İçimden Geldiği Gibi - İkbal Gürpınar Kitap özeti, konusu ve incelemesi
İçimden Geldiği Gibi kimin eseri? İçimden Geldiği Gibi kitabının yazarı kimdir? İçimden Geldiği Gibi konusu ve anafikri nedir? İçimden Geldiği Gibi kitabı ne anlatıyor? İçimden Geldiği Gibi PDF indirme linki var mı? İçimden Geldiği Gibi kitabının yazarı İkbal Gürpınar kimdir? İşte İçimden Geldiği Gibi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: İkbal Gürpınar
Yayın Evi: Timaş Yayınları
İSBN: 9799752631181
Sayfa Sayısı: 191
İçimden Geldiği Gibi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Nasılsınız bugün? Kokladınız mı bir çiçeği? Saksınızda hercaî menekşe yoksa bile, küçük bir bebeği; salıncaktan düşen yaramaz bir oğlanı; beyaz saçları, kalın gözlükleriyle hayata sımsıkı sarılan bir nineyi kokladınız mı hiç? Dokundunuz mu, yardım ettiniz mi, "Merhaba!" dediniz mi? Aynaya bakıp kendinize gülümsediniz mi? En son ne zaman bir eli sıkı sıkı tuttunuz?
Hatırlamıyorsanız, uzatın elinizi, bir yolculuğa çıkalım sizinle: İnişli çıkışlı, sevinçli, hüzünlü, heyecanlı, huzurlu... Belki hatırlarsınız, yağmurun altında yürümekten damlaların içinize işlediği o baharı... Belki sokağa atarsınız kendinizi, okuyunca bu satırları; selam durursunuz gökyüzüne, uçan kuşlara, toza toprağa, yeni filizlenmiş yaprağa...
Hazır mısınız?
(Arka Kapak)
İçimden Geldiği Gibi Alıntıları - Sözleri
- Yaptığın hataları affettirmek için elinden geleni yapsan da onların izleri hiçbir zaman tam olarak silinmez.
- Şu olan biten var ya, boşver ona, Taş yağsın isterse çok sürmez! Dakka şaşmaz dakka, yaşamaya bak Ne geçmişine üzül, ne gelecekten kork! (Hayyam)
- Dervişe sormuşlar: "Nasıl bir hayat yaşayalım?" diye. Derviş cevaplamış: "Son nefesinizde nasıl bir hayat yaşamış olmayı isterseniz öyle yaşayın."
- Birbirimizi mutlu etmek inanın hiç zor değil. |Yaşar Nabi Nayır
- .... Önemli olan, Hayyam gibi düşünebilmek belki de: Şu olan biten var ya, boşver ona Taş yağsın isterse çok sürmez! Dakka şaşma dakka, yaşamaya bak Ne geçmişine üzül, ne gelecekten kork!
- Keşke, elimize silgi alıp hayatımızın istemediğimiz bölümlerini silebilme imkanımız olsaydı. Kim bilir o minik silgi kırıntıları içinde neler yok olup giderdi, neler...
- Hayat aynen kalp atışlarımızın izdüşümü gibidir; zikzaklarla dolu. Düz bir çizgi ise sadece ölümün ifadesi. Her şey yerli yerinde olsun, hep mutlu ve zengin olalım, hiçbir problemimiz olmasın diyorsanız zaten siz yaşarken ölmüşsünüz demektir. Eğer sonbaharda dökmeseler ağaçlar yapraklarını, baharda tomurcukları görüp heyecanlanabilir miydik? Yazın sıcağında dudaklarımız kavrulmasa kana kana su içmenin, yemyeşil bir ağacın gölgesinde soluklanmanın keyfini tadabilir miydik?
- Aşkın başı edebiyatsa, sonu da matematik.
- Gözlerimiz, beyinlerimiz tamamen birilerinin istediği şeylerle dolduruluyor ve biz de buna izin veriyoruz.
- Nasılsınız bugün? Kokladınız mı bir çiçeği? Saksınızda hercaî menekşe yoksa bile, küçük bir bebeği; salıncaktan düşen yaramaz bir oğlanı; beyaz saçları, kalın gözlükleriyle hayata sımsıkı sarılan bir nineyi kokladınız mı hiç? Dokundunuz mu, yardım ettiniz mi, "Merhaba!" dediniz mi? Aynaya bakıp kendinize gülümsediniz mi? En son ne zaman bir eli sıkı sıkı tuttunuz?
- Yaşam, iyi kötü sürprizlerle dolu. Her ne olursa olsun ayakta kalmayı başarabiliyorsak, o zaman insanız.
- Aşk... O en güzel duygu, o Allah’ın bir lütfu.
- Aşk karma bir mevsim, yağmurlarıyla sırılsıklam olduğunuz, güneşiyle yanıp kavrulduğunuz, rüzgarıyla savrulduğunuz... Küçük, ucuz hesaplarla yürümez aşk.
- Oysa çocukluk ve gençlik dönemi ne kadar iyi geçerse, o denli mutlu bir gelecek bekliyordur insanı.
- Kötülükleri cezalandırmak bizim işimiz değil, biz ölmeyecek şeylerden bahsedelim!
İçimden Geldiği Gibi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bu kitap da öyle. Ben diye başlayan kitaplardan hoşlanmıyorum. 1000 kitap 150 ye tamamlayıp çıkabilir miyim? YOK çıkamazmışım. Önermediğimi de ekleyim bari. (Kelimelerin Sandığı)
Çok fazla beğendiğim kişiliklerden birisiydi İkbal Gürpınar sonraları etkisini üzerimde yitirdi neden değişti bendeki yeri bilmiyorum ama kitapta bir şiir var o şiiri defalarca okuduğumu biliyorum... (Kübra Doğan)
Okuduklarım: #20kitapbiter #hedef1000kitap #kitaptanıtım #okuduğumkitaplar #kitapyorum #ikbalgürpınar #içimdengeldiğigibi Dili hoştu, öylesine vakit öldürmek isteyen için tavsiye edilebilecek bir kitap. TV'de saçma sapan programlarla vakit öldurmekten daha iyidir en azindan.. Nasılsınız bugün? Kokladınız mı bir çiçeği? Saksınızda hercai menekşe yoksa bile, küçük bir bebeği; salıncaktan düşen yaramaz bir oğlanı; beyaz saçları, kalın gözlükleriyle hayata sımsıkı sarılan bir nineyi kokladınız mi hiç? Dokundunuz mu, yardım ettiniz mi, "Merhaba!" dediniz mi? Aynaya bakıp kendinize gülümsediniz mi? En son ne zaman bir eli sıkı sıkı tuttunuz? (Neslihan szn)
İçimden Geldiği Gibi PDF indirme linki var mı?
İkbal Gürpınar - İçimden Geldiği Gibi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İçimden Geldiği Gibi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı İkbal Gürpınar Kimdir?
1969 yılında Kırıkkale'de dünyaya gelmiştir. Okul içinde açılan sınavı kazanarak spikerliğe başlamıştır. Bu arada kurslara katılarak makrome eğitimi almıştır. 1994-1995 yılında TRT'de "25.Saat" isimli programla televizyona ilk adımı atmıştır. Ardından Ortadoğu Amme İdaresi'nde ithalat ihracat elemanı sertifika programına katılıp bitirmiştir. Kısa bir süre restoran zincirleri kuran bir firmada Halkla İlişkiler ve Franchising müdürlüğü yapmıştır. TRT Gap'ta çeşitli programlar sunmuş, 1998-2000 yılları arasında TRT'de çalışıp, bir hastanede halkla ilişkiler müdireliği yapmıştır. 2006 yılında ise Kanal D'de "İkbal'le Yaşama Dair" adlı programı sunmuştur. Samanyolu TV'den aldığı teklifi değerlendirip çalışmaya başlamıştır. "Yüzük Taşı", "Mutluluk Oyunu" ve ardından "Kimse Yok Mu?" isimli programları da sunmuştur. Daha sonra ise Kanal 7'de yayınlanan "Hayatın İçinden" isimli programı da sunmuştur. "Kimse Yok mu?" ile birlikte olarak TRT'de "Gün Başlıyor" programını sunmuştur. Yaşadıklarını, izlenimlerini ve deneyimlerini 3 kitapta yazmıştır. Şiir albümleri ve şarkıları bulunmaktadır. Çocuklar için masallar yazmıştır. Filiz Sabuncu'nun iki masalının da bulunduğu "İkbal'den Masallar" çocuklar tarafından çok beğenilmiştir. İkbal Gürpınar 3 defa evlenmiştir ve 2 çocuğu bulunmaktadır.
İkbal Gürpınar Kitapları - Eserleri
- Günaydın Gece
- İçimden Geldiği Gibi
- Benim Hala Umudum Var
- İkbal'le Küçük Mutluluklar
- Elbet Bir Gün
- Kadınsın Korkma
- Yeniden Başla
- Küçük Mutluluklar
İkbal Gürpınar Alıntıları - Sözleri
- İçimizdeki kin ve öfke en çok bizi bitirir. (Yeniden Başla)
- Hâla bekliyorum.... (Elbet Bir Gün)
- "... AKLETMEZ MİSİNİZ? ..." (Kadınsın Korkma)
- Hz. Havle, iman eden bir kadın. Evs(r.a.) isimli sert tabiatlı bir adamla evli. Bir gün Evs cahiliye döneminin adeti üzere zıhar yapıp, aralarındaki nikah akdini bitirmek ister. Bu şekilde kapı önüne konmayı içine sindiremeyen Hz Havle Peygamberimize (s.a.v.) halini anlatır. Havle'yi büyük bir dikkat ve saygıyla dinleyen Hz. Peygamber (s.a.v.) bir an duraksar sonra da: "Bu tür boşamalarla ilgili Rabbimden bana herhangi bir ölçü gelmiş değildir" cevabını verir. Bunun üzerine Havle ellerini açar ve der ki: "Ya Rabbi, halimi sana arz ediyorum. Bu halimi sana şikayet ediyorum." Alelade bir kadındır Havle, hepimiz gibi. Ama gönlü kırılmış, mahzun bir kadın. Değil mi ki Allah mahzun kalplerdedir. Mücadele Suresi'nin ilk ayetleri indiğinde yüzü sevincinden ay gibi parlayan Peygamberimiz (s.a.v.) Hz. Havle'yi çağırmış ve: "Seni müjdelerim Havle! Allah senin sesini duymuştur." dedikten sonra ayetleri okumuş. Yüce Rabbimiz Havle'nin feryadını duymuş, onun mağduriyetini vahiyle gidermiş. Bu ayetler indikten sonra Medine'de günlerce konuşulmuş. "Allah'ın işittiği kadın!" olarak dillerde dolaşmış. Kız çocuklarını diri diri toprağa gömen bir toplum, İslam'la şereflenince kadına en yüksek değeri veren bir noktaya gelmiş. (Kadınsın Korkma)
- Herkesi olduğu gibi kabul edebilmek, büyük meziyet. Belki de mutluluğun anahtarı. (Günaydın Gece)
- Kıymetini bilemiyoruz kolayca elde ettiğimiz şeylerin. Bu ister sevgili olsun, ister para, ister eşya... (Günaydın Gece)
- Gidişim suskun olmuştu ; ama dönüşüm muhteşem olacak. (Benim Hala Umudum Var)
- Minicik bir tohum koca bir hayatı saklar içinde bütün iş suyunu gübresini vermekte. (Yeniden Başla)
- Madem ki bir millet tayyaresiz yaşayamaz öyleyse bu yaşama vasıtasını başkalarının lütfundan beklememeliyiz! (Yeniden Başla)
- 'Demek ki' dedim, 'yanlış yaptığımız bir şeyler var'. Ya çocuklarımızı yetiştirirken sevgi, saygı, vefa, şefkat gibi kavramları öğretemiyoruz onlara ya da kendimizi hiçe sayıp onlara adıyoruz hayatımızı. Gözlerinde hep hizmet etmek zorunda olan, zavallı, değersiz kişiler haline sokuyoruz kendimizi. (Küçük Mutluluklar)
- Beklemek..... (Elbet Bir Gün)
- Allah var gam yok. (Yeniden Başla)
- Ve en acı olanı şu ki; birilerinin mutluluğu insanları rahatsız ediyor. Bence bu, hastalıklı bir ruhun belirtisi... (Küçük Mutluluklar)
- O güzelim ağaçlar, dallarında kuşlar cıvıldasın, gölgesinde insanlar serinlesin, canlılar oksijen alsın diye çabalayıp dururken biz, gövdelerine baltayı saplayıp canlarını alıveriyoruz onların. Ya sobamızı odun oluyorlar ya da evimize masa, sandalye. (Küçük Mutluluklar)
- Günümüzde rol model sıkıntısı çekiyoruz ya, nereye bakacağımızı bilmediğimizdendir bu. (Kadınsın Korkma)
- Hayat aynen kalp atışlarımızın izdüşümü gibidir; zikzaklarla dolu. Düz bir çizgi ise sadece ölümün ifadesi. Her şey yerli yerinde olsun, hep mutlu ve zengin olalım, hiçbir problemimiz olmasın diyorsanız zaten siz yaşarken ölmüşsünüz demektir. Eğer sonbaharda dökmeseler ağaçlar yapraklarını, baharda tomurcukları görüp heyecanlanabilir miydik? Yazın sıcağında dudaklarımız kavrulmasa kana kana su içmenin, yemyeşil bir ağacın gölgesinde soluklanmanın keyfini tadabilir miydik? (İçimden Geldiği Gibi)
- Bir daha dünyaya gelme şansımız olmadığına göre bize bahşedilen şu kısacık hayatı sonuna kadar, acısıyla tatlısıyla yaşamalı. (Günaydın Gece)
- Biliyoruz ki, olmuşla ölmüşe çare yok yalnızca. O halde ne gerek var geçmişe takılıp kalmaya. (Elbet Bir Gün)
- Çünkü kendileri gibi düşünüp yaşamayan herkes imha edilmeyi, aşağılanmayı hak ediyordu onlar için. (Kadınsın Korkma)
- Kimi dinlemekten, kimi söylemekten, kimi ima etmekten hoşlanır. (Günaydın Gece)