Günahın Üç Rengi - Gülseren Budayıcıoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Günahın Üç Rengi kimin eseri? Günahın Üç Rengi kitabının yazarı kimdir? Günahın Üç Rengi konusu ve anafikri nedir? Günahın Üç Rengi kitabı ne anlatıyor? Günahın Üç Rengi PDF indirme linki var mı? Günahın Üç Rengi kitabının yazarı Gülseren Budayıcıoğlu kimdir? İşte Günahın Üç Rengi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Gülseren Budayıcıoğlu
Yayın Evi: Remzi Kitabevi
İSBN: 9789751412874
Sayfa Sayısı: 286
Günahın Üç Rengi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Genç ve yakışıklı bir gencin mazoşizmin acısıyla renklenmiş dünyası... Bu acıdan alınan haz, ölüme yaklaştıkça hissedilen doyum...
Yaşlı, göbekli bir holding patronunun cinsel tercihi nedeniyle varoşların kasketli orta yaşlı erkeklerinde aradığı yakınlık...
Üç kuşak boyunca sürüp gelen fahişeliğin kadının ruhunu paramparça edişi...
Dr. Gülseren Budayıcıoğlu bu kitapta insan denen muhteşem ve bir o kadar da karmaşık varlığa ait sahici yaşam hikâyeleri sunuyor.
Bazen dehşete kapılacak, çoğu zaman da hüzünleneceksiniz...
(Tanıtım Yazısından)
Günahın Üç Rengi Alıntıları - Sözleri
- Hayat, okullarda öğrenilmiyor. Hayatı bize, raflarda dizi dizi duran kitaplar ama daha çok da hayatın kendisi öğretiyor.
- Çok sakin insanlardan oldum olası korkarım.
- İnsanlar çok kızdığı, kendilerini çok çaresiz hissettikleri zaman keserler saçlarını.
- ... “ Ruhumuz bazen hayatımızın bir yerlerinde takılır kalır.”
- “Eğitim dediğin zaten nedir ki? Lisede tarih, coğrafya, fizik, matematik. Üniversitede ise hangi dalı seçersen, onunla ilgili daha geniş bilgiler... Hayat, okullarda öğrenilmiyor. Hayatı bize, ya raflarda dizi dizi duran kitaplar ama daha çok da hayatın kendisi öğretiyor.”
- "Bazı şeyler öyle içimize işler ki, yıllar geçer ama onların bizde bıraktığı izler geçmez..."
- "Bu devirde dost bulmak kolay değil..."
- Ölmek üzere olan insanlar en çok yaptıklarından değil, yapamadıklarından dolayı pişmanlık duyuyorlarmış..
- "Hepimiz kendi dünyalarımızın hapishanesinde, vazgeçemediğimiz düşünce ve duygularımızla adeta tutsaklığımızı yaşarız."
- Keşke daha önceden akıl etseymişim buraya gelmeyi. Galip çok söyledi ama dinlemedim. Neyse, zararın neresinden dönersen kârdır derler.
- “Kimse aynı kalamıyor zaten. Zamanla hepimiz başkalaşıyoruz.”
- "Bütün ayrıntılara her zaman dikkat etmişimdir. İnsanları sadece size anlattıklarıyla tanıyamazsınız. Onları en çok bu küçük ayrıntılar ele verir."
- Şu anda benimle değil, kendisiyle konuşuyor. Bu konuşan artık o değil. Madalyonun kapağı açıldı. İçindekileri ağır ağır dışarı boşaltıyor. Nasıl da suçluyor kendini. Erkekliğinden utanıyor ve hatta ondan kurtulmak istiyor.
Günahın Üç Rengi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kahrolası kuşaklar !: Herkese merhaba, Yazarın tüm kitaplarını dikkatle okumuş bir kişi olarak nedendir bilmem bu kitap da takılı kaldım. Özellikle Hayat (eski adı ile Melek) ve annesinin hikayesini okumadım resmen yaşadım desem yeridir. Bu kitap bana hayatın çok küçük dar bir çemberin içinde dönüp durduğunu kaçtığımız her şeyin bizi çemberin ortasında yakaladığını ve yakalayacağını. Bazı şeylerden asla kaçamayacak olsak da onlardan kurtulmanın yolunun onlarla yüzleşip '' SİZ BENİ YILDIRAMAZSINIZ, SİZİNLE SAVAŞMAYACAK KADAR ZEKİYİM EĞER SİZİNLE SAVAŞIRSAM KAZANIRIM'' deme şekli gibiydi. Dediğim gibi kitap da en çok etkilendiğim bölüm Hayat ve annesi oldu. Hayatın annesinin, kendi hayatından kurtulma çabasıyla kaçtığını, kurtuldum artık tamam dediği anda kızında aynı hayatı gördüğünü ve hatta göremediğini.. Okumanızı değil yaşamanızı tavsiye ediyorum, kitabı :) (Demet Çetin)
"Acının ilacı sevgidir.": Ah, Gülseren Budayıcıoğlu. Ne kadar mükemmel bir kitap olduğunu kelimelerle ifade etmem olanaksız gibi duruyor ama şu kadarını söyleyebileceğimi sanıyorum, herkesin anlayış göstermesi gereken ama herkesin - maalesef- anlayış ve incelik göstermeyeceği şeyler anlatılmış. Doktorun tüm bu insanların hayatlarını böylesi bir anlatımla okuyuculara sunmuş olması bence fazla güzel. Kimseyi bilemem ama bu kitap bana çok şey kattı. Yeri geldiğinde kendime yakın bulduğum yerler oldu, yeri geldiğinde nasıl davranmam gerektiğini öğrendim ve tabii bazen de nasıl davranmamam gerektiğini. Bir kez daha bazen insanların yaptığı en ufak hareketin bile aslında çok büyük anlamlar taşıdığını öğrendim. Kitap, buraya sığdıramayacağım kadar çok şey kattı gerçekten bana. Özellikle insanların genelde çok karşılaşmadığı, böylesi insanların olup olmadığını bile bilip bilmediği insanların hayatlarının sunulmuş olması baya iyi bence. Psikolojik konularda en ufak bilgisi olmayan insanların her şeyi bilir gibi konuşmasına gülüyorum sadece artık. Şimdi size okudularımdan sonra, birkaç şey söylemek istiyorum. Hepimiz yaşarız bir şeyler. Hepimiz acı çekeriz, hepimizin canı yanar. Önemli olan sahip çıkmak, kendine sahip çıkmak. Geçmişine sahip çıkmak ve kendini affedebilmek. Hataları telafi etmek zor değildir, istenildiğinde yapılamayacak çok az şey vardır. Ölüler geri gelmez ama çok isterseniz ruhlarını tam solunuzda hissedebilirsiniz. Yeter ki, incelikli olun, kendinize sahip çıkın, insanları ve hayvanları aşağılamayın. Bir zamanlar sizin birilerine ihtiyacınız olduğu gibi, şu anda birileri size ihtiyaç duyuyor olabilir, gözünüzü kulağınızı kapatmayın dünyaya. Bir kez buraya geldiysek, neden uğraşmayalım daha iyi bir yer olsun diye? Başaramasak bile en azından daha fazla kirletmemiş oluruz. Bu bile önemli değil midir? Hayat uzaktan göründüğü gibi değildir, uzaktan bakarak yaşanılmaz hayat, acılardan korkarak, kenarda seyredilerek yaşanmaz. Tam ortasında, size izin verilmeyen her şeyi yapın, deneyin. Başınıza gelen hiçbir şey için pişman olmayın, elinizde kalan acılara değil iyiliklere bakın. Başkasının sizde bıraktığı pisliğe değil, iyi şeylere bakın. Bilindiğinin aksine, bazen kötü şeyler iyi şeylerden daha fazla katkı sağlar insana.. Okuduğunuz için teşekkür ediyorum, umarım hayat her şeye rağmen ufak bir tebessümü esirgemez hiçbirinizden. (déniz)
Günahın Üç Rengi PDF indirme linki var mı?
Gülseren Budayıcıoğlu - Günahın Üç Rengi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Günahın Üç Rengi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Gülseren Budayıcıoğlu Kimdir?
Eğitim :
İlk ve Orta Öğrenim- TED Ankara Koleji, 1965
Üniversite- Ankara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 1965-1972
İhtisas- Hacettepe Üniversitesi, Psikiyatri Bölümü, 1972-1977
Tıp öğrenimi sırasında önce TRT Ankara Radyosu’nda, daha sonra da TRT televizyonunda 5 yıl boyunca kadrolu spiker ve sunucu olarak görev yaptı.. 1977’de uzman oldu ve 1982 yılına kadar aynı üniversitede öğretim görevlisi olarak meslek yaşamına devam etti. Bu dönemde bir yıl süreyle, Hacettepe Üniversitesi ve TRT'nin iş birliği ile hazırlanan ve TRT Televizyonlarından canlı olarak yayınlanan, "İnsan ve Dünyası" adlı sağlık ve eğitim programlarında, yapımcı ve sunucu olarak görev aldı.
1982 yılında Üniversite'den ayrıldı. 2005 yılına kadar, Ankara'da serbest hekim olarak çalıştı. 2004 yılında, farklı tanı gruplarından hastalarıyla görüşmelerini bire bir kaleme alarak Remzi Kitabevi tarafından yayınlanan "Madalyonun İçi" adlı kitabı yazdı.
07.03.2005 tarihinde en büyük hayalini gerçekleştirerek, her kesimden insanın sosyal güvencelerini kullanarak başvurabileceği, T.C. Sağlık Bakanlığından ruhsatlı Ankara'nın ilk özel psikiyatri merkezi olan "Madalyon Psikiyatri Merkezi” ni kurdu. 2013 Şubat ayında, Madalyon Psikiyatri Merkezi İstanbul şubesini kurdu.
2008 yılında "Günahın Üç Rengi" ve 2011 yılında “Hayata Dön” adlı kitapları yine Remzi Kitabevi tarafından yayınlandı.
Eşini 2007 yılında kaybeden ve iki çocuğu bulunan Budayıcıoğlu, halen ülkemizin en büyük özel psikiyatri merkezi olma özelliğini koruyan Madalyon Psikiyatri Merkezi’nin başkanı olarak meslek yaşantısını sürdürürken, bir yandan da hastaları ile yaptığı görüşmeleri bire bir anlatan, psikiyatriyi kuramsal olmaktan çıkarıp pratik yaşam içinde kitlelere sunan kitaplar yazmaya devam etmektedir.
Yayınları:
Madalyonun İçi, Bir Psikiyatristin Not Defterinden-(Psikolojik Roman) (2004)Remzi Kitabevi
Günahın Üç Rengi, Madalyonun Öteki Yüzü-(Psikolojik Roman) (2008) Remzi Kitabevi
Hayata Dön-(Psikolojik Roman) (2011) Remzi Kitabevi
Gülseren Budayıcıoğlu Kitapları - Eserleri
- Camdaki Kız
- Madalyonun İçi
- Kral Kaybederse
- Günahın Üç Rengi
- Hayata Dön
Gülseren Budayıcıoğlu Alıntıları - Sözleri
- Susuyorum... Susuyorum ama içimde bir şeyler fena halde sızlıyor. (Hayata Dön)
- Psikiyatriye genellikle hastalar değil, asıl hastaların hasta ettikleri gelir. (Camdaki Kız)
- Sanki bir tarafım yarım. Bir türlü onu tamamlayamıyorum... (Hayata Dön)
- Affetmek aslında sadece karşı tarafı rahatlatan bir eylem değildir.Affedince önce biz rahatlarız. Yüreğimizde ki taş hafifler, sonra da kalkıp gider. (Kral Kaybederse)
- Düşünüyorum da insanı yine başka insanlar üzüyor en çok... Taptığı, hayran olduğu,değer verdiği, muhtaç olduğu ve çok sevdiği insanlar... Düşmandan çok dostlar üzüyor. Analar, babalar, çocuklar, kardeşler, sevgililer üzüyor. (Hayata Dön)
- Bazen umut çok tehlikeli olabiliyormuş. Bitince anlıyor insan dünyanın kaç bucak olduğunu. (Kral Kaybederse)
- “İnsan isterse her koşulda her şeyi yapabilir. Geri çekilmek, vazgeçmek yok. Bütün mesele yeteri kadar isteyip istemediğimizde. Ağzınızın ucuyla değil, yüreğinizle istemelisiniz.” (Madalyonun İçi)
- Hayat, okullarda öğrenilmiyor. Hayatı bize, raflarda dizi dizi duran kitaplar ama daha çok da hayatın kendisi öğretiyor. (Günahın Üç Rengi)
- Ve son olarak hastalığın sevgisizlikten, şifanın ise her zaman sevgiden, şefkatten geldiğini çok daha iyi biliyorum. (Camdaki Kız)
- Belki de çektiğiniz bu acılar, hayatınızda başka sayfalar açacak. Çekilen hiçbir acı boşa gitmez. Her acıdan bir şeyler öğreniriz. (Kral Kaybederse)
- "Sevmek diyorum. Sevmek çok güzel!" (Camdaki Kız)
- Hayatta neden korkarsan, başına mutlaka o geliyor. (Kral Kaybederse)
- Öyle çaresizim ki... Beni kimse anlamıyor. O da benimle konuşmuyor. Tek başıma, yapayalnız kaldım. (Madalyonun İçi)
- "Karşınıza öyle biri çıkacak ki, size sevmeyi öğretene kadar sizden vazgeçmeyecek." (Camdaki Kız)
- Güçlü olunca insanın canı yanmaz mı? Benim de canımın çok yandığının kimse farkında olmadı. Ben de kimseye hissettirmedim zaten. Oysa içim nasıl acıyor. (Hayata Dön)
- Hayatta neden korkarsan , başına mutlaka o geliyor. (Kral Kaybederse)
- Her insan okunacak kitap gibidir. (Hayata Dön)
- Kaderden medet ummaktan vazgeç. Sen gayret etmezsen, o senin için bir şey yapamaz. (Kral Kaybederse)
- "Bazı şeyler öyle içimize işler ki, yıllar geçer ama onların bizde bıraktığı izler geçmez..." (Günahın Üç Rengi)
- İnsan yaşadıkça uzaklaşıyor eski kendinden. (Hayata Dön)