Göz İzi - Dücane Cündioğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Göz İzi kimin eseri? Göz İzi kitabının yazarı kimdir? Göz İzi konusu ve anafikri nedir? Göz İzi kitabı ne anlatıyor? Göz İzi PDF indirme linki var mı? Göz İzi kitabının yazarı Dücane Cündioğlu kimdir? İşte Göz İzi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Dücane Cündioğlu
Yayın Evi: Kapı Yayınları
İSBN: 9786054322084
Sayfa Sayısı: 90
Göz İzi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Göz İzi
İsteseydin eğer, bir kere isteseydin, evet bir kez gerçekten isteseydin olan olurdu...
Sen hiç istemedin ki dostum! İstemek nedir bilmedin ki! Hiç tutulmadın sen! Tutkuların için ölmedin ki! İsteseydin ölürdün, ölseydin olurdun! Sen hiç olmadın ki! Evet, olmadın, çünkü sen hiç ölmedin! Ölecek kadar istemedin, ölümün pahasına istemedin, ölümüne istemedin! İsteseydin ölürdün, ölseydin olurdun. Oysa ne öldün, ne oldun. Çünkü sen istemedin; İsteğini, İstediğini aslında dile bile getirmedin. Öyle ya, bir kere dile getirseydin, olurdun, bir kez adam gibi aklından geçirseydin hemen orda olmuş ve ölmüş idin.
Sen hiç istemedin ki dostum! İstemesini bilemedin, istemek nedir bilemedin! Çünkü sen ol deyince olduranı hiç tanımadın!
Göz İzi Alıntıları - Sözleri
- İsteseydin eğer, bir kere isteseydin, evet bir kez gerçekten isteseydin olan olurdu... Sen hiç istemedin ki dostum! İstemek nedir bilmedin ki! Hiç tutulmadın sen! Tutkuların için ölmedin ki! İsteseydin ölürdün, ölseydin olurdun! Sen hiç olmadın ki! Evet, olmadın, çünkü sen hiç ölmedin! Ölecek kadar istemedin, ölümün pahasına istemedin, ölümüne istemedin! isteseydin ölürdün, ölseydin olurdun. Oysa ne öldün, ne oldun. Çünkü sen istemedin; isteğini, istediğini aslında dile bile getirmedin. Öyle ya, bir kere dile getirseydin, olurdun, bir kez adam gibi aklından geçirseydin hemen orda olmuş ve ölmüş idin. Sen hiç istemedin ki dostum! istemesini bilemedin, istemek nedir bilemedin! çünkü sen ol deyince olduranı hiç tanımadın!
- Kötülük düşünülerek yapılır, iyilik hissedilerek.
- “Hakikat, hakikat ehlini incitmezdi, incitmemeliydi.”
- ...maddi nesneleri elde etmeye düşkün olanlara hırslı, ihtiraslı denirken, manevi şeylere düşkün olanlara azimli, gayretli denir.
- Ey talib , yakındaki yakınlığı nasıl elde edebileceğini soruyorsun Söyleyeyim ; Değil yakındaki yakınlığı , bilakis, uzaktaki yakınlığı hatta, yakındaki uzaklığı, dahi taleb etmekden vazgeç de utanç içinde, uzaktaki uzaklığa doğru koş ! Aksi takdirde sevinç içinde helak olursun .
- Modern hayat insanı hakikat ummanında hayretlere garkolmaktan alıkoyuyor.
- Bir zamanlar Batı'da “en nihayet hiçbir şey bilmediğini bildiğini itiraf eden” kilise hocalarına professeur (=bilmediğini itiraf eden) ünvanı verilirdi; itiraf ettirene ise confesseur. Şimdiyse bu unvan, dünyadan haberleri bile olmadığı halde herşeyi (!) bildiklerini vehm ve iddia edenlere veriliyor; yani hayret yetisini kaybedenlere. Bizim ilim ve irfan geleneğimizin ustaları, her daim hayret makamında kalmak için dua ederler; hayretini kaybedenin haysiyetini de kaybedeceğine inanırlardı....
- Ah ,bir olsa ,bari söyle olsa ! bile diyemiyorsun, Zira hayal nedir, arzu nedir, Dilek nedir, Umut ve Ümit nedir hiç bilmiyorsun. Düşte göremiyorsun bu yüzden bir nida dahi kopuk gelmiyor ki gaipten Senin Gaibin bile yok dostum. Neyin varsa el altında göz altında.... Ne garip ki her şey malumun. Sorun da burada ya, senin meçhulünde yok Her şeyin malum.
- Kötülük düşünülerek yapılır, iyilik hissedilerek.
- Kötülük düşünülerek yapılır, iyilik hissedilerek.
- Ey talib , yakındaki yakınlığı nasıl elde edebileceğini soruyorsun Söyleyeyim ; Değil ^yakındaki yakınlığı ^ , bilakis ^ uzaktaki yakınlığı^ hatta ^ yakındaki uzaklığı ^ dahi taleb etmekden vazgeç de utanç içinde ^uzaktaki uzaklığa ^ doğru koş ! Aksi takdirde sevinç içinde helak olursun .
- “Sohbet kalıbın değil, kalbin ihtiyacıdır.”
Göz İzi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Hayat bu; bir varmış bir yokmuş, hem varmış hem yokmuş; fakat hakikatte ne varmış ne yokmuş. (s: 70). Kelimelerin ardında,binlerce gizli anlamlar barındıran bir kitap..küçük ama gönülden gelenlerin anlatıldı dolu dolu bir kıtap Çünkü sen ol deyince olduranı hiç tanımadın! Der yazarım Okuyun nsşzde bu lezzeti tadın yazar/Ducane-Cundioglu kitap/goz-izi--9245 (Hande gunkut)
“Çevremizdeki insanlar ne kadar da hallerinden memnun görünüyorlar. Bir şey bildikleri, okuyup öğrendikleri yok ama kendi hallerince ne kadar da mutlular! Oysa biz güya deliler gibi okuyoruz, sabahtan akşama tartışıp duruyoruz, bu arada birçok şey öğrendiğimizi de sanıyoruz ama buna karşın halimizden pek memnun olduğumuz söylenemez. Her şeyden evvel yalnızız bu dünyada neler olup bittiğini anlamak için çektiğimiz onca ızdırab da cabası. Hiçbir şey bilmesek daha iyiymiş aslında. Baksana, her şeyden habersiz bir halde öylesine aptalca yaşamak, akıllı olmaya çalışmaktan daha keyifli görünüyor… Sanırım yanlış yoldayız…” (Cumâli)
Deneme türünde yazılmış bir eser. Yazarın düşüncelerini yoğun bir şekilde aktarıyor okura. Dili ağırdı. (Osmanlı Türkçesi kelimelere yer verilmiş, bilgim olmayışına üzüldüm. ) Okuduğumun hepsini anlayabilmeyi isterdim. (Her ne kadar az da olsa anlayamadığım yerlerin olması canımı sıktı, keşke hiç olmasaydı. ) Bu, kesinlikle Osmanlı Türkçesi bilmemem yüzündendi. Ama anladığım kısımlar çok güzeldi, yazar kelimeleri ustaca kullanmış. İlerleyen zamanlarda daha sakin kafayla tekrar okuyacağım. Hatta muhtemelen tekrar tekrar okuyacağım. Okumayı düşünenler düşünmeyi bıraksın. :) (dezi/gölgesine razı fesleğen)
Göz İzi PDF indirme linki var mı?
Dücane Cündioğlu - Göz İzi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Göz İzi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Dücane Cündioğlu Kimdir?
1962 yılında İstanbul Üsküdar'da doğdu. 2 Nisan 1980 tarihinde başladığı yazı hayatına çeşitli dergi ve gazetelerde makaleler yazarak devam etti. 1981 yılında Kur’an ilimlerini temel uğraş alanı olarak seçti. Yorumbilim'in (İlm-i Tefsir) yanı sıra uzun yıllar Tarih, Dilbilim (İlm-i Belâğat), Düşüncebilim (İlm-i Mantık) ve Felsefe dersleri verdi. Şubat 1998’ten 2011'e kadar Yeni Şafak gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. 5 Şubat 2011 tarihinde 'Son Günah' adlı son yazısı ile gazetedeki yazılarına son verdi. 1993 yılında Elmalılı Hamdi Yazır’ın 'Hak Dini Kur’an Dili: Kur’ân ve Meâlini' hazırlayıp notlandırdı.
Dücane Cündioğlu Kitapları - Eserleri
- Hz. İnsan
- Göz İzi
- Ölümün Dört Rengi
- Cenab-ı Aşk
- Motto
- Düşünce Düşlenir
- Daire'ye Dair
- Hakikat ve Hurafe
- Kur'an'ı Anlama'nın Anlamı
- Sanat ve Felsefe
- Sinema ve Felsefe
- Mimarlık ve Felsefe
- Akif'e Dair
- Söz'ün Özü
- Keşf-i Kadim
- Anlamın Buharlaşması Ve Kur'an
- Felsefenin Türkçesi
- Anlam'ın Tarihi
- Kur'an Çevirilerinin Dünyası
- Bir Mabed Bekçisi
- Arasokakların Tarihi
- Philo Sophia Loren
- Bir Mabed Savaşçısı
- Başörtü Risalesi
- Bir Kur'an Şairi
- Bir Mabed İşçisi
- Meşrutiyet'ten Cumhuriyet'e Din ve Siyaset
- Türkçe Kur'an ve Cumhuriyet İdeolojisi
- Mehmet Akif'in Kur'an Tercümeleri
- Kur'an ve Dil'e Dair
- Bir Siyasi Proje Olarak Türkçe İbadet
- Tarih ve Siyaset'e Dair
- Bir Mabed İşçisi
- Bir Mabed Bekçisi
- Bir Mabed Savaşçısı
Dücane Cündioğlu Alıntıları - Sözleri
- Ne var ki bu genç adam yalnızlık duygusundan hiç sıyrılamayacak, kendisini hep ayrı, aykırı hissedecek(…) (Bir Mabed Bekçisi)
- -Nurullah Ataç’a ithafen- “Nesir yok artık. Beyaz sayfaları kirleten kelime leşleri. Mabedin enkazı üzerinde hora tepen binlerce deli ve başlarında başsız bir heyulâ: Ataç” (Bir Mabed Bekçisi)
- Bil ki Kur’an, Arap Dili ve Arap Dili’nin üslub ve belâğatıyla nazil olmuştur. O nazil olduğunda Arapların hepsi Kur’an’ı anlıyorlardı ve onun bütün ayrı ayrı kelime ve terkiblerindeki mânâları biliyorlardı. Kur’an, tevhid’i ve dinî vecibeleri hâdiselere uygun olarak beyan etmek maksadıyla cümle cümle, ayet ayet inzâl ediliyordu...(İbn Haldun, 438) (Kur'an'ı Anlama'nın Anlamı)
- Eller karıncalanmış. Karıncalar kanlanmış. Kabalar kalabalıklaşmış. Kalabalıklar kabalaşmış... (Hakikat ve Hurafe)
- Rüzgarda unutulmuş bir mum gibi hisseder hep kendisini; fânussuz, yani kimsesiz, yani çaresiz… (Bir Mabed Bekçisi)
- "İmam-ı Azam hazretleri ,"Kur'an'ı doğru okuyamayanlar için Kur'an'ın tercümesiyle namaz câiz olur " demiştir." (Türkçe Kur'an ve Cumhuriyet İdeolojisi)
- Modernleşme/Dünyevileşme projesinin dindarlık anlayışı, Maûn Sûresi'nde kendisine veyl olunan o gafletin ve riyakârlığın eşlik ettiği öte dünyada hesaba çekilme bilincinden yoksun, gösteriş meraklısı ortakkoşucuların dindarlık anlayışının aynısıdır. (Philo Sophia Loren)
- Dindar bilinç düşünmeyi bilmez, gücünün de zaaflarının da kökeni budur: düşünmemek, sadece inanmak. (Söz'ün Özü)
- Ülkemizde ne yazık ki fikirlere değil, sloganlara rağbet etmek daha revaçta. Slogan atmak daha cazip, daha kârlı, daha masrafsız bir yol; üstelik etkileyici de. Düşünen değil, etkilenen insanlar... Tartışan değil, saldıran hasımlar... Öğretmeye veya öğrenmeye talip olmak yerine aldâtmaya veya aldatılmaya müheyya aydınlar... (Keşf-i Kadim)
- Sizin anlayacağınız, aşılacak çok tepe var ve fakat henüz talib yok! (Kur'an Çevirilerinin Dünyası)
- ' daha insancıl, daha adil bir düzen istedim. Direndim, insanları daha mutlu görebilmek için. Yaşam da bu değil mi zaten ? Ben de yaşadım insan gibi. ' (Arasokakların Tarihi)
- Sanatın en başından itibaren yasayla, düzenle, genel ahlakla, hatta toplumla başının belada olmasının en temel nedeni bu serazadlığı değilse nedir? (Sanat ve Felsefe)
- Kimse sana sende olmayanı veremez; bu nedenle sen sende olanı bulmalı, bulman gerekeni sen kendinde aramalısın. (Cenab-ı Aşk)
- Yarım kalmışlık yaşamın özüdür, telafi edilemez. İtiraf etmek çok zor ama ne yazık ki böyle: tüm varlığımızla yinelenemez ve yenilenemez bir çevrimin içindeyiz. (Ölümün Dört Rengi)
- Hakikatte ise sevgi elbette yaşamın özüdür... (Sinema ve Felsefe)
- “Sanat halk içindir” tekerlemesi, “köylü efendimizdir” gibi bir klişe. Puşkin “mabedimden çekil” diyor sürüye; “sen tekmeden ve küfürden anlarsın.” | CM ~ Fildişi Kule’den (Bir Mabed Bekçisi)
- Şiirin arkasında kalmak başka, şiirin arkasına saklanmak daha başka. (Akif'e Dair)
- ... "kimi gülistan da gonca gül olur" imiş; kimi gonca güle har [diken] olur gider" imiş... (Daire'ye Dair)
- Yoksula, yetime, esire seve seve yedirirler; "Size sadece Allah rızası için yediriyoruz, sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür beklemiyoruz. Çünkü biz, o suratsız kara günde Rabbimizin azabından korkarız" derler (İnsan: 8- 1 0) (Söz'ün Özü)
- İnsan insanı insanda tanır. (Hz. İnsan)