diorex

Hayvanların Hareketleri Üzerine - Aristoteles Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Hayvanların Hareketleri Üzerine kimin eseri? Hayvanların Hareketleri Üzerine kitabının yazarı kimdir? Hayvanların Hareketleri Üzerine konusu ve anafikri nedir? Hayvanların Hareketleri Üzerine kitabı ne anlatıyor? Hayvanların Hareketleri Üzerine kitabının yazarı Aristoteles kimdir? İşte Hayvanların Hareketleri Üzerine kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 03.03.2022 08:00
Hayvanların Hareketleri Üzerine - Aristoteles Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Aristoteles

Çevirmen: H. Nur Erkızan

Orijinal Adı: De Motu Animalium

Yayın Evi: Sentez Yayınları

İSBN: 9786055790530

Sayfa Sayısı: 77

Hayvanların Hareketleri Üzerine Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Aristoteles'e göre var olmak bir harekete sahip olarak var olmaktır. O, bu temel kavranım ışığında Metafizik'te hareketin kökenine ve nedenine ilişkin genel bir kuram geliştirir. Buna göre; evrendeki hareketin asıl anlamda nedeni olan bir şey vardır ve bu şeyin kendisi de akineton (değişmez, hareketsiz) olmakla birlikte energeia (etkin, mükemmel, tam) olandır. Bu anlayışa bağlı olarak insandaki hereketi açıklamaya yönelen Arstoteles, De Anima (Ruh Üzerine) adlı çalışmasında etkin akıl (nous) ve edilgin akıl ayrımı yapar. Filozof, Hayvanların Hareketi Üzerine olan incelemesinde ise hayvandaki hareketin kaynağını ve nedenini araştırır. O, bunu yaparken esas olarak pneuma (içsel/içkin sıcaklık) kavramına başvurur. Hayvandaki hareketin kaynağı ve nedeni pneuma'dır. Onun anlamadan hayvandaki hareketin nedenlerine ilişkin hiçbir açıklama veremeyiz. Evrendeki hareketin kaynağı ve nedeni üzerine olan soruşturma Hayvanların Hareketi Üzerine olan çalışmayla devam eder. O nedenler; Aristoteles'in evren, insan ve doğa üzerine olan düşüncelerini anlamamız bakımından bu çalışma büyük bir önem taşır.

(Tanıtım Bülteninden)

Hayvanların Hareketleri Üzerine Alıntıları - Sözleri

  • Ruh bedenı yöneten bir merkez konumundadır ve diğer parçalar onunla olan bağlantılarını canlılıkları aracılığıyla sürdürürler. Böylesi bir yapısal bağlantı, doğal bir bağlantıdır. Diğer parçalar kendi işlevlerini doğal olarak yerine getirirler...
  • Bir hayvanın yapısını çok iyi kanunlarla yönetilen bir kente benzetebiliriz. Kentte de bir kere düzen kurulduğunda her olayı izleyen özel bir yöneticiye gerek duyulmaz. Çünkü böylesi bir toplumda her insan kendi [doğasına] uygun bir biçimde verilmiş olan görevi yerine getirir, işler bu mantığa göre yürür. Hayvanlardaysa aynı şey doğa aracılığıyla gerçekleşir. Açık bir biçimde, her parça doğal olarak kendi işlevini yerine getirecek şekilde düzenlenmiştir. Bundan dolayı hayvanın her organında ya da bölümünde bir ruhun olmasına gerek yoktur. Ruh bedeni yöneten bir merkez konumundadır ve diğer parçalar onunla olan bağlantılarını canlılıkları aracılığıyla sürdürürler. Böylesi bir yapısal bağlantı, doğal bir bağlantıdır. Diğer parçalar kendi işlevlerini doğal olarak yerine getirirler.
  • "Sorunun çözümü de aslında burada."
  • Aristoteles, tıpkı Sokrates gibi, onu ortadan kaldırmaya karar vermiş politikacılar tarafından, "dinsizlik" ithamıyla mahkemeye verilir. Fakat Aristoteles Atinalıların "felsefeye karşı ikinci bir cinayet işlemelerine engel olmak" amacıyla, 322 yılında Atina'dan ayrılır ve bir Makedon garnizonu olan Khalkis'e sığınır. Aristoteles, yaşadığı bu travmanın da etkisiyle, aynı yıl, bir süredir mustarip olduğu hastalığın bedeninde yapmış olduğu ağır tahribat sonucu yaşamını yitirir.
  • Mutluluk sessizlik içindedir,bazen sessizliği sağlamak için sessizliği bırakırız.
  • İmkansız kavramını kullandığımız zaman bunun bir kaç anlamı vardır. Örneğin sesi görmenin imkansız olduğunu ya da insanı ayda görmenin imkansız olduğunu söylediğimizde, her iki cümlede de imkansız kelimeleri birbirlerinden farklı anlamda kullanıyoruz demektir. İlk örnekte zorunlu bir görünmezlik varken, ikincisi doğası gereği görünmez değildir. Bize göre evren bir zorunluluk nedeniyle sonsuz ve yok edilemezdir.
  • (...) Bugün "Aristoteles külliyatı" diye geçen, özgün haliyle Grekçe 1462 sayfadan oluşan eserler bütünü, bu derslerin, kendisi ya da öğrencileri tarafından tutulmuş notlarından meydana gelir.
  • Matematiği en genel bilim olarak "ilk felsefe" izler. Bu en genel bilim, var olanın ne olduğunu, varlığın ne olduğunu araştırır; tözü, yani zaman, tanım ve bilgi bakımından ilk olanı araştırır. (...) Töz, yani var olmak için kendisinden başka hiçbir şeye ihtiyaç duymayan varlık.
  • Tüm Yunan düşünürleri gibi Aristoteles de ahlaklığın amacı olan iyi hayatın, ancak iyi düzenlenmiş bir toplulukta gerçekleşebileceğine inanır...
  • Hayvanlar eklemlemlerini bir merkez gibi kullanırlar.
  • Bitkisel ruhun hareket kaynağı olmamasının en önemli nedeni , hareketten ayrılmaz olan “ imgelem ve iştahtan” yoksun olmasıdır.
  • Hareket her zaman bir şeyden kaçınan veya bir şeyin peşinden koşan bir kimsenin ya da hayvanın şöyle ya da böyle bir parçası olan bir amaca yöneliktir.
  • Aristotales "RUH ÜZERİNE" adlı eserinde , hareketin kaynağı olmayacak güç ya da unsurları eledikten sonra , hareketin nedeni olabilecek güç ya da melekeleri ele alır. Bunlardan biri pratik akıl veya ölçülüp biçilmiş seçim, diğeri ise iştah veya arzudur.
  • Akineton : Yunancada “ sabit hareket ettirilmeyen” anlamına gelir.
  • Örneğin kolun ön kısmı hareket ettirildiğinde dirsek hareket etmez, kolun tamamı hareket ettirildiğinde bu kez de omuz hareketsiz kalacaktır. Ayağın önü hareket ettirildiğinde diz hareketsiz kalırken, bacağın tamamı hareket ettirildiğinde kalça hareketsiz kalacaktır. Buradan şöyle bir sonuç çıkar ; Bir şeyin kendi hareket kaynağına bağlı olarak hareket ettirilmesi ve yine onun bir şeye yaslanarak bütünsel bir biçimde ya da parça parça hareket ettirilmesi için her hayvanın kendisinde mutlaka durağan bir şeye sahip olması zorunluluğu vardır.

Hayvanların Hareketleri Üzerine İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Aristo bu eserinde hayvanlara epey kafa yormuş diyebiliriz. Zaten bu insanların düşünce gücünü gördükçe hayran olmamak elde mi? Pneuma adında bir kavram üretmiş. Hayvanların istemli ve istemsiz hareketlerini bir nedene bağlayarak açıklamaya çalışmış bizlere. Hareket İçin Hareketsizlik! Sırf şu cümle için bile okunabilir aslında bu kitap. Bunu her konuya çekebiliriz ancak ben bir başarı anahtarı diyorum. Bekleyip bekleyip başarmak gibi. Beklemek derken, sessizlik. Anahtarı görene kadar bir ev ya da araba sahibi olduğunuzun bilinmemesi gibi. Her yere çekilecek beni etkileyecek bir cümle buldum ya, bu da bana yeter. Hepimize iyi okumalar dilerim.. (Sadık Kocak)

Toplam 64 sayfa olarak gösterilse de; bir kısmı kaynakça, Aristotales’in hayatı ve Ahmet Cevizci’nin önsözünü çıkarırsak kitap hepi topu 35 sayfa falandı. Hareket nasıl vardır? Nasıl oluşur? Hayvanlar nasıl hareket eder? Yani kitap, bir hayvan kuyruğunu kaldırırsa şöyle olur böyle olur demiyor, aksine hareketin temeli nedir? Hareketin oluşumunu anlatıyor. Eğer hareket varsa ardında hareketsiz bir şey de vardır. Kol hareket ediyorsa, omuz hareket etmez. Dünya hareket ediyorsa ardında onu hareket ettiren ama kendisi hareket etmeyen bir şey vardır. Örneğin biz bir şeyi itmek için hareket edeceksek, kendimizi sağlama alıp sırtımızı dayayıp güç alacağımız ama hareket etmeyen bir şey ararız. Bir dolabı itmek için ayaklarımızı uygun konuma getirip, biçimimizi duruşumuzu sağlama alırız… Hareketin başlangıcı bir şeyin hareketsizliğinden doğar… (Bu konuda okuduğum bir çin atasözü de şöyle diyordu; kuşlar uçmaz uçurulur.) (okuyanabi)

Aristoteles, bu eserinde hayvanların hareketlerinin, tepkilerinin, yaşama içgüdülerinin kaynağını araştırır ve bu ilkeye "Pneuma" adını verir. Aristoteles bu ilkesiyle, "Pneuma olmaksızın hayvanların hareketini açıklamak mümkün değildir" der. Aristoteles için evrendeki hareketi başlatmış olması gereken sabit bir varlık, bir hareketsiz hareket ettirici bulunmalıdır. Bunun hayvandaki biyolojik karşılığı Pneuma'dır. İnsandaki hareketin kaynağını ise metafizikte açıklamış ve onu ortaya koyabilmek için aktif akıl ve pasif akıl ayrımına başvurmuştur. Bu çalışma onun bu defa hayvanları konu alan halidir. Gözlem yaparak, günlerce bekleyerek, bir kaplumbağa'nın yumurtasından çıkışını izler, ormanda bir dalı dahi titretmeden oradaki kurtları, ceylanları, kuşları, yaban domuzlarını gözlemlemeye çalışır ve Pneuma'sını genişletir. Pneuma, Aristoteles'e göre ruh, refleks ve duygu bütünü olarak özetlenebilir. Hayvanların bu hareketlerini kullanarak ilk biyolojik terimleri bu eserinde dile getirmiştir. (karanlıkrüya)

Kitabın Yazarı Aristoteles Kimdir?

Aristoteles ya da kısaca Aristo (Yunanca: Ἀριστοτέλης Aristotelēs; Eski Yunanca /aristoˈtelɛːs/; Yeni Yunanca /ˌaris̩toˈteʎis̩/)

Antik Yunan filozof. Platon ile Batı düşüncesinin en önemli iki filozofundan biri sayılır. Fizik, gökbilim, ilk felsefe, zooloji, mantık, siyaset ve biyoloji gibi konularda pek çok eser vermiştir.

MÖ 384 veya 385'te, günümüzde Athos tepesi olarak adlandırılan tepenin yakınlarında ufak bir Makedonya kenti olan Stageira'da, Makedonya kralı II. Amyntas'ın (Philippos'un babası) hekimi olan Nikomakhos'un oğlu olarak dünyaya gelir. MÖ 367 veya 366 'da 17 yaşında Platon'un Atina'daki akademisine (Akademeia) girmesiyle Platon'un en parlak çömezlerinden biri olur. Tütör yahut yardımcı hoca olarak çalıştığı dönemde, okuma tutkusuyla tanınır; (Platon, belki de bir tür tenezzülle, ona "okuyucu" lâkabını takar) Daha sonraları Akademia'daki öğretime kendisi de katkıda bulunur: kimi zaman Platoncu savları rakip Isokratos okuluna karşı savunmak için geliştiren, hatta zaman zaman da Evdamos ya da Can üzerine (Peri tes Psykhes) yazılarında olduğu gibi, bu tezleri büyükseyen diyaloglar yazar. Gryllos yahut Retorik üzerine Aristoteles'in diyalog yazarlığı dönemine aittir.

Platon MÖ 347'de öldüğünde, Akademeia'nın başına ardılı olarak Spevsippos'u atamıştır. Antik Çağ'dan itibaren yaşamöyküsü yazarları -herhalde kötücüllüklerinden- Platon'un bu seçiminde Aristoteles'in Akademeia'yı terk etmesinin asıl nedenini görüyorlar. Aristoteles'in en azından Spevsippos'a karşı kalıcı bir garez duyduğunu biliyoruz. Aynı yıl, belki de ustasının teşvikiyle, Ksenokratos ve Theophrastos ile bugün Biga Yarımadası olarak anılan Troas bölgesindeki Assos kentine gönderilir. Orada Tiran Atarnevs'li Hermias'ın siyasî danışmanı ve dostu olur. Aynı esnada, özgünlüğünü daha o zamandan belli eden bir okul kurar. Bu okuldaki girişimleri arasında yaşambilim üzerine çalışmaları yer alır. 345-344 yıllarında, belki de Theophrastos'un daveti üzerine, komşu Lesbos (Midilli) adasının Doğu kıyısındaki Mytilene (Midilli) kentine varır. 343'te Pella'daki (Bugün Ayii Apostili) Kral Makedonyalı Philippos'un sarayına, oğlu İskender'in eğitimini üstlenmek üzere çağırılır. 341 yılında Perslerin eline düşen Hermias'ın feci sonunu Pella'da öğrenir, anısına bir ağıt düzer. Gerek Pella'da ikamet ettiği sekiz senelik dönem, gerek eğitmenlik vazifesinin içeriği hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz. Philippos'un ölümüyle M.Ö. 335 İskender tahta oturur. Aristoteles Atina'ya dönüp Akademeia'ya rakip olarak Lykeion'u, ya da diğer adıyla Peripatos 'u (öğrencileriyle içinde dolaşarak tartıştıkları bir tür çevresi sütunlarla çevrili avlu ya da galeri) kurar. Lykeion'lulara verilen Peripatetikoi adı buradan geliyor. Burada on iki sene ders verir. M.Ö. 323'te Büyük İskender'in bir Asya seferi esnasında ölmesi üzerine Atina'da Makedon karşıtı bir tepki dalgası peydah olduğu vakit, aslında Makedonculuk zannı taşıyan Aristoteles'e karşı, dine saygısızlık davası açılması söz konusu olur. Bir ölümlüyü -Hermias'ı- anısına bir ilâhi yazarak ölümsüzleştirmekle itham edilir. Bunun üzerine Aristoteles, Sokrates'in yazgısını paylaşmak yerine Atina'yı terk etmeyi seçer: kendi deyişiyle, Atinalılar'a "felsefeye karşı ikinci bir suç işlemeleri" fırsatını tanımak istemez. Annesinin memleketi olan Eğriboz (Evboia) adasındaki Helke'ye Khalkis sığınır. Ertesi yıl M.Ö. 322'de, altmış üç yaşında hayatını kaybeder.

Aristoteles Kitapları - Eserleri

  • Poetika
  • Atinalıların Devleti
  • Nikomakhos'a Etik
  • Politika
  • Retorik
  • Metafizik

  • Organon 1 - Kategoryalar
  • Hayatı Her Gün Yeni Baştan Keşfetmek
  • Ruh Üzerine
  • Hayvanların Hareketleri Üzerine
  • Fizik
  • İkinci Çözümlemeler
  • Ekonomi

  • Organon 2 - Önerme
  • Organon 6 - Sofistçe Çürütmeler
  • Oluş ve Bozuluş
  • Magna Moralia
  • Eudemos'a Etik
  • Gökyüzü Üzerine
  • Organon 3 - Birinci Analitikler

  • Yorum Üzerine
  • Doğa Bilimleri Üzerine
  • Aristoteles Eğitim Üzerine
  • Felsefe Yapmaya Çağrı Protreptikos
  • Organon - Topikler
  • Theta
  • Felsefeye Çağrı

  • Protreptikos - Evren Üstüne
  • Problemeta Physica
  • Politics & Constituion of the Athens
  • Poetika

Aristoteles Alıntıları - Sözleri

  • Resimlere bakmaktan hoşlanırız; çünkü onlara bakarken öğrenebiliriz. (Poetika)
  • "...Gerçi kendi başına gökyüzü olmakla bu gökyüzü olmak birbirinden farklıdır." (Gökyüzü Üzerine)
  • Bütün nimetlere fazlasıyla doymuş olan sizler yüreğinizdeki taşkınlığı dizginleyerek kibrinize gem vurun. (Atinalıların Devleti)
  • eğer hakikati hakikat olduğu için ararsak ulaşırız. (Protreptikos - Evren Üstüne)
  • İlkin ismin ve fiilin, sonra inkar ve tasdikin, önerme ve sözün ne olduğunu ortaya koymak gerekir. Sesin çıkardığı sadalar ruh hallerinin işaretleridir. Yazılmış kelimeler sesin çıkardığı kelimelerin işaretleridir. Yazı her insanda (bir olmadığı gibi, konuşulan kelimeler de bir değildir; her ne kadar bu deyimlerin doğrudan doğruya işaretleri oldukları ruh halleri herkeste bir ise de; tıpkı bu hallerin, hayalleri oldukları şeylerin aynı oldukları gibi. (Organon 2 - Önerme)
  • Mutluluk nedir? Bilgili insanlar ve çoğunluk bu konuda aynı görüşte değil. Buna göre zenginlik ya da haz gibi şeyler mutluluktur. Bazen mutluluk duruma göre değişir, Örneğin hastayken sağlık fakirken zenginlik, bilgisizken bilmek ya da bizden daha iyi durumda olanlar mutlu olarak düşünürler. (Nikomakhos'a Etik)

  • Gerçekte, biz tartışmada iki şeyin aynı veya ayrı olduklarını ortaya koyabilirsek, aynı tarzda tarifler için de bol bol deliller bulmaya muktedir olacağız. Böylece nesnelerin özdeş olmadıklarını gösterdik mi, tarifi yok etmiş olacağız. Bununla beraber şimdi koyduğumuz kaide için karşılıklılık bulunmadığını kaydedelim. Çünkü tarifi teşkil etmek için iki nesnenin özdeşliğini ispat etmek yetmez, halbuki tarifi yok etmek için bu özdeşliğin bulunmadığını ispat etmek yeter. (Organon - Topikler)
  • Var olan bütün şeylerden bazıları hiçbir başka şey hakkında doğrulukla bütüncül olarak tasdik edilmeyecek bir tabiattadırlar (sözgelimi Kleon ve Kallias, başka deyişle ferdî olan ve duyulabilen); halbuki başka şeyler o şey hakkında tasdik edilebilirler (çünkü bu ferdî şeylerden her biri hem insandır, hem de hayvan); daha başka şeyler de başka şeyler hakkında tasdik edilirler, halbuki onlar hakkında, önce olan hiç bir şey tasdik edilmez; nihayet daha başkaları da daha başkaları, başkaları da onları kendileri hakkında tasdik edilirler, sözgelimi, insan, Kallias hakkında, hayvan da insan hakkında. (Organon 3 - Birinci Analitikler)
  • Zaman vardır, ama ancak devinim varsa, çünkü zaman yalnızca devinimin ölçüsüdür. (Gökyüzü Üzerine)
  • Birçok olayın olasılığa aykırı gerçekleşmesi olası bir şeydir. (Poetika)
  • Bize kötü olan şeyi yaptıran hazdır ve bizi doğru olandan uzak tutan acıdır. (Aristoteles Eğitim Üzerine)
  • "Eylemse, zamanı da imleyen, parçası ayrı olarak hiçbir şey imlemeyendir." (Yorum Üzerine)
  • "Her şeyi kendi anlayan iyidir, doğruyla ikna edilen de iyidir, hem kendi anlamayıp hem de başkasını dinlemeyen boş insandır."* (Nikomakhos'a Etik)

  • Söz edilebilir bence. Peki her birinin iyileri acaba onun uğruna yaptığımız şey mi? Yani hekimlikte iyilik sağlıkken, askerlikte başarı, mimarlıkta ev ya da başka şeyler; iyi için amaca göre farklı şeylerden söz edebilir miyiz ? (Nikomakhos'a Etik)
  • Bir kentte kadınların durumu iyi bir şekilde düzenlenmediyse, o kentin yarısı için iyi bir anayasa yok demektir. (Politika)
  • ... senin için küçük bir şey ama benim için büyük. (Eudemos'a Etik)
  • Hiçbir şey sevgiye alışkanlıkların olmasından daha çok Zarar veremez. (Ekonomi)
  • "...Zira kimilerinin dediğine göre, başkanın başkayla karışması imkânsızmış, çünkü karışmanın ardından var ve başkalaşmamış olmalarından ötürü, o an daha önce olduğundan daha karışmış değillermiş, hatta benzer durumdaymışlar, ikisinden biri bozulsaymış, bu karışmak olmazmış, biri var biri yok olurmuş, karışım ise benzer durumdaki şeylerin karışımıymış.İki şey birleştiğinde karışanların her biri bozulmuşsa, yine aynıymış, çünkü bütünüyle var olmayanlara 'karışanlar' denemezmiş. (Oluş ve Bozuluş)
  • Yaşlı bir adama şöyle bir göz verseler genç biri gibi görmeye başlar. Dolayısıyla yaşlılık, ruhun değil, ruhu olanın maruz kaldığı bir şey. Sarhoşlukta ve hastalıklarda olduğu gibi. İçeride başka bir şeyler bozulunca akletme ve temaşa etme de zayıflar, oysa kendisi hiçbir özelliğe ya da etkilenime sahip olmayan bir şeydir. (Ruh Üzerine)
  • Bilgelerin şu deyimi tanrısaldır: "Ruhun cezasını çekmesi gerekmektedir ve bizler ne olduğu bilinmez büyük suçların cezası içinde yaşamaktayız." (Felsefe Yapmaya Çağrı Protreptikos)

Yorum Yaz