Falaka - Ömer Seyfettin Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Falaka kimin eseri? Falaka kitabının yazarı kimdir? Falaka konusu ve anafikri nedir? Falaka kitabı ne anlatıyor? Falaka PDF indirme linki var mı? Falaka kitabının yazarı Ömer Seyfettin kimdir? İşte Falaka kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Ömer Seyfettin
Yayın Evi: Parıltı Yayınları
İSBN: 9789758602452
Sayfa Sayısı: 160
Falaka Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Çağdaş Türk edebiyatının öncülerinden olan Ömer Seyfettin, yaşıtları gibi çalışmalarını roman üzerine değil, kendisine daha yakın bulduğu küçük hikâye türü üzerine yoğunlaştırmış, bir yandan çağdaş Türk hikâyeciliğinin ana temellerini atarken, bir yandan da özü ve anlatımıyla son derece kişisel bir hikâye evreni kurmayı başarmıştır. Ömer Seyfettin 'Bütün Eserleri' dizisinin sekizinci kitabında, yazarın çocukluk ve anılarından yararlanarak kaleme aldığı çok ünlü ve çok sevilen beş hikâyesi ile, yakın zamanlara kadar kaybolduğu sanılan ve birkaç yıl önce tekrar bulunan 'Balkan Savaşı Günlüğü' bir araya getirilmiştir.
Falaka Alıntıları - Sözleri
- Kime acıyıp bir işin karşılığı olmayarak yardım edersek onun azmini, iradesini yok ediyoruz demektir.
- İçmem. Kumar oynamam. Eğlence sevmem. Kalabalıktan hazzetmem. En sevdiğim şey okumakla, düşünmektir.
- İşe yaramayan, zarar getiren "akıl"ın "delilik"ten hayırlı bir şey olmayacağına kaniydi.
- İnsan ne gariptir! Fikrine, ümidine, arzusuna karşı çıkan bir düşünceyle karşılaşınca hemen bozulur.
- Zaten en büyük, en kahraman cesurlar en korkakların hıyanetine kurban gitmemiş miydi? Tarih buna şahitti.
- "Hayata dikkatle göz gezdiriniz. Zulüm ve haksızlıktan başka bir şey göremeyeceksiniz."
- Fakat bunun gibi, hayatta her gülünç şeyin altında görünmez bir facia yok mudur?
- Hayattaki her gülünç şeyin altında görünmez bir facia yok mudur?
Falaka İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Çocukluğuma damgasını vurmuş bir yazardır Ömer Seyfettin. Hikâyelerin çocuklara, romanların yetişkinlere yazıldığını zanneden bir eğitim mantığıyla büyümüş nesil, demek istediğimi anlayacaktır. Çünkü başlı başına ve özgün bir yazım tarzı olan ‘öykü’, ‘romanın çocuklara hitâp eden şekli’ olarak neslimize senelerce okutulmuş; Ömer Seyfettin hiç şüphesiz hayran olunası incelikli bir dile ve güçlü bir hayal gücüne sahip, Türk edebiyatına oldukça kaliteli eserler vermiş bir yazar. Okumanızı tavsiye ederim. Keyifli okumalar (Dildâr Hatun)
Kitap bir grup yaramaz öğrencinin, kuran kursunda hocaları ile aralarında gelişen olayları anlatıyor. Güzel bir kitap herkesin okuyabileceği türde. Puanım: 8/10 (Pınar)
Merhabalar ben sedovski! 1k ailesine yeni katıldım ve ta ta ta tam! İlk incelememle karşınızdayım. Acaba hangi kitaptan başlasam diye düşünüp hafızamın en derinlerine indim. 1998 yılı. Okuma yazmayı yeni yeni öğrenmişiz ve her hafta sınıfın kitaplığından bir kitap veriyor kütüphane kolu başkanı okumamız gelişsin diye. Ve ben ilk okuma kitabımla karşı karşıyayım; Falaka/ Ömer Seyfettin. Kitapla ilgili spoiler vermeyeceğim ama hala kitabı okurken o 7 yaş halim geliyor gözümün önüne. O falakanın her kurulduğunda sanki kendi ayaklarımın altına vuruluşunu hissetmem geliyor önce. Sonrasında düşünüyorum o kitabı o yaşta okumam çok mu elzemdi diye. Ha bu kitabı okuyup kitap okumaktan iyi ki vazgeçmemişim diye düşündüğümde oluyor tabi ama Osmanlı’da eğitimde sık sık kullanılan bu sözde terbiye etme işlemininde çok etkili olmadığını gösteriyor kitap bize bir yerde diyorum ve bir alıntıyla sizi baş başa bırakıyorum; “Beş dakika sonra kalfa geldi. Korkunç bir sahne başladı. Sopayı biri bırakıp biri alıyordu. Nöbetleşe falaka tutuyorduk. Hepimizi sıra dayağına çektiler. Bu günden sonra Hoca Efendi esneme ile hapşırmayı en büyük kabahat sayıyordu. Hele hapşırmak...Kazara, kendiliğinden hapşıranı, "Benimle eğleniyor musunuz?" diye yere yıkıyor, bayıltıncaya kadar dövüyordu. Aksi gibi, benim hiç durmadan esneyeceğim geliyor, hapşırmak istiyordum. Birkaç defa bunun için dayak yedim. Hoca Efendi dayağı bitirince bütün kuvvetiyle rahlesine vuruyor: "Kim hapşırırsa, şart olsun ki öldürünceye kadar döveceğim! diye haykırıyordu. "Şart olsun, kim hapşırırsa..." (Seda T.)
Falaka PDF indirme linki var mı?
Ömer Seyfettin - Falaka kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Falaka PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Ömer Seyfettin Kimdir?
Ömer Seyfettin (d. 11 Mart 1884 Gönen Balıkesir, – ö. 6 Mart 1920 İstanbul), Türk edebiyatının önde gelen hikâye yazarlarındandır. Asker, şair ve güçlü bir edebi yeteneği olan bir öğretmendir. Türk kısa hikâyeciliğinin kurucu ismidir. Ayrıca edebiyatta Türkçülük akımının kurucularındandır. Türkçede sadeleşmenin savunucusudur. Kısa ömrüne pek çok sayıda eser sığdırmıştır. 1884 yılında Gönende (Balıkesir) doğdu. Yüzbaşı Ömer Şevki Beyle, Fatma Hanımın ikisi küçük yaşlarda ölen dört çocuğundan birisidir. Öğrenimine Gönende bir mahalle mektebinde başladı. Ömer Şevki Beyin görevinin nakli dolayısıyla Gönenden ayrılan aile İnebolu ve Ayancık'tan sonra İstanbul'a geldi. Ömer Seyfettin, önce Mekteb-i Osmanîye, 1893 ders yılı başında da Askerî Baytar Rüştiyesine kaydedildi. Bu okulu 1896'da tamamlayarak Edirne Askerî İdadîsine devam etti. 1900'de İdadî'yi bitirerek İstanbul'a döndü. Burada Mekteb-i Harbiye-i Şahâne'ye başladı. 1903 yılında Makedonya'da çıkan karışıklık üzerine "Sınıf-ı müstacele" denilen bir hakla imtihansız mezun oldu. Ömer Seyfettin, mezuniyetten sonra piyade asteğmeni rütbesiyle, merkezi Selanik'te bulunan Üçüncü Ordunun İzmir Redif Tümenine bağlı Kuşadası Redif Taburuna tayin edildi. 1906'da İzmir Jandarma Okuluna öğretmen olarak atandı. Bu, Ömer Seyfettin için önemlidir; zira bu vesileyle İzmir'deki fikrî ve edebî faaliyetleri takip edecek ve bunlar içerisinde yer alan gençlerle tanışacaktır. Nitekim batı kültürünü tanıyan Baha Tevfik'ten Fransızca bilgisini artırmak için teşvik gördü; Necip Türkçüden ise sade Türkçe ve millî bir dille yapılan millî edebiyat konusunda önemli fikirler aldı. Ömer Seyfettin Ocak 1909'da Selanik Üçüncü Orduda görevlendirildi. Selanik'te çıkmakta olan Hüsün ve Şiir dergisinin ismi Akil Koyuncunun istek ve ısrarı üzerine Genç Kalemlere çevrildikten sonra 11 Nisan 1911'de Ömer Seyfettin'in Yeni Lisan isimli ilk başyazısı imzasız olarak yayımlandı. Genç Kalemler yazı heyetini oluşturanlar Balkan Savaşının başlaması üzerine dağılmak zorunda kaldı. Ömer Seyfettin yeniden orduya çağrıldı, Yanya Kuşatmasında esir düştü. Nafliyon'da geçen 1 yıllık esareti sırasında sürekli okumuştu. "Mehdi", "Hürriyet Bayrakları" gibi hikâyelerini bu dönemde yazdı. Hikâyeleri Türk Yurdunda yayımlandı. Esareti süresince gerek okuyarak, gerekse yaşayarak yazarlık hayatı için önemli olacak tecrübeler kazandı. Ömer Seyfettin 1913'te esareti bitince İstanbul'a döndü. 23 Ocak 1913'te Enver Paşanın organize ettiği Babıali Baskınına katıldı. Daha sonra askerlikten ayrıldı, yazarlık ve öğretmenlikle hayatını kazanmaya başladı. Türk Sözü dergisinin başyazarlığına getirildi ve burada Türkçü düşüncenin sözcülüğünü yapan yazılar yazdı. 1914 yılında Kabataş Sultanisinde öğretmenlik görevine başladı ve bu görevini ölümüne kadar sürdürdü. 1915'te İttihat ve Terakki Fırkası ileri gelenlerinden Doktor Besim Ethem Beyin kızı Calibe Hanımla evlenmiştir. Bu evlilik Güner isimli bir kız çocuğuna rağmen bozulunca tekrar yalnızlığına döndü. 1917'den ölüm tarihi olan 6 Mart 1920'ye kadar geçen zaman birçok acı ve sıkıntıya rağmen verimli bir hikâyecilik dönemini içine alır. Bu dönemde 10 kitap dolduran 125 hikâye yazdı. Hikâye ve makaleleri Yeni Mecmua, Şair, Donanma, Büyük Mecmua, Yeni Dünya, Diken, Türk Kadını gibi dergilerle Vakit, Zaman ve İfham gazetelerinde yayımlandı. Bir yandan öğretmenlik yapmayı sürdürdü. Hastalığı 25 Şubat 1920'de artınca yazar, 4 Martta hastahaneye kaldırıldı. 6 Mart 1920'de hayata gözlerini yumdu. Önce Kadıköy Kuşdili Mahmut Baba Mezarlığına defnedilir. Daha sonra mezarı buradan yol geçeceği veya araba garajı yapılacağı gerekçesiyle 23 Ağustos 1939'da Zincirlikuyu Mezarlığına nakledildi. En yakın arkadaşı Ali Canip Yöntem, onun hayatını ve mizacını anlatan, en kuvvetli hikâyelerini içeren Ömer Seyfettin ve Hayatı adlı bir kitap yazdı ve bu kitap 1935 yılında yayımlandı. Kısa bir süre sonra da bütün hikâyeleri bir kitap serisi halinde basılmıştır ve bu hikâyeler günümüzde de okunmaktadır.
Ömer Seyfettin Kitapları - Eserleri
- Kaşağı
- Falaka
- Yalnız Efe
- Yüksek Ökçeler
- Pembe İncili Kaftan
- Diyet
- Ömer Seyfettin'den Seçme Hikayeler
- Perili Köşk
- Forsa
- Bomba
- Başını Vermeyen Şehit
- Efruz Bey
- Ant
- Üç Nasihat
- Topuz
- Beyaz Lale
- Bahar ve Kelebekler
- Ferman
- Primo Türk Çocuğu
- İlk Namaz
- Gizli Mabed
- Kütük
- Yüz Akı
- İlk Düşen Ak
- Bütün Hikayeleri
- Bir Çocuk Aleko
- Balkan Harbi Hatıraları
- Kızılelma Neresi
- Teke Tek
- Bütün Hikayeleri 1
- Harem
- Seçme Hikayeler 1
- Seçme Hikayeler 2
- Türkçe Reçete
- Namus
- Bir Ermeni Gencin Hatıra Defteri
- Vire
- Gökkuşağı
- İlk Cinayet
- Asilzadeler
- Ashab-ı Kehfimiz
- Hikâyeler 1
- Bütün Hikayeleri 2
- Dama Taşları
- Ömer Seyfettin-Tüm Hikayelerden Seçmeler - 1. Cilt
- Herkesin İçtiği Su
- Büyücü
- Perili Köşk ve Seçme Hikayeler
- Hikâyeler 2
- Turan Masalları
- Ömer Seyfettin Hikayeleri
- Bütün Eserleri 8
- Bütün Hikayeleri 5
- Bütün Hikayeleri 6
- Bütün Hikayeleri 4
- Bütün Hikayeleri 3
- Bütün Hikayeleri 9
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 4
- Hikayeler 3
- Bütün Hikayeleri 10
- Bütün Hikayeleri 8
- Mermer Tezgah
- Ömer Seyfettin - Tüm Hikayelerden Seçmeler - 2. Cilt
- Yarınki Turan Devleti
- Hikayeler 4
- Sivrisinek
- Bütün Hikayeleri 7
- Kaşağı
- Bütün Eserleri 3
- Turan Devleti
- Velinimet
- Kurbağa Duası
- Çanakkale'den Sonra
- Mahçupluk İmtihanı
- Tarih Ezeli Bir Tekerrürdür
- Kesik Bıyık
- Kıskançlık
- Aşk Dalgası
- Çakmak
- En Güzel Hikayeler 1
- Cesaret
- Ömer Seyfettin' den Seçme Öyküler
- Keramet
- Bütün Eserleri 13
- Niçin Zengin Olmamış
- Aşk Dalgası - Bahar ve Kelebekler - İlk Düşen Ak
- Eski Kahramanlar
- Nâdan
- Ömer Seyfettin Hikayeler
- Külah
- Kurumuş Ağaçlar
- Bütün Eserleri 10
- Teselli
- Müjde
- Nokta
- Kaç Yerinden
- Ömer Seyfettin Seçmeler
- Ömer Seyfettin Bütün Hikayeleri 1
- Türklük Ülküsü
- Seçme Hikayeler (5 Kitap Takım)
- Bütün Eserleri 7
- Bütün Eserleri 5
- Bütün Eserleri 11
- Tos
- Ömer Seyfettin-En Sevilen Öyküler
- Yemin
- Osmanlıca Hikâyeler
- Miras
- Rüşvet
- Perili Köşk - Kıskançlık - Tos
- Lokanta Esrarı
- Bütün Eserleri 2
- Hürriyet Bayrakları
- Türbe
- Ömer Seyfettin Klasikleri - Eski Defterler
- Zeytin Ekmek
- Hürriyet Bayrakları
- Çocukluk Hatıraları
- En Güzel Hikayeler
- Kaşağı ve Seçme Hikayeler
- Memlekete Mektup
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 1
- Bütün Eserleri 12
- Hafif Bir Seda
- Düşünme Zamanı
- Bütün Eserleri 16
- Aşk ve Ayak Parmakları
- Açık Hava Mektebi
- Nasıl Kurtarmış
- Ömer Seyfettin Bütün Nesirleri
- Uçurumun Kenarında
- Ömer Seyfettin'in Kaleminden 1
- Gayet Büyük Bir Adam
- Dünden Bugüne 1
- Şair Ömer Seyfettin
- Bütün Eserleri 4
- Vasiyetname
- Bütün Eserleri 17
- Bütün Eserleri 4
- Bütün Eserleri 14
- Bütün Eserleri 6
- Bütün Eserleri 15
- Turan
- Uzun Ömer
- Rütbe
- Ömer Seyfettin'in Kaleminden 4
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 5
- Dünden Bugüne 3
- Dünden Bugüne 2
- Türk Ülküsü
- Harem
- Ömer Seyfettin'in Kaleminden 3
- Hikayelerden Seçmeler
- Selected Stories of Omer Seyfettin - Seçme Hikayeler
- Hikayeler 1
- Bütün Eserleri
- Acaba Ne İdi
- Hikayeler
- Çocuk Yüreklerde Seçme Öyküler
- Seçme Hikayeler - 2
- Ömer Seyfettin’in Kaleminden 2
- Hürriyet Gecesi
- Makaleler
- Ömer Seyfettin'den Seçme Hikayeler
- En Güzel Hikayeler - Birinci Kitap
- Bilgi Bucağında
- Ömer Seyfettin’den Öyküler 2
- Ömer Seyfettin'den Öyküler 3
- Dalga / Tarih Ezelî Bir Tekerrürdür
- En Güzel Hikayeler - İkinci Kitap
- Olup Bitenler Toplumsal Yazılar
- Yalnız Efe ve Seçme Hikâyeler
- İyi Fotoğrafçı
- Genç Kızlar İçin Altı Derste Tabiî Yazmak Sanatı
- Ömer Seyfettin Hikayelerinden Seçmeler
- Efruz Bey
- Ömer Seyfettin’den Hikayeler
- Salahaddin Eyyubi ve Bilgin
- Ömer Seyfettin Kitaplığı
- SEÇME HİKAYELER
- Ömer Seyfettin - Bütün Eserleri
Ömer Seyfettin Alıntıları - Sözleri
- "— Ona sor ki, " Henüz bir kere patlamayan bir toptan korkarak hemen teslim oluvermek mi mertliktir?" (Seçme Hikayeler (5 Kitap Takım))
- Akıl olmazsa para hiçbir işe yaramazdı. (Üç Nasihat)
- Bir milletin, milliyetini inkâr etmesi intihar demektir. (Türk Ülküsü)
- Gene insanlar kötüler elinde esir olacak, çalışmanın erdemini birçok adamlar inkar edecek. (Bomba)
- "Şehit olursam bunu üzerime örtün. Vatan al bayrağın dalgalandığı yer değil midir?" (Turan Masalları)
- İnsafın dünyada yalnız adı kalmış. (Bütün Hikayeleri 5)
- Azizim, hemen bir ideal edininiz. Yoksa ... Yoksa doktor sizi kurtaramaz. (İlk Düşen Ak)
- Akıl, insanın külahında bir çividir. Yumruk yemeden kafasının içine girmez... (Bütün Hikayeleri 7)
- Saatlerce Mıstık'ın hatırasıyla, bu muazzez ve necip matemin eskiyip unutuldukça daha ziyade kıymeti artan tatlı ve mahzun acısıyla mütelezziz olurum... (Ömer Seyfettin Bütün Hikayeleri 1)
- Fakat mutluluklar rüyadan başka bir şey midir? (Ömer Seyfettin Seçmeler)
- Türkistan Türkleri bizimle münasebete başlayınca Çin ve Rus hükümetinin memurları pek çabuk kaçacaklar ve ayyıldızları al bayrağımız büyük TURAN’ın bütün kıt’alarında dalgalanacak... (Turan Devleti)
- Muhabereyi uzatan sebep hep yanlış bir hesaptır. (Velinimet)
- “Medeniyetler beyinlerin ufuklarını büyütmüştü.” (Selected Stories of Omer Seyfettin - Seçme Hikayeler)
- "Senin fikrin sana, benim fikrim bana..." (Hikayeler 3)
- Acem sairinin dediği gibi:" Başkasına ait sırmalı kaftanı gitmekten ise kendi malım olan eski hırkayı tercih ederim." (Mahçupluk İmtihanı)
- Tekrar sordum. -Söyle bana, şimdi geçmişin coşkunluğu var mı? -Şu anda coşkunluk değil, ateş var, ateş,dedi. -Ben görmüyorum. -Çünkü hayalcisin. Gerçeği gözün görmez. Geçmişteki ok, bugün makineli tüfektir. Geçmişteki kulübe, bugün muhteşem bir binadır. Geçmişteki sal bugün dretnottur. Geçmişteki masalcının bir kutuya binip memleketten memlekete uçmak hülyası, bugün bir gerçektir. İşte uçaklar, işte balonlar. -Fakat ahlaki faziletler? -Onlar da, dedi. Onlar da asırlar içinde, olgunlaşma yollarından geçerek sizin dar hayalinize sığmayacak derecede olgunlaşmış. Geçmişin yüceliği, şimdiki zamanın büyüklüğü karşısında mutlaka böyle çocuk oyuncağı gibi kalır. (Kaç Yerinden)
- Cabi Efendi bu arsız halleri görmemek için gözlerini kapadı, o kadar sıkıldı ki "Allah'ım , kulaklara da niçin birer kapak yapmadın?" (Gizli Mabed)
- “Milletlerin hayatına gelince… Mesela Türklük… Dünya durduğu müddetçe Türklük yaşayabilirdi. Asıl önemli olan bu milli hayatın, gelenekleriyle, mukaddesatıyla, adetleriyle, şanlarıyla, şöhretleriyle, kısaca tarihi ile yaşamasıydı. Yoksa bir insan yetmiş yıl tembel, esir ve rezil bir hayat yaşamakla övünemezdi. Büyük bir millete, şanlı bir kavme, büyük bir vatana mensup olmak ve onun yolunda ölmek… Övünülecek şey buydu…” (Bütün Eserleri 3)
- Gözle kulak onca birer yalan kovuğuydu. Yalanlar bize bu dört kapıdan girerdi. Fakat el... fakat lamise, hiç dolma yutmazdı. Bütün hurafeler, batıl itikatlar dimağımıza hücum için gözle kulağa koşardı. (Türkçe Reçete)
- Korkma, sen Türksün! Türkler hiçbir vakit, hiçbir yerde, hiçbir şeyden korkmazlar! (Seçme Hikayeler 2)