diorex
sampiyon

Hiç Yoktan Bir Evren - Lawrence M. Krauss Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Hiç Yoktan Bir Evren kimin eseri? Hiç Yoktan Bir Evren kitabının yazarı kimdir? Hiç Yoktan Bir Evren konusu ve anafikri nedir? Hiç Yoktan Bir Evren kitabı ne anlatıyor? Hiç Yoktan Bir Evren PDF indirme linki var mı? Hiç Yoktan Bir Evren kitabının yazarı Lawrence M. Krauss kimdir? İşte Hiç Yoktan Bir Evren kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 01.06.2022 11:00
Hiç Yoktan Bir Evren - Lawrence M. Krauss Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Lawrence M. Krauss

Çevirmen: Ebru Kılıç

Orijinal Adı: A Universe From Nothing

Yayın Evi: Aylak Kitap

İSBN: 9786055691738

Sayfa Sayısı: 256

Hiç Yoktan Bir Evren Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

"Neden Hiçbir Şey Olmayacağına Bir Şey Var?

Darwin'den bugüne yazılmış en önemli bilimsel kitap. Türlerin Kökeni'nin doğaüstücülüğe indirdiği ölümcül darbeyi, Hiç Yoktan Bir Evren kozmoloji alanında yapıyor."

-Richard Dawkins-

"Son yıllarda bir dizi parlak kavrayış ve hayret verici keşif evreni sarstı, Lawrence Krauss da bütün bu gelişmelerin göbeğindeydi. 

Krauss her zamanki canlılığıyla, bu dikkat çekici hikayeyi dikkat çekici derecede anlaşılır kılmış. Zirveye tırmandığınız noktada varoluşun büyük sorusuna, "Neden hiçbir şey olmayacağına bir şey var?" sorusuna verilmiş cesur bir bilimsel cevapla karşılaşacaksınız." 

-Frank Wilczek-

"Fizikte gelinen son noktaya dair mükemmel bir kılavuz. Ayrıntılı ama açık bir dille kaleme alınmış, titiz ama sıkıcı değil. Krauss'un gayet güzel açıkladığı üzere uzay ve zaman gerçekten de hiçbir şeyden, hiçlikten doğmuş olabilir. Muhteşem bir kitap. 

-New Scientist-

Krauss, kısmen muzipliği sayesinde, astrofizik alanındaki en zorlu fikirleri, alan dışından okurların anlayabileceği şekilde sunmak gibi ender bulunan bir yeteneğe sahip. 

-San Francisco Chronicle-

Bilgilendirici olduğu kadar eğlenceli ve esprili. İlginç olduğu kadar ikna edici. 

-Publishers Weekly-

(Tanıtım Bülteninden)

Hiç Yoktan Bir Evren Alıntıları - Sözleri

  • LeMaître'in de fark ettiği üzere Büyük Patlama'nın gerçekten olup olmadığı teolojik değil, bilimsel bir sorudur. Üstelik, Büyük Patlama gerçekleşmiş olsa bile (ki bütün kanıtlar artık ezici bir ağırlıkla bunu desteklemektedir) insan bunu dini ya da metafizik kanılarına göre farklı biçimlerde yorumlamayı tercih edebilir. Büyük Patlama'yı eğer gerek duyuyorsanız bir Yaratıcı'nın varlığını düşündüren bir hadise olarak görmeyi tercih edebileceğiniz gibi, Genel Görelilik matematiğinin, herhangi bir ilahi gücün müdahalesi olmaksızın evrenin evrimini başlangıcına dek açıkladığını da savunabilirsiniz. Ama bu gibi metafizik spekülasyonlar Büyük Patlama'nın fiziksel geçerliliğinden bağımsızdır, onu kavrayışımızla da bir ilgileri yoktur. Elbette ki genişleyen bir evrenin salt varlığının ötesine geçip onun kökenini açıklayabilecek fiziksel ilkeleri anlamaya çalıştığımızda bilim bu spekülasyonu daha da aydınlatabilir, tartışacağım üzere aydınlatmaktadır da.
  • Edwin Hubble'dı. Hubble insanlığa hâlâ büyük inanç duymamı sağlayan bir isimdir
  • Herhangi bir yolculuğa eşlik eden İlk Gizem şudur: Yolcu başlangıç noktasına en başta nasıl ulaşmıştır?
  • Bunlar bilinen bilinenlerdir. Bunlar bildiğimizi bildiklerimizdir. Bilinen bilinmeyenler vardır. Yani, bilmediğimizi bildiğimiz şeyler vardır. Ama bilinmeyen bilinmeyenler de vardır. Bilmediğimizi bilmediğimiz şeyler vardır. Donald Rumsfeld
  • "İnanıyorum ki bu keşif, Einstein'ın bilimsel hayatında, belki de bütün hayatında yaşadığı, duygusal bakımdan en güçlü deneyimdi." Einstein sanki "içinde bir şey patlamışcasına" kalp çarpıntıları yaşadığını söylüyordu. Bundan bir ay sonra bir dostuna kuramını "benzersiz güzellikte bir kuram" diye betimlediğinde, kuramının matematiksel biçiminden duyduğu memnuniyet gözle görülebiliyordu.
  • ...varoluşun engin olasılıklarını hayal edebilme becerimiz...
  • Sol elinizin atomları başka, sağ elinizin atomları başka bir yıldızdandır. Kelimenin tam anlamıyla yıldızların çocuklarıyız, bedenlerimiz yıldız tozundan.
  • Şimdi, uzayın bükülmesi olasılığı varsa, evrenimizin geometrisi birden çok daha ilginç bir hal alır. Toplam madde miktarına bağlı olarak evrenimiz üç farklı geometriden birinde olabilir, ya "açık", ya "kapalı" ya da "düz”dür. Bükülmüş üç boyutlu bir uzayın neye benzeyeceğini gözümüzde canlandırmak zordur. Hepimiz üç boyutlu varlıklar olduğumuzdan, üç boyutlu bükülmüş bir uzayı sezgisel olarak canlandırmamız, Düzdiyar (Flatland) isimli şu meşhur kitaptaki iki boyutlu varlıkların, bir kürenin yüzeyi gibi bükülmüş olsa dünyalarının üç boyutlu bir gözlemciye nasıl görüneceğini hayal etmeleri kadar zordur. Üstelik bükülme çok küçükse gündelik hayatta nasıl fark edileceğini hayal etmek de zordur, tıpkı, en azından Ortaçağ'da birçok insanın, düz göründüğü için Dünya'nın düz olduğunu düşünmesi gibi.

Hiç Yoktan Bir Evren İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Evrenin hiçlikten varoluşu üzerine: Evrenin varoluşu, geometrisi ve geleceği hakkında bir kozmoloji kitabı. Prof. Kerem Cankoçak'ın kanalını izlerken kendisinin tavsiyesi üzerine Lawrence Krauss'un Türkçe altyazılı bir sunumunu izlemiştim. Bu sunum yayınlandığı yıllarda büyük ilgiyle karşılaşınca yazar bir kitap yazmaya karar vermiş ve ortaya bu eser çıkmış. Lawrence Krauss günümüzün sayılı fizikçilerden biri. 90'lı yıllarda evrenin genişlemesi, geometrisi, karanlık madde ve karanlık enerji üzerine yaptığı çalışmalar bilim dünyasında oldukça ses getirmiş. Bu kitap Krauss'un çalışmalarının bir özeti de sayılabilir. Ben özellikle evrenimizin geleceğine dair yaptığı öngörüleri çok etkileyici ve düşündürücü buldum. Kitap, her ne kadar akıcı bir dille yazılmış olsa da, anlaşılması zor bölümleri olduğunu da belirtmeliyim. Ayrıca eğer koyu inançlı ve dindar biriyseniz yazarın evrenin oluşumuna dair görüşleri sizi rahatsız edebilir. Kitabı okumadan önce veya sonra youtube'daki sunumu da izlemenizi tavsiye ederim. İlgilenenler için linki aşağıda paylaşıyorum. https://www.youtube.com/watch?v=JPC1G8KZ7HU (Rıdvan Efe)

Evrenin gizemlerine getirmeye çalıştığımız mistik ve metafiziksel yanıtların alanını iyiden iyiye daraltan bir kitap. Kozmolojiye ilgisi olan herkese kesinlikle tavsiye ederim . Özellikle Paul Dirac'ın pozitronun keşfine dair hikayesine bayıldım. (Can Berk Sancar)

Hiçliğine direnebilmek adına beslediği devasa egosuna bilimden darbe almaya doyamayanlara iyi haber: şuralarda bir yerlerde son bir "özel oluş" kalmış. Einstein'in görelilik kuramını ortaya atmasının üzerinden bir asır geçti. O dönemde sağduyu insanlığa evrenin durağan olduğunu söylüyordu. Einstein bile Le Maitre'yi alaya almakla kalmamış, evrenin durağan olmasını mümkün kılmak için denklemlere yama yapmaya karar vererek kozmolojik sabiti öne sürmüştü. Bugün bu anti-kütleçekimine "karanlık enerji" adını veriyoruz. Demek ki Einstein'in itim kuvveti çok da uçuk değilmiş ama evreni durağan tutmak bir yana genişlemesine sebep oluyor. Olur o kadar hata :D Bu karanlık enerjiyi ve etkilerini gözlemleyebilecek yegane zamandayız. Çünkü evrenin genişlemesi artarak devam edecek ve bugün görebildiğimiz galaksiler bizden ışık hızından daha hızlı uzaklaşmaya devam ederken gittikçe daha çok kırmızıya kayacak ve nihayetinde dalga boyları, görünebilir evrenin boyutlarından daha büyük boyutlara ulaştığında görünmez olacak. Yani bizden sonra çok gelişmiş bir medeniyet gelse bile Büyük Patlama'yı ve onun kanıtlarını(kozmik mikrodalga ardalan ışıması, element yoğunluğu ve evrenin genişlemesi) tespit edemeyecek. Çünkü evrenin geri kalanı kaybolmakla kalmayacak; Büyük Patlama'yla doğmuş bir evrende yaşadığımızı gösteren tüm bu kanıtlar ve bu kaybolmanın sorumlusu karanlık enerjinin varlığına dair bütün kanıtlar da yok olacak. Bize 1930'lara kadar evrenin durağan olduğunu düşündüren illüzyon, gelecekte, gezegenimizin tarihin çöplüğünü boylamasindan çok sonra öç almak için geri dönecek gibi duruyor :D "Çok özel bir devirde yaşıyoruz. Çok özel bir devirde yaşadığımızı gözlemsel olarak doğrulayabileceğimiz tek devirde." Dawkins'in kitabın ön sözünde belirttigi üzere Darwin'den bugüne yazılmış en önemli bilimsel kitap. Türlerin Kökeni'nin doğaüstücülüğe indirdiği ölümcül darbeyi, Hiç Yoktan Bir Evren kozmoloji alanında yapıyor. Konu üzerine(hiçlikten evren) yapılan eleştirilerin kitaptaki içeriği ile ilgili şunlar söylenebilir: 1- Fizikçilerin bilgi felsefesini dışladıkları için ulaşılan bilimsel sonuçlara yanlış yorumlar getirmeleri. Örn: Boşluk ve yokluk kavramlarıyla ilgili kavram kargaşası yaşanmasında felsefenin gözden kaçırıldığı için aslen metafizik bir konu olan yokluğun fizikteki boşluk yerine kullanılması ve fizikteki boşluk sanal parçacıklardan oluştuğu için yoklukla aynı anlama gelmemesi. Bundan dolayı da boşluk yerine yokluktan enerji üretiliyor dediğimizde termodinamik kanununu ihlal ediyor olmamız. 2- Bilimin verilerinin, özellikle bilim insanının otoritesini kullanmak suretiyle Tanrı'nın varlığı veya yokluğuyla ilgili bir argüman olarak kullanılması. Örn: Hiçlikten evren fikrinin(hiçlik içindeki kuantum dalgalanmaları sayesinde bugün burada olduğumuzu varsayarsak), evrenin doğması için Tanrı'ya duyulan ihtiyacı- dolayısıyla Tanrı'yı ortadan kaldırması. Bunun da fizikçi kimliğiyle dile getirilmesi. Krauss'un bir bilim insanı olarak otoritesini bu yönde kullanması tartışılır ancak günümüzde ve hatta tarihteki durumlara baktığımızda teoloji, sık sık bilimin verilerini kendi lehine kullanmışsa/kullanıyorsa bilim de aynını teoloji için yapabilir. Kaldı ki yazarın amacı teolojik bir çürütmeden ziyade hiçlikten doğabilecek bir evren fikrinin akla yatkınlığını gösterebilmek. Bu fikir teolojinin iddialarıyla çelişip çürütüyorsa o inananların sorunu:) Anlatmak istediklerini oldukça başarılı aktardığını söyleyebilirim. Örnekleri, benzetmeleri konuyu anlamak için çok yerinde (Earthling)

Hiç Yoktan Bir Evren PDF indirme linki var mı?

Lawrence M. Krauss - Hiç Yoktan Bir Evren kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Hiç Yoktan Bir Evren PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Lawrence M. Krauss Kimdir?

Lawrence Maxwell Krauss (d. 27 Mayıs 1954) Kanada asıllı ABD'li teorik fizikçi ve kozmolog. Fizik profesörü ve Arizona State Üniversitesi'nde Origins Project müdürü. The Physics of Star Trek ve A Universe from Nothing gibi çok satan kitapların yazarı. Bilimsel kuşkuculuk, bilim eğitimi ve ahlak bilimi gibi konuların savunucusu.New York'ta doğan Krauss, bundan kısa bir süre sonra Toronto, Kanada'ya taşındı. Çocukluğunu burda geçirdi. 1977 yılında Carleton Üniversitesi'nden üstün başarıyla matematik ve fizik alanlarında mezun oldu ve 1982 yılında Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde doktora yapma şansı kazandı.

Harvard Üniversitesi'nde bir süre bulunduktan sonra Yale Üniversitesi'nde 1985 yılında yardımcı doçent ve 1988 yılında da doçent doktor unvanlarını elde etti. Case Western Reserve University'de 1993'ten 2005'e kadar fizik bölüm başkanlığı görevini yürüttü.

Ağustos 2008'de Arizona State Üniversitesi fizik bölümüne katıldı ve bir üniversite girişimi olan Origins Project'in başına getirildi. 2009 yılında 80 bilim adamı ile 3000 konuğun ağırlandığı 'Origins Sempozyumu'nun açılışını yaparak bu girişime katkıda bulundu.

2005 yılında çıkan Hiding in the Mirror adlı kitabında sicim kuramını eleştirmiştir. Mart 2011'de çıkan kitabının adı Quantum Man: Richard Feynman's Life in Science ve Ocak 2012'de çıkan kitabı da Richard Dawking'in sonsözünü yazdığı A Universe from Nothing: Why There is Something Rather than Nothing'dir. Çıktığı ilk hafta New York Times en çok satanlar listesine girmiş ve günümüzde 19 dile çevrilmektedir. Aslında bu kitabın önsözünün Christopher Hitchens tarafından yazılması planlanmış fakat kitap bitirilemeden Hitchens yaşamını yitirmiştir.

Temmuz 2012'de yazdığı Newsweek makalesinde Higgs parçacığının Büyük Patlama'nın nedenini açıklayabileceğini anlatmıştır. Ayrıca New York Times'da Higgs parçacığının arkasındaki bilimi ve önemini açıklayan daha uzun bir makele yazmıştır.

Lawrence M. Krauss Kitapları - Eserleri

  • Hiç Yoktan Bir Evren
  • Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye
  • Kuantum Adam
  • Universe from Nothing

Lawrence M. Krauss Alıntıları - Sözleri

  • Maxwell'den önce, bilgeliğin ana kaynağı, Yaratılış Kitabı'ndan gelen ilahiyata olan inançtı. Newton bile ışığın doğasını anlamak için bu kaynağa başvurmuştu. Ancak 18621den sonra her şey değişti. James Clerk Maxwell çok dindar bir adamdı ve kendisinden önce gelen Newton gibi, inancı onu bazen doğa üzerine garip savlar ortaya atmaya itiyordu. Fakat tanrılardan ateşi çalan ve insanlara verip medeniyeti sonsuza kadar değiştiren efsanevi karakter Prometheus gibi, Maxwell de Yahudi-Hristiyan tanrının ilk sözlerinden ateşi çaldı ve sözlerin anlamını sonsuza kadar değiştirdi. 1873'ten beri, fizik öğrencisi nesilleri hep gururla şöyle söylemiştir: "Maxwell dört denklemini yazdı ve Işık olsun! dedi.” (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • “İnsanlar bana, 'Nihai fizik yasalarını mı arıyorsun?' diye soruyorlar. Hayır, aramıyorum. Yalnızca dünya üzerine daha fazla şey bulmaya çalışıyorum. Her şeyi açıklayan basit, nihai yasa olduğu ortaya çıkarsa, öyle olsun; bunu keşfetmek çok iyi olur. Bir soğan gibi, milyonlarca katmanı olduğu ortaya çıkarsa da katmanlara bakmak canımıza tak ederse, o zaman öyleymiştir. Ama hangisi doğru çıkarsa çıksın, bu doğadır ve nasıldıysa öyle olacaktır." (Kuantum Adam)
  • "İnanıyorum ki bu keşif, Einstein'ın bilimsel hayatında, belki de bütün hayatında yaşadığı, duygusal bakımdan en güçlü deneyimdi." Einstein sanki "içinde bir şey patlamışcasına" kalp çarpıntıları yaşadığını söylüyordu. Bundan bir ay sonra bir dostuna kuramını "benzersiz güzellikte bir kuram" diye betimlediğinde, kuramının matematiksel biçiminden duyduğu memnuniyet gözle görülebiliyordu. (Hiç Yoktan Bir Evren)
  • Yeni dünyaya doğru yola çıkmadan önce Kolomb bir bara girer ve bir yumurtayı bar masasında dengede tutabileceğine dair barmenle bedava birasına iddiaya girer. Barmen iddiayı kabul ettikten sonra Kolomb yumurtanın ucunu kırar ve bar masasının üzerine yumurtayı bırakır. Nede olsa, yumurtayı kırmayacağını barmene söylememiştir. (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • Sol elinizin atomları başka, sağ elinizin atomları başka bir yıldızdandır. Kelimenin tam anlamıyla yıldızların çocuklarıyız, bedenlerimiz yıldız tozundan. (Hiç Yoktan Bir Evren)
  • En büyük kitaplar, geçmişte yazılanlar değil, gelecektekiler olacaktır. (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • Tüm uzayı görünmez bir alanın kapladığını söyleyen ve varoluşumuza bir açıklama getirdiğini iddia eden bir hikayeyi övmek kulağa bilimsel değil, dini bir hareketmiş gibime geliyor. İnançlarımızın, gerçekliğin olmasını istediğimiz haline değil, gerçekliğin sunduğu kanıtlara uyduğundan emin olmak ve bilimi adına yaraşır şekilde tutmak için, Higgs alanını keşfetmek zorundaydık. (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • "Bunlar varlığın döktüğü göz yaşlarıdır ve faniliğimiz kalbimize kadar işler." - Vergilius (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • Fakat sıkça söylediğim gibi, birşeyi anlamayışımız ne tanrının varlığına, ne de birinin haksız olduğuna kanıttır. Sadece anlamadığımızın kanıtıdır. (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • Edwin Hubble'dı. Hubble insanlığa hâlâ büyük inanç duymamı sağlayan bir isimdir (Hiç Yoktan Bir Evren)
  • Varlığımızın gizemiyle karşı karşıya kaldığımızda önümüze iki seçenek çıkıyor. Özel bir değerimizin olduğunu varsayabiliriz. Birçokları için en rahatlatıcı seçenek budur. Erken insan kabilelerinin seçtiği seçenek de budur. Onlar doğayı insansılaştırmışlardı, bu da onlara bir umut vermişti çünkü bu dünya, acıyı ve ölümü merkezine almış düşmanca bir yerdi. Bu, dünyadaki neredeyse bütün dinlerin de seçmiş olduğu seçenek. Her birinin çıkmazına dair çözümü var. Bu seçenek bir kültürün kutsal kitabı Yeni Ahit'i ortaya çıkardı. Zaman zaman "Anlatılmış en iyi hikaye" olarak adlandırılan kitap, o medeniyetin kendi varsayımsal ilahiliğini keşfetmesinin hikayesidir. Ezberden okumamız beklenen dualara dayandırılan savaşları ve cinayetleri gördüğümde, hangi insanla evlenmemiz gerektiği söylendiğinde ya da hangi peygamberin doğrusu olduğu anlatıldığında, yumurtanın nasıl kırılacağına dair Tanrı'nın hükmünü tartışan ve bu uğurda savaşan toplumları keşfeden Güliver'i bir kez daha hatırlamadan edemiyorum. (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • Chandra sadece parlak bir bilim insanı değildi, aynı zamanda Fermi gibi, işine bağlı bir eğitimciydi. Wisconsin’deki Yerkes Gözlemevi’nde araştırmalarını yürütürken, sadece iki öğrencinin kayıt olduğu bir ders için her hafta yüz kilometre yol kat ediyordu. Bu iki öğrenci Lee ve Yang’dı. En nihayetinde, öğretmen de dahil bütün sınıf Nobel Ödülü sahibi oldu. Bu muhtemelen bilim tarihinde eşsizdir. (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • ...varoluşun engin olasılıklarını hayal edebilme becerimiz... (Hiç Yoktan Bir Evren)
  • Şimdi, uzayın bükülmesi olasılığı varsa, evrenimizin geometrisi birden çok daha ilginç bir hal alır. Toplam madde miktarına bağlı olarak evrenimiz üç farklı geometriden birinde olabilir, ya "açık", ya "kapalı" ya da "düz”dür. Bükülmüş üç boyutlu bir uzayın neye benzeyeceğini gözümüzde canlandırmak zordur. Hepimiz üç boyutlu varlıklar olduğumuzdan, üç boyutlu bükülmüş bir uzayı sezgisel olarak canlandırmamız, Düzdiyar (Flatland) isimli şu meşhur kitaptaki iki boyutlu varlıkların, bir kürenin yüzeyi gibi bükülmüş olsa dünyalarının üç boyutlu bir gözlemciye nasıl görüneceğini hayal etmeleri kadar zordur. Üstelik bükülme çok küçükse gündelik hayatta nasıl fark edileceğini hayal etmek de zordur, tıpkı, en azından Ortaçağ'da birçok insanın, düz göründüğü için Dünya'nın düz olduğunu düşünmesi gibi. (Hiç Yoktan Bir Evren)
  • LeMaître'in de fark ettiği üzere Büyük Patlama'nın gerçekten olup olmadığı teolojik değil, bilimsel bir sorudur. Üstelik, Büyük Patlama gerçekleşmiş olsa bile (ki bütün kanıtlar artık ezici bir ağırlıkla bunu desteklemektedir) insan bunu dini ya da metafizik kanılarına göre farklı biçimlerde yorumlamayı tercih edebilir. Büyük Patlama'yı eğer gerek duyuyorsanız bir Yaratıcı'nın varlığını düşündüren bir hadise olarak görmeyi tercih edebileceğiniz gibi, Genel Görelilik matematiğinin, herhangi bir ilahi gücün müdahalesi olmaksızın evrenin evrimini başlangıcına dek açıkladığını da savunabilirsiniz. Ama bu gibi metafizik spekülasyonlar Büyük Patlama'nın fiziksel geçerliliğinden bağımsızdır, onu kavrayışımızla da bir ilgileri yoktur. Elbette ki genişleyen bir evrenin salt varlığının ötesine geçip onun kökenini açıklayabilecek fiziksel ilkeleri anlamaya çalıştığımızda bilim bu spekülasyonu daha da aydınlatabilir, tartışacağım üzere aydınlatmaktadır da. (Hiç Yoktan Bir Evren)
  • Newton, akıl çağının ilki değildi, o büyücülerin sonuncusuydu, Babillilerin ve Sümerlerin sonuncusu, entelektüel ve görünür dünyaya, on bin yıl kadar önce düşünsel mirasımızı inşa etmeye başlayanlarla aynı gözle bakan son muhteşem akıldı. John Maynard Keynes (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • Bilimde kutsal kelimesi saygısızlıktır. Hiçbir fikir, dini olsun veya olmasın, bedavadan geçiş hakkına sahip değildir. Bu nedenle insanlığın hikayesinin tepe noktası, iki bin yıl önce bir peygamberin kendini kurban etmesi ile sonuçlanmadı, altı yüz yıl sonra başka bir peygamberin ölümüyle sonuçlanmadığı gibi. Kökenimizin ve geleceğimizin hikayesi anlatılmaya devam eden bir hikayedir ve hikaye, gelen vahiylerle değil, bilimsel keşiflerin istikrarlı ilerleyişiyle ilginçleşmeye devam ediyor. (Şimdiye Kadar Anlatılmış En İyi Hikaye)
  • Herhangi bir yolculuğa eşlik eden İlk Gizem şudur: Yolcu başlangıç noktasına en başta nasıl ulaşmıştır? (Hiç Yoktan Bir Evren)
  • Bunlar bilinen bilinenlerdir. Bunlar bildiğimizi bildiklerimizdir. Bilinen bilinmeyenler vardır. Yani, bilmediğimizi bildiğimiz şeyler vardır. Ama bilinmeyen bilinmeyenler de vardır. Bilmediğimizi bilmediğimiz şeyler vardır. Donald Rumsfeld (Hiç Yoktan Bir Evren)

Yorum Yaz