matesis
dedas

Fikirler ve Tercihler - Albert Einstein Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Fikirler ve Tercihler kimin eseri? Fikirler ve Tercihler kitabının yazarı kimdir? Fikirler ve Tercihler konusu ve anafikri nedir? Fikirler ve Tercihler kitabı ne anlatıyor? Fikirler ve Tercihler kitabının yazarı Albert Einstein kimdir? İşte Fikirler ve Tercihler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 03.03.2022 12:00
Fikirler ve Tercihler - Albert Einstein Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Albert Einstein

Çevirmen: Z. Elif Çakmak

Orijinal Adı: Ideas and Opinions

Yayın Evi: Arion Basım Yayın

İSBN: 9789755710853

Sayfa Sayısı: 239

Fikirler ve Tercihler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Albert Einstein bilimsel çalışmalarıyla dünya tarihine geçmiş bir bilim insanıdır. Bilimsel başarılarının dışında toplumsal konulara ilişkin çok sayıda yazı, mektup ve konuşmaları bulunmaktadır. Aslında her bilim insanının sahip olması gereken toplumsal duyarlılık ve sorunlara bilimsel çözümler öneren bakış açısı Einstein'da oldukça gelişkin bir şekilde görülür. Bu gelişkinlik kendi sosyal konumundan o günkü dünyanın durumuna değin bir çok sebebe bağlanabilir. Ancak Einstein'in toplumsal konulardaki bakış açısı önemine rağmen genellikle arka plana itilmiştir. Bu kitapta dünya barışı, Nazizim, Sosyalizm ve Yahudilik gibi pek çok konuda yaptığı konuşmaların, yazdığı makale, mektup gibi belgelerin belirli bir düzen içerisinde bir araya getirilmiş halini bulacaksınız. Einstein'in fikirlerinin hala ne kadar önem taşıdığını, bu fikirlerden yola çıkarak yaptığı pratik tercihlerin doğruluğunu sorgulayabilirsiniz. Her bilim insanının taşıması gereken duyarlılığı ve toplumsal bilinci göstermesi açısından da son derece önemli bir kitap.

Fikirler ve Tercihler Alıntıları - Sözleri

  • (..) okulun doğrudan belli tür özel bilgiyi ve kişinin hayatta daha sonra kullanacağı belli becerileri vermesi gerektiği fikrine karşıyım. Böylesi özelleşmiş bilginin hayatta yeterli olması için hayatın kendisi fazla karmaşık. Bundan başka, ek olarak bireye ölü bir araç muamelesi yapmak bana kabul edilemez geliyor. Okulun amacı her zaman genç insanları uyumlu kişilikler olarak mezun etmek olmalı, uzmanlar olarak değil. Bu dediğim benim için bir dereceye kadar öğrencilerin belirli meslekler edinecekleri teknik okullar için bile doğrudur. Özel bir tür bilgiyi edinme yerine, bağımsız düşünme ve karar verme genel becerisini kazandırma her zaman önde gelmelidir. Eğer kişi alanının temel konularında uzmanlaşıp bağımsız düşünmeyi ve çalışmayı öğrendiyse şüphesiz ki kendi yolunu bulacaktır. Ayrıca eğitim hayatı boyunca detaya boğulan birisine göre kendisini ilerlemeye ve değişime daha iyi adapte edecektir.
  • Dinsiz bilim sakattır, bilimsiz din de kördür.
  • Doğanın en güzel hediyesi, ona bakarken ve anlamaya çalışırken hissedilen keyiftir.
  • (..) günümüz uygar insanlığının gerçek yaşam koşulları düşünüldüğünde, insanın gördüğü şey karşısında derin ve acı dolu bir hayal kırıklığına uğraması kaçınılmazdır. Din kişiler ve gruplar arasında kardeşçe sevgiyi öngörse de bugünkü manzara bir orkestradan çok, savaş alanına benziyor. Ekonomik ve politik hayatın her yerinde, temel ilke arkadaşlarının pahasına da olsa amansızca başarı peşinde koşmaktır. Bu rekabetçi ruh okullarda bile yaygın olup tüm kardeşlik ve dayanışma duygularını öldürüyor. Çünkü başarıyı, üretken ve düşünceli bir çalışma yürütme isteğinin sonucu olarak değil, kişisel hırs ve reddedilme korkusu sonucu elde edilecek bir şey gibi görüyor.
  • Bir ideale lafla ulaşıldığı pek görülmüş şey değildir. Kişilikler de duyulan ya da söylenen sözle değil emek ve eylemle şekillenir.
  • Acı bir deneyimle öğrendik ki rasyonel düşünce toplumsal hayatımızın sorunlarını çözmek için yeterli değilmiş. Araştırmaya ve bilimsel çalışmaya fazla eğilme insanlık için genelde trajik sonuçlar doğurdu. Bir yandan buluşlar sayesinde yorucu fiziksel emekten özgürleşme sağlanarak hayat kolaylaşıyor ve kişiler zenginleşirken diğer yandansa insan teknolojik gelişmelerin kölesi haline gelerek büyük bir huzursuzluğa gark oluyordu. En kötüsüyse insanın kendi kitlesel yok oluşunun araçlarını yaratmasıydı. Bu gerçekten de fazla ağır bir trajediydi! Bu trajediden daha da trajik olansa insanlık bilim ve teknolojide son derece başarılı akademisyenler yetiştirirken bunca zamandır karşılaştığımız pek çok politik çatışmaya ve ekonomik gerilime yeterli çözüm üretemiyor olmamızdır. Hiç kuşku yok ki ülke içinde ve ülkeler arasındaki ekonomik çıkar farklılıkları, bugün dünyadaki tehlikeli gidişattan büyük oranda sorumludur. İnsanoğlu, dünya halklarının bir arada barış içinde varlıklarını sürdürmeyi teminat altına alacak politik ve ekonomik örgüt biçimleri yaratmakta başarılı olamamıştır. Ayrıca savaş olasılığını ortadan kaldıracak ve kitlesel yok etme araçlarını sonsuza kadar yasaklayacak bir sistem kurmakta da başarılı olamamıştır.
  • Bu konu başlığı bana sürü hayatının en kötü belirtisini hatırlattı; iğrendiğim orduyu. Bir insanın dörtlü sıra halinde bando eşliğinde uygun adım yürümekten zevk alması, ona acımam için yeterlidir. O büyük beyin ona yanlışlıkla verilmiştir, sadece bir omurilik ona yetecektir.
  • Eğitim, kişi okulda öğrendiği her şeyi unuttuktan sonra arta kalan şeydir.
  • Bir insanın ahlaki davranışları esas olarak sempatiye, eğitime, sosyal bağlarına ve ihtiyaçlarına dayandırılmalıdır, herhangi bir dinsel temel gerekli değildir.
  • Ahlakın dini bir yönü yoktur, sadece insan ilişkilerine dayanır.
  • Ben, gerçek bir "yalnız yolcu"yum ve hiçbir zaman ülkeme, evime, arkadaşlarıma ve hatta aileme tüm benliğimle ait olamadım.
  • Emirle gelen kahramanlık, duygusuz barbarlık ve yurt sevgisi adı altında giden her türlü saçmalıktan şiddetle nefret ediyorum. Savaş ne kadar da iğrenç ve aşağılık!
  • "İki şey sonsuzdur; evrenin boyutları ve insanoğlunun aptallığı... Ve evrenin boyutlarının sonsuz olduğundan emin değilim."
  • ; her şey bir yana, her sorunun mantıklı bir cevabı olması da imkansız zaten.
  • Demek istediğim; devlet bizim hizmetçimiz olmalıdır, biz devletin köleleri değil.

Fikirler ve Tercihler İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Einstein'in bu kitabını felsefe hocam sayesinde okumuş oluyorum. Kendisi de yıllar önce okumuş; o sıralar tekrar okumaya başlamıştı. Okula kendisini ziyaret ettiğimde yeni öğrencilerine içinden bazı bölümler okuyordu. O an aklımda pek bir şey kalmamıştı ama sanırım eğitim hakkında birkaç paragraf okumuştu. Okuduğum kitapların hikayeleri olmasını sevdiğimden buraya bu hikayesini de not düşmek istedim. Şekil özelliklerinden bahsederek kitap ve içeriği hakkında bilgi vermek istiyorum. Kitap çok yönlü bir düşünce kitabı. 4 bölümden oluşuyor. 1. bölümde çeşitli kişilere (meslektaşları genelde) ve grup ile topluluklara (öğrenciler, gazeteciler...) mesaj şeklinde yazılmış. Bu kısımlardan fazla bir şey kazanamayacağınızı düşünebilirsiniz, fakat Einstein, bu bölümlerde de evrensel değerlerden bahsettiği için beklemediğiniz ölçüde mesajlar alıyorsunuz kendinizce. Bunun dışında çeşitli konu başlıkları var: - Zenginlik Üzerine - Özgürlük Üzerine - Din Üzerine - Eğitim Üzerine - Hayatın Anlamı - Toplum ve Kişilik bu başlıklardan bazıları. Bu bölüm üzerine söyleyeceğim son şey de bir iki başlığın biraz zorlaması. Fizik veya felsefi konularda eğer ilgili değilseniz o kısımları anlamıyorsunuz ama bu kısımlar 50 sayfada en fazla 5 sayfa oluyor. 2. bölümde Einstein beni şaşırtan derecede politik konulara eğiliyor. Aslında düşündüğüm zaman neden bunu yaptığına dair iki sonuç buldum. Birinci sebebi kendisin bir iki yerde söylediği gibi atom bombası ve silahlar sorununda kendi payının az da olsa katkısı olması ve bunda kendini sorumlu hissetmesi; ikinci sebepse o zamanlar bir dünya savaşının yıkıntısı üzerinde yükselen faşist eğilimler ve yeni bir dünya savaşı tehlikesinin var oluşu. Bunları düşününce politik konulara eğilmesini haklı ve doğru buluyorum. Kendisi gibi bilim insanlarının politik sahada bu yıkıcı etkileri fazla olan silahların kullanımını engellemek için çaba sarf etmesinin gerekliliğinden söz ediyor Einstein. Sonra burada Einstein'in çok etkili bir dili olduğunu söyleyeceğim. Hem dili çok iyi ve etkili hem de çeviri bunu çok iyi yansıtmış. Einstein, politik sahada bu bölümde çokça tekrar ettiği - fakat bunaltacak kadar değil- silahsızlanmadan, zorunlu askerlikten, kalıcı bir barışı temin edebilmek için şovenizm gibi sığ düşüncelerden uzaklaşmamız gerektiğini anlatıyor ve kendi önerisi olan uluslar üstü bir kurumun oluşturulmasından bahsediyor. Siyaset okuyan birisi olduğum için Einstein'in uluslar üstü kurumunun gerçekleşmesinin çok zor olduğunu söylemek istiyorum. Özellikle o dönemlerde yükselen faşist rejimlerin, önceki savaşın yıkıntılarının ve İkinci Dünya Savaşı sonrası oluşan kutuplaşmayı da göz önünde bulundurunca pek de olmasını düşünemiyorum. Fakat Einstein'in barış yanlısı tutumunu destekliyorum. Yine de farklı çözümler gerekir. Bu bölümde Einstein, dönemini oldukça iyi analiz etmiş görünüyor. Özellikle olayların içinde olduğunu da düşündüğünüzde günümüz analizlerini aratmayacak olan sözleri çok iyi. Belki olayların açık seçikliği de bunu kolaylaştırmıştır. Bu bölüm için son olarak Einstein'in kapitalizm analizi yaptığını ve sosyalizmi incelediğini söyleyecek ve bazı örnek başlıklar ekleyeceğim: - Üretim ve İş - Zorunlu Askerlik - Savaş Kazanıldı: Barış Değil - Nükleer Savaş veya Barış - Barış - Askeri Zihniyet - Savaş Tehlikesini Ortadan Kaldırmak - Neden Sosyalizm? 3. ve 4. bölümlerde de "Yahudi Halkı Üzerine" ve "Almanya Üzerine" Einstein 3. bölümde haklı olarak -kendisi de bir Yahudi olduğundan (bunu belirtiyor)- yaşadıkları sıkıntıları anlatıyor, Filistin'deki yerleşmelerden ve orada Araplarla olması gereken ilişkilerden bahsediyor. 4. bölümde de Almanya üzerine bazı yazdıkları var ve akademilerle olan mektuplaşmaları verilmiş. Bu iki bölüm içerik ve sayfa sayısı olarak kısa olduğundan bir arada verdim. ( 3. bölüm belki yeteri kadardır, bilemiyorum.) İncelememde 1. ve en çok 2. bölüme yer ayırdım, çünkü girdiğim siyaset derslerinin bazılarından daha yararlı oldu, başka açılardan baktım ve başka şeyler öğrendim. Ve tabii bu kadar yer ayırmamda bir başka etken de bu bölümlerin uzun olması ve benim siyaset okumam... Bu kitaptan bu incelemeyi yazmadan önce tam 185 alıntı eklemişim. Kitap, yine bu incelemeden önce 8 kişi tarafından -tabii bu sitede- okunmuş. Belki bu inceleme ve eklediğim alıntılarla bu kitabın değerinin farkına varılır. Fazlasıyla uzattığımı biliyorum ve o yüzden son olarak şunları eklemek istiyorum. Yaptığım alıntılar o an için tam istediğim şekilde beğenilmedi. Fakat genel olarak düşününce oldukça etkili oldu. Kitap zaten kendisinin çok yönlülüğü sayesinde ( bilim, politika, eğitim, kültür-sanat alanlarından bahsetmesi) gereken hakkı kazanacaktır. Tabii benim daha fazla ilgilenileceğini düşündüğüm alıntılar ters etki yaptı bazı yerlerde ama olsun. İyi okumalar. (Batuhan)

Biraz daha bilimsel bir kitap olmasını bekliyordum ama yine de çok güzel bir kitap. Sade ve anlaşılır olduğunu düşünüyorum Einstein hayranlığınız biraz olsun varsa mutlaka okuyun (Sucre)

Kitabın Yazarı Albert Einstein Kimdir?

Yahudi asıllı Alman teorik fizikçi.

Almanya'nın Ulm kentinde dünyaya gelen Einstein, yaşamının ilk yıllarını Münih'te geçirdi. Lise eğitimini ve yüksek eğitimini İsviçre'de tamamladı fakat bir üniversitede iş bulmada yaşadığı zorluklar nedeniyle bir patent ofisinde müfettiş olarak çalışmaya başladı. 1905 yılı Einstein için bir mucize yıl oldu ve o dönemde kuramları hemen benimsenmemiş olsa da ileride fizikte devrim yaratacak olan dört makale yayınladı. 1914 yılında Max Planck'ın kişisel ricası ile Almanya'ya geri döndü. 1921 yılında fotoelektrik etki üzerine çalışmaları nedeniyle Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü. Nazi Partisi'nin iktidara yükselişi nedeniyle 1933'te Almanya'yı terk etti ve Amerika Birleşik Devletleri'ne yerleşti. Ömrünün geri kalanını geçirdiği Princeton'da hayatını kaybetmiştir.

Albert Einstein, özel görelilik ve genel görelilik kuramları ile iki yüzyıldır Newton mekaniğinin hakim olduğu uzay anlayışında bir devrim yaratmıştır. Sadece matematik hesaplamalar ve denklemler ile oluşturduğu kuramları sonradan deneysel olarak defalarca doğrulanmıştır. E = mc2 denklemi ile formüle ettiği kütle-enerji eşdeğerliği yıldızların nasıl enerji oluşturduğuna açıklama getirmiş ve nükleer teknolojinin önünü açmıştır. Fotoelektrik etki ve Brown hareketine getirdiği matematiksel açıklamalar, modern fiziğe diğer katkıları arasındadır. Ömrünün büyük bir kısmını bütün kuramları birleştiren bir birleşik alan kuramı yaratmaya çalışarak geçirmiş ama bu çabaları sonuçsuz kalmıştır. Einstein kuantum mekaniğinin bazı sonuçlarına, özellikle belirsizlik ilkesine oldukça şüpheci yaklaşmış fakat bu yaklaşımlar ileride geniş kabul görmüştür.

Einstein Nazilerin nükleer bomba geliştirmesi endişesiyle ABD başkanı Roosevelt'e bir mektup göndermiş, ABD'nin nükleer çalışmalara başlamasını tavsiye etmiştir. Holokost sonrası Yahudilerin kendi ülkelerine sahip olması gerektiği fikrini savunmuş, İsrail'in kuruluşuna destek vermiştir. Çeşitli söyleşilerinde Yahudilik dinine ve diğer kutsal kitaplara inanmadığını belirtmiş, sosyalizme sempati duyan bir makale yayınlamıştır. Bertrand Russell ile birlikte nükleer silahlara karşı bir manifesto da yayınlamıştır.

Einstein hayatı boyunca 300’den fazla bilimsel makale yayınlamıştır, ayrıca 150’den fazla bilim dışı çalışmaları da olmuştur. Başarıları ve eserleri nedeniyle Einstein sözcüğü, “dahi” ile eşanlamlı kullanılmaya başlanmıştır.

18 Nisan 1955’te, Albert Einstein iç kanama geçirdi. İsrail’in kuruluşunun yedinci yıl dönümü nedeniyle bir televizyon konuşmasının taslağını hazırlıyordu ama bitiremeden hayatını kaybetti. Einstein ameliyatı şu sözlerle reddetti, “İstediğim zaman gitmek istiyorum. Hayatı yapay bir şekilde uzatmak tatsız. Ben payımı kullandım, şimdi gitme zamanı ve bunu zarif bir şekilde yapmak istiyorum”. 76 yaşında, Princeton Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.

Einstein’ın kalıntıları yakıldı ve külleri bilinmeyen bir yere serpildi. Otopsisi sırasında Princeton Hastanesi patolojisti Thomas Stoltz Harvey, Einstein’ın beynini korumak için ailesinden izin alarak çıkardı. İleride nörolojinin Einstein’ın neden bu kadar zeki olduğunu bulacağına inanıyordu.

Albert Einstein Kitapları - Eserleri

  • Son Yıllarım
  • İzafiyet Teorisi
  • Aşk Mektupları
  • Göreliliğin Anlamı
  • Benim Gözümden Dünya
  • Bilim ve Felsefe Yazıları

  • Yaşam, Ölüm, Savaş, Barış, Bilim, Din, Tanrı ve Diğer Şeyler Üzerine
  • Dünyamıza Bakış
  • Fikirler ve Tercihler
  • Özel Ve Genel Görelilik Kuramı
  • Yaşamla Yazışma (Mektuplar)
  • Fiziğin Evrimi
  • Uzay, Zaman, Özdek 1

  • Niçin Sosyalizm?
  • Yaşam Bilgeliği Üzerine Seçme Yazılar
  • Aforizmalar
  • Yaşamımdan Notlar
  • Benim Sözlerimle Dünya
  • Einstein Seyahatnamesi
  • The World As I See It

Albert Einstein Alıntıları - Sözleri

  • Bir kuram deneylerle sınanabilir, ama deneyden kuram elde etmenin yolu yoktur. (Yaşamımdan Notlar)
  • Aşağıdaki özdeyiş, bunu mektuplarından birinde kullanan Güney Amerikalı bir yazar tarafından Einstein’a maledilmiştir. Einstein’ın konuşmalarında sıklıkla belirttiği düşünceleri aynen yansıttığından gerçek olduğu kabul edilebilir. İsan ırkının kızamığı. Milliyetçilik bir çocukluk hastalığıdır. (Yaşamla Yazışma (Mektuplar))
  • Einstein atom bombasının kullanımının insanlığa vereceği zararları her zaman konuşmalarında ve yazılarında vurgulamış ve bir yer de şöyle demiştir: "III. Dünya Savaşı'nın hangi silahlarla yapılacağını bilmiyorum, ama IV. Dünya Savaşı'nın taş ve sopalarla yapılacağını gayet iyi biliyorum. " (Bilim ve Felsefe Yazıları)
  • Ben, gerçek bir "yalnız yolcu"yum ve hiçbir zaman ülkeme, evime, arkadaşlarıma ve hatta aileme tüm benliğimle ait olamadım. (Fikirler ve Tercihler)
  • Bireyin hayatı diğer canlıların hayatını daha asil ve güzel kılmaya katkıda bulunduğu sürece anlamlıdır. (Benim Gözümden Dünya)
  • Dinin de söylediği gibi hepimiz tek bir tanrının çocukları değil miyiz? (Son Yıllarım)

  • Einstein’a göre Çinliler, “ çalışkanlıkları, tutunlulukları ve sayılarının çokluğu ile tüm ırkları pekâlâ gölgede bırakabilirler. Singapur’un neredeyse tamamı Çinlilerin elinde. Güvenilmezlikleri ile nam salmış Japonların aksine tüccar olarak büyük saygı görüyorlar. (Einstein Seyahatnamesi)
  • Dünyada bir tane bile çocuk mutsuz olduğu sürece büyük icatlar ve ilerlemeler yoktur!.. (Yaşam Bilgeliği Üzerine Seçme Yazılar)
  • *söyledim ve ruhumu kurtardım (Benim Gözümden Dünya)
  • "Üç ağaç""dört ağaçtan"farklı bir şeydir.Yine iki ağaç iki taştan farklı bir kavramdır.Türedikleri kavramlardan özgürleşmiş 2,3,4...sayılarının kavramları,evrensel gerçekliğe ulaşmak için düşünen aklımızdan çıkmışlardır. (Fiziğin Evrimi)
  • ..."insan vahlanarak da olsa, başkalarıyla anlaşma ve uzlaşmanın bir sınırı olduğunu açıkça görür." (Dünyamıza Bakış)
  • “Hayatlarımız, başkaları için yaptıklarımızla ölçülür.” (Aforizmalar)
  • Makro boyutlarda evrimleşen beynimiz dolanıklığa neden olan olguya yani üst üste binme ilkesini kavrayamıyor. İçinde yaşadığımız makro boyutlarda bir sistemin tek bir durumu vardır. Örneğin bir çift eldiven alalım ve her bir tek eldiveni iki ayrı kutuya koyup, kutulardan birini Kuzey Kutbuna gönderelim. Kuzey kutbunda kutuyu açan kişi sağ elli eldivenle karşılaşırsa "anında" diğer kutudaki eldivenin sol elli olduğunu anlayacaktır. Buraya kadar sorun yok. Ancak aynı deneyi mikro boyutlarda yaptığımızda iş değişir. Kapalı kutudaki eldivenler "hem sağ hem sol elli" durumdadırlar. Buna üst üste binme ilkesi diyoruz ve sayısız deneyle kanıtlanmış bir kuantum olgusudur. Dolayısıyla Kuzey Kutbunda kutuyu açan kişi sol elli eldivenle karşılaşırsa diğer kutunun sağ elli eldiven olduğunu anlayacaktır ancak, kutuyu açtığında sağ elli eldivenle de karşılaşma olasılığı da vardır. İşte Einstein'ın itirazı tam da bu noktadaydı. Felsefi olarak "gerçekçi" pozisyonunu sonuna kadar koruyan Einstein bu nedenle kuantum fiziğinde henüz bilmediğimiz gizli değişkenlerin var olması gerektiğini iddia etmişti. (Yaşamımdan Notlar)

  • Demek istediğim; devlet bizim hizmetçimiz olmalıdır, biz devletin köleleri değil. (Fikirler ve Tercihler)
  • Doğu; aşağı, barbar, vahşi, şiddete meyilli, medenileşmemiş, çocuksu, irrasyonel, fanatik, durağan, egzotik, heyecan verici ve (bazen de) şehvet uyandırıcıdır. Batı ise aksine üstün, medeni, ölçülü, olgun, rasyonel, dinamik, aydınlanmış ve tanıdıktır. Fakat bu ikilikler aslında göründüğünden daha karmaşıktır. Batı, Doğu'ya hem ilgi duymakta hem de Doğu'dan tiksinmektedir. (Einstein Seyahatnamesi)
  • Devlet insanlar içindir, insanlar devlet için değil. (Benim Gözümden Dünya)
  • "Her geçmişi anış, bireyin o anki ruh haline göre renklenir, bu yüzden, aldatıcı bir bakış sağlar." (Yaşamımdan Notlar)
  • “Varılan netice gayet basittir: Demek ki, öyle bir vaziyet içinde bulunuyoruz ki, içinde yaşadığımız sistemin felsefesi altında karşımıza çıkan ihtiyaçları tatmin imkânsızdır. Fakat vaziyetimiz bundan da daha kötüdür: Çünkü bu felsefe yalnız en kuvvetli menfaatlerin tatminine imkân vermekle kalmıyor, yerine başka bir felsefenin gelmesini dehşet içinde karşılıyan çok derin an'anevî hislerle de destekleniyor. Bu hisler, onları besliyenlerde o kadar kökleşmiştir ki, taraftarlığını ettikleri içtimai kıymetlerde herhangi bir değişiklik yapılması gözlerinde âdeta tabiat nizamina bir tecavüz gibi büyüyor.” (Niçin Sosyalizm?)
  • Yaşamda sürekli yardım ederek ilerleyen, korku nedir bilmeyen ve her türlü saldırganlık ve kinciliğin yabancısı olan o adama ne mutlu. İnsanlığa kendi yarattığı acı durumlarda teselli veren ideal kişiler bu hamurdan yoğrulmuştur. (Yaşamla Yazışma (Mektuplar))
  • "Politika bir an için vardır, ancak bir denklem sonsuza dek yaşar." (Bilim ve Felsefe Yazıları)

Yorum Yaz