diorex
sampiyon

Hazlar ve Günler - Marcel Proust Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Hazlar ve Günler kimin eseri? Hazlar ve Günler kitabının yazarı kimdir? Hazlar ve Günler konusu ve anafikri nedir? Hazlar ve Günler kitabı ne anlatıyor? Hazlar ve Günler PDF indirme linki var mı? Hazlar ve Günler kitabının yazarı Marcel Proust kimdir? İşte Hazlar ve Günler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 08.05.2022 05:00
Hazlar ve Günler - Marcel Proust Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Marcel Proust

Çevirmen: Roza Hakmen

Orijinal Adı: Les Plaisirs et les jours

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750824951

Sayfa Sayısı: 168

Hazlar ve Günler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Marcel Proust’un 20’li yaşlarında kaleme aldığı, kısa anlatılardan ve şiirlerden oluşan bu eser, bir bakıma Kayıp Zamanın İzinde’nin habercisidir.

Honoré’nin yakışıklı sofra arkadaşı gençliğin ihtiyatsızlığıyla Heredia’nın eserlerinde genelde söylendiğinden daha fazla düşünce bulunabileceğini ima etmeye kalkışınca, zihinsel alışkanlıkları sarsılan konuklar surat astılar. Ama Mme Fremer derhal, “Aksine, onlar takdire şayan oymalı akikler, görkemli mineler, kusursuz kuyumculuk örnekleri” diye haykırınca bütün çehrelerde yeniden keyifli ve doyumlu ifadeler belirdi. Anarşistlere ilişkin tartışma daha vahimdi. Ama Mme Fremer bir doğa yasasının kaçınılmazlığı karşısında boyun eğercesine, teslimiyetle, “Bütün bunların ne yararı var? Zenginler ve yoksullar daima var olacak” dedi yavaşça. Ve en yoksulu en azından yüz bin frank ranta sahip olan bütün davetliler bu gerçekle yüz yüze gelince vicdan azaplarından kurtulup yürekten bir neşeyle son şampanya kadehlerini de devirdiler...

Hazlar ve Günler Alıntıları - Sözleri

  • Oysa insan ruhunun derinliklerindeki eğilimler doğrultusunda sevdiği şeyleri yaparsa mutluluğu bulabilir ancak.
  • Mutluluk, kişinin yapmak istediği şeyi yapmasında, ruhunun en derin eğilimini takip etmesinde bulunur.
  • Oysa insan ruhunun derinliklerindeki eğilimler doğrultusunda sevdiği şeyleri yaparsa mutluluğu bulabilir ancak. ____
  • ...şimdi kederli, kalbin kırık, uyuyorsun.
  • Sonsuz bir mutluluğa ve ara sıra bu mutluluğu bölen, mutluluktan daha tatlı hüzünlere sahipti. _____
  • Ama düşündüm, bu da yaşamaya bedeldir, ..
  • “Herkes farklı bir fikre mi sahiptir? O zaman, orası edebi bir muhittir.”
  • Henüz aşkı tanımıyordu. Kısa bir süre sonra aşk acısını tattı, ki bu da aşkla tanışmanın tek yoludur. _____
  • ".. Sizin bana saygınız yok, dolayısıyla beni sevmeniz de mümkün değil.”
  • ".. hangi aşkın yarası Öldürdü sizi terk edildiğiniz o sahillerde!” ______
  • Bir insanın hem aşağılık olup hem sevilebileceğini düşünüyordum. .. Platonik aşk ne kadar anlamsız.”
  • Evet, ruhunuz Tolstoy’un ifadesiyle karanlık bir orman. Ama bu ormandaki ağaçların cinsi farklı, bunlar soyağaçları. ___
  • ...çünkü ten otlar gibidir, ihtişamı kır çiçekleri gibi solar gider.
  • ; bakışları güneşte ısınmış bir su gibi derin parıltılarla doluydu. _____

Hazlar ve Günler İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hazlar ve Günler, Marcel Proust’un 20’li yaşlarda kaleme aldığı, kısa anlatı, öykü ve şiirlerden oluşan kitabı. İtiraf etmeliyim ki her metin aynı etkiyi uyandırmadı bende. Sosyete ile ilgili olan kısımlarda bunaldım. Araya serpiştirilmiş kurgu dışı karalamalar da şiirleri de sıkıcıydı. Bunun yanında “Fabrice’nin metresleri” gibi birkaç öyküsündeki mizahi dili, zıtlıkları iyi kullanma becerisini ve tamamıyla kurgu olan hikayelerini çok sevdim. yazar/marcel-proust ’a ‘20.yüzyılın en iyi yazarı’ ünvanını asıl olarak kitap/kayip-zamanin-izinde--8785 nin kazandırdığını bilmeyen yoktur. Bu kitap da bu seriye hazırlık olarak bir ön okuma niteliği taşıyordu benim için. Ben, Türkçe’ye ilk kazandıran yayınevinden okudum. Okuduğum kitaplar arasında çevirisiyle okumayı bu kadar zor hale getiren çok az kitap vardır. Bu yüzden bir an önce bitsin istedim. Henüz okumamış olanlara yazar/roza-hakmen ’in çevirisinden okumalarını tavsiye ederim. Keyifli okumalar.. (Emel Keleş)

Zihinsel ve bedensel hazlar, anlar, sosyete hayatı, aşk ve aşkın zihindeki canlandirmalari, hastalik ve zaman gibi konularda uzun betimlemeler ve cumleler kullanilarak yazilmis, kısa oykuler hikayeler ve duygulardan olusan bir eser. Ruhsal betimlemeleri doga ve mekan tasvirlerinden daha başarılı buldum. Bazı cümleler uzun ve yorucuydu. Yorulduğunuz anda kitabı bırakıp sonra devam etmenizi tavsiye ederim. Oturup tek seferde okunacak bir kitap olduğunu düşünmüyorum. Teşbihte hata olmaz Ahmet Haşim'in şiirlerini anımsadım ara ara okurken o sembolik anlatım o duygu yoğunluğu nedeniyle . Marcel Proust'un okuduğum ilk kitabiydi; yorumlarda surekli diger eseri ile kiyaslanmış benim gibi ilk defa okuyacak olanlar için fikir vermesi açısından incelememin faydali olacağını umuyorum. Keyifli okumalar. (Almıla)

Hazlar ve Günler PDF indirme linki var mı?

Marcel Proust - Hazlar ve Günler kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Hazlar ve Günler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Marcel Proust Kimdir?

Fransız modern edebiyatının temsilcilerinden Marcel Proust, 10 Temmuz 1871'de, Paris yakınlarındaki Auteuil'de doğdu. Babası varlıklı bir profesör olan Adrien Proust ile annesi Jaenne Weil tarafından Paris'te büyütülen Marcel Proust, 10 yaşına geldiğinde bir astım krizi geçirdi ve bundan sonraki yaşamında hastalıkların pençesinden kurtulamadı. Hastalığına rağmen okulunu başarılı bir öğrenci olarak tamamladı ve askeri hizmetinden sonra Siyasal Bilgiler Fakültesi'ne girdi. Bir yandan üniversiteye devam eden Proust bir yandan da Sorbonne'da felsefeci Henri Bergson'un derslerine katılıyordu. Ailesinin maddi varlığı nedeniyle rahat yaşamı garanti altına alındığından, mesleki bir eğitime gerek duymayan Marcel Proust, tüm zamanını küçüklükten beri ilgi duyduğu yazarlığa ayırmaya karar verdi. Düzyazıları ve makaleleri 1892 yılından itibaren çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlanmaya başladı.

1895'ten itibaren Eğitim Bakanlığı'nda çalışmaya başlayan Marcel Proust, Bakanlık'ta kaldığı beş yıl içinde Hazlar ve Günler adlı öykü kitabını yazdı. Gerek eleştirmenler gerekse okur tarafından pek başarılı bulunmayan bu eser bir anlamda yazarın bundan sonra ele alacağı konuların açıklanması açısından önem taşıyordu: Yabancılık çekilen bir dünyadaki yalnızlık ile kendi kimliğinin arayışı içindeyken aşk, hastalık ve zamanın etkileri.

Proust, ilk kitabının ardından sekiz yıl boyunca bir kitap üzerinde çalıştı. Kitabı tamamlamasına çok az bir zaman kala uğradığı hayal kırıklığı nedeniyle sekiz yıllık uğraşının ürünü kitabını yırttı ancak onu atamadı. 1952'de Jean Santeuil adı altında yayınlanan bu kitap yazarın başyapıtı olarak değerlendirilen Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde/Kayıp Zaman İzinde adlı romanın bir tür hazırlık çalışması olarak değerlendirildi. Jean Santeuil'in odak noktasının anlatıcının subjektif öyküsü oluşturmuştur. Yazar bu eseriyle geçmiş olaylarla ilgili duyguların içinde bulunulan anda yaşanılanlardan daha kuvvetli olduklarını kanıtlamak istiyordu. Düşüncelerini vurgulamak için her şeyin tekrarlandığı bir anlatım biçimi uyguladı. İlk anlatılanda olayların gerçekten olup bittiği zamanı diğerinde ise akılda kalanları anlatıyordu.

1903 yılında babasını kaybeden ve annesiyle birlikte yaşayan Marcel Proust'un yaşamındaki en önemli olaylardan biri 1905'te annesi Jaenne Weil'i kaybetmesidir. O tarihte 34 yaşına giren eşcinsel yazar için annesi hayatının en önemli kadınıydı. Geçirdiği sinir buhranlarından ve gördüğü tedavilerin ardından Proust, deneme yazılarında önemli edebiyatçıları ve felsefecileri inceledi. Bunların başında çalışmalarını Fransızca'ya çevirdiği John Ruskin ve eleştirilerinin hedefi olan Charleb Augustin Sainte-Beuve geliyordu. Aynı dönemde üzerinde çalıştığı Bergson'un bilgi kuramı, Proust'un anlatım tekniğini düzeltmesindeki en önemli etkendir. 1908'de kaleme almaya başladığı ancak 11 yıl sonra yayınlanan Taklitler ve Seçmeler adlı yapıtı başyapıtı için ön çalışma oldu.

1908'den sonra tamamen inzivaya çekilerek hiç ara vermeksizin yedi bölüme ayırdığı Geçmiş Zaman Peşinde adlı dizi romanı üzerinde çalıştı. Bu roman 1927'ye kadar 15 cilt ve yedi bölüme ayrılmış olarak yayınlandı. 1913 Swannların Semtinde çıktıktan sonra onu izleyen diğer bölümler; Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde, Guermanteslerin Semtinde, Sodom ve Gomorra, Mahpus Kadın, Kaybolan Albertine, Yeniden Kazanılan Zaman yayınlandı.

Otobiyografik bir havanın estiği bu roman dizisinde birbirine paralel iki düzlem bulunmaktadır. Proust'un yaşantısından alınan tek tek epizotlar, burjuvazinin tam bir tablosu ve en ince ayrıntılara kadar araştırıp anlattığı aristokrasinin çöküşü olarak yoğunlaşır. Proust bunu yaparken şimdiki zamana ve geçmişe ait bilinç içindekileri çağrışımlı olarak birleştirmek amacıyla olayları kronolojik bir sıraya koymadı. Geçmiş zaman anımsama yoluyla ve birinci şahıs olarak öyküyü anlatan kişinin içsel birliğine uyan kayboluşu zaman yeniden kazanılmaktadır. Sürekli geriye bakışlarla yaşam daimi bir dolaşım halindedir. Roman dizisinin sonunda şair yani Proust, kendi yaşantısını anlatan romanı yeniden yazmaya karar verir. Yazar anlattığı düşünceleri doğrudan doğruya yansıtabilmek için edebi teknik olarak iç monoloğu kullanmıştır. Benliğin zaman içindeki psikolojik değişimi ile güncel ve eski olayları bir bütün haline getirerek insanın ruhsal yaşantısını işleyen Marcel Proust, 18 Kasım 1922'de, Paris'te yaşamanı yitirdi.

Eserleri

Roman: Swannların Semtinde (Du cote de chez Swann, 1913), Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde/Geçmiş Zaman İzinde (A la recherche du temps perdu,1918), Guermanteslerin Semtinde (Le cote du Guermantes, 1920), Sodom ve Gomorra (Sodome et Gomorrhe, 1921), Mahpus Kadın (La prisonniere, 1923), Kaybolan Albertine (Albertine disparue, 1925), Yeniden Kazanılan Zaman (Le temps retrouve, 1927), Taklitler ve Seçmeler (Pastiches et melanges, 1919)

Öykü: Hazlar ve Günler (Les plaisirs et les jours, 1896)

Marcel Proust Kitapları - Eserleri

  • Hazlar ve Günler
  • Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde
  • Okuma Üzerine
  • Kayıp Zamanın İzinde
  • Swann'ların Tarafı
  • Guermantes Tarafı
  • Sodom ve Gomorra
  • Mahpus
  • Albertine Kayıp
  • Yakalanan Zaman
  • Sainte-Beuve'e Karşı
  • Swann'ın Bir Aşkı - I
  • Edebiyat ve Sanat Yazıları
  • Swann'ın Bir Aşkı
  • Üst Kat Komşusuna Mektuplar
  • Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde - I
  • Swann'ın Bir Aşkı - II
  • Aşk Karşılıklı İşkencedir
  • Kayıp Zamanın Etrafında
  • Kibarlar Âlemi - Kayıp Zamanın İzinde
  • Lemoine Vakası
  • Prenses'e Mektuplar
  • Swann'ların Tarafı - Combray
  • Kalan Son Güzel Kağıdım
  • Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde - II
  • Swann'ların Tarafı - Memleket İsimleri: İsim
  • Kıskançlık
  • Swann'ların Semtinden 2. Cilt
  • Vikont’un Ölümü

Marcel Proust Alıntıları - Sözleri

  • ".. hangi aşkın yarası Öldürdü sizi terk edildiğiniz o sahillerde!” ______ (Hazlar ve Günler)
  • Hayatta önemli olan, neyin sevildiği değil, sevmektir. (Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde - I)
  • Kuşlar gelene dek ağaç, panjurları kapalı, boş, ölü bir ev gibidir. (Kayıp Zamanın Etrafında)
  • "Ya acı çekmekten ya da sevmekten vazgeçmeliydim." (Kıskançlık)
  • “Saçma sapan izler peşinde değerli zamanlar yitirirken hiç farkına varmadan gerçeği ıskalarız.” (Kıskançlık)
  • Bizler, başkaları için konuşup kendimiz için susarız. Ayrıca sessizlik, konuşmanın aksine kusurlarımızın ve yapmacıklığımızın izlerini taşımaz. (Okuma Üzerine)
  • Kıskançlık, bir türlü kovulamayan, türlü türlü biçimlerde hortlayan bir iblistir. (Kıskançlık)
  • Ne yazık ki onları kendi içimde aramak zorundaydım, çünkü insanları değiştiren zaman, onların içimizde sakladığımız suretlerini değiştirmez. _____ (Yakalanan Zaman)
  • İnsanın birini kendine âşık edebilmek için ne içtenlik göstermesine hatta ne de yalanı iyi kıvırabilmesine ihtiyaç var. Burada aşk derken karşılıklı bir işkenceden bahsediyorum. (Kıskançlık)
  • Başkalarının ne düşündüğünden bana ne? Duygulara ilişkin konularda başkalarıyla ilgilenmek bence çok abes. İnsan kendisi için hisseder, elâlem için değil. (Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde)
  • .. Araba beni, tek gerçek olduğuna inandığım, beni gerçekten mutlu edebilecek şeyden uzağa sürüklüyordu; hayatım gibi. _____ (Kibarlar Âlemi - Kayıp Zamanın İzinde)
  • (...) çünkü aşkla ölüm birbirine benzer; her ikisi de bizi gerçekliğini kavrayamamaktan korktuğumuz kişiliğin sırrını daha derinlemesine sorgulamaya iter. (Swann'ın Bir Aşkı - II)
  • Bütün iyi kitapları okumak, bu kitapların yazarı olmuş geçmiş yüzyılların en değerli insanlarıyla konuşmak gibidir. (Okuma Üzerine)
  • Hor görülseler bile fikirlerin,sokuldukları zihinlerde hemen ölmediklerini,etkilerini orada sürdürdüklerini biliyorum… (Prenses'e Mektuplar)
  • "Mutluluğumuz sadece kaygımızın bitişine bağlıdır." (Albertine Kayıp)
  • "Allah hikmeti dilediğine verir." Bakara 269 (Üst Kat Komşusuna Mektuplar)
  • Kitaplarımızda genel olarak bahsettiğimiz şeyler bizde ilhamı neyin tetiklediğini gösterir, çok geçmeden zihnimize bütün gücüyle hakim olan şeyi görürüz. (Edebiyat ve Sanat Yazıları)
  • Tıpkı bazı mutluluklar gibi bazı felaketler de fazlasıyla gecikirler ve bir süre önce gelseler içimizde ulaşacakları boyuta ulaşamazlar. (Albertine Kayıp)
  • "Soluk aynalar ve sönmüş alevler" en değerli lütuf; ve kuşkusuz hâlâ o aleve boyun eğerek (bu defa Baudelaire'den değil Hugo'dan bir alıntı: "O (kadın) yarı canlıydı, ben yarı ölü") (Prenses'e Mektuplar)
  • “Çoğunlukla nefret ederiz kendimize benzeyenden, kendi kusurlarımızı dışarıdan görmek bizi çileden çıkarır.” (Kıskançlık)

Yorum Yaz