diorex
Dedas

İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez - Hermann Hesse Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez kimin eseri? İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez kitabının yazarı kimdir? İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez konusu ve anafikri nedir? İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez kitabı ne anlatıyor? İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez PDF indirme linki var mı? İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez kitabının yazarı Hermann Hesse kimdir? İşte İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 15.04.2022 06:00
İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez - Hermann Hesse Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Hermann Hesse

Çevirmen: Kamuran Şipal

Editör: Fahri Güllüoğlu

Orijinal Adı: Lektüre für Minuten

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750836411

Sayfa Sayısı: 200

İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

“İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez”

Gençlik dönemi eserlerinden olgunluk dönemine değin yazını süreğen bir iç yolculuk çizgisinde ilerleyen Hermann Hesse’nin kitaplarından ve yazılarından derlenmiş; politika, toplum ve birey, kültür, inanç, bilgi ve bilinç, kitaplar, gerçeklik ve hayal gücü, sanat, mizah, mutluluk, ölüm, gençlik ve yaşlılık temalarına açılan ‘özlü düşünceler’ini bir araya getiren bu aforizmalar kitabında izlenimci bir ressamın yalın üslubu bekliyor okuru.

‘İnsan’ Hermann Hesse’nin kaleminden nadir edebiyat eserinde görülebilecek sadelikte, oyundan, yapmacıklıktan, hokkabazlıktan uzak, kalpten düşünceler.

“Onun, sahip olduğumuz insan aklının savaş ve yok etmeye değil barışa ve uzlaşmaya daha uygun olduğuna ilişkin inancını paylaşıyorum; insan yaşamının çeşitliliği hakkındaki tavrını da benimsiyorum.” – Dalai Lama

“Gençliğimden itibaren beni yoğun biçimde etkiledi. Gücü, enerjisi ve canlılığı benim için hep örnek oldu.” – Patti Smith

“Bugün politik akıl artık politik gücün bulunduğu yerde bulunmuyor. Gayriresmi çevrelerden gelecek bir zekâ ve önsezi akını oluşmalı ki felaketler önlenebilsin ya da hafifletilebilsin. Mümkün olanın ortaya çıkması için imkânsızın tekrar tekrar denenmesi gerekir.” – Hermann Hesse

İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez Alıntıları - Sözleri

  • “Gerçek kişilik sahiplerinin yeryüzünde işleri zordur, ama güzeldir; sürünün koruyuculuğundan faydalanmasalar da kendi hayal güçlerinin keyfini çıkarırlar.”
  • Olgunlaştikça gençleşir insan. Bende de durum aynıdır, ama bunun fazla bir önem taşıdığını da söyleyemem; çünkü çocukluk yıllarının yaşam duygusunu temelde hep kendimce alıkoymuş, erişkinliğimi ve yaşlılığımı her zaman bir komedi olarak duyumsamışımdır.
  • Gerçek kişilik sahiplerinin yeryüzünde işleri zordur.
  • Birbirlerine ne kadar yakın bulunurlarsa bulunsunlar, insanlar arasında yine de her zaman bir uçurum ağzını açmış bekler, bu uçurumun iki yakasını geçici bir köprüyle de olsa yalnızca sevgi bağlayabilir birbirine.
  • Öyle inanıyorum ki, gençlikle yaşlılık arasına çok kesin bir sınır çekilebilir. Gençlik bencillikle sona erer, yaşlılık başkaları için yaşamayla başlar.
  • Her ölüm olayından sonra yaşam daha narin, daha incelikli niteliğe bürünür.
  • Evet denilip sineye çekildi mi, mutsuzluk mutluluğa dönüşür.
  • Sabır öğrenilmeye değer biricik şey, en zor şeydir.
  • Her insanda akıl bir surete bürünmüştür,her insanda ilkel yaratık acı çeker, her insanda kurtarıcı bir İsa çarmıha gerilir.
  • Korkunun tek nedeni, insanın kendi kendisiyle bir birlikteliği gerçekleştirmeyişidir.
  • "Dünyaya ayak uyduramayan" kişi, kendi kendini bulmaya yakın olandır. Dünyaya ayak uyduran kişiyse kendini bulamaz ama parlamentoda bir milletvekili olabilir.
  • Mutluluk sevgidir, başka şey değil. Sevebilen mutludur.
  • ''Dünyaya ayak uyduramayan'' kişi, kendi kendini bulmaya yakın olandır. Dünyaya ayak uyduran kişiyse kendini bulamaz, ama parlamentoda bir milletvekili olabilir.

İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hermann Hesse'nin okuduğum ilk kitabı olarak yerini aldı. Hermann Hesse ile ilk deneyimim oldukça keyif verici ve düşündürücü bir süreçte gerçekleşti. Kitaptan bahsedecek olursak; kitap, politika, toplum ve birey, bireyin ödevleri, Kültür-okul-eğitim, kilise ve din, bilgi ve bilinç, okuma ve kitaplar üzerine, gerçek ve hayal gücü, sanat ve sanatçılar, mizah, mutluluk, ölüm üzerine, sevgi üzerine ve gençlik ve yaşlılık olmak üzere 14 bölümden oluşmaktadır. Yazar her bölümü kendi içinde çarpıcı gerçekliğiyle ele almış, aynı zamanda üslubundaki mükemmellik ile kendine hayran bırakmayı becermiştir. Kitabında dine ve dini inançlara karşı olan yazar, insanların ancak ve ancak sevgi etrafında birleşerek gerçek mutluluğa ulaşacağını savunuyor. Kesinlikle alın okuyun, hatta okuduğunuz her kitabın yanında mutlaka ek olarak bulunmalı derim. Çünkü düşündürücü ve özlü sözler olarak da nitelendirilebilir bir özelliği olduğunu düşünüyorum. Keyifli okumalar. (Hümeyra Özer)

"İnanç da, Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez" adlı deneme kitabından seçtiklerim.... ...Bir insandan nefret edip ona kin duyuyorsak, aslında onun şahsında kendi içimizdeki bir şeyden nefret ediyor, buna kin duyuyoruz demektir. Kendimizde var olmayan bir şey bizi kızdırmaz... ...Birbirimizi anlayabiliriz, ama yorumlamaya gelince herkes yalnızca kendisini yorumlayabilir.. ...Dünyaya ayak uyduramayan kişi, kendi kendini bulmaya yakın olandır. Dünyaya ayak uyduran kişi ise kendini bulamaz, ama parlamentoda milletvekili olabilir... ...Yasalar ve kurallar bireyler için değil, çokluklar, sürüler, halklar ve kolektif içindir. Gerçek kişilik sahiplerinin yeryüzünde işleri zordur ama güzeldir. Beri yandan, sürünün koruyuculuğundan yararlanamasalar da kendi hayal güçlerinin hazlarını tadarlar... ...Hiç kimse kendi içinde yaşamadıkça başkalarının ruhundaki bir kıpırtıyı duyumsayamaz... ...Kendi ruhunun kuşkularla dolup taştığını bilen biri, başkaları hakkında yargılar verip onları eleştirmeyi aklından geçirmez... ...Sonuna kadar yaşanıp çözümlenmemiş her sorun, dönüp dolaşıp ileride yeniden karşımıza çıkar... ...Sevdiğimiz, hoşlandığımız şeye dönüp dolaşıp sarılır, tutunur ve bu davranışımızın da sadakat sayıldığını düşünürüz ; oysa uyuşukluktan başka bir şey değildir... ...Bir insanın eğitim düzeyi ne kadar yüksekse, yararlandığı ayrıcalıklar o kadar fazla olur ; beri yandan, dar zamanlarda göstereceği özveriler de o kadar büyük olmak zorundadır... ...Anlamsızlık nasıl bir solucan için bir üzüntü kaynağı oluşturmuyorsa, insanların çoğu için de asla bir üzüntü sayılmaz. Ne var ki, bu üzüntüyü duyup bir anlam arayışına soyunan az sayıdaki kişiler insanlığın anlamını oluşturur... ...İnsanı dışarıdaki kör bir gücün oyun topları değil, doğarken yanında getirdiği yeteneklerin, güçsüzlüklerin ve diğer kalıtımsal özelliklerin bir toplamıdır. Anlamlı bir yaşamın amacı içteki sesin çağrısını işitmek ve bu çağrıya elden geldiğince uymaktır. Dolayısı ile, izlenecek yol, kendi kendini tanımak, ama kendini yargılayıp değişmek istemek değil, yaşamı, içimize sezgi olarak önceden yerleştirilmiş biçimine elden geldiğince yaklaştırmaya çalışmaktır... ...Bir yetişkin, fazla bir anlayıştan yoksun, içini güçlülük duygusuyla dolduran bir üstünlük edasıyla davranır çocuğa. Derken bir an gelir ; üstünlük duygusunun sadece karşısındaki varlığı tanımamasından kaynaklandığı görülür... ...Çocuktaki pek çok şey anne ve babaları rahatsız ettiği için huysuzluk sayılır ; oysa çocuk kendisi için doğal ve masum davranışları bir vicdan rahatlığıyla sergilemektedir... (ZEYNEP BULAN YAZICI)

Hermann Hesse'nin politika, toplum ve birey, bireyin ödevleri, kültür, okul, eğitim, kilise ve din, bilgi ve bilinç, okuma ve kitaplar, gerçek ve hayal gücü, sanat ve sanatçılar, mizah, mutluluk, sevgi, ölüm, gençlik ve yaşlılık üzerine düşünce ve fikirlerinin toplandığı kitaptır.Yazarın aforizmalarI(özdeyiş) olarak da değerlendirebileceğimiz kitapta kültür, okul, eğitim kavramlarını bir arada değerlendirmiş olması bu kavramların birbirinden bağımsız olamayacağını da göstermektedir.Okuma ve kitaplar üzerine bölümüde en dikkat çeken bölümlerden biridir.Edebi bir eser olarak değil her bir aforizmaya bir kaç kez okuyarak ve düşünerek okunması gereken bir kitaptır. (seher)

İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez PDF indirme linki var mı?

Hermann Hesse - İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Hermann Hesse Kimdir?

1877'de Almanya'nın Calw Kasabası'nda doğdu. 1962 yılında İsviçre'nin Montagnola Kasabası'nda yaşamını yitirdi. İlk şiirini yirmi beş yaşında yazdı. Ardından Peter Camenzind, Çarklar Arasında, Gertrud, Rosshalde, Demian ve diğer romanları geldi. Birinci Dünya Savaşı'nda Alman militarizmini protesto etmek için İsviçre'ye yerleşti. İkinci Dünya Savaşı'nda hem Naziler, hem de antifaşistler tarafından sert şekilde eleştirildi. Bu eleştiriler, ayrıca sorunlu aile yaşamı ve savaş esirlerine yardım konusundaki yoğun çalışmasının sonucu ağır bir bunalım geçirdi. Jung'un öğrencisi Lang ona psikanaliz tedavisi uyguladı. Lang ile dostluğu ruhbilime ve Jung'a duyduğu ilgiyi körükleyerek şiirsel iç dünyasını zenginleştirdi. İnsancıllığı, barışseverliği ve insan yaşamını irdeleyen felsefesi, Bozkırkurdu, Narziss ve Goldmund ve Siddhartha adlı romanlarında özellikle belirgindir. Boncuk Oyunu adlı romanından sonra 1946'da Nobel Edebiyat Ödülü aldı. Doğu edebiyatına ve mistisizmine düşkünlüğü, ayrıca bireysel bunalımlara çözümü Doğu felsefesinde arayışı, 1960 yıllarında canlanan Budizm ve Zen Budizm akımlarının da yardımıyla özellikle Amerikan hippi gençliği arasında en çok okunan yazarlar arasına girmesini sağladı. Eserlerinin büyük bölümü Türkçe'ye çevrildi.

Hermann Hesse Kitapları - Eserleri

  • Siddhartha
  • Bozkırkurdu
  • Masallar
  • Gençlik Güzel Şey
  • Peter Camenzind
  • Demian
  • Doğu Yolculuğu
  • Kaplıcada Bir Konuk
  • Çarklar Arasında
  • Öldürmeyeceksin
  • Boncuk Oyunu
  • Gertrud
  • Klingsor'un Son Yazı
  • Knulp
  • Rosshalde
  • Narziss ve Goldmund
  • Şeftali Ağacı
  • Sevgi Üzerine
  • Hermann Hesse'den Mektuplar
  • Hermann Lauscher
  • Küçük Dünyalar
  • Bozkır Kurdu'nun Düş Yolculukları
  • Yabancı Bir Gezegenden Tuhaf Haberler
  • Klein ve Wagner
  • Mektuplar
  • Entelektüelin Kütüphanesi
  • Seçilmiş Şiirler
  • Görkemli Dünya
  • İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez
  • Ağaçlar
  • Sevebilen Mutludur
  • Wege nach innen: 25 Gedichte
  • Gece Yarısından Sonra Bir Saat
  • If the War Goes On

Hermann Hesse Alıntıları - Sözleri

  • "Çiçeklerden örülmüş çelengi şen bir pervasızlıkla yuvarlak başlı kazıklardan çözüp aldım." (Gece Yarısından Sonra Bir Saat)
  • Seni buna inandıracak kimse muhtemelen hiç gelmeyecek. Ama hayatta inançsız yaşanamayacağını zamanla sen kendin anlayacaksın; çünkü bilgi hiçbir şeye yaramaz. Her gün görüyoruz; çok iyi tanıdığımızı sandığımız birisi öyle bir şey yapıyor ki, bu yaptığının bilgiyle, iyi bilmekle ilgisi olmadığını gösteriyor bize. (Gençlik Güzel Şey)
  • ... çocukluğumuzun geçtiği yerlerde her şey güzeldir, kutsaldır. (Gençlik Güzel Şey)
  • "Her şeyden zor ele geçirilen şey , her şeyden çok sevilir." (Sevebilen Mutludur)
  • Öyle ya, insan kötü bir şey yaptı mı, sonradan kendisi bilir kötü olduğunu, utanır yaptığından. Ama paylanıp azarlanırsa, o kadar utanmaz. (Rosshalde)
  • Bir tez ne kadar sivri ve ödün vermez biçimde dile getirilirse, kendi antitezini davet edişi de o kadar kesinlik taşır. (Boncuk Oyunu)
  • Her şeye bir 'anlam' veren tek yaratığın insan olduğunu bilmiyor musunuz? (Masallar)
  • "gönlüm bu renksiz, sığ, belli normlara uydurulup sterilize edilmiş yaşama ateş püskürüyor." (Bozkırkurdu)
  • Çoğu zaman böyleydi; birisi mutluluğu ya da erdemiyle övünüyor, böbürleniyorsa, onda bunun ikisi de yok demekti. (Knulp)
  • "Yeniden inanç sahibi olacaksam, bu işi ancak, gelip beni buna inandıracak birisi başarabilir" Annem gülümsedi, yüzüme baktı; biraz düşündükten sonra dedi ki: "Seni buna inandıracak kimse muhtemelen hiç gelmeyecek. Ama hayatta inançsız yaşanamayacağînı zamanla sen kendin anlayacaksın; çünkü bilgi hiçbir şeye yaramaz. Her gün görüyoruz; çok iyi tanîdığımızı sandığımız birisi öyle bir şey yapıyor ki, bu yaptı- ğının bilgiyle, iyi bilmekle ilgisi olmadığını gösteriyor bize. Fakat insanın bir güvene, bir desteğe ihtiyacî vardır. Bir profesöre yahut Bismarck'a veya bir başka kimseye gitmektense, Hazreti isa'ya yönelmek her zaman için daha iyidir." "Neden?" diye sordum. "Hazreti İsa hakkında da da öyle fazla kesin bilgimiz yok ki!" 'Yoo, var pekâlâ. Hem sonra... Devirler boyunca orada burada tek tük insan çıkmıştır; kendilerinden emin ve korkusuz insanlar. Sokrates için, daha birkaç kişi için öyle derler; ama çok değildir sayıları; pek azdır hatta. Böyleleri rahat görülle ölebilmişlerse, bu onların zeki olmalarından değil, kalplerinin, vicdanlarının temizliğindendir. Diyeceğim, tek tüktür böyleleri; her biri ayrı ayrı hakkı olabilir. Ama hangşmiz onlar gibiyiz? Böyle pek az kimsenin karşısında, beri yanda binlerce, binlerce insan görüyorsun; zavallı, basit insanlar; Hazreti İsa'ya inandıkları için yine de uysal ve memnun ölebilmiş insanlar. Büyükbaban kurtuluncaya kadar ıstıraplar ve sefalet içinde tam on dört ay yattı da sızlanmadı; ıstırabına ve ölümüne adeta sevinçle katlandı, çünkü tesellisini Hazreti İsa'da bulmuştu." sözlerini şöyle bağladı annem: "Bunların seni inandıramayacağını iyi biliyorum. inancın yolu akıldan geçmez, aşk gibidir o da. Ama günün birinde, aklın her şeye yetmediğini göreceksin; O raddeye geldin de darda kaldın mı, bir teselli gibi görünen her ne varsa ona uzanacaksın. Bugün konuştuklarımızdan bazılarını belki hatırlarsın o vakit" (Gençlik Güzel Şey)
  • "Yani hayatımı, ona yeniden anlam katarak kurtarmak istiyorum." (Doğu Yolculuğu)
  • Saatler,sesleri işitilmeyen kanat hareketleriyle geçip gidiyor üstümüzden. (Gece Yarısından Sonra Bir Saat)
  • Genelde yaşanmaya değmez, çünkü amaçsız bir yaşamın tadı tuzu yoktur, amaçlı yaşam ise baş belasıdır. (Hermann Lauscher)
  • Sabır öğrenilmeye değer biricik şey, en zor şeydir. (İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez)
  • Her ölüm olayından sonra yaşam daha narin, daha incelikli niteliğe bürünür. (İnanç da Sevgi de Aklın Yolunu İzlemez)
  • Gel, ağla haydi! Ağlayabildiğimiz sürece işimiz bitik sayılmaz... Belki de bizim en değerli varlığımız, bizim şiirimiz, bizim yolunu gözlediğimiz büyük ezgi bu gözyaşlarının ardındadır. (Hermann Lauscher)
  • “…mutluluğun içinde bile bir pürüz vardı.” (Knulp)
  • İnsan yaşamı derin ve kasvetli bir gece gibi geliyor bana. (Gertrud)
  • Tanıdığım en güzel insanlar yenilgiyi, acıyı, mücadeleyi, kaybı yaşamış olan ve diplerden çıkış yolunu kendileri bulmuş insanlardır. Güzel insanlar öylece ortaya çıkmazlar; onlar oluşurlar... (Rosshalde)
  • Sadece şunu biliyorum. Zaman zaman dış bir etki olmadan içimde karanlık bir etki oluşuyor. Dünyayı bir gölge sarıyor. Tıpkı bir bulutun gölgesi gibi. Sevinç yanlış ve müzik bitkin görünüyor. Can sıkıntısı her şeye yayılıyor. Ölmek yaşamaktan çok daha iyi. Bu melankoli, bir saldırı gibi zaman zaman geliyor başıma. Hangi aralıklarla olduğunu bilmiyorum. Gökyüzümü yavaşça kara bulutlar kaplıyor. Kalpte bir huzursuzluk başlıyor. Bunun nedeni bir kuruntunun uyarısı, muhtemelen de gece gördüğüm rüyalar oluyor. (Görkemli Dünya)

Yorum Yaz