diorex
sampiyon

Dört Hapishaneden - Nazım Hikmet Ran Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Dört Hapishaneden kimin eseri? Dört Hapishaneden kitabının yazarı kimdir? Dört Hapishaneden konusu ve anafikri nedir? Dört Hapishaneden kitabı ne anlatıyor? Dört Hapishaneden kitabının yazarı Nazım Hikmet Ran kimdir? İşte Dört Hapishaneden kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 23.02.2022 04:00
Dört Hapishaneden - Nazım Hikmet Ran Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Nazım Hikmet Ran

Derleyen: Memet Fuat

Yayın Evi: De Yayınevi

İSBN:

Sayfa Sayısı: 106

Dört Hapishaneden Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İstanbul'da, Tevkifane avlusunda, güneşli bir kış günü, yağmurdan sonra, bulutlar, kırmızı kiremitler, duvarlar ve benim yüzüm yerde, su birikintilerinde kımıldanırken, ben, nefsimin ne kadar cesur, ne kadar alçak, ne kadar kuvvetli, ne kadar zayıf şeyi varsa hepsini taşıyarak: dünyayı, memleketimi ve seni düşündüm...

Dört Hapishaneden Alıntıları - Sözleri

  • Yolda hiçbir şey düşünme, mümkün mertebe yalansız gelmeye çalış. Yalan kuvvetliye söylenir ben kuvvetsizim.
  • Ve insanlar katlediliyor : ağaçlardan ve danalardan daha rahat daha kolay daha çok.
  • Her hal ilerdedir yaşanacak günlerin en güzelleri.
  • Bugün pazar. Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldamadan durdum. Sonra saygıyla toprağa oturdum, dayadım sırtımı duvara. Bu anda ne düşmek dalgalara, bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım. Toprak, güneş ve ben.. Bahtiyarım..
  • ... Bir eski Acem şairi: "Ölüm adildir " diyor, "aynı haşmetle vurur şahı fakiri." Haşim, neden şaşıyorsunuz? Hiç duymadınız mıydı kardeşim, herhangi bir şahın bir gemi ambarında bir kömür küfesiyle öldüğünü?.. Bir eski Acem şairi: "Ölüm adildir " diyor, Yakup, ne güzel güldünüz, iki gözüm. Yaşarken bir kerre olsun böyle gülmemişinizdir. Fakat bekleyin, bitsin sözüm. Bir eski Acem şairi: "Ölüm adil..." Şişeyi bırakın Ahmet Cemil. Boşuna hiddet ediyorsunuz. Biliyorum, ölümün adil olması için hayatın adil olması lâzım, diyorsunuz... Bir eski Acem şairi... Dostlar, beni bırakıp, dostlar, böyle hışımla nereye gidiyorsunuz?
  • Ne güzel şey hatırlamak seni : ölüm ve zafer haberleri içinden, hapiste ve yaşım kırkı geçmiş iken ... Kelimelerin geldiler bana, yüreginden, kafandan, etindendiler. Kelimelerin getirdiler seni, onlar : ana, onlar : kadm ve yoldaş olan ... Mahzundular, acıydılar, sevinçli, umutlu, kahramandılar, kelimelerin insandılar ... En güzel deniz : henüz gidilmemiş olanıdır. En güzel çocuk : henüz büyümedi. En güzel günlerimiz : henüz yaşamadıklanmız. Ve sana söylemek istedigim en güzel söz : henüz söylememiş olduğum sözdür Yaşamak : ümidi bir iştir, sevgilim, yaşamak : seni sevmek gibi ciddi bir iştir ... . : Bursada havlucu Recebe, Karabük fabrikasında tesviyeci Hasana düşman, fakir-köylü Hatçe kadına, ırgat Süleymana düşman, sana düşman, bana düşman, düşünen insana düşman, vatan ki bu insaniann evidir, sevgilim, onlar vatana düşman ...
  • Yatıp bir gece, başın bir kalasla ezilmiş, çıkmamak sabaha ... Ölümün bu kadar körü ve mendeburu ... Ben yaşamak istiyorum biraz daha, daha bir hayli yaşamak. bunu birçok şey için istiyorum, birçok çok mühim şeyler.
  • Mektuplanmza böyle mufassal tarih atın. Oyle bir dünyada yaşıyoruz ki en kalın kitaptan çok yazısı var : ayın, günün ve saatın.
  • Anlıyorsun ya, zarar yok, ben anlatacagım yine!.. Elden hiçbir şey gelmedigi zaman konuşup anlatmanın alçak tesellisi?
  • Yatıp bir gece, başın bir kalasla ezilmiş, çıkmamak sabaha ... Ölümün bu kadar körü ve mendeburu ... Ben yaşamak istiyorum biraz daha, daha bir hayli yaşamak. bunu birçok şey için istiyorum, birçok çok mühim şeyler. Mektuplanmza böyle mufassal tarih atın. Oyle bir dünyada yaşıyoruz ki en kalın kitaptan çok yazısı var : ayın, günün ve saatın. Anlıyorsun ya, zarar yok, ben anlatacagım yine!.. Elden hiçbir şey gelmedigi zaman konuşup anlatmanın alçak tesellisi?
  • Sabahın sahibi vardır. Gün daima bulutta olmaz. Her hal ilerdedir , yaşanacak günlerin en güzeli...
  • Memleketimi seviyorum: Çınarlarında kolan vurdum, hapishanelerinde yattım. Hiçbir şey gideremezic sıkıntımı memleketimin şarkıları ve tütünü gibi.
  • Bugün pazar. Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldanmadan durdum.

Dört Hapishaneden İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Nazım'ın, 1938’de, ‘donanmayı isyana teşvik’ adıyla yargılanacağı ve 15 yıl hüküm giyeceği bir yargılama sonrasında şair, 1938-50 yılları arasını; hayatının en verimli 12 yılını hapishanede geçirecektir. bunlar: istanbul, ankara, çankırı ve bursa’dır. sonrasında kaldığı hapishanelerde yazdığı şiirlerden derlenerek mehmet fuat’ın yönetimindeki de yayınevince ilk defa 1969 yılında bu adla yayınlanan şiirlerdir. bu sürecin ikinci durağı ankara’daki, şimdi kültür merkezi yapılmakta olan ulucanlar hapishanesinde bir not defterine yazdığı ve kitabın ankara bölümünde yayınlandığı biçimiyle şimdi bile çok bilinen kendinin pür insani duygularına dair şiiri şöyledir: * bugün pazar. bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldanmadan durdum. sonra saygıyla toprağa oturdum, dayadım sırtımı duvara. bu anda ne düşmek dalgalara, bu anda ne hürriyet, ne karım. toprak, güneş ve ben... bahtiyarım... (red john)

"Nazım Hikmet Şiirini" kabaca üç safhaya ayırmak gerekir; 1. Hapishaneye girmeden önce yazdığı şiirler, 2. Hapishanede yazdığı şiirler, 3. Hapisten çıkıp, gurbete gittikten sonra yazdığı şiirler. Şüphesiz ki hapishanede yazdığı şiirler onu zirveye çıkaran ve dünya çapında üne kavuşturan şiirlerdir. Örneğin Kuvayi Milliye Destanı ve onun başyapıtı olan Memleketimden İnsan Manzaraları bu dönemde yazdığı şiirlerdir. Yine eşi Piraye için yazmış olduğu Saat 21-22 Şiirleri de hapishanede yazdığı muhteşem şiirlerdir. İşte "Dört Hapisaneden" şiirleri de onun İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa Hapishanelerinde yazdığı ve Memet Fuat tarafından Nazım'ın ölümünden sonra kitap olarak yayımlanan şiirlerinden oluşuyor. Nazım Hikmet severlere ve tüm şiir severlere öneririm. (Zeki Erdem)

Kitabın Yazarı Nazım Hikmet Ran Kimdir?

Nâzım Hikmet Ran ya da Türkiye'den ayrıldıktan sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki (15 Ocak 1902; Selanik, Osmanlı İmparatorluğu - 3 Haziran 1963; Moskova, SSCB), Türk şair ve yazardır.

Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Komünist siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiş; Türkiye'de 11 ayrı davadan yargılanarak İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre hapis yatmıştır. 1951 yılında Türkiye'den ayrılması sonrasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılmış; bu karar ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihinde iptal edilmiştir.

1963 yılında Moskova'da kalp krizinden hayatını kaybetmiştir. Mezarı Moskova'dadır.

Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Nâzım_Hikmet

Nazım Hikmet Ran Kitapları - Eserleri

  • Büyük İnsanlık
  • Nazım İle Piraye
  • 835 Satır
  • Benerci Kendini Niçin Öldürdü?
  • Yatar Bursa Kalesinde
  • Kuvâyi Milliye

  • Memleketimden İnsan Manzaraları
  • Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar
  • Piraye'ye Mektuplar
  • Bütün Şiirleri
  • Yazılar 1
  • Yazılar 3
  • Kan Konuşmaz

  • Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni
  • Yeşil Elmalar
  • Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim
  • Henüz Vakit Varken Gülüm
  • İlk Şiirler
  • Son Şiirleri
  • Demokles'in Kılıcı

  • Bir Ölü Evi & Ocak Başında
  • Enayi
  • Sanat Ve Edebiyat Üstüne
  • Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar
  • Şehrime Ulaşamadan Bitirirken Yolumu...
  • Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden
  • Yazılar 2

  • Sevdalı Bulut Masalı
  • Ferhad ile Şirin
  • Kuvayi Milliye (Çizgi Roman)
  • Nazım Hikmet Şiirleri 2: Mapusluk Zor Zanaat
  • Yaşamak Seni Sevmek Gibi
  • Nazım Hikmet Şiirleri 4: Gurbet Ölümden Beter
  • Nazım Hikmet Şiirleri 3: Sevda Ateşten Gömlek

  • Nazım Hikmet Şiirleri 6 : Herkes Kendi Payına Ölür
  • Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet
  • Sana Tütün ve Tespih Yolluyorum
  • Yazılar 4
  • Yazılar 5
  • Hikayeler
  • Kadınların İsyanı

  • Yusuf İle Menofis
  • Masallar
  • La Fontaine'den Masallar
  • Çeviri Hikayeler
  • Yazılar 6
  • Yeni Şiirler (1951 - 1959)
  • Tavı Gelmişti Demirin

  • Fatma, Ali ve Diğerleri
  • Üç Şiir
  • İt Ürür Kervan Yürür
  • Seçme Şiirler
  • Sarayda
  • Şeyh Bedrettin Destanı
  • Sabahat

  • Das schönste Meer ist das noch nicht befahrene Liebesgedichte
  • Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle
  • Taranta Babu'ya Mektuplar
  • Öteki Defterler
  • Beyazıt Meydanındaki Ölü
  • Unutulan Adam
  • Sonuna Kadar Kavga

  • Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy
  • Tüm Eserleri 1 - Şiirler 1
  • Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2
  • Tüm Eserleri 3 - Şiirler 3
  • Tüm Eserleri 4 - Şiirler 4
  • Tüm Eserleri 5 - Şiirler 5
  • Tüm Eserleri 6 - Şiirler 6

  • Kuvayi Milliye Destanı
  • Keloğlan
  • Tüm Eserleri 7 - Şiirler 7
  • Hasretle - Nazım Hikmet Mektupları
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 1
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 2
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 3

  • Memleketimden İnsan Manzaraları 4
  • Kurtuluş Savaşı Destanı
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 5
  • Dört Hapishaneden
  • Rubailer
  • Sürekli Bir Bahar
  • Güzel Günler Göreceğiz

  • Kafatası
  • Yel Üfürdü Su Götürdü
  • Bursa Cezaevinden Va-Nu'lara Mektuplar
  • Yaylamıza Kiraz Vakti
  • Kuvayi Milliye
  • İnek
  • Kerem Gibi

  • Nazım Hikmet’in Açlık Grevi (Tıpkı Basım İçerikler)
  • El Yazmalarında ve Basılı Kitaplarda Saman Sarısı
  • Sovyet Demokrasisi
  • Jokond ile Si - Ya - U
  • Alman Faşizmi ve Irkçılığı
  • Gece Gelen Telgraf
  • 1 + 1= Bir

  • Nazım Hikmet Şiirleri: 1
  • Şu 1941 Yılında
  • Yaşamaya Dair
  • Saat 21-22 Şiirleri
  • Orman Cücelerinin Sergüzeşti
  • Büyük Taarruz
  • Aydınlıkçı şair, aydınlıkçı yazar Nazım Hikmet

  • Faşizm Sınıflar ve Emperyalizm
  • Seçilmiş Əsərləri
  • Güneşi İçenlerin Türküsü

Nazım Hikmet Ran Alıntıları - Sözleri

  • Bizim İstiklal Marşın'da aksayan bir taraf var, Bilmem ki, nasıl anlatsam, Akif inanmış adam, Fakat onun, ben, İnandıklarının hepsine inanmıyorum. Mesela, bakın: "Gelecektir sana vadettiği günler Hakk'ın" Hayır, Gelecek günler için Gökten ayet inmedi bize. Bir şarkı istiyorum Zaferden sonrasına dair. Kim bilir belki yarın (Kuvayi Milliye Destanı)
  • Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne, allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar.. (Güzel Günler Göreceğiz)
  • "Kim bilir ; Masalınızın kahramanı, başka bir hikayenin figüranı olmaya gitmiştir belki de. (Yaşamak Seni Sevmek Gibi)
  • Yok edin insanın insana kulluğunu, bu davet bizim... (Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle)
  • Büyümez ölü çocuklar... (Henüz Vakit Varken Gülüm)
  • "Sen daha çok hikâyeler dinlersin ama, artık sana hikâye anlatacak bulursan!.." (Ferhad ile Şirin)

  • " Bırak ay gitsin sen kal bu gece... " (Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden)
  • Yolunda pusuya yattıklarını arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek… Yürümek yürekten gülerek yürümek… (Yazılar 6)
  • ...yolsuzluğun da türlü türlüsü vardır. (Yazılar 3)
  • İnsanların başlarında kalpak, yüreklerinde keder, yüreklerinde müthiş bir ümit vardı. (Kuvayi Milliye Destanı)
  • Bir insan bir vazife alırsa, bu vazife küçük ve ehemmiyetsiz de olsa, onunla öteki vazifeler arasındaki bağı unutmamalı ve ben işimi yapıyorum ya, işimden gayrisi beni alakadar etmez, banane dememelidir. Çünkü her iş, başka işle bağlıdır. (Hikayeler)
  • Bulut mu olsam, gemi mi yoksa, balık mı olsam, yosun mu yoksa? .. Ne o, ne o, ne o. Deniz olunmalı, oğlum, bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla. (Büyük İnsanlık)
  • Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin (demeğe de dilim varmıyor ama) kabahatın çoğu senin canım kardeşim. (Nazım Hikmet Şiirleri: 1)

  • Fotoğrafınızı pek yakında beklerim. Sıhhatiniz nasıldır ? Ateşiniz devam ediyor mu ? Oraları çok mu soğuk ? Herhalde odanızda soba vardır. Burada havalar birkaç gündür lodos. Denizde beyaz köpükler... ağaçlarda beyaz çiçekler... (S. Berksoy) (Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy)
  • Bir gülüşün ateşiyle yakmasını biliriz ölümün önünde sigaramızı. (Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet)
  • Hem anlatsana bana: nasıl oluyor da çıldırmıyoruz öleceğimizi bildiğimiz halde? Yoksa ben ölmem gibi mi geliyor insana. (Yatar Bursa Kalesinde)
  • -Mayakovski’nin kitaplarından en çok hoşunuza gidenler hangileridir? + Sevgilinin gözlerini mi, yoksa burnunu mu seviyorsun sorusunu nasıl yanıtlamalı? Mayakovski’yi tepeden tırnağa severim ben. (Yazılar 6)
  • “Onlar paranın sahibi değil, para onların sahibi. “ (Memleketimden İnsan Manzaraları)
  • "Yaşamak güzel şey be kardeşim." (Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim)
  • Köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme. Bakış açım belli oldu yine. Geride kalan, ardından bakar gidenlerin. Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim. Dağlara çarptım her esişimde. Yollara küfrettim her gidişinde. (Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2)

Yorum Yaz