diorex

Cumartesi Yalnızlığı - Selim İleri Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Cumartesi Yalnızlığı kimin eseri? Cumartesi Yalnızlığı kitabının yazarı kimdir? Cumartesi Yalnızlığı konusu ve anafikri nedir? Cumartesi Yalnızlığı kitabı ne anlatıyor? Cumartesi Yalnızlığı PDF indirme linki var mı? Cumartesi Yalnızlığı kitabının yazarı Selim İleri kimdir? İşte Cumartesi Yalnızlığı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 28.03.2022 18:00
Cumartesi Yalnızlığı - Selim İleri Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Selim İleri

Yayın Evi: Everest Yayınları

İSBN: 9786051417295

Sayfa Sayısı: 180

Cumartesi Yalnızlığı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Yayımlandığı yıl Tarık Dursun K.'nın "acemi güzellik" olarak nitelediği Cumartesi Yalnızlığı, 46 yıldır okurla bağını korumayı sürdürüyor. Yılların ustası Selim İleri'nin en genç kitabı!

Oradan geçtikçe Sait Faik'i düşünürdü, çipil çipil mavi gözleri ansırdı. Üzülürdü biraz da, gelip burada oturmadı diye. Hemen top alanının yanındaydı kahve, çatıya sığınmış bir çardak vardı önünde, çardak boyu sarmaşıklar. Hele güzün büsbütün güzel olurdu ortalık, kızılyapraklar kaplardı her yanı. Mermer masalara birer kan lekesi gibi düşerlerdi. O zaman dayanamaz; elinde gülünç çantası, soluk lâcivert yağmurluğuna bürünmüş, korkak bakışları kara camlı gözlükleri gerisine saklanmış, boynu bükük girerdi içeriye.

(Tanıtım Bülteninden)

Cumartesi Yalnızlığı Alıntıları - Sözleri

  • "Mutlu sevda yoktur yeryüzünde Macide."
  • "Unutsam, anılar çabucak silinseler."
  • "Bize yasaktır mutluluklar Zehranım"
  • "Yüreği morarmış, yüreği mosmor, yüreği ağulu çiçeklerle bezenmiş"
  • "Biten sevgilere karşı bağışıklık kazandım."
  • "Memlekette akıl almaz durumlar patlak vermişti."
  • "Hırsızın biri girsin istiyorum bizim kata. İriyarı bir hırsız, boğuşayım onunla. "
  • "Çalışmak mutlu kılıyor beni."
  • ''...elleri kocaman kimsesizlikler tatmış...''
  • "Düşlerimin limonluğunda yetiştireceğim menekşeleri bir o bilirdi. Kremalı pastayı da iyi pişirirdi."
  • "Özgürlük bir ozanın dizelerinde ak bir güvercin, bir ressamın yapıtlarında kaba, sayrıl damarlı işçi elleriydi."
  • "Deniz kıyısında suya bakıyorum uzun uzun. Mavi bir öksüzlükle dolu o da. Dalgaların hırçın vuruşlarına aldırmıyor kıyıya saldırmış dizi dizi istiridyeler..."
  • Ellerim ellerinde böyle iyiydi, hoştu, güzeldi.
  • "Müthiş bir soğuma bu; kendi buzul çağıma geri dönüyorum."

Cumartesi Yalnızlığı İncelemesi - Şahsi Yorumlar

50 yıldır 19 yaşında!! Evet Selim İleri’nin ilk eseri Cumartesi Yalnızlığı, yılların beşinci vitesteki hızına rağmen, gençliğini koruyan harika bir öykü kitabı. Selim İleri hakkında sınırlı bilgilerim vardı. Kitap bittikten sonra birkaç araştırma yapıp, yazarı tanımaya çalıştım. Bu kitabı yazarken de kitaplardan ve yaşanmışlıklarından yola çıktığını okudum. Yabancılaşma, toplumsal ilişkilerde zorlanan karakterler, siyasi olaylar, sanatsal eleştiri, sevgi konularının Onun kurmacalarında odak noktası olduğunu öğrendim. Eser, Ahmet Ümit’in başucu kitaplarından biriydi. Okuyunca merakım uçuşa geçmişti. Okuyamazsam aşağıya indiremeyecektim kendimi… Okuyunca da neden bu kadar sevdiğini anladım. Ben kendi adıma çok beğendim. 19 yaşında öğrenciyken kurguladığı ve sahip olduğu donanımı, hassasiyeti, nostalji sevgisi, gerçekçiliği ve yalnızlığı beni çok etkiledi. O yaşta bunları yazması gerçekten bir başarı. Yayımlandığı sene Tarık Dursun K’da boşuna “acemi güzellik” diye tabir etmemişti kitabı. Evet güzellik, acemice, ince bir sızı gibi yüzeyde, okudukça çoğalan, büyüleyen bir güzellik. Haydar Ergülen’in de “İçindeki hikayelerin taşıdığı genç olgunluktan ötürü” sözünü bende kesinlikle kitabı sevme nedenim olarak açıklayabilirim. Kitapta eski basıma ait 8 öykü ve kitaplara girmemiş ayrıca 5 öykünün de eklenmesiyle 13 tanesine yer verilmiş. Hüzün Kahvesi adlı ilk öyküye pek adapte olamasam da, birkaç kişinin ağzından değişik zaman dilimlerinde anlatılan “Türküsüz”, Eşref Selim adlı komünist bir ozanı anlattığı ki burada Nazım Hikmet olduğu çok açık anlaşılan “Asalak”, sonuyla içimi sızlatan Üniversite öğrencilerinin polisle çatıştıktan sonraki acımasızlığı anlatan “Güzün Savaşı”, Kitaba ismini veren toplumun ezilen basamağı olan işçilerin gün görmeyen hayatlarından dem vurduğu “Cumartesi Yalnızlığı”, “Ağlayan Kiremitler” ve “Zeytinliklerin Altında Sükün Yok” ise birbirinin devamı olan dramatik öykülerdi. “Prens Hamlet’in Trajik Öyküsü” ise tiyatro dünyasında perde arkasının ne kadar kaygan bir zemin olduğunu, şaşalı yaşamların oyuncularının eriyip kayboluşlarını buruk bir dille anlatan muhteşem bir öyküydü. Selim İleri kalemini nostaljiye batırmaya bayılıyor. Her öyküde rastlıyorsunuz. Nostaljiden hoşlanıyorsanız eğer asla gözünüze batmıyor. Çocukluğa dair anılar, sevilen eşyalar, insanlar, eski alışkanlıklar. Bunun yanında bir anne sevgisi, bir anne rolü de her zaman var. Güzelliklerden biri de Yağmur. Başlayan yağmur, yağan yağmur, biten yağmur ama hep havada bir yağmur kokusu var. Bu arada kedileri de sayfaları dolaşıp duruyorlar. Son olarak yazara da kitaba da bir şans verin derim. Dediğim gibi kendi adıma çok ama çok beğendim. Okurken farklı duygular hissettim. Şunu da dip not olarak yazmak istiyorum; Kitabın adını ilginç bulmuştum. Niye Cumartesi? Diğer günler yalnızlık yok mu diye? Meğer Selim İleri Galatasaray’da yatılı okurken bir çok kez yaşadığı Cumartesi yalnızlıklarından ilham almış. Herkese iyi okumalar dilerim. (Aurora)

Merhaba , Bu kitabı neden yarım bıraktığımı yazmak isterim. Üç gündür bu kitapla cebelleşiyorum. Belki duymuşsunuzdur Selim İleri öykücülüğüyle ön planda olan bir isim. Ancak ben tesadüfen ilk öykü kitabını almışım. Tarık Dursun K. bu kitaptan "acemi güzellik" olarak bahsetmiş. Acemi kısmına katılıyorum. Öykülerin hiç biri tam olarak beni içine çekmedi. Hatta bazıları o kadar depresifti ki okuyasım bile gelmedi. Genel olarak bir ikisi dışında tüm öyküleri okudum. Ama yine de yarım bıraktım olarak işaretliyorum kitabı. Konular dışında yazarın dilini de hiç sevemedim. Anlatım tarzını beğenmedim. Ayrıca siyasi konulara değinen öyküleri de sevmiyorum çünkü siyasetle ilgili hiçbir şeyi beğenmem. Yazarın diğer kitapları belki güzdl olabilir. Elimde bir anlatı kitabı var ona da bir şans vereceğim. Umarım severim. (Betül)

Sarmadı: Bu senenin en sarmayan kitabı meraktan okumaya devam ettim ama yok ilgimi çekmedi,inat ettim okudum.Bana hitap etmedi,ilgi çekici gelmedi belki de bilemiyorum (Sevil HEKİM)

Cumartesi Yalnızlığı PDF indirme linki var mı?

Selim İleri - Cumartesi Yalnızlığı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Cumartesi Yalnızlığı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Selim İleri Kimdir?

Bilim adamı Profesör Hilmi İleri'nin oğludur. 1968 yılında Atatürk Erkek Lisesi'ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini yarıda bıraktı. 19 yaşında Cumartesi Yalnızlığı isimli ilk öykü kitabı yayınlandı. İlk yazısını 1967 yılında, Yeni Ufuklar dergisinde yayımladı.

1998 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen Devlet Sanatçısı unvanını almıştır.

Romanlarında ve öykülerinde bireyin zengin iç dünyasını başarıyla yansıtabilen yazar,ilk eserlerinde bireyler arasındaki iletişimsizlikleri de ön plana çıkarır.

Yıllarca, Cumhuriyet gazetesinin kültür-sanat sayfasında, "Yazı Odası" köşesinde makaleler yazmıştır. Radyo ve televizyonlara bir çok program yapan yazar, 2008'in yarısında başlayan programı "Selim İleri'nin Not Defterinden"i de sunuyor. Her pazar canlı olarak yayımlanan programı, TRT-2 sunuyor. Ayrıca 2008 yılından beri Zaman Gazetesi'nin Cumartesi ekinde İstanbul'la ilgili yazılar kaleme almaktadır.

Eserleri

* Cumartesi Yalnızlığı

* Bir Denizin Eteklerinde

* Pastırma Yazı (kitap)

* Dostlukların Son Günü (1978 Sait Faik Hikaye Ödülü)

* Eski Defterlerde Solmuş Çiçekler...

* Fotoğrafı Sana Gönderiyorum

* Kötülük

Romanları

* İlkgençlik Çağına Öyküler(Derleme)

* Yarın Yapayalnız

* Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak

* Hayal ve Istırap

* Destan Gönüller

* Her Gece Bodrum (1977 TDK Roman Ödülü)

* Ölüm İlişkileri

* Bir Akşam Alacası

* Cehennem Kraliçesi

* Yaşarken ve Ölürken

* Saz Caz Düğün Varyete

* Ölünceye Kadar Seninim

* Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın

* Allahasmarladık Cumhuriyet (Oyun)

* İstanbul Lâle İle Sümbül

* Kafes

* Anılar; Issız ve Yağmurlu

* Daha Dün

* Oburcuğun Edebiyat Kitabı

* Evimizin Tek Istakozu

* Rüyamdaki Sofralar

Selim İleri Kitapları - Eserleri

  • Dostlukların Son Günü
  • Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak
  • Destan Gönüller
  • Ölü Bir Kelebek
  • Hayal ve Istırap
  • Mel'un - Bir Us Yarılması
  • Her Gece Bodrum
  • İstanbul'un Sandık Odası
  • Son Yaz Akşamı
  • Kamelyasız Kadınlar
  • İstanbul Seni Unutmadım
  • Gramofon Hâlâ Çalıyor
  • Yıldızlar Altında İstanbul
  • İstanbul'un Tramvayları Dan Dan!..
  • Annem İçin
  • İstanbul - Hatıralar Kolonyası
  • Kar Yağıyor Hayatıma
  • Daha Dün
  • Kafes
  • Ölünceye Kadar Seninim
  • Bir Denizin Eteklerinde
  • Yaşadığım İstanbul
  • Hepsi Alev
  • Yarın Yapayalnız
  • Yağmur Akşamları
  • Yaşarken ve Ölürken
  • İstanbul - Lale İle Sümbül
  • İstanbul Mayısta Bir Akşamdı
  • Ayışığı
  • Bir Akşam Alacası
  • Bu Yalan Tango
  • Cemil Şevket Bey, Aynalı Dolaba İki El Revolver
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - İkinci Cilt
  • İstanbul, İlk Romanımda Leylak
  • Kapalı İktisat
  • Kırık Deniz Kabukları
  • Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsan
  • Oburcuk Mutfakta
  • Peride Celal'e Armağan
  • Saz Caz Düğün Varyete
  • Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin
  • Cehennem Kraliçesi
  • Cumartesi Yalnızlığı
  • Ölüm İlişkileri
  • Pastırma Yazı
  • Edebiyatımızda Sevdiğim Romanlar Kılavuzu
  • Evimizin Tek Istakozu
  • Kırık İnceliklerin Şairi Behçet Necatigil
  • Eski Defterde Solmuş Çiçekler
  • Hüzün Kahvesi
  • Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
  • O Aşk Dinmedi
  • Türk Romanından Altın Sayfalar
  • Düşünce ve Duyarlık
  • İlk Gençlik Çağına Öyküler - Üçüncü Cilt
  • Sona Ermek
  • Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim
  • Hatırlıyorum
  • Yalancı Şafak
  • İstanbul Bu Gece Yine Sensiz
  • Cahide
  • Beklenen Sevgili
  • Kumkuma
  • Geçmiş, Bir Daha Geri Gelmeyecek Zamanlar
  • Ay Hala Güzel
  • Uzak, Hep Uzak
  • Seni Çok Özledim
  • Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
  • Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın
  • Bir Gölge Gibi Silineceksin
  • Oburcuğun Edebiyat Kitabı
  • Rüyamdaki Sofralar
  • Anılar; Issız ve Yağmurlu
  • Yaşadınız Öldünüz Bir Anlamı Olmalı Bunun
  • Kırık Bir Aşk Hikâyesi
  • Kötülük
  • İstanbul Öyküleri
  • Gece Sirenleri
  • Perisi Kaçmış Yazılar
  • Düşüşten Sonra

Selim İleri Alıntıları - Sözleri

  • Çünkü benim hasta, zayıf bir kalbim var, sizin kavi, parlak bir tebessümünüz… Çünkü ben şairim ve siz pürşiir ve hayal, siyah, ilahi gözlere maliksiniz… (İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt)
  • Hayatımın bir yara olduğunu söyledim mi? Kalp yarası değil. İşleyen, cerahatli bir yara, Hiç kapanmadı. Bu yüzden insanlardan ve aşktan uzak durmaya çalıştım. (Yarın Yapayalnız)
  • Trenden indim,yine Yedikule.Saat henüz erken ; değerli dostum Sarkis Açık'la buluşacağım ,Safa Meyhanesi'ne gideceğiz .Şöyle yürümek geçti içimden. (Yıldızlar Altında İstanbul)
  • Dünyanın bütün acısını yazdım! saniyordun. Sonra cam kırıkları. Yazdığın her satır cam kirigiydi. hayal kırıklığı, dusbozumu da diyebilirsin. (Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • - Evliliğe karşı mısın? + Hayır. Birbirini sevmeyen karı kocalara karşıyım, mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
  • Belki bu yüzden uzun yıllar böyle şifresini çözememiş olduğum kitaplara karşı bir çekingenlik, ürkeklik hissettim. Kitapları özellikle romanları gitgide hayatın ta kendisi gibi görmeye başlayacaktım. (Hatırlıyorum)
  • Bu mâzi hastalığı beni mahvetti. (Saz Caz Düğün Varyete)
  • Olduğum gibi yaşamalıyım. Bir yaşama acemisi olarak. Ustalıklarda gözüm yok. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • Aynı dili konuşmalarına karşın, çoğu kez, kimse kimsenin dilinden anlamıyordu. (Son Yaz Akşamı)
  • İşte o arada 1960 darbesi oldu. Darbe olmadan çok karışık bir durum vardı. Menderes, solcuları Ana­dolu'nun çeşitli yerlerine sürmeye karar vermişti. He­pimizin isimleri tespit ediliyordu. Birer-ikişer çağrılıp nereye gideceğimiz söyleniyordu. (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
  • Zamanla öğrendim. O kırılıp dökülmelerimiz, bayağılaşmalarımız, hepsi çaresizlikten. (Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin)
  • Kalbimdeki şarkı bitti. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
  • Daima yenilik,daima eylem,daima devinim! (Saz Caz Düğün Varyete)
  • Yaşadıklarımızın şiddeti geçince geriye tortu kalır, işe yaramaz sandığımız çökelti. Oysa sebep ve sonuç artık onundur, ondadır. (Yarın Yapayalnız)
  • Zamanın yıpratıcılığını silemezsin: Eskimiştir, sarı, pembe, mavimsi krizantemlerin rengi atmıştır. Kirli gibi durur; istediğin kadar yıka!, zamanın kirinden pasından arındıramazsın. (Daha Dün)
  • -Evliliğe karşı mısın? +Hayır. Birbirini sevmeyen anne babalara karşıyım. Mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
  • Yüreğinde bir çılgın yel esiyor. Ama o değil, beklediğin insan şimdi kimbilir nerde, (Eski Defterde Solmuş Çiçekler)
  • Öyle, para yok. Biraz bohem, ama gerisinde gençlik heyecanı olan bir yaşama biçimi. Bu sohbetler, konuşmalar arasında ikide bir de şu konu ortaya geliyor: Nazım Hikmet cezaevinde haksız yere yatıyor, onu mutlaka kurtarmak lazım, bu da uluslararası bir hareketle olur... (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
  • Sessizliğinde, kendini teslim edişinde, gözlerinin o kadar saf ve duru bakışında insanı çıldırtan bir acı vardı. (Annem İçin)
  • Eski evlerin hayatı insanları tabiattan şimdiki apartmanlar gibi ayırmazdı. Eve bahçeden geçilir, bahçe sulamak için bir kuyudan su çekilir, çiçekler bahçeden evlere girer, lavanta çiçekleri temizliği duyuran kokularını yataklara dökerdi. İnsanlar ne tattıkları zevkleri değiştiren mevsimleri, ne de sevdikleri hayvanları düşünmemezlik edemezlerdi. Evin en rahat köşelerinde kediler horlardı. Abdülhak Şinasi Hisar, Boğazifi Mehtapları, 1942. (Yıldızlar Altında İstanbul)

Yorum Yaz