Ali Okula Başlıyor kimin eseri? Cin Ali Okula Başlıyor kitabının yazarı kimdir? Cin Ali Okula Başlıyor konusu ve anafikri nedir? Cin Ali Okula Başlıyor kitabı ne anlatıyor? Cin Ali Okula Başlıyor PDF indirme linki var mı? Cin Ali Okula Başlıyor kitabının yazarı Rasim Kaygusuz kimdir? İşte Cin Ali Okula Başlıyor kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Rasim Kaygusuz
Yayın Evi: Cin Ali Yayınları
İSBN: 9786056579004
Sayfa Sayısı: 18
Cin Ali Okula Başlıyor Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Cin Ali Okuma takvimiyle beraber bir zamanların klasikleşmiş 10 kitaplık bu efsane çocuk kitabı serisi; Dünün çocukları olan bugünün yetişkinleri ve yeni nesil çocuklar için eşsiz bir hazine niteliğinde.
Cin Ali'nin Atı
Cin Ali'nin Topu
Cin Ali'nin Topacı
Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu
Cin Ali'nin Oyuncakları
Cin Ali Okula Başlıyor
Cin Ali Okulda
Cin Ali Çocuk Bahçesinde
Cin Ali ile Berber Fil
Cin Ali Kır Gezisinde
Cin Ali Okula Başlıyor Alıntıları - Sözleri
- Ali topu tut
- Cin Ali sofrada çok dikkat eder. Üstüne hiç yemek dökmez. Her yemekten sonra ellerini yıkayıp, dişlerini fırçalardı.
- Okul müdürü Osman Bey, Cin Ali'ye: "Küçük, sen okuyacak mısın? Okuyup da ne olacaksın?" diye sordu. Cin Ali: -Ben, okuyup Atatürk olacağım! dedi. Cin Ali'nin bu sözü, müdürün hoşuna gitti. Masadan kalktı, Cin Ali'nin yanaklarını okşadı. Ona: -Aferin Ali, çok çalış, Atatürk gibi büyük adam ol! dedi.
- Cin Ali, Atatürk'ü çok severdi. Atatürk'ün resimlerine bakar: "Ben de okuyup Atatürk olacağım" derdi.
Cin Ali Okula Başlıyor İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Cin ali: Cin Ali çok mutlu uyandı çünkü okula başlayacaktı hemen çantasını hazırladı ve babasıyla okula gitti dersler bitti ve eve giderken çok üzgündü hemen yatağına yattı ve kimseyle konuşmadı (SON) (Mehmet Ali Koruyucu)
Cin Ali şimdi okula başlıyor. At arabasıyla tek başına gezince büyük bir çocuk zannetmiştik. Bu kitabımızda aile sofrası kurulmuş. Herkes sofra kurulmasına yardım ediyor. Özellikle Cin Ali sofra kurulmasına büyük bir zevkle yardım ediyor. Bizlerse nasıl kaytarırım diye düşünürdük. Cin Ali yemek yerken de çok dikkatli yiyormuş üstüne dökmüyormuş. Bizler dökerdik çünkü bizler Cin Ali değildik. Cin Ali'nin okul zamanı geldi. Sabah heyecanla uyanıp annesini babası kardeşlerini uyandırıp hep beraber okula gittiler. Cin Ali tabi ki Atatürk'e hayran bizler gibi. (DUA)
"...Hep beraber sofralarını hazırlarlar. Babası ekmek keser. Ablası tabak, çatal ve kaşıkları getirir. Suna bardakları, peçeteleri, Cin Ali suyu, annesi de yemekleri getirir." Bugün okutulan üçüncü sınıf hayat bilgisi kitabında ise ana-baba evi birlikte temizliyor, yemeği birlikte yapıyorlar. Cin Ali'de iyi, doğal ve meşru cinsiyet rolleri bozulmamış. Yemeği anne getiriyor çünkü yemeği o yapıyor. Çünkü anne ev hanımı, baba ise gündüz çalışıyor; ev işlerini eşit paylaşamazlar. Buna rağmen baba sofra kurmaya yardım ediyor. Ama feministlere yetmiyor. Bugün erkeğin kadına secde ettiği aileler örnek aile olarak okutuluyor. 1970'lerin Cin Ali'si bugün okutulmak için fazla temiz. Artık uygun değil (!). (Gerçeğin Kitabı)
Cin Ali Okula Başlıyor PDF indirme linki var mı?
Rasim Kaygusuz - Cin Ali Okula Başlıyor kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Cin Ali Okula Başlıyor PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Rasim Kaygusuz Kimdir?
“Cin Ali’nin Babası” Öğretmen Rasim Kaygusuz, 1926 yılında Ankara’nın Ayaş ilçesine bağlı Yenikayı Köyü’nde doğdu. Çanakkale Savaşı’nda şehit olan dayısının adı verildi.
Üç yaşındayken annesini kaybeden Kaygusuz ve kardeşlerine babasının ikinci eşi annelik yaptı.
1944’te Hasanoğlan Köy Enstitüsü’nü, 1956’da Gazi Eğitim Fakültesi Pedagoji Bölümü’nü bitirdi. Köyünün ilkokulunda öğretmenlik yapmaya başladığında henüz 18 yaşındaydı. Öğrencilerine sadece okuma yazma öğretmiyor; aynı zamanda tarımı, marangozluğu, elektrik teknisyenliğini, duvar yapmayı, su tesisatı döşemeyi de öğretiyor, onlara yaşamda ayakta kalmayı gösteriyordu.
Kendisi gibi çalışkan, mesleğine âşık ve Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin yetiştirdiği bir öğretmen olan ve ileride eşi olacak Remziye Alişan’la, Zirkayı Köyü’ndeki Yetiştirme Yurdu’nda çalışırken tanıştı.
En çok birinci sınıf öğretmenliği yapmayı seven Rasim Kaygusuz, öğrencilerine okuma-yazma öğretmekten büyük keyif alıyordu. Birinci sınıflara 17 yıl boyunca öğretmenlik yapmasının ardından, çocukların okumayı öğrenmesine yardımcı olacak bir kitap yazmaya karar verdi ve bir süre sonra, hazırladığı kitap taslağını ilk olarak eşi Remziye Hanım’a ve kızları Nesrin ile Nevin’e okuttu.
Kitabın adını Cin Ali koymuştu. İlk kitap en basit öyküleri içeriyor, iki-üç harflik sözcüklerden ve kısa hecelerden oluşuyordu.
Cin Ali kitapları, Rasim Kaygusuz’un daha önce tasarlayıp hazırladığı Çözümlü Alfabe, Oyunla Okuma Öğretimi, Resimli ve Hareketli Fişler, Çarpma ve Sayma Öğretimi gibi çalışmalarını tamamlayan çok başarılı bir seri haline geldi.
Çok sevilen ve kısa sürede benimsenen Cin Ali kitapları, Türkiye’nin her köşesine erişmeyi başaran nadir eserlerden biri oldu; televizyon ve gazetenin bile erişemediği uzak köylerde bile Cin Ali okunuyordu.
Bu sırada Rasim Kaygusuz hem öğretmenlik mesleğini sürdürüyor, hem de kitapları tanıtmak için okulları dolaşıyordu. O artık “Cin Ali’nin Babası” olarak biliniyor, gittiği okullarda da böyle karşılanıyordu. Siparişleri hazırlamak, postaya vermek ve hesapları kontrol etmek gibi işleri yürüten eşi Remziye Hanım, Rasim Öğretmen’in en büyük yardımcısı oldu.
Rasim Öğretmen, görev süresini doldurunca emekli oldu. Cin Ali Yayınları artık Ulus’taki adresindeydi. Yayınevi aynı zamanda bir okul gibiydi. Rasim Öğretmen, Türkiye’nin her tarafından gelen öğretmenlere, okuma ve yazma öğretiminde daha başarılı olmanın yollarını öğretiyordu.
3 Aralık 1988’de aramızdan ayrıldığında, geride Cin Ali ile büyümüş milyonlarca çocuk vardı.
Cin Ali serisi, Rasim Kaygusuz tarafından 1968 yılında, çocuklara okumayı öğretmek amacıyla yaratılmış. 1990 yılında "Çöp Adam, çocukların görsel sağlığına aykırıdır" iddiası üzerine görünümü değiştirilmiş ve papyonlu, kulağı çiçekli, siyah saçlı, belirgin yüzlü, fiyonklu ayakkabıları olan bir çocuk olarak resmedilmeye başlanmış. Daha sonra 2005 yılında ise ömrünü doldurduğu gerekçesiyle ilköğretim müfredat programından kaldırıldı
Rasim Kaygusuz Kitapları - Eserleri
- Cin Ali Serisi
- Cin Ali'nin Atı
- Cin Ali'nin Topu
- Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu
- Cin Ali'nin Topacı
- Cin Ali ile Berber Fil
- Cin Ali Okulda
- Cin Ali'nin Oyuncakları
- Cin Ali Çocuk Bahçesinde
- Cin Ali Okula Başlıyor
- Cin Ali Kır Gezisinde
Rasim Kaygusuz Alıntıları - Sözleri
- Dayısı Cin Ali'ye bir topaç, bir de kırbaç aldı. Cin Ali topaçla kırbacı görünce çok sevindi. Dayısına teşekkür etti. (Cin Ali'nin Topacı)
- Baba, o atı bana al. (Cin Ali'nin Atı)
- “Cin Ali’nin Babası” Öğretmen Rasim Kaygusuz, 1926 yılında Ankara’nın Ayaş ilçesine bağlı Zirkayı (Yenikayı) Köyü’nde doğdu. Babasının desteğiyle Çifteler Köy Enstitüsü'nde okumaya başladı. Hasanoğlan Köy Enstitüsü’nün ilk öğrencilerinden de biriydi. 1944 yılında mezun olup köyünün ilkokulunda öğretmenlik yapmaya başladığında henüz 18 yaşındaydı. Enstitüden marangozluk sanatıyla mezun oldu. Hem çok becerikliydi hem de enstitüde çok şey öğrenmişti. Köyüne ve öğrencilerine köyünün kalkınmasını sağlayacak her şeyi öğretti. Rasim Kaygusuz, çocukları çok seven, şefkatli bir öğretmendi. Birinci sınıf öğretmenliğinin uzmanlık alanı olması gerektiğine inanıyordu. Oyunun da öğrenme sürecinin ayrılmaz bir parçası olduğunu düşünüyordu. Mesleğini daha iyi yapabilmenin yollarını arar, düşünür ve üretirdi. Kendini alanında daha da geliştirmek için Gazi Eğitim Fakültesi Pedagoji Bölümü’nü dışardan okudu. 1960 yılında mezun oldu. 1960 yılından itibaren dokuz tane oyunla okuma gereci icat etti.Bu başarılı çalışmaların son halkası olan Cin Ali 1968 yılında yazıldı. (Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu)
- Ali, topu tut. (Cin Ali'nin Topu)
- Koş Cin Ali, koş! Bak sana güzel bir top aldım. Bu topu al. Pat pat oyna. (Cin Ali'nin Topu)
- Bazı çocuklar kelebek yakalamak için, kelebeklerin arkasından koştu. Havada kır kuşları uçuyor, cıvıl cıvıl ötüşüyordu. Uzakta bir leylak tek ayağının üzerinde duruyordu. Kertenkeleler otların altına kaçıyorlardı. (Cin Ali Kır Gezisinde)
- Fil, adamı tıraş ettikten sonra, yanında bulunan sabunlu su dolu kovayı alıp, adamın başından aşağı döktü. Adamın her tarafı bembeyaz oldu. (Cin Ali ile Berber Fil)
- Öğretmen, çocukları düz bir yerde topladı. Boy sırası yaptı ve iki gruba ayırdı. Ortaya bir sopa dikti. Sopaya da bir mendil astı. Mendil kapmaca oyunu oynattı. İlk önce Cin Ali ile Güler oyuna başladı. (Cin Ali Kır Gezisinde)
- - Suna, bak! Babam bana çok güzel bir top aldı. Gel, sen de oyna. Tuta tuta, saya saya oyna. Sen bana at. Ben de sana atayım. (Cin Ali'nin Topu)
- Sevgili çocuklar! Siz de Cin Ali gibi misafirlerinizin çocukları ile oynayın. (Cin Ali Serisi)
- “Berhudar olma padişahım senden büyük Allah var” (Cin Ali Kır Gezisinde)
- Empati kurma yeteneğim sayesinde vegan oldum. (Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu)
- Cin Ali, Atatürk'ü çok severdi. Atatürk'ün resimlerine bakar: "Ben de okuyup Atatürk olacağım" derdi. (Cin Ali Okula Başlıyor)
- Ömer, Cin Ali'nin oyuncaklarını çok sevdi. Oyuncaklarla bol bol oynayıp hoşça vakit geçirdiler. Sevgili çocuklar! Siz de Cin Ali gibi misafirlerinizin çocukları ile oynayın. (Cin Ali'nin Oyuncakları)
- Ali topu tut. (Cin Ali Serisi)
- Cin Ali'nin uçurtması da çok yükseklere çıkmıştı. Yanlarındaki ağaca bir kuş yuva yapıyordu. (Cin Ali Kır Gezisinde)
- Cin Ali, Karagözlü Kuzusu'nun boynuna bir ip bağladı. Sonra ipinden tutup Karagözlü Kuzu'yu kırlara doğru gezmeye götürdü. (Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu)
- Cin Ali'ye halası bir kuzu verdi. Kuzu Cin Ali'yi görünce, ona doğru koştu. Cin Ali de kolları açtı. Kuzuyu sevmek için kuzuya doğru yürüdü. (Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu)
- Ali topu tut (Cin Ali Okula Başlıyor)
- Yoklamayı yaptıktan sonra: - Çocuklar, bu hafta konumuz kır gezisi. Çarşamba günü sizi kıra götüreceğim! dedi. (Cin Ali Kır Gezisinde)