İki Genç Kızın Romanı - Perihan Mağden Kitap özeti, konusu ve incelemesi
İki Genç Kızın Romanı kimin eseri? İki Genç Kızın Romanı kitabının yazarı kimdir? İki Genç Kızın Romanı konusu ve anafikri nedir? İki Genç Kızın Romanı kitabı ne anlatıyor? İki Genç Kızın Romanı PDF indirme linki var mı? İki Genç Kızın Romanı kitabının yazarı Perihan Mağden kimdir? İşte İki Genç Kızın Romanı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Perihan Mağden
Yayın Evi: Everest Yayınları
İSBN: 9786051417714
Sayfa Sayısı: 280
İki Genç Kızın Romanı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Yokuş aşağı inerlerken kolunu Handanın omuzuna atıyor Behiye. Aslında Handan birazcık daha uzun. Kolunu yine de atıveriyor. Kendine şaşırarak; ama doğallıkla. Burnunu Handanın ensesine yaklaştırıp kokluyor çaktırmadan. Handan Kokusu. Dünyanın en güzel kokusu. Dünyanın en Handan kokusu. Kokuyu içine çekmesiyle birlikte, içi sızlıyor Behiye'nin. Biliyor ki, hayvanlar gibi biliyor ki, artık Handan Kokusu duymadan olamaz Behiye. Kemiklerine kadar hissediyor ki, geri dönüşsüz bir yola girdiler. Handan ile Behiye oldular. Mahşere kadar. Mahşer? Ne demekse.
(Tanıtım Bülteninden)
İki Genç Kızın Romanı Alıntıları - Sözleri
- Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı. Başka yolu yok. Ölürdü.
- "Kitaplar çok pahalı."
- Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı. Başka yolu yok. Ölürdü.
- " Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı.Başka yolu yok. Ölürdü."
- Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı. Başka yolu yok. Ölürdü.
- Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı. Başka yolu yok. Ölürdü.
- İnsan sevdiğini üzer asıl . Sevmediğini niye üzsün insan? Ne işi var ki sevmedikleriyle?
- Alışmak sevmekten daha zor geliyor Alışmak bir yara bağrımda kanıyor
- Öyle salak ki hepsi. Öyle öküz, öyle bencil, düşünce özürlü ki cümlesi birden.
- " Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı.Başka yolu yok. Ölürdü."
İki Genç Kızın Romanı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Spoiler verdiğim kısımları işaretleyerek, En baştan sona kadar hissettiklerimi ve düşündüklerimi sırasıyla yazacağım. Öncelikle 2000lerin başlarında geçmesi çok ilgimi çekmişti. Mekanlar ve karakterler gerçekçi geldi. Behiye Evi'nin mutfağının betimlemesi çok hoşuma gitti mesela: eskimiş fenerbahçe çıkartmaları, kız kedi tuzluk ve erkek kedi karabiberlik, plastik bulaşık süzdürme kutusu... Saçlar, kıyafetler, müzikler 2000lerin başlarını hatırlattı. O nostaljik hissi yaşadım. Çizgi çizgi sarı röfleli saçlar, ponponlu kısa hırkalar, kuzu kuzu, Britney Spears... Kızların birbirinden alabildiğine zıt olması, klasik lezbiyen çift dinamiğine çok uygundu. Daha 2000 yılında, hem de Türk bir yazarın elinden böyle bir çift çıkmasına şaşırdım. Elbette ki Behiye goth ve Handan soft olan burada. Behiye siyah giyiniyor, odasına haç asıyor, Metallica ve The Cure dinliyor, felsefeli falan kitaplar okuyor, depresif, neşesiz, ailesinden nefret ediyor, ağzı bozuk, hırçın, yazın bile bot giyiyor, erkeklerden nefret ediyor, nasıl göründüğüne hiç dikkat etmiyor. Handan Türkçe ve yabancı pop dinliyor, "tiki" dergileri okuyor, cıvıl cıvıl, herkese bebek lakaplarıyla seslenmeye bayılıyor, ailesi (annesi ve kim olduğu belirsiz akrabası) ile arası çok iyi, masum, pembeli ponponlu tavşanlı giyiniyor, erkeklerle flört etmeyi seviyor. -- Buradan sonrası spoiler içerecek: -- İki kızda da kendimi buldum. İkisi de böyle bakınca iyi yazılmış karakterler gibi görünüyor. Ama söylemeliyim ki bu iki genç kızın romanı değildi. Bu Behiye'nin romanıydı. Handan'ın, Behiye'nin hayal ürünü olmasından şüphe ettim sık sık. Handan'da Behiye'nin sevdiği şey tam olarak nedir? Güzelliği, tatlılığı, kibarlığı, masumluğu. Başka? Bu kızlar neyden bahseder, birlikte nasıl vakit geçirir, ne yapıp da eğlenirler? Kitap boyunca Behiye Handan'ı doyurdu da doyurdu, birlikte bir yerlerde yemek yiyip içki içtiler, "sen beni tamamlıyorsun, seninle tam oluyorum" falan filan deyip durdular. Ee? Başka? Bu kızlar ne oldu da iki haftada can ciğer kuzu sarması oldular, aynı evde yaşamaya başladılar? Handan'ın kişiliğine, karakterinin derinliklerine dair HİÇBİR ŞEY bilmiyor Behiye. Bilse biz de bilirdik, görürdük. Oturup da Handan üzerine bir saniye bile düşünmüyor. Sürekli aklında o var gibi görünüyor, ama aslında hiç düşünmüyor Handan'ı. Gerçekten ne hissettiğini, kafasının içinden "gerçekten" ne geçtiğini merak da etmiyor, önemsemiyor da bence. O sadece bağımlı gibi onu izlemek ve koklamak ve öpmek istiyor. O kadar berbat bir ruh halinde ki, o "peri, melek" hayali onu sanki kurtaracakmış gibi, hap bağımlısıymış gibi (ki kitabın sonlarına doğru bu da sezdirildi) kızın dibinde olmak istiyor. Hastalıklı biçimde. Handan'ı ne kadar düşünmediği birçok yerde vurgulanmış. Önce kıyafetlerini attırmak istemesiyle. Bu kısım beni çok şaşırttı ve rahatsız etti. Sana ne kızın anılarından, kıyafetlerinden? Sonra dershaneden aldırması, parasını dolara çevirttirmesi, çok sevdiği annesinden koparıp hadi kalk Avusturalya'ya gidiyoruz filan demeleri. Leman'ı evden kovması. İlk başta Handan'ın gerçekten onunla gitmek istediğini sandık. Derinliği olmayan, aptal bir karakterin teki gibi. Ama öyle değildi. Handan gitmek istemedi, kalıp Boğaziçi'nde okumak istedi. Gizli gizli Behiye'yi nasıl ikna ederim diye plan yaptı. Aklından geçeni dan dan söyleyemiyor Behiye gibi. Karşı çıkamıyor ona, hayır diyemiyor. Hayır derse Behiye çekip gitmekle tehdit ediyor çünkü. Çok hastalıklı ve toksik bir ilişkileri var. Handan kimseyi kırmamak için götünü yırtan cici kızlardan. Çünkü uslu kızlar kaba konuşmazlar, kadın dediğin haddini bilmelidir gibi öğretiler çok işlenmiş içine. Çok tatlı, çok sevimli bir karakter ama kendi değerinin, kendi fikirlerinin öneminin farkında değil. İlk seks deneyiminin böyle olması beni şaşırtmadı ama üzdü. Gelecek planları arasında da umurunda bile olmayan, mankafalı bir erkekle evlenip parasını yemek var. Ona öğretilen bu. Annesinden, televizyondan, dergilerden gördüğü bu. Behiye manyak mı da elalemin evinde iki hafta kalıyor diye sormayacağım çünkü manyak olduğu çok belli. Akli dengesi hiç yerinde değil. "ne güzel işte boğaziçini de kazanmış akıllı makıllı bir kız, hayatını kurtarabilirdi" yaklaşımıyla bakmamak lazım bu karaktere. Biliyorum o "Boğaziçi'ni de kazanmış, akıllı da kız" ları. Çektikleri şeyleri de. Behiye'nin o evde yaşadığı şeyleri kelimesi kelimesine anlıyorum. O kızın çilesi o evden, mezun olup ailesinin evinden çıktıktan sonra bitmeyecekti. O kızın çilesi canı çıkana kadar bitmezdi o ülkede. Bu kızların toplumda yeri yok. İkisinin de. Hiçbir kadının bu ülkede yeri yok. Behiye'nin derdi bu. Handan? Bilmiyorum. Onun hakkında gerçekten çok az şey öğrendik. Leman karakteri çok gerçekçiydi. Cinayetlerden hiçbir şey anlamadım. Kitabın yazım dili berbattı. Kızlar arasında daha fazla yakınlaşma bekledim. Bir dudaktan öpüşmediler gitti. Ben sevgili olacaklar falan sanıyordum ama asla öyle bir noktaya yaklaşmıyor bile. Zaten Türkiye'de öyle bir şey çıkmasını beklemezdim. Yine de birbirlerinden hoşlandıkları çok, çok belli. Olaylar kitabın ikinci yarısında çok sarpa sardı, umurumda bile olmamaya başladı. Bitsin diye bitirdim. Değişik bir deneyimdi, iyi oldu okuduğum. Tavsiye eder miyim? Y2k estetiğini seviyorsanız ve early 2000s türkiyesinde geçen bir teen gothxsoft sapphic hikayesi okumak istiyorsanız bir şans verin. Güzel kısımlar vardı. (tavşan)
Okuduğum en ilginç kitapti... sonunda ne olcak boylesi enteresan bir kitap nasil sonlanabilir ki diye okudum bitirdim. Cinayetler bir takim yaralanmalar ve bisturisi olan kizlar.. ilginç aile yapıları , fakirlik, birbirine ilgi duydugunu düşündüğüm kızlar vs.. kitap aslinda 19 günü anlatiyor. Bence yazar kitabin kahramanlarindan olan behiyenin ta kendisi muthis değişken bir karakter, bir yerde kitapla ilgili bu behiyenin oykusu ifadelerini görmüştüm, aynen katiliyorum. Yazarda calkantili zamanlarinda yazmis olmali ,Ilginç ve degisik bir seyler okumak istiyorsaniz olabilir ama okumasaniz da olur yani ,farkli bir deneyimdi. Ha unutmadan birde bu kitabin filmini yapmışlar, ortak noktaları var paralel ilerletmeyi denemisler ama ben beğenmedim filmini.. kitap filme gore daha iyi ,duygu durumlarıni hislerini daha guzel anlatiyor (Elif Nimet Ünver)
Okumazsanız bir şey kaybetmeyeceğiniz bir kitaptır. Filmi de çekildi ve Hülya Avşar oynadı yada oynayacaktı. Olumsuz bakışım belkide benim yetersizliğimdir. (ihtiyar)
İki Genç Kızın Romanı PDF indirme linki var mı?
Perihan Mağden - İki Genç Kızın Romanı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İki Genç Kızın Romanı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Perihan Mağden Kimdir?
Perihan Mağden (d. 1960, İstanbul) Türk yazar.
Robert Kolej ve Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji bölümünü bitirdi. Köşe yazıları yazmaya başlamadan önce 3 yıl Asya'da dolaştı. Hindistan, Japonya ve ABD'de bulundu, çeşitli işlerde çalıştı. 1997-2005 yılları arasında Radikal gazetesinde çalıştı. 2005 sonbaharında Yeni Aktüel dergisinde köşe yazıları yazmaya başladı. 2006 Ekim'inden itibaren de bir süre RED dergisinde yazıları yayımlandı. 2007 Şubat ayından itibaren yine Radikal'de köşeyazıları yazmaya başladı. İki Genç Kızın Romanı adlı kitabı Kutluğ Ataman tarafından İki Genç Kız adıyla filme çekildi.
2008 yılında Mağden'in ilk romanı olan Haberci Çocuk Cinayetleri, Hollanda ve Rusya`da yayınlandı. Hollanda`da Hamide Doğan tarafından Felemenkçeye çevrilen Haberci Çocuk Cinayetleri adlı kitap, Athenaeum-Polak& Van Gennep tarafından basıldı. Rusya`da ise Mağden, kitabın yayınlanmasıyla birlikte Moskova`daki Gayatri Yayınevi`nin ilk Türk yazarı oldu.
3 Kasım 2011 tarihinden 19 Ekim 2014 tarihine kadar Taraf Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptı.
10 Ağustos 2015 tarihinden bu yana da Nokta Dergisi'nde köşe yazıları yayınlanıyor.
Perihan Mağden Kitapları - Eserleri
- İki Genç Kızın Romanı
- Ali ile Ramazan
- Biz Kimden Kaçıyorduk Anne?
- Korkma Bu Akşam Gelip Çalmam Kapını
- Herkes Seni Söylüyor - Sahi Mutsuz musun?
- Yıldız Yaralanması
- Refakatçi
- Haberci Çocuk Cinayetleri
- Tehlikeli Temayüller
- Best Of Perihan Mağden
- Topladım Dağılan Kalbimin Her Köşesini
- Kapı Açık Arkanı Dön ve Çık
- Son Yazılar
- Yaz Kitabı
- Kış Kitabı
- Fakat Ne Yazık ki Sokak Boştu
- Hangimiz Uğramadık Sanki Haksızlıklara
- Dünya İşleri
- Politik Yazılar
- Mutfak Kazaları
Perihan Mağden Alıntıları - Sözleri
- Ölümün geri dönüşsüzlüğü, içimi dağlıyor. (Herkes Seni Söylüyor - Sahi Mutsuz musun?)
- "Bu kararlı yalancılık tiyatrosunda herkes, toplu bir kandırmaca oyununun gönüllü müritleri." (Tehlikeli Temayüller)
- Delik deşiğiz yeminlen. (Ali ile Ramazan)
- "Herkese doğarken belli bir ağlama kontenjanı tanınır; ne kadar çabuk tüketirsen o kadar iyi." (Refakatçi)
- Bilmem kimin damadı, kankisinin kızı, görümcesinin baldızı olmak faydalıdır mesela. Ama en faydalısı bukalemun olmaktır. Araziyle aynı rengi alıp, etliye sütlüye bulaşmamak. Fark edilmeyecek denli sıradan olmak. Onlar ne renk, ne şekil, ne haltsa ondan olmak. Gaz gibi: kabının şekline dönüşmek. Uçucu olmak. (Korkma Bu Akşam Gelip Çalmam Kapını)
- Sıkıntılıysam, sıkıtınlılığın da bir sınırı var. (Refakatçi)
- Bu dünyada rahat, huzur ve mutluluğun hiç de önemli olmadığı, zira bunların mümkün olmadığı bilgisiyle başlamak , çok daha güzel olmaz mı? (Korkma Bu Akşam Gelip Çalmam Kapını)
- Kusurlu insanlar içimi rahatlatır. Kusur ve saçmalıklarıyla beni eğlendirir; bana yalnız olmadığımı, nice sakatlık ve kabahatlerimin nasıl her birimizde bulunabileceğini gösterir, beni neredeyse hayata bağlarlar. (Haberci Çocuk Cinayetleri)
- Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı. Başka yolu yok. Ölürdü. (İki Genç Kızın Romanı)
- " Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı.Başka yolu yok. Ölürdü." (İki Genç Kızın Romanı)
- “Ramazan hep kazanıp kazandığına sevinmek istiyor hayatta. Bu da yalnızca misket oynadığında mümkün.” (Ali ile Ramazan)
- Kendimizi aşka meşke yani erkeklere haddinden fazla kaptırmıyor muyuz? Haddinden fazla,zira erkekler için böyle bir sakatlık asla söz konusu değil. Gözlerinizin içine karasevdalanmış aşık olarak, sizin nerdeyse yüz misliniz yoğunlukta bakan adam, on dakika sonra arkadaşlarıyla ocakbaşı sohbetine, futbol maçına ya da yazdığı yazıya yüzde binbeşyüz konsantre olmaya muktedirdir. Sizse o bakışların ateşiyle bir hafta kadar leylalanmış vaziyette ortalıkta dolaşın durun bakalım (Kapı Açık Arkanı Dön ve Çık)
- Kör olasın demiyorum, kör olma da gör bunu. (Korkma Bu Akşam Gelip Çalmam Kapını)
- ‘Hiç bir şeye bağlanmıyorum.Bir kere Cenin’e bağlanmıştım azıcık, o kadar.Nasıl yaşamamız gerektiğini biliyorum.Hiç yükümüz olmamalı ki kaçabilelim kolayca.Yakalayamasınlar bizi.’ (Biz Kimden Kaçıyorduk Anne?)
- Gelmemişti Esmé; gelmeyecekti de. Besbelli, çağrılı olduğu yere çağrılı olduğu zamanda gitmeyen kadınlardandı. Ansızın gelenlerdendi, siz artık şişmiş yüreğinizle beklemekten vazgeçmişken. Güvenilmezliği insanın sinirlerini tel tel edenlerdendi. Unutkanlardandı Esmé. Ne güçlü bir kaledir unutkanlık, ne dehşetli bir zırhtır! Orada, onu düşünerek otururken haset ve hınç içinde bir kez daha unutabilenlerden nefret ettim. Unutabilenler ve geç kalanlardan. (Haberci Çocuk Cinayetleri)
- "İhtiyaçları en az seviyede olanlar, ihtiyaç bağımlılarını asla anlayamazlar. Orası kesin." (Tehlikeli Temayüller)
- Habire kitap okuyor; başka çaresi yok. Kitaplar onun ilacı. Başka yolu yok. Ölürdü. (İki Genç Kızın Romanı)
- “Kabul edemiyor bunca manyaklığı bünyesi. Yaş içinde gözleri. Utandı da.” (Ali ile Ramazan)
- Her şeyin tedavisi gerekmiyo. Her şeyin tedavisi şart değil. Her birimiz çokça da, hastalıklarımızın, endişelerimizin, rahatsızlıklarımızın toplamıyız. İnsanlar tatsız tuzsuz ama sağlıklılık tarikatlarının peşinde, spor salonlarında ve balo salonlarında hayatın, ter döküyorlar. Belki ben kadının da, yazarın da, sakatından hazzediyorum. Belki yalnız onların, bana söyleyecekleri şeyler var. Belki ben, yalnız onların bana söyleyecekleri şeylerle ilgiliyim. Örtüştüğüm insanlar, onlar. (Herkes Seni Söylüyor - Sahi Mutsuz musun?)
- Kovulduğu yerleri zihninde asla taşımamalı insan. (Haberci Çocuk Cinayetleri)