İnsan Felsefesi - Takiyettin Mengüşoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
İnsan Felsefesi kimin eseri? İnsan Felsefesi kitabının yazarı kimdir? İnsan Felsefesi konusu ve anafikri nedir? İnsan Felsefesi kitabı ne anlatıyor? İnsan Felsefesi PDF indirme linki var mı? İnsan Felsefesi kitabının yazarı Takiyettin Mengüşoğlu kimdir? İşte İnsan Felsefesi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Takiyettin Mengüşoğlu
Yayın Evi: Doğu Batı Yayınları
İSBN: 9786055063740
Sayfa Sayısı: 536
İnsan Felsefesi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Tüm insanlarda ortak olanı, hiçbir zaman eksik olmayan fenomenleri insanın varlık koşullarından hareket ederek ortaya çıkarmak insan felsefesinin, felsefi antropolojinin görevidir, “insan nedir?” temel sorusu etrafında insani hayatı oluş halinde, biyopsişik bütün içinde ele alarak ve varlık dünyasının tüm katmanlarının insan denilen varlık alanında taşındığını bilerek onu kendine özgü fenomenler temelinde araştırmak T. Mengüşoğlu’nun başlıca uğraşısı olmuştur.
Mengüşoğlu insanın varlık koşulları olarak belirlediği fenomenleri şu şekilde sıralar: Bilen, değerleri duyan, tavır takınan, önceden gören, önceden belirleyen, isteyen, özgür, tarihsel, ideleştiren, kendisini bir şeye veren, çalışan, eğiten ve eğitilen, devlet kuran, inanan, sanatın yaratıcısı, konuşan, biyopsişik bir varlık olarak insan. Bu şekilde sadece insanın varlık alanlarından, öğelerinden yola çıkan insan felsefesi onun kozmostaki yerini gene ona özgü fenomenler dâhilinde araştırır ki ontolojik temellere dayanan antropolojinin başlangıçları Kant’a dek uzanır.
İnsan felsefesini sadece soyut bir bilgi teorisi için değil, hayata yansıyan, hayatla ilişiği olan, gücü ve etkinliği artıran bir bilgi, bir hayat aktivitesi olarak değerlendiren Mengüşoğlu için bu felsefe aynı zamanda ontogenetiktir. Yani dünyamız ve insan kozmik bir varlığın parçasıdır ve bu kozmik varlığın bütününün etkilerinin dışında değildir. O bu düşüncelerini ağırlıklı olarak Darwin, Uexküll, Gehlen, Kant, Nietzsche, Dilthey, Hartmann ve Scheler’in görüşleri ve tartışmaları etrafında geliştirir.
İnsan Felsefesi Alıntıları - Sözleri
- (...) Nietzsche de aynı anlamda şunu söyler: “İnsan neliği bakımından önceden saptanmamış bir hayvandır.” İmdi insan, her gelişme yönüne açık olan bir varlıktır.
- İnsan, içinde yaşadığı durumlara bir anlam veremediği, onlarda bir değer göremediği zaman, onun yapıp etmeleri sona erer; o artık yaşayamaz.
- Sanki doğaüstü bir güç insana şunu söylemiştir: "Dünyaya açıl..." Ben seni gerekli yeteneklerle donattım. Sana düşen iş, bu yetenekleri uygun ölçülerde geliştirmektir; Böylece mutluluğun da mutsuzluğun da senin kendi elindedir.
- Bir eksiklikler varlığı olan insanda içgüdüler çok zayıftır.
- İnsan öğrenmek zorunda olan bir varlıktır. "Çünkü inşanın doğal yeteneklerinin gelişmesi, kendiliğinden olup bitmiyor."
- Her insan başarısında bütün insanlığın payı vardır. “Tek” insan, ne kadar yüksek yeteneklere sahip olursa olsun, öteki insanlarla kendisi arasında bir anlaşma, ortaklaşa bir eylem, bir çalışma bağı kurulmadan, başka insanların yardımı olmadan, hattâ geçmiş kuşakların başarılarına dayanmadan, tek başına, ne herhangi bir başarıya sahip olabilir ne de onun yaratıcısı olabilir. İnsanlar arasındaki ortaklaşa çalışma bağını sağlayan dildir. Insan, dili sayesinde, yapıp ettiklerini, düşündüklerini, bulduklarını başkalarına anlattığı gibi, başkalarının başarılarını da dilin saptaması sayesinde öğrenir; ve kendisininkilerle devraldığı başarılar arasında bağlantı kurabilir. Böylece bir “şey” üzerinde ortak çalışmalar doğabiliyor. Böyle bir bağlantı sadece bir kuşak içinde değil, kuşaklar boyunca sürüp gidiyor.
- İnsanda içgüdü yoktur. İnsan kendi davranışlarının planını kendisi yapmalıdır.
- Çünkü din, inanmayı kalıplaştırıyor; onu buyruklar şekline sokuyor. Bu da insanların sömürülmesine neden oluyor.
- İnsan hazır olmayan ,ham yeteneklerle dünyaya geldiği için hayatının sonuna kadar bir öğrenci bir çırak olarak kalır.
- Fakat özgürlük, daha önce de üzerinde durulduğu gibi, insana hazır olarak verilmemiştir; özgürlük bir "olanak"tır; onun gerçekleştirilmesi insanın kendisine kalmıştır; yani gerçekleştirme, her bireyin kendi işidir.
- İnsanın hayatı huzur ve dinginliğini kaybetti. İnsanın kendi kontursuz, çağı gürültülü bir çağ oldu.
İnsan Felsefesi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
İnsan Felsefesi PDF indirme linki var mı?
Takiyettin Mengüşoğlu - İnsan Felsefesi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İnsan Felsefesi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Takiyettin Mengüşoğlu Kimdir?
Takiyettin Mengüşoğlu (1905-1984), felsefi antropoloji ve değerler üzerine çalışmalar yapmış Türk filozof.
1905 yılında Malatya'nın Hekimhan ilçesine bağlı Ağılbaşı köyünde doğdu. Orta öğrenimini Sivas'ta tamamladı. insan dünyasında ortaya çıkan somut problemlere yaklaşan özgün bir felsefi antropoloji geliştirmiştir. İstanbul Üniversitesi'nde felsefe okuduktan sonra doktora için Almanya'ya gitti. İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde profesör olarak görev yaptı. En önemli kitabı Felsefeye Giriş adlı kıtabıdır.
Takiyettin Mengüşoğlu Kitapları - Eserleri
- Felsefeye Giriş
- İnsan Felsefesi
- Kant ve Scheler'de İnsan Problemi
- Değişmez Değerler Değişen Davranışlar
- Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann
Takiyettin Mengüşoğlu Alıntıları - Sözleri
- Öngördüğümüz eğitim sistemi her türlü politik refleksiyonun, karışmanın ve karıştırmanın dışında kalmalıdır. (Felsefeye Giriş)
- Şeylerin algılanabilmeleri, onların görünmelerine bağlıdır. Halbuki yaşantı görünmez; onun algılanabilmesini sağlayan "hep" varolmasıdır; bu da yaşantının ait olduğu "ben"dir. (Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann)
- İnsan bir şeyi düşündüğü zaman onu sessiz anlatmaya çalışır. (Felsefeye Giriş)
- Bir ulusun müziği, onun varlık temelini , hayat yönünü dile getirir (Felsefeye Giriş)
- Savaşlar ekonomik yarışmalardan, iktidar ve güç çekişmelerinden doğmuyor mu ? (Felsefeye Giriş)
- Genel olarak sistem, daha düşünürün çalışmaları sırasında problemler için dar gelmeye başlar. Problemler sistemin dar çerçevesini kırarlar. Bu, sistemin felsefi düşünmeye yetmediğini gösterir. Bir düşünürden sonra gelenler bunu daha açık ve kolay fark ederler. Onlar için bir düşünürün fikir malzemesi, geçici ve sürekli, tarihsel ve tarih üstü, ölü ve canlı iki kısma ayrılır. Sistemci yan ölü, probleme yönelen yan ise canlıdır. Fikir tarihinin gerçek kazançları probleme yönelen düşüncede aranabilir. (Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann)
- Eğer insan kötüyü işlemek kabiliyetinde olmasaydı, o zaman iyinin yasasına -tıpkı şeylerin doğa yasasına uymaları gibi- uyardı ve insanın iyi olması etik bir olma, etik bir değer olmazdı. (Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann)
- İnsanın gıdaya ve giyeceğe ait araçları ile dış güvenliğini sağlayacak savunma araçlarının kendisi tarafından icat edilmesi gerekir. Bundan dolayı doğa ona ne öküzün boynuzlarını, ne aslanın pençesini ne de köpeğin dişlerini vermiştir; doğa ona sadece ellerini vermiştir; hayat için her türlü sevinç ve rahatlık sağlayan araçlarının, yetenek ve zekasının, hatta istemesindeki iyiliğin bile kendi eseri olmasını ondan istemiştir. (Kant ve Scheler'de İnsan Problemi)
- Önce bilginin, ''varolan bir şeyin bilgisi'' olduğu kavranmalıdır. Yoksa bilgi bir görünüş olur. Bilgiyi bir görünüş olarak anlayan bir kimse için, hissettiğimiz, çektiğimiz şeyler, yaşadığımız hayat da görünüş olarak anlaşılmalıdır. Çünkü bilgi, insanın somut hayat bağlılıkları içinde yer alır. Hayat bağlılıklarımızın verilişi ise, doğrudan doğruyadır. (Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann)
- Oysa bütün formalist hukuk görüşleri içe değil, yasanın harflerine yapışıp kalırlar; en sonunda ortaya çıkan, bir adalet karikatürü olur, adaletin kendisi değil. (Kant ve Scheler'de İnsan Problemi)
- Eğitim hayvanlığı insanlığa çevirir... eğitim, insanın hayvani eğilimleriyle amacından, insanlıktan ayrılmasına engel olur; onun hareket ve yapıp etmelerinin sınırını çizerek başıboş dolaşmasını, tehlikelerden sakınmasını sağlar. (Kant ve Scheler'de İnsan Problemi)
- Günlük hayatta yapılan yanlış derhal öcünü alır. Karşımıza çıkan engeller bir yana itilmeyince hedefe varılamaz. (Kant ve Scheler'de İnsan Problemi)
- Örneğin hukuk bilimi, geçerlikteki hukuk ilkelerinin neye dayandığını bilebilir mi? Eğer bu ilkelere insanda bulunan "hak duygusu" temel olarak gösterilmek istenirse, o zaman onların kaynağı öznel olacaktır. Eğer bunların tarihteki göreceliği ele alınırsa, o zaman da bu ilkelerin varlığı tesadüfe bağlanır, onlar norm karakterini kaybederler. (Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann)
- Kurgusal sistemler dünya bağlarını araştırmıyorlar, onlar bu bağları önceden bildiklerini zannediyor ve ileri sürüyorlar. Bilinmeyen bu bağlılıklardan hareket ederek fenomenleri ele alıp incelemeye çalışıyorlar, kendi çerçevelerine sığmayan, işlerine gelmeyen fenomenleri reddediyorlar. Çerçevelerine sığan, işlerine gelenleri ise genelleştiriyorlar. Bunun sonucu birçok problem görmezlikten geliniyor, inkar ediliyor. (Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann)
- Eğer bütün amaç çelişki bulmaksa, bunu her düşünce sisteminde ve her zaman bulmak kolaydır; fakat böyle bir çaba bizi verimli sonuçlara götürmez. (Kant ve Scheler'de İnsan Problemi)
- ...çünkü çoğu insan, problemlerin temelini yoklamaktansa, sırtlarını geleneğe dayamayı daha rahat bulurlar. (Kant ve Scheler'de İnsan Problemi)
- Kişilerin bilincinden üstün, özel bir bilinci olmayan topluluk geistı, nasıl harekete geçebilir? Tarih bunu bize şöyle öğretiyor: Topluluk geistı kendi önderlerinin, devlet adamlarının kişiliği yoluyla harekete geçer. Kitle ise onları izler. Önder, topluluk geistında eksik olan bilincin temsilcisidir. Fakat devlet adamı, ne inisiyatif ne de sorumluluğu bakımından, geist için tam bir bilinç olabilir. Bu tek kişinin toplum geistını temsil eden bilincinin bedeli, toplum geistı için tam olabilecek bir bilinç olamaz. Devlet adamının yeri ve sorumluluğu ne kadar yüksek, halkoyundan gördüğü saygı ve emniyet ne kadar büyük olursa olsun, o gene de bir insandır; bir kişidir; insan kişiliğinin sınırları içinde kalır. (Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann)
- Fakat özgürlük, daha önce de üzerinde durulduğu gibi, insana hazır olarak verilmemiştir; özgürlük bir "olanak"tır; onun gerçekleştirilmesi insanın kendisine kalmıştır; yani gerçekleştirme, her bireyin kendi işidir. (İnsan Felsefesi)
- Bir eksiklikler varlığı olan insanda içgüdüler çok zayıftır. (İnsan Felsefesi)
- İnsanda içgüdü yoktur. İnsan kendi davranışlarının planını kendisi yapmalıdır. (İnsan Felsefesi)