Eshâb-ı Kirâm - İmam-ı Rabbânî Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Eshâb-ı Kirâm kimin eseri? Eshâb-ı Kirâm kitabının yazarı kimdir? Eshâb-ı Kirâm konusu ve anafikri nedir? Eshâb-ı Kirâm kitabı ne anlatıyor? Eshâb-ı Kirâm PDF indirme linki var mı? Eshâb-ı Kirâm kitabının yazarı İmam-ı Rabbânî kimdir? İşte Eshâb-ı Kirâm kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: İmam-ı Rabbânî
Yayın Evi: Hakikat Kitabevi
İSBN: 9789759211929
Sayfa Sayısı: 413
Eshâb-ı Kirâm Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
ÇOK MÜHİM TENBÎH
Erkek olsun, kadın olsun, her müslimânın, her sözünde, her işinde, Allahü teâlânın emrlerine, ya’nî farzlara ve yasak etdiklerine ya’nî harâmlara uyması lâzımdır. Bir farzın yapılmasına, bir harâmdan sakınmağa ehemmiyyet vermiyenin îmânı gider, kâfir olur. Kâfir olarak ölen kimse, kabrde azâb çeker. Âhıretde Cehenneme gider. Cehennemde sonsuz yanar. Afv edilmesine, Cehennemden çıkmasına imkân ve ihtimâl yokdur. Kâfir olmak çok kolaydır. Her sözde, her işde kâfir olmak ihtimâli çokdur. Küfrden kurtulmak da çok kolaydır. Küfrün sebebi bilinmese dahî, hergün bir kerre, (Yâ Rabbî! Bilerek veyâ bilmiyerek küfre sebeb olan bir söz söyledim veyâ bir iş yapdım ise, nâdim oldum, pişmân oldum. Beni afv et) diyerek tevbe etse, Allahü teâlâya yalvarsa, muhakkak afv olur. Cehenneme gitmekden kurtulur. Cehennemde sonsuz yanmamak için, hergün muhakkak tevbe etmelidir. Bu tevbeden dahâ mühim bir vazîfe yokdur. Kul hakkı bulunan günâhlara tevbe ederken, bu hakları ödemek ve terk edilmiş nemâzlara tevbe ederken, bunları kazâ etmek lâzımdır. (Se’âdet-i Ebediyye) 276 dan 287 ortasına kadar okuyunuz!
Âlemlerin Rabbinin mahbûbu Muhammeddir
Cismi pâk, ismi Ahmed, âlemlere rahmetdir.
Hulk-i azîm sâhibi Levlâke....
muhâtabı, Menba-ı ilm, edeb, feyz, nûr ve muhabbetdir.
Odur gerçek vâsıta, Hak’la kul arasına, Sözü şifâ rûhlara, adı gönül pasına.
Odur hakîkî tabîb, me’yûs kalb hastasına, Değil kendi, ümmeti, meleklerden yüksekdir.
Bu en seçkin kuluna, Hak yardımcılar verdi, En sevdiği kulları ona Eshâb eyledi.
Resûlullah: yolları, benim yolum demişdir, Asrların iyisi bu asrı göstermişdir.
Muhammed Mustafâyı canından çok sevdiler,
Mal, mülk, makâmlarını, uğruna terk etdiler.
İslâmı yaymak için severek can verdiler,
Yâ Rab, bu ne güzel hâl, yâ Rab, bu ne izzetdir.
Onun bir sohbetinde nefsleri pâk oldu.
Kalblerine ma’rifet, feyz, nûr, tecellî doldu.
Evliyâ hâllerini onlar bir anda buldu, Ve hep Ona uydular, bu ne büyük şerefdir.
Onlar hepsi âdildir, kimseye zulm etmezler, Nefsleri için aslâ, hilâfet istemezler.
Bu yüzden harb etmezler, birbirini üzmezler, En yüksek makâmdalar ve hepsi müctehiddir.
Eshâb-ı Kirâm Alıntıları - Sözleri
Eshâb-ı Kirâm İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Resûlullahın vefâtından sonra da, islâm düşmanları dîne, îmâna insafsızca saldırmışlardı. Allahü teâlâ, Hindistânda, imâm-ı Rabbânî Ahmed-i Fârûkî Serhendîyi “kuddise sirruh” yaratarak, o korkunç akıntıyı, bunun çalışmaları ile durdurmuşdu. Bu yüce imâmın mektûbları, kitâbları, insanları gafletden uyandırdı. Dünyâya ışık saldı. Kendisi 1034 [m. 1624] senesinde Hindistânda vefât etdi. Çeşidli memleketlere göndermiş olduğu mektûblardan beşyüzotuzaltı mektûbu, üç cild hâlinde toplanarak (MEKTÛBÂT) kitâbı meydâna gelmişdir. Büyük âlim, seyyid (Abdülhakîm Efendi), (Allahın kitâbından ve Resûlullahın hadîslerinden sonra, islâm kitâblarının en üstünü, en fâidelisi, İmâm-ı Rabbânînin Mektûbât kitâbıdır. Mektûbâtda bildirilen tesavvufdan, tarîkatden ve hakîkî mürşidlerden şimdi hiç kalmadı. Bizler, Mektûbâtdaki ince bilgileri, ma’rifetleri anlıyamayız) buyurdu. (Hakan Arıkan)
Hüseyin Hilmi Işık tarafından yazılmış Elfi sani el müceddid şeyh Ahmed Farukî Serhendî İmam-ı Rabbani Kuddisesiruh hazretlerine isnat edilmiş ne idüğü belirsiz bir paçavra! giryan_i_mecruh (zaimoğlu mehmet)
~Selâmün aleyküm~ Kitap grubum ile okumuş olduğum ilk kitaptı elhamdülillah. Incelemesini yapmak istedim. Peygamberlerden ve meleklerin üstünlerinden sonra, bütün yaratılmışların en üstünü, Eshâb-ı kirâmdır. Eshâb-ı kirâmın her biri, bu ümmetin hepsinden daha üstündür. Çünkü, Resulullahı görmek gibi üstünlük olamaz. Bu pek kıymetli kitapda Eshâb-ı kirâmın üstünlüklerini idrâk edebilmek için özenle hazırlanmış. Eshab-ı kiramın her birini büyük ve üstün bilmek, hepsine iyi gözle bakmak, her birinin adil ve salih olduğuna inanmak lazımdır. Onlara dil uzatmaktan çokça sakınmalıdır. Son olarak en sevdiğim alıntıları paylaşmak istiyorum. #84902560 #85030056 #84582315 (Eshâbımın herbiri gökteki yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız, Allahü teâlânın sevgisine kavuşursunuz.) - Hadîs'i şerif Hayırlı günler. (Şevval')
Eshâb-ı Kirâm PDF indirme linki var mı?
İmam-ı Rabbânî - Eshâb-ı Kirâm kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Eshâb-ı Kirâm PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı İmam-ı Rabbânî Kimdir?
Ahmed Sirhindi, daha çok bilinen adıyla İmam-ı Rabbani veya İmam-ı Rabbani Ahmed el-Farukî El Serhendi, (d. 1564, Babür İmparatorluğu - ö. 1624), Hindistan'da yaşamış İslâm âlimi ve tasavvuf önderi.
1564 yılında, o zamanlar Babür İmparatorluğu egemenliği altındaki Hindistan'ın Serhend (Sirhind, Chandigarh) şehrinde doğdu. Ömer ibn Hattab'ın soyundan geldiği için 'el-Faruk' lakabını almıştır. 1624 yılında, 63 yaşındayken vefat etmiştir. Genel olarak Nakşibendi tarikatı mensubudur fakat Kadiriyye, Çeştiyye gibi diğer tarikatlar arasında da saygın bir yeri vardır. Nakşibendi tarikatının Müceddidiyye kolundandır.
Babası ve Baki Billah gibi alimlerden dersler alarak İslami konularda birikime sahip oldu. Temel düşüncesi tasavvuf merkezlidir. Fakat mektuplarında şeriatsız bir tasavvuf anlayışının olamayacağını dile getirerek, önce şeriat kurallarının yerine getirilmesini tavsiye ederdi. Yirmi yaşlarındayken Baki Billah'ın muridi oldu. Kendisine Baki Billah tarafından icazet ve halifelik verildi.
Ekber Şah'ın islama karşı tahrif ve yeni bir din oluşturma çabasına karşı mücadele vermiştir ve Ekber Şah'ı eleştirmiştir. Din-i İlahi adlı bu yeni oluşumun çok yaygınlaşmaması İmam-ı Rabbani'nin başarısı kabul edilir.
Ekber Şah'dan sonra, yerine geçen oğlu Cihangir Şah, ordu içinde mürit sayısı arttığı için vezirleri tarafından bir tehdit oluşturduğunun söylenmesi üzerine Rabbani'yi hapse attırmıştır. Cihangir Rabbani'yi bir sene sonra hapisten çıkararak sohbetine aldı.
Rabbani, onlarca mürşit yetiştirip Hindistan'ın değişik bölgelerine göndererek halkı irşat ettirdi. Ehl-i Sünnet inancıyla yaşayıp yeni kavramlarla tasavvuf ıstılahını genişletti. Mektuplarında, yaşadığı tecrübeleri anlatmasıyla sonraki sufilerin bir ıstılahî kaynağa sahip olmasını sağladı.
Rabbani bazı kesimlerce ikinci bin yılın müceddidi ve müctehid kabul edilir. İslam hükümleri ile tasavvufu birleştirmesinden dolayı 'Sıla' ismi de verilmiştir.
Rabbani insanı dünyada ve ahirette yükseltecek olan tevazunun ne olduğu ve kurtuluşun ancak Ehl-i Sünnet'e uymakla olduğu bildirmiştir. Talebelerine ilim tahsilini sıkı sıkı emretmiş, taassuba ve yobazlığa karşı mücadeleye çok önem vermiştir. Dini, cahillerden öğrenmeyi men etmiştir. Devamlı kitap okumalarını, ilim öğrenmelerini istemiş, önce itikadı düzeltmenin, sonra fıkıh bilgilerini öğrenmenin gerekliliğini anlatmıştır.
Eserlerinde, iman ve Kur'an ahlakı anlatılmakta, Allah'ın varlığını, birliğini, sıfatlarını, ihlası, ruhu, şeytanla ve nefsle olan cihadı ve Allah'a samimi olarak nasıl yakınlaşılabilineceğini, peygamberlere ve dört halifeye uymaya çalışmanın gerekliliğini anlatmaktadır. Müminlerin kendi içinde bölünmüş olduğunu, ancak sadece Ehl-i sünnete uyanların kurtulacağını söylemiştir. Birlik olunması ve Müslümanlığın yayılması gerekliliğini üzerinde çokça durmuştur.
Ehl-i Sünnet reyince ikinci bin yılın yenileyicisi (müceddid-i elf-i sâni) kabul edilmiştir. 63 yaşında doğduğu şehirde vefat eden Ahmed Sirhindi'nin türbesine bölgesinde Ravzayı Şerif denir.
İmam-ı Rabbânî Kitapları - Eserleri
- Mektubat-ı Rabbani Cilt 1
- Rabbânî Nasihatler
- Mektûbât Tercemesi
- Mektubat-ı Rabbâni
- Mektubat-ı Rabbani Cilt 2
- Eshâb-ı Kirâm
- İmam-ı Rabbani Risaleleri
- Rabbani İlhamlar - Mebde ve Mead
- Ariflerin Halleri
- Müjdeci Mektublar
- Ehli Sünnetin Müdafaası
- Mektubat-ı Rabbani'de Şeriat ve Tasavvuf
- Mana Alemi
- Manevi Yolculuğun Mertebeleri
- Mektûbât-ı Rabbânî Cilt 1
- Manevi İkramlar
- Manevi Yolculuk
- Manevi Yolun Başlangıcı ve Sonu
- Müslümanın Edeb ve Ahlakı
- İslam
- Mektûbât-ı Rabbânî Cilt 3
- Tasavvuf
- Mektûbât-ı Rabbânî Cilt 2
- Sırlar Alemi
- Mektubat-ı Rabbani - 1.Cilt
- Arapça Mektubat
- İman
- Mektubat-ı Rabbani Tercümesi 1. Cilt
- Vücudi ve Şuhudi Tevhid
- Manevi İlhamlar
- Sosyal Yaşama Dair Mektubat'tan Öğütler
- Mektubat-ı Rabbani - 3.Cilt
- Mektûbât-ı Şerife Cilt 2-3
- Mektûbât-ı Şerife 1. Cilt
- Mektubat-ı Rabbani (iki cilt)
- Mektubat-ı Rabbani - 8.Cilt
- Mektubat-ı Rabbani - 7.Cilt
- Mektubat-ı Rabbani - 6.Cilt
- Mektubat-ı Rabbani - 5.Cilt
- Mektubat-ı Rabbani - 4.Cilt
- Mektubat-ı Rabbani - 2.Cilt
- Mektûbât-ı Rabbani
- Mektubat-ı Rabbani
- Mektubat-ı İmam-ı Rabbani (5 Cilt) (Farsça)
- Mektubat-ı Rabbani Tercümesi 2. Cilt
- Mektubat-ı Rabbani Tercümesi 3. Cilt
İmam-ı Rabbânî Alıntıları - Sözleri
- "Halbuki gidilse yol pek yakın..." (Mektubat-ı Rabbani Cilt 1)
- O ki bulmaz fena, Mevlâsının sevgisinde; Nasipsizdir o kişi kibriyası izinde... (Mektubat-ı Rabbani Cilt 2)
- Bazı zamanlar, şöyle düşünüyorum: Onların hepsi ayrılıp gidiyor, sonradan, bir başka,vakitte zuhur ediyor (Mana Alemi)
- Bizim tarikatımız ashab-ı kiramin yoludur. (Ehli Sünnetin Müdafaası)
- Yâ Rabbî! Bizlere, doğru yolu gösterdikden sonra, kalbimizi kaydırma! Sonsuz rahmetinden bizlere serp! İyilik yapan ancak sensin. Vesselâm. (Mektubat-ı Rabbani Cilt 2)
- "Haller daima değişmektedir.." (Mektubat-ı Rabbani Cilt 1)
- Şu manayı da dinle. Keşf olunan mana şu ki: Resulullah Efendimizin mahbubiyeti, yüce Allah'ın Zat-ı Baht'ine taalluk eden mahabbeti ile olmaktadır. Amma şuunların ve itâbarların mülahazası olmadan... Hazret-i Zat dahi, bu mahabbeti ile mahbub olmaktadır. Amma ondan başkasının mahbubiyeti böyle değildir. Allahu Teâlâ, ona salât ve selâm eylesin. Zira onların mahabbeti, şüuna ve itibarlara taalluk etmektedir. Esma ve sıfat libasına bürünmüştür. Yahut, esma ve sıfatın zilâline... Haliyle bu, onların değişik derecelerine göre olmaktadır. Bir şiir: Hiç de olmaz Resulullah'ın fazlına; Had, dille anlatan gider i'rabina... Ona ve resullerden, nebilerden, mukarrep meleklerden tüm kardeşlerine salât, selâm, bereketler. (Sırlar Alemi)
- “İyi bir sene, baharından belli olur”. (Ariflerin Halleri)
- Hep seni düşünürüm, Hacım ömrem sanadır. Herkes taş toprak düşünür, kalbim senden yanadır. (Mana Alemi)
- Ben bir bahçe gibiyim, oraya bahar: Bulutlarından zülâl yağmurlar yağar. Bin tane dilim olsa senaya dursam; Ona infialden başka neyim artar?. (Mektubat-ı Rabbani Cilt 2)
- Kıyamet günü insanlar içinde en çok azap çekecek olanı, ilminin kendisine fayda vermesini Allah'ın nasip etmediği alimlerdir. (Mektubat-ı Rabbani'de Şeriat ve Tasavvuf)
- Hanudlardan ve mülhidlerden birçoklarını gördüm; keridilerinde cezbe vardı. Lâkin, Sahib-i Şeriat Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimize mütabaatle benzemediklerinden ötürü; kendilerine cezbenin suretinden başka nasip yoktur. Halleri dahi harap ve kesiktir. (Sırlar Alemi)
- "Kırk sabah Allahü Teâlâ'ya karşı ihlas üzere olanın kalbinden diline hikmet pınarları akar gelir." Hâdis-i Şerif (Rabbani İlhamlar - Mebde ve Mead)
- و كل لطيف الجسم يؤذيه كلما* يمر به كالورد يطرحهالصبا Latif cisimli herkesi elbet üzer her uğrayan, Güle vuran bâd’ı saba gibi, büzer onu her koparan! (Mektubat-ı Rabbani - 3.Cilt)
- Perdenin ötesindeki sırrı, mest olmuş rindlerden sor, Çünkü yüksek makamlı (bile olsa) sûfi bu hâli bilemez. (İmam-ı Rabbani Risaleleri)
- Evliyanın velayeti, Hakka yakınlığı taleptir. Enbiyanın velayeti ise, yüce Hakka yakınlığı gösterir. (Ehli Sünnetin Müdafaası)
- Ancak bir şey kendi sınırını aştığı zaman , zıddına döner. (Manevi Yolculuğun Mertebeleri)
- Hazret-i Âişe'den nakledilen bir rivayette, Resulullah efendimiz şöyle buyurdu: "Ümmetin şerlileri, ashabım aleyhinde bir cür'ette bulunanlardır." (Ehli Sünnetin Müdafaası)
- “Hiç kuşkusuz Allah Teâlâ dünyayı ahiretin tarlası yapmıştır.” (Rabbânî Nasihatler)
- "Bizim seçmiş olduğumuz tarikatta, yolculuk emir âlemine ait olan kalpten başlar. Kalpten sonra daha yukarıda olan ruh mertebelerinde yolculuk yapılır. Ruhtan sonra onun da üstünde olan sırda bu muamele devam eder. Hafî ve ahfâda da yolculuk aynı şekildedir. Bu beş latife katedilip, her birine ait ilimler ayrı ayrı elde edilir ve marifetler kazanılır." (Manevi İkramlar)