diorex

Endülüs Şalı - Elsa Morante Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Endülüs Şalı kimin eseri? Endülüs Şalı kitabının yazarı kimdir? Endülüs Şalı konusu ve anafikri nedir? Endülüs Şalı kitabı ne anlatıyor? Endülüs Şalı PDF indirme linki var mı? Endülüs Şalı kitabının yazarı Elsa Morante kimdir? İşte Endülüs Şalı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 19.10.2022 12:00
Endülüs Şalı - Elsa Morante Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Elsa Morante

Çevirmen: Şadan Karadeniz

Orijinal Adı: Lo Scialle Andaluso

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789750702440

Sayfa Sayısı: 197

Endülüs Şalı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Ünlü İtalyan yazarı "Elsa Morante", birçok yazar gibi, erken yaşlarda yazmaya başlamış. Kocası ünlü romancı "Alberto Moravia", onu, "Elinde kalemle doğmuş," diye niteliyor ve karısının yazarlığını şöyle değerlendiriyor: "Elsa, Tolstoy ya da Balzac türü bir yazardır. Değişik ve kalabalık kişileriyle bir toplumun panoramasını verir." "Endülüs Şalı", Elsa Morante'nin öykülerinden bir derleme. Öyküler, yazılış sırasına göre sunulmuştur. Okurlar, bu öykülerde, Morante'nin, ister roman olsun, ister öykü, tüm yapıtlarının ayrılmaz bir parçası sayılabilecek dramatik, gizemli, büyüleyici temayı bulacaklardır. Gerçekten, Elsa Morante'nin öykülerinin başlıca özelliği şiirdir: En yalın gerçekleri bile, yer yer buruk bir şiirle, zaman zaman derin sularda yansıtarak dile getirir. Duygulu, coşkulu, ama duygu ve coşkularını ölçülü bir şiirin tartısında dengeleyen bir yazardır...

(Arka Kapak)

Endülüs Şalı Alıntıları - Sözleri

  • Lucia’ya Deniz kuşusun sen, yuvasını korkunç kayalıklar üstüne, kara kumlar arasına kuran. Bu yabanıl tepeler üstünde ne bitki sapları ne de sesleri başka ailelerin. Yalnızca yıkımın yankıları patlıyor orada, açıklardan, su çevrileri ve çanlı şamandıralar üstünde. Ama o, sevecenlik dolu, sevgili yumurtalarını koruyan kıskanç kanatları altında çıplak ürpertisini dinliyor öteki yavrularının kanatçıklarının başkaca bir şey bilmez dingin duyguları onun. Oradan yarın büyük, beyaz ve yayılmış kanatlı çocuksu bir sürü uçuracak cennet ülkelerine doğru.
  • Kendi koyduğu yasayla, tüm yaşamı boyunca bugüne değin kendisi için açılmaz kıldığı uğursuz kapılar...
  • ansızın bir iyilik çiçeklendi içinde.
  • Ansızın, bir vadinin dibindeymiş gibi, karanlığın onun için bilinmez ve yabancı kıldığı uzak köşelerde uyanıveriyordu.
  • Düşünceler, bir ağacın üstündeki çiy damlaları gibi kopuyordu aklından: Bir an asılı kalıyorlar, belli belirsiz parlıyorlar, sonra da düşüyorlardı.
  • Deniz kuşusun sen, yuvasını korkunç kayalıklar üstüne, kara kumlar arasına kuran.
  • Kurgunun gücü öyle canlıydı ki, her biri kendi gerçek kişiliğini unutuyordu.
  • ... Ve acımasızdı.
  • acımadan doğan bağışlama sevgiden doğan bağışlamanın acınası bir akrabasıdır
  • saatler vuruyor, Ay bir iplik gibi incecik usul usul ilerliyordu.

Endülüs Şalı İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Endülüs Şalı", Elsa Morente’nin öykülerinden bir derleme. Kitap Can Yayınlarına ait. Ünlü İtalyan yazarı Elsa Morante, birçok yazar gibi, erken yaşlarda yazmaya başlamış. Kocası ünlü romancı Alberto Moravia, onu, “Elinde kalemle doğmuş” diye niteliyor ve karısının yazarlığını şöyle değerlendiriyor: “ “Elsa, Tolstoy ya da Balzac türü bir yazardır. Değişik ve kalabalık kişileriyle bir toplumun panoramasını verir.” Kitaptaki öyküler, yazılış sırasına göre sunulmuş, son öykü ‘Endülüs Şalı’. Kitapla ilgili tanıtım bülteninde; - Elsa Morante öykülerinde yalın gerçekleri bile, yer yer buruk bir şiirle, zaman zaman derin sularda yansıtarak dile getirir. Duygulu, coşkulu, ama duygu ve coşkularını ölçülü bir şiirin tartısında dengeleyen bir yazardır... Dramatik, gizemli, büyüleyici temayı bulacaklardır.- denilse de, kitap bende, öyle büyüleyici duygular falan uyandırmadı! Demem o ki, okunmasa da olur diyebileceğim bir kitaptı. (ligarba)

Merhaba, bugünün romanı Elsa Morante’den. Öncelikle biraz yazardan bahsetmek istiyorum. 1912 de Roma’da doğan yazar, yine yazar olan kocası Alberto Moravia ile ikinci Dünya Savaşında inzivaya çekilir. Yaşadığı bu kötü günleri de yazılarına elbette yansıtır. Alberto Moravia onun için “ elinde kalem ile doğmuş” tabirini kullanır. Endülüs Şalı Elsa Morante’nin hikayelerinden oluşan bir kitap ve sanırım en beğendiğim hikaye de kitapla aynı adı taşıyan öyküydü. Dili (belki tercüme kaynaklı) çok zorladığını, daha etkili yazmak adına ağdalaştırdığını düşünüyorum. Kısacası; yorucu, ağır ve yazarın emeği için bunu söylemek istemiyorum aslında ama zaman kaybıydı. Alberto Moravia’nın kullandığı tabirin yazar için ancak üretkenliği adına kullanılabileceğini düşünüyorum. Çünkü benim okuduğum kadarıyla -en azından bu kitapta- Morante vasat sıfatını maalesef aşamıyor. Kitap okumayı boş zaman değerlendirmesi olarak görenler için okunabilir elbette, ancak inanın bana hayat yazılmış tüm kitapları okuyabileceğimiz kadar uzun değil, keşke sırf kitap okumak için daha uzun olsaydı. O yüzden sınırlı olan zamanımızı daha okunası kitaplara ayırmayı uygun görüyorum. Sevgiyle, (Huri Demirci)

Edebiyat bana öğretsin, diyerek okunmaz, açlıkla hiç okunmaz.. Hatta bence okumayın, yazının içinde yaşayın ve doğurun..bu kitapta ne bulmayı istersiniz diye Soranlara ben alıcı değilim, kalıcı hiç değilim, bir arkadaşa bakıp çıkacaktım diyorum. (Wenda)

Endülüs Şalı PDF indirme linki var mı?

Elsa Morante - Endülüs Şalı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Endülüs Şalı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Elsa Morante Kimdir?

Elsa Morante (d. 18 Ağustos 1918, Roma - ö. 25 Kasım 1985, Roma, İtalya), İtalyan romancı, öykücü ve şair. Gençliğin yetişkinler dünyasına uyum gösterme mücadelesi üzerinde yoğunlaşan, epik ve mitolojik öğelerle dolu yapıtlarıyla tanınır.

İlk öykü derlemesi olan Il gioco segreto'da (1941; Gizli Oyun) insanın serüveninde gizli saklı ne varsa ondan esinlenen, bir türlü gizemli gerçekçilik dikkati çekti. Daha sonra yayımladığı üç romanla, savaş sonrasının en büyük kadın romancıları arasına girmiştir. Çok beğenilen ve birçok dile çevrilen ilk romanı Menzogna e sortilegio'de (1948; Yalan ve Büyü) XIX. yy. sonuyla XX. yy. başında geçen bir genç kadının anı ve düşleri etrafında Güney İtalya'daki belirsiz bir kentte yaşayan bir ailenin karmaşık tarihini anlattı. Bu romanda toplumun baskısı altındaki üç kadın kuşağının hezeyanları zengin bir dille anlatılır. İkinci romanı L'isola di Arturo'da (1957; Arturo'nun Adası) Procida adasının masalsı dekoru içinde, eşcinsel bir babadan olma bir delikanlının düşlerle dolu çocukluktan acı ve düş kırıklıklarıyla dolu yetişkinliğe geçişini ele aldı. Roman son derece lirik anlatımı ve gerçekçi ayrıntılarla gerçekdışı ustalıkla kaynaştırabilmesiyle dikkati çeker.

Bunu izleyen La storia (1974; Tarih Devam Ediyor, 1977) birbiriyle çelişen eleştiriler almakla birlikte, ticari açıdan çok başarılıydı. Roman 1941-47 arasında Roma'da geçiyor ve Yahudi asıllı bir ilkokul öğretmeni ile kendisine tecavüz eden bir Alman askerinden olan oğlu Useppe'nin zorlu yaşamını konu alıyordu. Öbür yapıtlarında olduğu gibi bu romanında da Morante, insani bir politikanın artık geçerli olmadığını ve insanlık için bir kurtuluş umudunun kalmadığını savunur. Son romanı Aracoeli (1982), önceki yapıtlarının gerçekçiliğini ruhbilimsel nüanslarla zenginleştirir.

Morante'nin ayrıca Lo scialle andaluso (1963; Endülüs Şalı, 1985) adlı bir öykü kitabı, Alibi (1958) ve Il mondo salvato dai ragazzini (1968; Küçük Çocukların Kurtardığı Dünya) adlı iki şiir kitabı vardır.

1941'de evlendiği kendisi gibi edebiyatçı olan Alberto Moravia ile yaşamının son yirmi yılında ayrı yaşadı

Elsa Morante Kitapları - Eserleri

  • Endülüs Şalı
  • Ve Tarih Devam Ediyor
  • Arturo'nun Adası

Elsa Morante Alıntıları - Sözleri

  • Kurgunun gücü öyle canlıydı ki, her biri kendi gerçek kişiliğini unutuyordu. (Endülüs Şalı)
  • ... Ve acımasızdı. (Endülüs Şalı)
  • Lucia’ya Deniz kuşusun sen, yuvasını korkunç kayalıklar üstüne, kara kumlar arasına kuran. Bu yabanıl tepeler üstünde ne bitki sapları ne de sesleri başka ailelerin. Yalnızca yıkımın yankıları patlıyor orada, açıklardan, su çevrileri ve çanlı şamandıralar üstünde. Ama o, sevecenlik dolu, sevgili yumurtalarını koruyan kıskanç kanatları altında çıplak ürpertisini dinliyor öteki yavrularının kanatçıklarının başkaca bir şey bilmez dingin duyguları onun. Oradan yarın büyük, beyaz ve yayılmış kanatlı çocuksu bir sürü uçuracak cennet ülkelerine doğru. (Endülüs Şalı)
  • Ansızın, bir vadinin dibindeymiş gibi, karanlığın onun için bilinmez ve yabancı kıldığı uzak köşelerde uyanıveriyordu. (Endülüs Şalı)
  • saatler vuruyor, Ay bir iplik gibi incecik usul usul ilerliyordu. (Endülüs Şalı)
  • Baksana yarın bu güneş yine doğacak Tebrik et her tarafın örülmüştür İnançlarına göre bi' sitemin olacak Sen daha yazmadan o görülmüştür (Arturo'nun Adası)
  • acımadan doğan bağışlama sevgiden doğan bağışlamanın acınası bir akrabasıdır (Endülüs Şalı)
  • İnsanlık, yaradılışı gereği,içinde doğduğu dünyanın bir açıklamasını yapmaya çalışır . Her birey , en az akıllısina ,en aşağılık paryasina varıncaya dek ,kendine göre dünyanın bir açıklamasını yapar , bu açıklamaya göre kendini yaşama uydurur .. (Ve Tarih Devam Ediyor)
  • İnsana karşı girişilen en kötü şiddet eylemi, aklın küçük düşürülmesidir... (Ve Tarih Devam Ediyor)
  • Kördüler,körlerce yargılanan ve başka körlerce güdülen körler,ama farkında değillerdi. (Ve Tarih Devam Ediyor)
  • Adın ne önemi var? Başka adla çağır dilersen gülü. Daha mı az güzel kokar? (Arturo'nun Adası)
  • Bu, bir savaş olmaktan çıkmıştı,geri çekilme de değildi, tükenişti . (Ve Tarih Devam Ediyor)
  • Düşünceler, bir ağacın üstündeki çiy damlaları gibi kopuyordu aklından: Bir an asılı kalıyorlar, belli belirsiz parlıyorlar, sonra da düşüyorlardı. (Endülüs Şalı)
  • Kimi zaman onun özlemiyle öylesine duygulansam da "Ne yapabilirsin ki! Öldü o diyordum kendi kendime.Böylece güç anları aşabiliyordum. (Arturo'nun Adası)
  • Hiçbir insan dilinde,neden öldüğünü bilmeyen kobayları teselli edebilecek bir sözcük yoktur. Hiroşima'dan sağ kurtulmuş biri (Ve Tarih Devam Ediyor)
  • Kendi koyduğu yasayla, tüm yaşamı boyunca bugüne değin kendisi için açılmaz kıldığı uğursuz kapılar... (Endülüs Şalı)
  • Tanrının insanı yaratmış olduğu bir masaldır; çünkü tam tersine, Tanrı insandan doğmalıdır. Dindar bir akıl için evren, kanıttan kanıta her şeyin gerçek noktasına vardığı bir gelişimdir. Ama en kesin kanıtlar da, pek tabiidir ki, din adamlarınınkiler değil, tanrısızların kanıtlarıdır. (Ve Tarih Devam Ediyor)
  • ansızın bir iyilik çiçeklendi içinde. (Endülüs Şalı)
  • Deniz kuşusun sen, yuvasını korkunç kayalıklar üstüne, kara kumlar arasına kuran. (Endülüs Şalı)
  • "Ve günlerini, akşamlarını, tetikte, inine sinmiş, ulusun mu, sussun mu kestiremeyen kana susamış bir kurt yavrusu gibi, haber saatlerini kollayarak geçiriyordu." (Ve Tarih Devam Ediyor)

Yorum Yaz