Demir Yılı - Cassandra Clare Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Demir Yılı kimin eseri? Demir Yılı kitabının yazarı kimdir? Demir Yılı konusu ve anafikri nedir? Demir Yılı kitabı ne anlatıyor? Demir Yılı PDF indirme linki var mı? Demir Yılı kitabının yazarı Cassandra Clare kimdir? İşte Demir Yılı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Cassandra Clare
Yazar: Holly Black
Çevirmen: Deniz Başkaya
Orijinal Adı: The Iron Trial
Yayın Evi: Doğan ve Egmont Yayıncılık
İSBN: 9786050923162
Sayfa Sayısı: 496
Demir Yılı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
+10 yaş
ASLA BİR BÜYÜCÜYE GÜVENME...
Callum'un yaşındaki pek çok genç , onun yerinde olmak isterdi . Özel büyü yeteneklerine sahip olmak ve efsane okul Magisterium'a kabul edilmek herkesin rüyasıydı . Buraya girenler, ilk adım olan Demir Yıl'ı tamamlayarak, güçlerini nasıl kullanacaklarını öğreniyordu .
Oysa Callum Hunt, diğerlerinden çok farklıydı. Tüm hayatı boyunca ona, bir büyücüye güvenmemesi gerektiği söylenmişti . Bu yüzden tek şansı vardı: Elinden gelenin en kötüsünü yapmak. Fakat başarısız olma konusunda başarısız olmuştu ! Şimdi o ürkünç okula kaydolmak zorundaydı. Geçmişiyle karanlık bir bağı olan ve geleceğini derinden etkileyen o uğursuz okula...
Demir Yıl, sadece bir başlangıçtı .
Call'un en büyük sınavı ise adım adım yaklaşıyordu...
ÇOK SATAN YAZARLAR HOLLY BLACK VE CASSANDR CLARE, NEFES KESEN BÜYÜLÜ BİR DÜNYANIN KAPILARINI SİZLER İÇİN ARALIYOR!
Demir Yılı Alıntıları - Sözleri
- Ateş yanmak ister. Su akmak ister. Hava yükselmek ister. Toprak bağlamak ister. Kaos yutmak ister. Call da hayatta kalmak ister.
- "Giydiğiniz o deri maskelerin ardını görebiliyorum," diye devam etti Yutulmuş. "Geleceğinizi görüyorum. İçinizden birisi başarısız olacak. Biriniz ölecek. Biriniz ise, zaten ölü."
- "Onlar birer kahramandı." Aaron ağzını açamadan, "Hayır, değillerdi," diye çıkıştı Call. "Kurbandı onlar. Büyü yüzünden öldüler ve artık hiçbir şey onları geri getiremez."
- "Callum Hunt'ın ruhu öldü," dedi Joseph. "Bedeninden sökülüp atılan o ruh öldü. Constantine Madden'ın ruhu ise kök salıp büyüdü; yeni doğan, zarar görmemiş bir ruh. O zamandan beri, müritleri onun dünyadan ayrılmadığı izlenimini yaratmaya çalıştılar; sen güvende ol diye. Zarar görme diye. Büyüyebil diye. Hayatta kal diye."
- Call çömelip, elini bir zamanlar annesinin elinin olduğu noktaya koydu. Annesinin ellerinin şekli, Call'unkiler gibiydi; Call'un parmakları uzun zaman önce ölen kızın hayalet parmaklarının içine güzelce oturdu. Daha on iki yaşındaki Call'un elleri, annesinin on yedisindeki elleri kadar büyüktü.
- "Sen ölümüzsün," dedi Aaron, gözleri soluk ve kirli yüzünde çok iri ve yeşil görünüyordu. "Çok daha fazlasıyım, ben ebediyim."
- Aaron'ın podyumdaki halini düşündü; herkes onu alkışlamış, ona herkesin tek şansı olduğu söylenmişti. Aaron gibi iyi birinin kendisine biçilen görevi bir başkasının üzerine yıkması imkansızdı; bunu yapabilecek olsa da yapmazdı. Onu bir kahraman yapan da buydu. Elini kolunu bağlamışlardı.
Demir Yılı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Callum Hunt bir büyücü olmak istemiyor. Hayatı boyunca babası onu büyünün tehlikeleri ve büyücülük okulu olan Magisterium’da büyülerini kullanmayı öğreten ustaların yöntemleri konusunda uyardı. Callum yaşı geldiğinde ve Magisterium için sınava girmek durumunda kaldığında, başarısız olmak için elinden geleni yapar. Ama başarısız olmayı başaramaz. Magisterium’un en prestijli hocası Usta Rufus tarafından eğitilmek için çırak olarak seçilir. Callum eski yaşantısından koparılır, babasından ayrılır ve babasının ölümden daha kötü olacağını söylediği bir yeraltı dünyasına girer. Demir Yılı, son derece eğlenceli ve akıcı bir kitaptı. Harry Potter’la aralarında paralellikler bulunsa da ayrıldıkları noktalar da vardı. Baş karakter Call’u çok sevdim. Bebekliğinden bu yana bacağında sıkıntısının olması ve problemler yaşaması onun karakterini geliştirmişti. Bir büyücü olarak uçmayı öğrenip öğrenemeyeceğini merak etmesi biz, okurlara, en nihayetinde hâlâ bir çocuk olduğunu hatırlatıyordu. Güvensiz ama empatik, yetenekli ama bir o kadar da kusurlu bir çocuktu. Kitaptaki yardımcı karakterleri de çok beğendim. Aaron, Tamara, Usta Rufus ve daha niceleri. Demir Yılı iyi bir başlangıç kitabı olmuş ve serinin devamı için zemini çok iyi hazırlamış. Özellikle kitabın sonu! Yazarların ters köşesiyle bildiğiniz her şeyi sorguluyor, bir an önce ikinci kitaba geçmek istiyorsunuz. Kısacası oldukça beğendim ve fantastik seri arayışında olanların ya da Harry Potter severlerinin mutlaka göz atması gerektiğini düşünüyorum. (Elif Eylül)
Kitabı çokk sevdim. Eğer büyülü bir dünya arıyorsanız kesinlikle okuyun derim. Kitabı eleştirecek olursam; Kitabı ya çok seversiniz ya hiç sevmezsiniz. Ben çok sevenlerdenim. Yorumlara baktığımda çoğu kişi kitap için Harry Potter'a benziyor demiş.Okurken ben de bir kaç kez o izlenime kapıldım ( baş karakterimizin 2 arkadaşının olması gibi ) fakat yine de farklı. Zira baş karakterimizin ruhu kötü. Ama kötü mü kalır orasını bilemeyiz. Kitabın yazılarının büyük olması kötü çünkü çabuk bitiyor. sanırım çocuk kitabı olmasından kaynaklanıyor. Serinin ilk 2 kitabını okudum ve çok güzeldi.3. kitabı almak için sabırsızlanıyorum. Çocuk kitabı diye almamazlık etmeyin. (mine mutlu)
Anlatımı, işleyişi ve kurgusu olsun herşeyi ile çok eğlenceli ve zevkli bir kitap, bayıldım. 500 sayfa diyor ama yazı puntosu büyük olduğu için çok hızlı bitti (2 gün) Kitap hakkında hiç "beklenmedik" bir son ile şok oldum diyebilirim. Serinin devamını okumak için sabırsızlanıyorum. (Patrick)
Demir Yılı PDF indirme linki var mı?
Cassandra Clare - Demir Yılı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Demir Yılı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Cassandra Clare Kimdir?
Cassandra Clare, ilgisini romanlara yöneltmeden önce uzun yıllarca Hollywood Reporter’da gazeteci olarak çalıştı. “Ölümcül Oyuncaklar” serisi birçok çoksatar listesinde yer aldı. 2009’un yıldızlarından birine dönüştü. Cassandra, Brooklyn’de yaşıyor.
Cassandra Clare Kitapları - Eserleri
- Mekanik Melek
- Kemikler Şehri
- Düşmüş Melekler Şehri
- Kayıp Ruhlar Şehri
- Mekanik Prens
- Camlar Şehri
- Küller Şehri
- Mekanik Prenses
- Cennet Ateşi Şehri
- Ebedi Öpücük
- Demir Yılı
- Gölge Avcısı’nın El Kitabı
- Bane Günlükleri
- Geceyarısı Leydisi - Karanlık Sanatlar Birinci Kitap
- Yazdan Geriye Kalanlar
- Gölge Avcısı Akademisi'nden Hikayeler
- Bakır Eldiven
- Bronz Anahtar
- Gölgelerin Lordu
- Gümüş Maske
- Hava ve Karanlık Kraliçesi
- What Really Happened in Peru
- Chain of Gold
- Kırmızı Büyü Yazmaları
- The Lost Book of the White
- Ghosts of the Shadow Market
- Kayıp Ak Kitap
- Chain of Iron
- The Golden Tower (Magisterium 5)
Cassandra Clare Alıntıları - Sözleri
- "Ya, gerçeği söylediğim için onu kaybedersem?" "Ya, sakladığın için kaybedersen?" (Kırmızı Büyü Yazmaları)
- Christopher looked terribly alarmed. “Oh, what ho, tears,” he said helplessly. (Chain of Iron)
- Ben mutlu şeylerle bağ kurma konusunda hep sorun yaşamışımdır. (Yazdan Geriye Kalanlar)
- "Bir dost, seni asla tehlikeye atmaz." (Bronz Anahtar)
- Şimdi sırrı gün yüzüne çıkmaya her zamankinden de yakınmış gibi geliyordu. Keşke onlara gerçekleri anlatabilseydi. Keşke Call'un Constantine'den farklı olduğuna inanabilselerdi. (Bronz Anahtar)
- "Güzelliğin solmadığı, hiçbir şeyin eskiyip çürümediği, neşenin bilgelik ve zamanın sonsuz bir şarkı olduğu yerde seni öpüyorum ve dünya yitip gidiyor." -William Butler (Chain of Gold)
- Her nereye gidersen, geleceğim; Öldüğün yerde ölecek ve orada gömüleceğim: İzin versin buna Meleğim ve fazlasına ölüm bizi ayırana dek —Parabatai andı (Gölge Avcısı’nın El Kitabı)
- "Çoğu kimse üzüldüğünde veya korktuğunda değil hayal kırıklığına uğradığında ağlar." (Kemikler Şehri)
- Herkes sevdiğini öldürür, Bu böyle biline, kimi bir bakışla yapar Kimi iltifatkar kelimelerle. Korkak, bir öpücükle öldürür, Cesur olansa kılıcının darbesiyle. - Oscar Wilde, Reading Zindanı Baladı (Mekanik Melek)
- "Hadi yarın bisikletle Robin Ridge'e gidelim." "Hep beraber mi?" Eli'ın kaşlarının arasındaki çizgi göründü. "Eh, tabii," dedi. "Sen ve ben." Hep beraber. (Yazdan Geriye Kalanlar)
- İyiler acı çeker, kötüler serpilip gelişir ve bütün ölümlüler dünyayı terk eder. (Mekanik Prenses)
- 'Her biri konuştu büyük bir kibirle Ve gönlünün en aziz kardeşine hakaretle... Ayrıldılar ki bir daha hiç görüşmemecesine!' (Mekanik Prens)
- "Kimse gerçekleri sahiplenemez," diye mırıldandı Cristina. "Onlar asla değişmez." (Hava ve Karanlık Kraliçesi)
- "Bu oğlanlara bir borcum var. Bu borcu da bir sonraki Makaris nesline zarar gelmemesini sağlayarak ödeyeceğim. Ben yaşlı bir kadınım ve büyük kayıplar yaşadım fakat ölmeden önce ikinizin de güvende olduğunuzdan emin olmak istiyorum. Callum ve Aaron, siz daha iyi bir gelecek ümidimsiniz." (Bronz Anahtar)
- İki dünya arasında hayat bir yıldız gibi parlar Gece ve yas ufkun sınırında bekler Kim olduğunu insan ne kadar geç anlar Kim olabileceğini ne kadar geç çözer - Lord Byron (Mekanik Melek)
- "Sana kimse değer vermezse gerçekten var olabilir misin?" (Mekanik Prens)
- "Ayrıntılara takılmasak?" dedi Magnus. "Sorun şu ki... Pardon, adınız neydi?" Goblin burnunu çekti. "İlla öğrenmek istiyorsan, Kethryllianalæmacisii." "Sahi mi? Pekala, Keth... Size Keth diyebilir miyim?" "Hayır." (Kayıp Ak Kitap)
- "Aile üyeleri sarmaşıklar gibi sıkıca bağlıdır. Ve bazen, sarmaşıklar gibi, öldürecek kadar sıkıca bağlanırlar." (Küller Şehri)
- Savaşı kazanmayı sağlayan bir silah değildir, silahı kullanan Nefilim’dir. (Gölge Avcısı’nın El Kitabı)
- "Eylemlerden söz etmiyorum," dedi Julian. "Sana karşı duygularım hep aynıydı. Hiçbir şey beni seni sevmekten vazgeçiremiyordu. Yavaşlatmıyordum bile. Bir çare bulmalıydım." Emma'nın boğazı düğümlendi. "Ne yaptın?" "Magnus'a gittim," dedi Julian. "Bana bir büyü yapmayı kabul etti. Ama bu tür büyülerin, insanların duygularıyla oynayanların yani, tehlikeli yan etkileri olabilirmiş ve..." "Duygularla oynayanlar mı?" Emma bir adım gerilediğinde, Julian'ın elleri düştü. "Ne demek bu?" "Magnus duygularımı aldı, Emma. Senin için hissettiklerimyok oldu." "Anlayamıyorum." Emma insanların gayet iyi anladıklanı durumlarda bu lafı etmelerini saçma bulurdu. Ama şimdi nedenini biliyordu. Aslında bir tepkiydi. Söylediğin gerçek olamaz, sana inanamıyorum, demek istiyorlardı. Bana bunun gerçek olmadığını söyle. (Hava ve Karanlık Kraliçesi)